Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/506 E. 2020/521 K. 30.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/506 Esas
KARAR NO : 2020/521

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 21/09/2020
KARAR TARİHİ : 30/10/2020

DAVA: Davacı vekili mahkememize ibraz ettiği dava dilekçesi ile; müvekkili şirketin uzun yıllardan bu yana Türkiye’de doğrudan satış sektöründe faaliyet gösterdiğini, müvekkili …’un, Türkiye’de halihazırda 400.000 civarında satış temsilcisinin bulunduğunu, mevzuata uygun olarak, …ürünlerini kapı kapı dolaşmak (doğrudan satış) suretiyle tüketiciye satan bu kişilerin Gelir Vergisi Kanununa göre vergiden muaf tutulduğunu, ancak müvekkilinin ürünlerini “kapı kapı” dolaşmaksızın online platformlardan satan temsilcilerin de vergi muafiyetinden yararlanmasının haksızlık ve hukuka aykırılık yarattığını tespit ettiğini, bu kapsamda … ürünlerini online platformlardan satmak isteyen kişiler için … Temsilciliği Sistemi oluşturulduğunu, müvekkili ile Online Satış Temsilciliği Sözleşmesi imzalamak isteyen kişilerin vergi mükellefi olmasının zorunlu tutulduğunu, davalının da bir şahıs şirketi kurarak 05.04.2019 tarihinde müvekkili ile Online Satış Temsilciliği Sözleşmesini imzaladığını, sözleşmenin 3.10. maddesine göre “Satıcı, Online Satış kanallarından satışını yapacağı ürünleri yalnızca …’dan tedarik edecektir. Satıcı paralel ithalat dahil başka bir kişi veya kurumdan ürün tedarik edemez.” hükmünün bulunduğunu,müvekkili tarafından yapılan 05.07.2019 tarihli incelemede davalının online satış kanallarında satışını yaptığı … ürünlerinin, kendisine sağlanan ürünlerden olmadığının tespit edildiğini, konuyla ilgili olarak davalı borçludan açıklama talep edildiğini, yapılan açıklamada bu ürünlerin Sözleşme’nin imzalanmasından önce alındığının ifade edildiğini, yapılan araştırmada ise verilen bilgilerin tamamen yanlış olduğunun görüldüğünü, davalının, yapılan sözleşmeye uymamakla kalmadığını, aynı

zamanda yalan beyanlar ile kendini savunmaya çalıştığını, sözleşmenin 4.3. maddesi ve 5.1. Maddesine göre müvekkili şirketin, sözleşmeye açıkça aykırı davrandığı sabit olan davalıya 04.09.2019 tarihinde sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğini, ihlal nedeniyle ödenmesi gereken 10.000 TL’nin 18.10.2019 tarihine kadar ilgili banka hesabına gönderilmesi gerektiğini bildiren bir ihtarname gönderdiğini ve davalının cezai şart bedelini ödemediğini, davalı aleyhine alacağının tahsili için İst. … İcra Müd nün…E sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, 18.10.2019 tarihinden icra takibinin başlatıldığı 27.01.2020 tarihine kadar herhangi bir ödeme yapılmadığını, tarafların ticari bir iş ilişkisi içerisinde olduğunu, ilgili borca da mevzuata uygun olarak yürürlükteki ticari temerrüt faizi oranı uygulandığını, bu nedenle icra takibinde talep edilen 529,45 TL tutarındaki faiz tutarına yapılan itirazı kabul etmediklerini belirterek davalının haksız ve kötüniyetli olarak yaptığı tüm itirazların iptaline ve takibin devamına, davalının %40’tan aşağı olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili ibraz ettiği cevap dilekçesi ile; davacı ile 04.04.2019 tarihinde Online Satış Temsilciliği Sözleşmesini imzaladığını, ancak bu sözleşmeyi imzalayabilmek için şahıs şirketi kurmadığını, sözleşme öncesinde de halihazırda bir şahıs şirketinin olduğunu ve elektronik ticaret yaptığını, aynı sözleşmeyi imzalayan farklı kişiler veya şirketlere pozitif ayrıcaların tanınmasının haksız rekabet ortamının oluşturulmasının , satışı yapmaları için sunulan ürünlerin toptan fiyatlarının, perakende fiyatlarından daha da pahalı olması gibi sebeplerden dolayı ilgili sözleşme altında bir ticari faaliyetin sürdürmenin neredeyse imkansız hale geldiğini ve sözleşmeyi 02/10/2020 tarihinde tek taraflı olarak feshettiğini, fesih bildirimini sürecin tüm aşamalarında şirketle iletişim halinde oldukları mail adresine bildirdiğini ve yine fesih bildirimini aynı anda… Kozmetik e ulaştığını, sözleşme süresince sözleşmeye aykırı herhangi bir davranışlarının bulunmadığını, ayrıca sözleşme süresi boyunca… Kozmetik harici herhangi bir kurum veya kişiden ürün tedarikinin olmadığını, her ne kadar sözleşmeye aykırı davranılmamış ise de davacının 10.000 TL tazminat talep etmesini gerektirecek herhangi bir maddi kaybının söz konusu olmadığını, davacının sözleşmeden kaynaklı tarafına karşılıksız olarak herhangi bir ürün, araç , ekipman vermediğini veya herhangi bir maddi destekte bulunmadığını belirterek davacı tarafa borçlu olmadığını, davanın reddine ve icra takibinin durdurulmasına karar verilmesini istemiştir.
Mahkememizin 28/09/2020 tarihli tensip tutanağının 9/B bendi gereği davacı vekiline 1 haftalık kesin süre içerisinde arabuluculuk son tutanağının aslının veya arabulucu tarafından aslı gibidir yapılmış suretinin sunulması için kesin süre verildiği , tensip tutanağının davacı vekiline 07/10/2020 tarihinde tebliğ edildiği, verilen 1 haftalık kesin süre içerisinde arabuluculuk son tutanağının aslının veya arabulucu tarafından aslı gibidir yapılmış suretinin sunulmadığı anlaşılmıştır.
TTK 5/a maddesi gereği, dava açılmadan önce arabulucuya başvurma şartı olarak düzenlenmiştir. 6325 sayılı Arabuluculuk Kanunu madde 18/A-2 fıkrasında arabulucuya başvurulmadan açılan davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir hükmüne yer verilmiştir. Dosyanın incelenmesinden; dava dosyası açısından, davanın arabulucuya başvurulmadan açılmış olduğu anlaşıldığından; HMK 114, TTK 5/A ve Arabuluculuk Kanunu 18/A-2 maddesi gereğince davanın usulden reddine karar verilmesi gerekmiş, aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;

1-Davanın HMK 114, TTK 5/A ve Arabuluculuk Kanunu 18/A-2 maddeleri gereğince USULDEN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 54,40-TL karar ve ilam harcının peşin alınan 127,16-TL den düşümü ile arta kalan 72,76-TL harcın talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-HMK.120. maddesi gereğince; taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgilisi iadesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda kesin olmak üzere verilen karar açıkça okundu. . 30/10/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸