Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/488 E. 2023/553 K. 10.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/488 Esas
KARAR NO:2023/553

DAVA:Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:14/09/2020
KARAR TARİHİ:10/07/2023

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “17.11.2019 tarihinde … istikametinden … istikametine seyretmekteyken davalı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın kusurlu olarak aniden yola fırlaması ve yine kusurlu olarak aniden yolda duraklaması nedeniyle kusurlu olan … plakalı araca çarpmamak için direksiyonu sağa kırmış ve yol kenarındaki ağaca çarparak durabildiği, kaza sonrasında sigortalı … ve müvekkil … arasında anlaşmalı şekilde Kaza Tespit Tutanağı tutulduğu, sigortalı …’ın kusurlu olanın kendisi olduğunu kabul ettiği ve tutanağı imzaladığı, sigortalı … ve eşinin kusurlu davranışı ile kazaya sebep olduklarını kabul ettiği gibi olay yerine gelen … Trafik Bölge Amirliğinde çalışan emniyet mensubu polis memurlarının tanık ifadeleriyle de sigortalı …’ın kusurlu olduğunun kanıtlanacağı, tespit tutanağın sonucu ortaya çıkan Tramer Poliçe Uygulamasında da görüleceği üzere sigortalı şahısın yüzde 100 kusurlu olduğu, kaza sonrası aracın onarımına başlanması için davalı sigorta şirketine ihbar yapıldığı, bunun sonucunda davalı sigorta nezdinde ” 797944” sayılı hasar dosyası açıldığı, davalı şirkete yapılan başvuru da hasar evrakları sunulduğu, ayrıca ekspertiz raporu yazdırıldığı, bu rapor neticesinde ortaya çıkan hasar bedelinin talep edildiği, ancak sigortalı ve … plakalı aracın sahibi …’ın kaza tespit tutanağında yer alan ifadeleri kendisinin doldurmadığı gibi bilgisinin olmadığını davacı müvekkile yardım amaçlı bu tutanağın tutulduğunu beyan ettiği, bu hususun kabul edilmesinin mümkün olmadığı, sigorta şirketi tarafından da iletilen bu beyanı kabul etmenin mümkün olmadığı, kanunlarda yer alan düzenlemelere göre, Anlaşmalı Kaza Tespit Tutanağı’ nın tarafların el yazısıyla doldurulması zorunlu olmadığı gibi ayrıca … Plakalı araç sahibi sigortalı da imzanın kendisinin olduğunu kabul ettiği, kazanın anlaşmalı tutanakta görüleceği gibi, temassız gerçekleştiği, ancak kazanın temassız olarak gerçekleşmesinin davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun olmadığı anlamına gelmediği, KTK 85. maddesinin İşleten ve araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin hukuki sorumluluğu başlıkla maddesine göre ” Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” bu maddeye göre … plakalı araç sahibinin işleten sıfatıyla sorumluluğa sahip olduğu, KTK 85. maddesinde yer alan zararların karşılanmasında sigortalının ZMMS yaptırdığı sigorta şirketinin de sorumluluğunun bulunduğu, izah olunan tüm haklı sebepler ve Mahkemece re’sen nazara alınacak sebeplerle müvekkilin aracı ile davalı tarafa ait araç arasında meydana gelen kaza neticesinde fazlaya ilişkin her türlü talep hakkı saklı olmak kaydı ile 41.346 TL hasar bedeli (fazlaya ilişkin haklan saklı olmak üzere şimdilik) davalı sigorta şirketinden poliçe limitleri dahilinde olmak üzere alacağın kaza tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen 510,36 TL ekspertiz rapor ücreti üzere alacağın kaza tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen 100 TL Değer kaybı Bedeli davalı sigorta şirketinden poliçe limitleri dahilinde olmak üzere alacağın kaza tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen (HMK 107. M kapsamında belirsiz alacak davası) 100 TL(şimdilik HMK 107. M kapsamında belirsiz alacak davası) Gerçek Değer kaybı Bedeli davalı … dan tahsili 100 TL gün kaybı bedeli (şimdilik HMK 107. M kapsamında belirsiz alacak davası) olmak üzere toplam TL davalı …’dan tahsili ile davalılardan alınıp müvekkile verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraflardan tahsiline karar verilmesi” talep edilmiştir.
07/04/2023 tarihli değer artırım dilekçesinde özetle: 41.346 TL hasar bedelinin davalı sigorta şirketinden poliçe limitleri dahilinde olmak üzere alacağın kaza tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsilini, 510,36 TL ekspertiz rapor ücreti üzere alacağın kaza tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsilini, 11.250 TL Değer kaybı bedelinin davalı sigorta şirketinden poliçe limitleri dahilinde olmak üzere alacağın kaza tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsilini, 100 TL Gün kaybı bedelinin davalı …’dan tahsilini olmak üzere toplam 53.206,36 TL’nin davalılardan alınıp müvekkiline verilmesini ,yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraflardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı Sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; “Huzurdaki davanın belirsiz alacak davası şeklinde açılmasının mümkün olmadığı, kabul anlamında gelmemekle birlikte, davacının zararı, davadan evvel alınan ekspertiz raporu ile belirlenmiş olduğundan huzurdaki davanın belirsiz alacak şeklinde açılmasında hukuki yarar olmadığı, davacı taraf delillerinin kendilerine tebliğ edilmediği, davaya konu kazaya karışan … plaka sayılı aracın, müvekkil şirket nezdinde … numaralı ZMMS sigorta poliçesi ile 23.08.2019-2020 tarihleri arasında sigortalı olduğu, müvekkil şirketin KZMMS Sigorta Poliçesi gereğince dava konusu zararlara ilişkin olarak sorumluluğunun, poliçe limiti ile sınırlı olup, sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde olduğu, müvekkil sigorta şirketi sigortalısının kusuru oranında ve ancak gerçek hasarı ödemekle yükümlü olduğu ve dolaylı ve yansıma zararların poliçe teminatı dışında olduğu, 01.06.2015 tarihli ZMMS Genel Şartlarının A.5 Kapsama Giren Teminat Türleri başlığı a) bendinde belirtildiği üzere “…Değer kaybının tespiti bu Genel Şart ekinde yer alan esaslara göre yapılır”. poliçe başlangıç tarihi 23.08.2019 olup bilirkişi raporu alınması durumunda hesaplama bu kriterlere göre yapılması gerektiği, gün kaybı bedeli talebi her ne kadar netice -i talep kısmında diğer davalıdan talep edilmiş ise de, talebin zaten dolaylı zarar kapsamında olup poliçe genel şartları gereği teminat dışı haller arasında olduğu ve bu nedenle müvekkil şirketin sorumlu tutulamayacağı, izah edilen ve ayrıca resen göz önünde bulundurulacak nedenlerle; davanın öncelikle usulden reddine, aksi halde davanın esastan reddine, her halde yargılama gideri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesi” talep edilmiştir.
Davalı …’ın vekilinin Mahkemeye sunduğu cevap dilekçesinde özetle; “Davacının taleplerine esas olan Anlaşmalı Kaza Tespit Tutanağı müvekkili tarafından doldurulmadığı, yalnızca imzalandığı, müvekkilin tutanak içeriğindeki yazıları okuma fırsatı bulamadığı gibi ayrıca tutanağa imza atmasının sebebi davacı tarafa iyiniyetli olarak yardımcı olmak istemesi olduğu, müvekkilin kazaya bir dahili olmadığı, kazanın oluşumunu müvekkilinin görmediği, aynı araçta bulunan eşinin müvekkile “arkamızda bir araç ağaca çarptı gidip yardım edelim?” şeklindeki tamamen iyi niyetle yaklaşımı üzerine müvekkilin davalıya kaza anında yardımcı olduğu ve çekici dahi bulmasına yardım ettiği, müvekkilin Sertavul Jandarma’yı arayarak çağırdığı ve Jandarma geldiğinde müvekkil ve davacıya karşı “bizim yapacağımız bir şey yok kendi aranızda tutanak tutarak halledin ” dediği, davacı tarafça ardından polis çağrıldığı ve Polisler de aynı şekilde “bizim yapacağımız bir şey yok kendi aranızda tutanak tutarak halledin” şeklinde beyanda bulunmaları üzerine müvekkilin kazaya hiçbir müdahili olmadığından yoluna devam etmek istediği, bu esnada ise davacı taraf müvekkilimize “Kaza tutanağı tutalım imza atıver de kaskom yok sigortadan yararlanayım” şeklinde bir teklif ile gelmesi üzerine müvekkilin iyiniyetli olarak kaza tutanağını okumadan imzaladığı, söz konusu tutanakta bulunan yazıların hiçbirisinin müvekkile ait olmadığı ve yalnızca imzanın müvekkile ait olduğu, görüleceği üzere müvekkilin kazaya hiçbir şekilde bir dahili olmadığı, müteyakkız bir şekilde yol durumunu kontrol ederek kavşağa giriş yaptığı ve davacının iddia ettiği gibi bir anda yola çıkmadığı, buna mukabil davacı tarafça dosyaya sunulan kazalı aracına ilişkin fotoğraflara bakıldığında davacının kavşağa yaklaşmasına rağmen hiçbir şekilde hızını azaltmadığı, aşırı hızlı şekilde kavşağa giriş yaptığı ve direksiyon hakimiyetini de kaybederek ağaca vurmak suretiyle durabildiği keza bu durumun araçtaki hasarın boyutu ile doğrudan alakalı olduğu zira araçtaki hasara bakıldığında çok hızlı bir şekilde ilerlediğinin sabit olduğu, bu sebeple davacının kendi kusurlu hareketi ile kazaya sebebiyet verdiği, müvekkile atfı kabil bir kusur isnadı söz konusu olmadığı, bundan dolayı hiçbir şekilde davacının taleplerinden sorumluluğunun bulunmadığı, davacı tarafın, maddi hasar bedelini, araç değer kaybı bedelini ve ekspertiz rapor bedelinin tazminini talep etmişse de kesinlikle kabul anlamına gelmemekle birlikte söz konusu taleplerin diğer davalı Sigorta şirketince karşılanacağı mevzuat gereğince sabit olduğu, bu sebeple söz konusu talepler hakkında kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkilin bir sorumluluğunun bulunmadığı, davacı dava dilekçesinde banka faizi talep etmiş ise de, kabul anlamına gelmemekle birlikte söz konusu kaza basit bir trafik kazası olup; yalnızca yasal faiz talep edilebileceği, zira davacı ile davalı müvekkil arasında bir ticari veya iş ilişkisi söz konusu olmadığı ve bu sebeple talep edilebilecek faiz ancak yasal faiz olduğu, davacının gün kaybı bedelinin ise kabul anlamına gelmemekle birlikte şartları oluşmadığı, ayrıca gün kaybı bedeli ile ilgili hesaplama yapılabilmesi ancak davacının sunacağı belgelerle yapılabileceğinden belirsiz alacak davası açmakta bir hukuki yararı olmadığı, ayrıca birçok sabitleşmiş Yargıtay kararı gereğince gün kaybı bedelinin istenebilmesi için aracın ticari bir araç olması veya esnaf kişinin esnaf faaliyeti çerçevesinde işlettiği bir araç olması gerektiği, somut olayda ise davacının herhangi bir ticari ilişkisi olmadığı gibi esnaf da olmadığı, bu sebeple gün kaybı bedeli yönündeki talebinin esastan reddi gerektiği, açıklanan ve davanın mahiyeti gereği re’sen dikkate alınacak sebeplerle; haksız, kötü niyetli ve hukuki dayanaktan yoksun davanın ve tüm fer’ilerinin öncelikle yetkisiz ve görevsiz mahkemede açıldığından usulden reddine, davacının taleplerinde hukuki yarar yokluğundan usulden reddine ve hukuki dayanaktan yoksun davanın esastan reddine karar verilmesini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılması” talep edilmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Dava; Trafik kazası nedeni ile … plakalı araçtaki kullanılmadığı gün için kayıp bedeli, hasar değer kaybı ve ekspertiz ücretinin tahsili davası olduğu anlaşıldı.
Deliller: Dosya içeriği, Bilirkişi incelemesi, Poliçeler,
Mahkememiz dosyasından 10/12/2021 tarihinde bilirkişi raporu alınmıştır.
Raporda: … plakalı aracın sürücüsü …’ın;Karayolları Trafik Kanununun; 47. maddesinin d) fıkrası ile 57.maddesinin a) fıkrası ve b) fıkrasının 4.bendi ile 84.maddesinin h) fıkrasını ihlal ederek; Kavşağa yaklaşırken, trafik güvenliği ile ilgili kural, yasak, zorunluluk veya yükümlülüklere uymak ve kavşaklara yaklaşırken hızlarını azaltmak, kavşaktaki şartlara uyacak şekilde yavaşlamak, bulunduğu yolun, kavşak yaptığı diğer yol kollarından kavşağa giren ya da kavşak içinde olan araçlara ve Kavşakta, Trafik görevlisi, trafik ışıkları ve trafik işaretlerinin olup olmadığına dikkat etmek, sayılanlar yok ise, kesişim yollarına dikkat ederek bölünmüş yola çıkarken, bu yoldan geçen araçlara geçiş hakkı vermek zorunda olduğu halde; Sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile kazanın meydana geldiği, … İli, … İlçesinde, … … istikametinden gelerek kavşakta … istikametine dönüş yapmak için dönel kavşak içine düz geçiş yaptığı esnada Devlet Karayolu takiben … İstikametinden … istikametine seyir halindeyken kavşağa giren sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracın … plakalı çarpmamak için direksiyonu sağa kırarak yoldan çıkıp yol kenarındaki ağaca çarpması sonucu dava konusu trafik kazasının meydana geldiği, bu şekilde meydana gelen trafik kazasında, kendi beyanına göre; … … Yol ayrımından … istikametine dönmek istediğim esnada … … istikametine gelmekte … plakalı aracı geç fark ettim. Kaza olmaması için gaza bastım, hızlandım ancak araç
bana çarpmamak için direksiyonu sağa kırdı duramayarak yolun kenarındaki ağaca çarptı. Şeklinde ifade ettiği, bu durumda, … plakalı araca kavşakta geçiş önceliği hakkını vermediği ve dikkatsizlik ve tedbirsizlik neticesi özen yükümlülüğüne de uymayarak asli kusur ihlali yapmak suretiyle bölünmüş devlet karayolundan kavşağa giren araca ilk geçiş hakkı vermemek suretiyle kavşaklarda geçiş önceliği hakkına uymadığı ve kazaya sebebiyet verdiği anlaşıldığından, meydana gelen trafik kazasında %75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu olduğu,… plakalı aracın sürücüsü …’in;Karayolları Trafik Kanununun 47.maddesinin d) fıkrası ile 52.maddesinin a) fıkrasını ihlal ederek;
Kavşağa yaklaşırken, Trafik güvenliği ve düzeni ile ilgili olan ve yönetmelikte gösterilen diğer kural, yasak, zorunluluk veya yükümlülüklere uymak zorunda olup, kavşaklara girerken yavaşlamak ve hızını, kullandığı aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak zorunda olduğu halde; Sevk ve idaresindeki … plakalı aracıyla, kazanın meydana geldiği … İli, … İlçesinde, Devlet Karayolu takiben … İstikametinden … istikametine seyir halindeyken … … Yol ayrımındaki dönel kavşağına geldiğinde, tali yoldan … … istikametinden kavşağa giren sürücüye çarpmamak için direksiyonu kırdığı esnada yoldan çıkarak yol kenarında bulunan ağaca çarpması sonucunda sonucu dava konusu trafik kazasının meydana geldiği, bu şekilde meydana gelen trafik kazasında, kavşağa girerken yavaşlamadığı ve dikkatli olmadığı, kavşakta kendisi bölünmüş devlet karayolundan kavşağa giren araç olduğu için, geçiş önceliğini elde etmesine rağmen, diğer sürücünün yol verdiğini gördükten sonra kavşak kesişimine girerek kavşağı geçmesi gerekirken, kavşağa yaklaşırken hızını azaltmadığı, kavşakta bölünmüş devlet karayolundan kavşağa giren araç olarak ilk geçiş hakkına ve geçiş önceliğine sahip olsa da, kavşağa giren diğer araçlara dikkat etmesi gerektiği, bu şekilde özen yükümlülüğüne uymayarak, dikkatsiz ve tedbirsiz hareket etmesi sonucu kazaya karıştığı anlaşıldığından, meydana gelen trafik kazasında %25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu,
Dosya incelemesinde … plakalı aracın trafik kazası tarihindeki sigorta ettirenin/araç sahibinin … olduğu anlaşılmış olup, … plakalı araca ait bilgiler aracın ruhsat suretinde aşağıda belirtilmiştir. … marka otomobil olan aracın, kaza esnasında, 74183 Km. de ve model yılının 2013 olduğu anlaşılmıştır.
Aracın marka , model , kilometre, üretim yılı ve önceki dönemde varsa mevcut kazaları da dikkate alınarak emsalleri üzerinde yapılan piyasa araştırmasında kaza tarihi itibariyle bu kriterlere uygun araçların emsal alınması sonucu piyasa ortalama rayiç değerinin 35.000 TL olacağı, onarımdan sonra ki piyasa rayiç değerinin de emsal hasarlı araçlar dikkate alındığında ise 20.000 TL olacağı , aracın kazadan önceki piyasa rayiç değeri ile kazadan sonraki piyasa rayiç değeri bedeli arasındaki farkın , yani araç üzerinde meydana gelen değer kaybının 35.000-20.000=15.000 TL olabileceği;
Davacıya ait … plakalı Araçta, 17.11.2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonrası araçta meydana gelen hasar sonrasında ikinci el piyasa rayiç değerindeki azalmanın 15.000,00-TL olabileceği, kusuruna isabet eden rakamın 15.000*0,75=11.250TL olduğu, kusuruna isabet eden hasar bedeli 31,687.63*,75= 23.765,72 TL olduğu, %75 kusurlu olduğu belirtilen, sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı
aracın, trafik kazası tarihi olan 17.11.2019 tarihinde, sigorta ettirenin/araç sahibinin sürücünün kendisi davalı …’ın olduğu ve … Sigorta Anonim Şirketi tarafından 23.08.201923.08.2019 tarihleri arasında kaza tarihini kapsar şekilde … poliçe no.lu ZMMS poliçesi olduğu, bu durumda … Sigorta Anonim Şirketinin sigortaladığı aracın sürücüsü ve işleteninin sorumluluğunu üstlenmiş olduğundan, sürücü ve işletenin kusuru oranına isabet eden maddi zarar tutarından teminat limitiyle sınırlı olarak sorumlu olduğu, ayrıca kaza tarihinde geçerli araç başına maddi zarar teminat limitinin 39.000,00 TL olduğu ve … plakalı aracın hasar ve değer kaybına ilişkin ücretin teminat limiti ve kusuru oranında sorumlu olduğu, trafik kazasında hasar ve aracın çalışamamasından doğan hasar değer kaybı şeklindeki tazminat alacakları araca bağlı olduğundan, tescil belgesine göre yolcu nakli -hususi(özel) kaydı bulunan ve ticari olmayan … plakalı aracın tamiri esnasında, geçen günler için gün kaybı ücretinin talep edilemeyeceği tespit edilmekle, bilirkişi raporunun denetime uygun, hükmü kurmaya elverişli olduğu göz önüne alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Davanın kısmen kabulüne, 23.765,72 TL araç hasar bedeli, 11.250,00 TL araç değer kaybı bedeli olmak üzere, toplam 35.015,72 TL’nin davalı … yönünden kaza tarihi olan 17/11/2019 tarihinden, davalı … Sigorta yönünden dava tarihi olan 14/09/2020 tarihinden itibaren işleyecek ayasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-510,36 TL davacı tarafından yapılan ekspertiz ücretinin yargılama gideri olarak kabul edilerek, davanın kabul-red oranına göre paylaştırılmasına,
3-Alınması gerekli 2.391,92 TL karar ve ilam harcından peşin alınan ( peşinde 719,93 TL + ıslahta 188,71 TL ) toplam 908,64 TL’nin düşümü ile eksik kalan 1.483,28 TL eksik harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul üzerinden hesaplanan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davalı taraflar vekille temsil olunmakla red üzerinden hesaplanan karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan (62,20 TL ilk masrafı+ 349,50 TL posta masrafı+ 1.500,00 TL bilirkişi ücreti + 510,36 ekspertiz ücreti=)2.422,06 TL yargılama giderinin red ve kabul oranına ( %66,57 kabul ) nazaran 1.612,36 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı … tarafından yapılan 64 TL yargılama giderinin red ve kabul oranına ( %33,43 red ) nazaran 21,39 TL’sinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine, kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı tarafça yatırılan 908,64 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
9-Taraflarca yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
10-Tarafların dava şartı olan arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları, arabuluculuk son tutanağı aslından anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanun’un 18/A-14 bendi uyarınca ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Suçüstü Ödeneğinden ödenen 1.320,00 TL’nin red ve kabul oranına ( %66,57 kabul ) nazaran 878,72 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen, 441,27 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına.
Davacı vekilim ve davalı … vekillerinin yüzlerine karşı, davalı … Sigorta vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı 10/07/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır