Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/42 E. 2022/820 K. 05.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/42 Esas
KARAR NO : 2022/820
DAVA : Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/09/2014
KARAR TARİHİ : 05/12/2022

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 30.05.2005 tarihinden itibaren … ‘de adına kayıtlı … numaralı hesaptan borsa işlemleri yaptığını, 19.09.2013 tarihinde hesabındaki tüm nakdin İş Bankasında bulunan hesabına havale yapılmasını istediğini, aracı kurumun 1.560,00 TL eksik havale yaparak parasına el konulduğunu, Eylül 2013 içerisinde aracı kurumun Hesap Portföy Değeri bilgisini yanlış, eksik hesapladığını tespit ettiğini, sorunu telefon ve e-mail ile derhal ilettiğini, hata olmadığını herşeyin yasal olduğununu cevaben beyan edildiğini, bunun üzerine 12.09.2013 tarihinde posta ve e-mail yolu ile son 3 aylık bilgi talebinde bulunduğunu, aracı kurumun cevap vermeyerek kötü niyetini açıkça ortaya koymaya devam ettiğini, aracı kurum ile görüşmelerinden sonuç alamayınca SPK ve BIST yönetimlerine durumu ilettiğini, ancak gerekli işlemlerin yapılmadığını, yasal bir soruşturma yürütülmediğini beyanla yazışma ve posta masrafları için BIST’e ödenen 200 TL, hesabında sebep olunan maddi kayıplar ve devam eden proje çalışmalarında sebep oldukları iş kaybı için 10.000,00 TL maddi, kişisel ve ruhsal yapısında sebep oldukları hasarlar için 5.000,00 TL olmak üzere toplam 15.000,00 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının 30.05.2005 tarihinde müvekkil şirket ile “Sermaye Piyasası Aracı Alım Satım Sözleşmesi” imzalayarak … sayılı hesapta hisse senedi alım/satım işlemleri yapmaya başladığını, davacı 06.09.2013 tarihinde Teftiş Birimi Başkanına atmış olduğu mail ile hesabında bulunan ve işleme kapalı olan 2000 adet … hisse senedinin ” 0 TL ” olarak değerlenirken “0,78 TL” olarak değerlendiğini ve sonrasında tekrar ” 0 TL ” olarak değerlendiğinde hesap bakiyesinin 1.560,00 TL azaldığını dile getirerek yapılan hatanın düzeltilmesi ve 1.560,00 TL’nin hesabına iade edilmesini talep ettiğini, müvekkili şirket tarafından yapılan inceleme sonucunda … hisse senedinin işlem tahtasında kapalı olduğu, bu nedenle “0 TL” olarak değerlenmesi gerektiğini, veri sağlayıcı şirketin maddi hatası nedeniyle hisse değerinin “0,78 TL” olarak göründüğünün fark edildiğini, daha sonra veri sağlayıcı şirket uyarılarak hatanın düzeltildiğini, yatırımcının uğramış olduğu bir zararın olmadığını, hatanın düzeltildiğini, esasen bir zarar oluşmadığı için 1.560,00 TL’nin hesabına iadesi yönündeki talebinin kabul edilemeyeceğinin Teftiş Birimi Başkanı tarafından 07.09.2014 tarihinde mail ile davacıya iletildiğini, davacının konuyu … A.Ş’ye taşıdığını … A.Ş tarafından müvekkili şirketin belge ve kayıtlarında yapılan inceleme neticesinde … A.Ş’nin 26.06.2014 tarih ve 2014/27 sayılı yönetim kurulu toplantısında davacının hesabında herhangi bir zararın bulunmadığı, bu nedenle davacının talebinin reddine karar verildiğini, dava konusu olayda maddi ve manevi tazminat koşullarının oluşmadığını beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE BİLİRKİŞİ RAPORU
… Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/… Esas, 2019/… Karar sayılı ve 10/09/2019 tarihli görevsizlik kararı ile mahkememize tevzi edilmekle 2020/… Esasına kaydedilmiştir.
Görevsizlik kararı veren …. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/…(2014/…) Esas sayılı dosyasından alınan Yrd. Doç.Dr … tarafından düzenlenen 30.07.2015 tarihli bilirkişi raporunda; dosyadaki bilgi ve belgelere göre ve davacının davalı … şirketinde bulunan yatırım hesabı portföyünde bulunan … hisse senetleri portföy hareketlerinin incelenmesinde ,davacının … hisse senetlerinde herhangi bir değişimin olmadığı,işleme kapalı olan hisse senedine fiyat girilmesi sonucunda portföy değerinin fazla gözüktüğü ve hatalı girilen fiyat düzeltmesinden sonra portföy değerinin olması gereken düzeye geldiği ,… hisse senetlerine fiyat girilmesi ve fiyatın tekrar 0 olarak düzeltilmesi işlemleri sırasında davacının bir maddi zararının oluşmadığı kanaat olarak bildirlmiştir.
Görevsizlik kararı veren … Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/… Esas sayılı dosyasından manevi tazminat yönünden verilen karar da; Böylece tüm dosya kapsamına göre, davacını hisse senetleri ile ilgili olarak herhangi bir zararının meydana gelmediği,davacının proje çalışmalarının bu sebeple engellendiği şeklindeki iddiasına dair, zarar ve illiyet bağını gösterin bir delil bulunmadığı sonuç ve kanaatine vaıldığından , davacının maddi tazminat talebinin ispatlanamadığından reddine karar verilmiştir,
Görevsizlik kararı veren …. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/… Esas sayılı dosyasında manevi tazminat yönünden verilen karar da; Davacının manevi tazminat talebi yönünden, Türk Borçlar Kanunu ve Türk Medeni Kanununda düzenlendiği şekilde ,manevi tazminatı gerektiren beden bütünlüğünün,şahsiyet haklarının ihlali gibi herhangi bir sebep bulunmadığından, davacının şartları bulunmayan manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
Mahkememiz dosyasından 30/03/2022 tarihinde bilirkişi raporu alınmıştır.
Raporda: İş bu incelemenin konusu davacı yatırımcı hesabında bulunan … hisseleri üzerine odaklanmaktadır.
Davacı …’ın … hisse senedini 27.05.2008 tarihinde satın almıştır. Bahse konu hisse senedinin 23.05.2008 tarihinde işleme kapatıldığı borsa kotasyonundan çıkarıldığı bilinmektedir. Dolayısıyla davacı yatırımcı …, hesabında bulunan 2000 adet … Hisse senedi ile 31.07.2008 tarihinden itibaren borsa işlem yapamayacak durumdadır. Davacı tarafından aracı kurum Teftiş Kuruluna 06.09.2013 tarihinde göndermiş olduğu şikayet mailine kadar geçen sürede bahse konu … Hisse senetleri ile herhangi bir işlem yapılma imkanı yoktur. Ayrıca davacı hesabında … hisseleri ile ilgili olarak 27.05.2008- 31.12.2013 tarihleri arasında herhangi bir hareket olmadığı tespit edilmiştir.
Davacıya ait portföy durum raporları incelendiğinde davacının … hisselerinin adet olarak portföyünde bulunduğu, ancak fiyat bilgisi olarak 05.09.2013 tarihinde … hisse fiyatının “0” olarak olması gerektiği şekilde düzeltildiği görülmüştür.
TARİH HİSSE ADET FİYAT TOPLAM DEĞER TL
4.09.2013 … 2.000 0,78 1.560
5.09.2013 … 2.000 0 0
Sonuç olarak; davacıya ait hesap hareketleri incelendiğinde ilgili tarihlerde … Hissesine ait herhangi bir alım satım işlemi tespit edilmemiştir.
Sermaye Piyasası Araçlarının Kredili Alım, Açığa satış ve ödünç alma ve verme işlemleri hakkında tebliğin Sermaye Piyasası araçlarının değerlemesi başlıklı 13.maddesinde;“.. işlem sıraları sürekli kapatılmış olan hisse senetleri ile işlem sıraları geçici durdurulmuş olan hisse senetlerinin kapalılık halinin beş günden fazla sürmesi ve Borsa Yönetim Kurulu tarafından kapalılık halinin devamına karar verilmesi durumunda söz konusu hisse senetleri teminat olma özelliğini kaybeder. Söz konusu hisse senetleri bu tebliğ kapsamında ki işlemlerde özkaynak olarak kabul edilmez, daha önceden özkaynak olarak alınmış olanlar ise özkaynak oranı hesaplamalarında dikkate alınmaz” olarak ifade edilmiştir.
Bu sebeple davacı adına davalı … Değerlerde açılmış bulunan hesapta yer alan … hisse senetlerinin işlem sırasının kapalı olması dolayısıyla fiyatının sıfır yerine başka bir değerin(0,78TL gibi) yer almasının hesapta bir nakit giriş/çıkış yaratmadığı gibi borç bakiyesini de etkilememektedir.
Tahtası kapalı olan … hissesinin yatırımcı hesabında bulunma sebebi; … hisse senedinin borsa da işlem görmeye başladığı yani borsa da işlem sırasının açılması durumunda yatırımcı hesabında bulunan hisse miktarına göre … Hissesinin cari fiyatına göre portföy değerinin artacağı, eğer isterse yatırımcının cari fiyatla işlem yapabilme imkanının sağlanmasının mümkün kılınmasıdır.
Hukuki durumun ve delillerin takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere; Davacı … ile davalı kurum … AŞ arasındaki uyuşmazlık noktaları yönünden;
Davacı …’ın hesabında yerr alan … hisse senetlerinin işlem sırasının kapalı olduğu, dolayısıyla fiyatının sıfır (0) yerine başka bir değerin (0,78TL) yer almasının hesapta bir nakit giriş/çıkış yaratmadığı gibi borç bakiyesini de etkilemediği, bu sebeple de … Hisse Senetleri nedeniyle maddi bir zararının oluşmadığı tespit edilmiştir.
Mahkememiz dosyasından 10/10/2022 tarihinde bilirkişi ek raporu alınmıştır.
Raporda: Aracı kurumların faaliyetlerinden ilki, sermaye piyasası araçlarının ihraç ve halka arz yoluyla satılmasıdır. Bu kurumların diğer görevi, daha önce ihraç edilmiş olan sermaye piyasası araçlarının alım ve satım işlemlerini yönetmektir. Bu kuruluşlar, bütün türev araçların alım satımına da aracılık edebilirler.
Yatırımcılar borsa da ancak aracı kurumlar vasıtası ile alım-satım işlemleri yapabilirler. Aracı kurumlar da yatırımcılarının/müşterilerinin hesaplarında yer alan hisse ve para durumunu takip ederek risk analizi yaparlar. Bu sayede hem yatırımcıyı hem de kendilerini koruma altına almış olurlar.
Aracı kurumların yapmakta oldukları bu risk analizlerinin SPK ve Borsa tarafından konulmuş kurallar çerçevesinde yapmak durumundadırlar. Yatırımcı hesabında bulunan portföy değerine göre yatırımcısına kredi açabilir, emir kabul edebilir ve işlem yapabilir. Hesabında bulunan ve tahtası açık olup işlem yapılabilir durumda bulunan hisse senetlerinin satımına aracılık edebilirler.
Aracı kurumlarda yatırımcı hesaplarında yer alan nakit dışı menkul kıymetlerin fiyatları menkul kıymetin pazarında işlem gören fiyatlarıdır. Tahtası işleme kapalı olan, dolayısıyla borsa da işlem görmeyen hisselerin fiyatlarının doğal olarak sıfır olması gereklidir. Zira bu menkul kıymet borsa nezdinde sıfır değerdedir. Aracı kurumlar menkul kıymet fiyatlarını işleri bu olan servis sağlayıcı şirketlerden almaktadırlar.
… Hisse Senedi 23.05.2008 tarihinde işleme kapatılmış ve 31.05.2008 tarihinde de borsa kotasyonundan çıkarılmıştır. Yeniden işleme açılacağı, SPK tarafından işlem görmesine izin verileceği tarihe kadar … Hisse senedinin fiyatı yoktur ve borsa değeri sıfırdır.
Davacı …; 2008 senesinde … hissesi alımı yaptığı bellidir. Ancak davacı yatırımcının … Hisse Senedini aldıktan sonra … nin tahtası işleme kapatılmıştır. Yani bahse konu hissenin borsa nezdinde değeri sıfır olduğundan yatırımcı portföyündeki değeri de sıfırdır.
Davacı tarafından Davalı … AŞ.nin 03.09.2013-04.09.2013- 05.09.2013 tarihlerinde hatalı bir veri girişi ile fiyat bilgisi gönderilmiş olduğu iddia edilmektedir. … nin ister 23.05.2008 tarihinde tahtasının kapatıldığı, 31.05.2008 tarihinde borsa kotasyonundan çıkarıldığı dikkate alındığında … İle ilgili olarak ilgili tarihlerde fiyatı ister 0,78.-TL, istese başka bir hatalı fiyat gönderimi yapılsın tahtası kapalı olan hissenin değerinin sıfır olduğu bellidir.
Tahtası kapalı olan … hissesinin yatırımcı hesabında bulunma sebebi; … hisse senedinin borsa da işlem görmeye başladığı yani borsa da işlem sırasının açılması durumunda yatırımcı hesabında bulunan hisse miktarına göre … Hissesinin cari fiyatına göre portföy değerinin artacağı, eğer isterse yatırımcının cari fiyatla işlem yapabilme imkanının sağlanmasının mümkün kılınmasıdır.
Davacının davalı kurumda hesabının 30.05.2005 tarihinde açılmış olduğu, uzun süredir aktif bir şekilde işlem yaptığı, kendi ifadesine göre 04/1996-05/2005 tarihleri arasında … ’ta proje yöneticisi olarak çalıştığı, bilgisayar mühendisi olduğu, finans piyasalarını gayet iyi bildiği ve MKK’nın kendisinin çalışmış olduğu dönemde kurulduğu bilgileri birlikte değerlendirildiğinde davacının da bu durumdan haberdar olabileceği kanaati oluşmuş ise de bu konuda ki nihai takdir Sayın Mahkemeye bırakılmıştır .
Davacı tarafından hesabında görünen … hisse senedine aracı kurum tarafından 2013 senesinde piyasa usul ve esaslarına aykırı şekilde 0,78 fiyat girmesi suretiyle hesabından defalarca 1.560.-TL usulsüz para alındığı iddia edilmektedir.
Yatırımcı hesabında bulunan ve tahtası kapalı hisse senetlerine fiyat girişi yapıldığında bu durumun aslında yatırımcı için herhangi bir olumsuz durumun oluşturmadığı, portföy değerinin olduğundan yüksek görünmesi sebebiyle bu değere dayanarak hesaptan herhangi bir nakit giriş-çıkış işleminin yapılamayacağı, olsa olsa portföy değerinin gerçek olmayacak şekilde yüksek görünmesi sebebiyle Aracı kurumun risk yönetiminde kurumun aleyhine bir duruma maruz kalacağı, yatırımcı aleyhine olumsuz herhangi bir durumun oluşmayacağı, dolayısıyla davacı hesabından defalarca 1.560.-TL para alınması gibi bir durumun söz konusu olamayacağı kanaatine ulaşılmıştır.
Kök raporda da belirtildiği üzere;
Davacıya ait portföy durum raporları incelendiğinde davacının … hisselerinin adet olarak portföyünde bulunduğu, ancak fiyat bilgisi olarak 05.09.2013 tarihinde … hisse fiyatının “0” olarak olması gerektiği şekilde düzeltildiği, 04.09.2013 tarihinde 1.560.-TL olarak görünen portföy değerinin yatırımcı hesabından para çekmek anlamına gelmediği, sadece portföyünde bu değerde menkul kıymet bulunduğu anlamına gelmektedir.
TARİH HİSSE ADET FİYAT TOPLAM DEĞER TL
4.09.2013 … 2.000 0,78 1.560
5.09.2013 … 2.000 0 0
Davalı … Değerlerde açılmış bulunan hesapta yer alan … hisse senetlerinin işlem sırasının kapalı olması dolayısıyla fiyatının sıfır yerine başka bir değerin(0,78TL gibi) yer almasının hesapta bir nakit giriş/çıkış yaratmadığı gibi borç bakiyesini de etkilemeyeceği yönünde ki görüşümüzü aynen korumaktayız.
Bilirkişi raporunda davacı …’ın hesabında yer alan … hisse senetlerinin işlem sırasının kapalı olduğu, dolayısıyla fiyatının sıfır (0) yerine başka bir değerin (0,78TL) yer almasının hesapta bir nakit giriş/çıkış yaratmadığı gibi borç bakiyesini de etkilemediği, bu sebeple de … Hisse Senetleri nedeniyle maddi bir zararının oluşmadığı, Yatırımcı hesabında bulunan ve tahtası kapalı hisse senetlerine fiyat girişi yapıldığında bu durumun aslında yatırımcı için herhangi bir olumsuz durumun oluşturmadığı, portföy değerinin olduğundan yüksek görünmesi sebebiyle Aracı kurumun risk yönetiminde kurumun aleyhine bir duruma maruz kalabileceği ifade edilmiştir.
GEREKÇE
Dava; Dava sermaye piyasası aracı alım satım sözleşmesinden kaynaklandığı iddia edilen maddi ve manevi tazminat talebidir. Talebin dayanağı olarak dava dilekçesinde, davalı aracı kurumda bulunan davalı hesabına davalı tarafından müdahale edilerek hesabında bulunan 1560 TL’nin gasp edildiği iddia edilmiş 10.000,00 TL maddi ve 5.000,00 TL manevi zarar talep edilmiştir. Davalı vekili ise, cevap dilekçesinde; davacının uğramış olduğu bir zararın söz konusu olmadığını, davacı hesabında bulunan 2000 adet … hisse senedine ilişkin işlem tahtasının kapalı olduğunu, işlem tahtası kapalı olan hisselerin sıfır TL olarak fiyatlandığını, ancak her nasılsa veri sağlayıcı şirket tarafından … hisse senedinin fiyatının son kapanış fiyatı olan 0,78 TL olarak fiyatlanması nedeniyle davacı portföyünde … hisse senetlerinin toplam değerinin 1.560,00 TL olarak göründüğünü hata fark edildiğinde düzeltildiğini ve davacı hesabında 1.560,00 TL azalmış gibi bir göründüğünü, hata nedeniyle davacının uğradığı bir zararın bulunmadığını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir. Dosya incelendiğinde davacının uyuşmazlık konusu ile ilgili olarak … A.Ş’ye başvurduğu, 26.06.2014 tarih ve 2014/27 sayılı yönetim kurulu kararı ile, uyuşmazlık konusu işlemde davacının herhangi bir zararının bulunmadığı gerekçesiyle davacı talebinin reddine kara verildiği görülmüştür. Mahkememizce görevlendirilen SPK ve Finana bilirkişisi tarafından düzenlenen ek ve kök raporlarda; davacını davalı aracı kurumdaki hesabında bulunan … hisse senetlerinin işlem sırasının kapalı olduğu, bu nedenle fiyatının sıfır yerine 0,78 TL olarak yer almasının hesapta nakit giriş ve çıkışı yaratmadığı, borç bakiyesinin etkilemediği anılan senetler nedeniyle davacının herhangi bir zararının oluşmadığı ifade edilmiştir. Uyuşmazlık noktaları aydınlandığından, davacının yeniden bilirkişi raporu alınması/ek bilirkişi raporu alınması taleplerinin reddine karar verilerek yargılamaya devam edilmiş, davacının göreve ilişkin itirazı da Yargıtay 11.HD 2016/12218 E. 2018/2358 K. 03.04.2018 tarihli bozma kararı ile görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna ilişkin bozma kararı sonrası …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen ve kesinleşen görevsizlik kararsı sonrası dosya mahkememize gönderilmiş olduğu dikkate alınarak davacının görev itirazına itibar edilmemiş, taraf iddia ve savunmaları celp edilen deliller ve dosya kapsamı ile gerekçeli dosyamızdan düzenlenen denetime elverişli bilirkişi ek ve kök raporu ile bozma öncesi Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sırasında düzenlen ve dosyamızdan düzenlenen raporla aynı görüşü ihtiva eden 30.07.2015 tarihli bilirkişi raporu dikkate alınarak, davacının maddi zararının oluşmadığından ve davalının manevi tazminat konusu olabilecek nitelikte bir işlem ve eylemi bulunmadığından davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Davanın reddine,
2-Alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 26,65 TL harcın düşümü ile eksik kalan 54,05 TL eksik harcın davacıdan tahsili ile maliyeye gelir kaydedilmesine,
3-Davalı taraf vekille temsil olunmakla red üzerinden hesaplanan karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davacı tarafça yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine, davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına.
5-Davalı tarafından yapılan 40,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, kalan delil avansının karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
Davacı asilin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı 05/12/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/42 Esas
KARAR NO : 2022/820
TASHİH ŞERHİ

Kararın hüküm kısmının son paragrafında kanun yolu kısmında maddi hata yapıldığı anlaşıldığından, HMK nun 304. maddesi gereğince “…Davacı asilin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.” ibaresinin …”Davacı asilin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay Temyiz Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı” şeklinde düzeltilerek hükmün tashihine karar verilmiştir. 13/12/2022

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır