Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/350 E. 2022/194 K. 14.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/350 Esas
KARAR NO : 2022/194

DAVA : Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/07/2020
KARAR TARİHİ : 14/03/2022

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “Müvekkil şirket ile davalı şirket arasında ilk olarak 10/08/2009 tarihinde 5 yıllık süre ile akaryakıt ve 27/08/2009 tarihinde 5 yıllık süre ile LPG alımı satımı konulu bayilik sözleşmesi imzalanmış ve iş bu sözleşmeler devam ederken müvekkil şirket 16/07/2013 tarihinde davalı şirketin dayatması ile 14/07/2014 tarihinde sona eren kesin teminat mektubunu davalı şirkete vermek zorunda kalmıştır. İş bu kesin teminat mektubu bayilik sözleşmelerinin imzalanması sırasında söz konusu dahi değilken, sonradan kötü amaçlı olarak ve gününde bedelsiz olarak çözülmesi ve geri iade edilmesi davalı tarafındam söz verilerek, müvekkil şirketten dayatma ile alınmıştır. Davalı şirketin kötü niyeti 2009 Ağustos tarihinde imzalanan bayilik sözleşmelerinin 2014 yılının ağustos ayının sonunda dolmasına rağmen kesin teminat mektubunun süresini 14/07/2014 tarihinin yazılmasını özellikle istemiş olmalarıdır. Bu amaçla da günü geldiğinde
teminat mektubunun nakde çevrileceğini bankaya bildirerek bayilik sözleşmelerinin uzatılmasını sağlamaktır. Nitekim müvekkil şirket öncelikle teminat mektubunun süresini nakde çevrileceği korkusu ile defalarca uzatmış ve en son olarak 23/12/2014 tarihinde ise tekrardan 30/01/2015 tarihine kadar kesin teminat mektubunun süresini uzatmış ve bayilik sözleşmelerini de zorunluluk gereği 23/11/2014 tarihinde imzalanmak üzere 2 aylık olarak 23/01/2015 tarihinde sona ermek üzere kısa süreli olarak uzatmak zorunda kalmıştır. Bu süre zarfında müvekkil şirketin davalı şirkete ticari faaliyetten dolayı herhangi bir borcunun olmadığı davalı şirket ile yapılan hesap mutabakatından açık ve net bir şekilde gözükmektedir. Müvekkil şirket davalı şirkete cari hesap veya başka ilişkiden kaynaklanan borcu bulunmadığının tespiti, teminat mektubun iptali ve davacıya iade edilmesi ve teminat mektubunun paraya çevrilmemesi için ihtiyati tedbir konulması amacıyla … 15. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. Sayılı dosyası ile tarafımızca dava açılmıştır. Ancak mahkemeden istemiş olduğumuz ihtiyati tedbir kararı reddedilmiştir, Karardan sonra davalı tarafından teminat mektubu paraya çevrilmiştir. Bu nedenle tarafımızca … E. Sayılı dosyası ile açılmış olan menfi tespit konulu davamız bu aşamadan sonra istirdat davasına dönüşmüştür. … 15. Asliye Ticaret Mahkemesinin 25/06/2019 tarihli … E. … K. Sayılı ilamı ile bayilik sözleşmesinin 23/01/2015 tarihinde sona erdiğinin görüldüğü, davanın menfi tespit davası olduğu davanın 19/01/2015 tarihinde açıldığı, iptali ve iadesi istenen teminat mektubunun sözleşmenin teminatı olarak verildiği, sözleşme dava tarihinde yürürlükte ve canlı olup akdi ilişki taraflar arasında devam ettiğinden erken açılan davanın reddine karar verilmiştir. Yukarıda bahsi geçen davada müvekkil şirketin davalı şirkete borçlu olmadığı, cezai şarta ilişkin hükümlerin ise üzerinin çizilmiş olması nedeniyle uygulanamayacağı, teminat mektubunun haksız olarak nakde çevrildiği tespit edilerek haklılığımız ispatlanmış ancak usulü bir eksiklik nedeniyle davanın erken açılması sebebi ile dava reddedilmiştir. Bu sebeplerle davalı şirketin haksız olarak tahsil ettiği 250.000,00 TL nin davalı şirkete ödendiği tarih olan 30/01/2015 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte müvekkil şirkete Ödenmesine karar verilmesi gerekmektedir. Sonuç olarak; davalı şirketin mallarım gizleme ve kaçırma hazırlığı içinde olduğu duyumu aldığımızdan dolayı menkul ve gayrimenkullerinin ihtiyaten haczini, teminat mektubunun davalı tarafça paraya çevrilip tahsil edilmesi nedeniyle davalı şirketin tahsil ettiği 250.000,00 TL’nin davalıya ödendiği tarih olan 30/01/2015 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsiline, vekâlet ücreti ve yargılama harç ve masraflarının davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirketin ileri sürmüş olduğu …’ye tevdi edilen teminat mektubunun haksız şeklide nakde çevrilmek suretiyle …’nin sebepsiz zenginleştiğinden bahisle sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak alacak iddiasında bulunmuştur. Davacının alacak iddiası 2 yıllık zamanaşımı süresine tabidir ve zamanaşımı süresi dolmuştur. Dava açısından teminatın nakde çevrilme tarihi 30.01.2015 olup, davanın açılma tarihi 14.07.2020 dir. Yani öğrenme tarihinden itibaren 5 yıldan fazla bir süre geçmiş olduğundan davanın öncelikle zamanaşımı yönünden reddi gerekmektedir. Davacının müvekkile herhangi bir borcu bulunmadığı iddiasının aksine, müvekkilin davacıdan gerek cezai şart, gerek verilen ariyetlerin iade edilmemesi nedeniyle iade edilmeyen ekipman bedeli alacağı bulunmakta olup, teminat mektubu söz konusu alacaklara mahsuben tazmin edilmiştir. Müvekkil şirket ile davacı ardasındaki bayilik sözleşmesine istinaden müvekkil tarafından davacıya ariyeten kullanılmak ve iade edilmek üzere bir çok ekipman teslim edilmiştir. Davacı tarafından anlaşma sona ermesine rağmen söz konusu ekipmanların bir kısmı iade edilmemiştir. Bu kapsamda iade edilmeyen ekipmanlara ilişkin olarak müvekkil şirket tarafından davacıya bedelleri fatura edilmiştir. Fatura bedelleri ise nakde çevrilen teminat mektubu bedelinden mahsup edilerek tahsil edilmiştir. Yine ariyetlerin iade edilmemesi nedeniyle sözleşmeden kaynaklanan anlaşma süresinin sona ermesinden ariyetli demirbaşların müvekkile teslimine kadar geçen her gün için 1.500 USD’den hesaplanacak cezai şart alacağı bulunmaktadır. Müvekkil şirketin davacı taraftan … 19. İcra Müd. … E. Sayılı dosyasından fazlaya dair haklarımız saklı kalmak kaydıyla 28.397,73 TL alacağı bulunmakta olup söz konusu takip dosyası kesinleşmiştir. Bu kapsamda iş bu davada davacı tarafın bir alacağının bulunduğu yönünde bir tespitin yapılması halinde … 19. İcra Müd, …E. Sayılı dosyasına konu alacağımızın mahsubu ile davacının davasının bu nedenle de reddine karar verilmesini talep ediyoruz. Açıklanan nedenler ve mahkemenizce resen dikkate alınacak nedenlerle, fazlaya dair her türlü hakkımız saklı kalmak kaydıyla, öncelikle davacının şartları oluşmayan ihtiyati haciz talebinin reddine, davacının haksız, hukuki ve maddi dayanaktan yoksun davasının öncelikle zamanaşımı yönünden reddine, neticede davacının davasının esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
Deliller; Dosya Mevcudu, Bilirkişi İncelemesi,
Mahkememiz dosyasından 25/01/2021 tarihli bilirkişi raporu alınmıştır.
Raporda; “Davacı Ticari Defterleri:Davacı … A.Ş.’nin … ilinde faaliyet gösteriyor olması ve mahkemeye defter ve belgelerini inceleme için ibraz etmemesi nedeniyle davacının defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılamamıştır.
Davalı Ticari Defterleri: Davalıya ait 2015 yılına ait ticari defterleri incelenmiş Ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK 64. Md. ve 213 sayılı VUK 221. Md. göre açılış tasdiklerinin süresinde usulüne uvgun vapılımıs olduğu görülmüş ve defter beratları dosyaya eklenmiştir. HMK 222. Maddesi göre kendi lehine delil vasfını taşıdığı ve takdiri mahkemenize ait olduğu, f Defter tasdik fövleri
Davalı defterlerinde yapılan tespitler
Davalı davacı ile olan işlemleri … müşteri numarası ile … C/Hesabında takip ettiği, davacıya düzenlediği faturaları hesabın borcuna, davacının yaptığı ödemeleri hesabın alacağına kayıt ve takip ettiği görülmüştür.
Davalı ticari defterlerinde 26.01.2015 tarihli kayıtla KDV dahil 1.057,74 TL lik İstasyon otomasyon servis ve iletişim bedeli açıklamalı faturanın kaydedildiği öncesinde cari hesap ekstresinde herhangi bir borç alacak bakiyesinin bulunmadığı, 03.02.2015 tarihinde davacının teminat mektubunun nakde çevrilmek suretiyle 250.000,00 TL tahsil edildiği ve kayıtlara alındığı görülmüştür.
Davalı tarafından davacıya 14.04.2014 tarihli KDV dahil 239.280,15 TL lik istasyondan sökülemeyen ekli listede belirtilen demirbaş bedeli açıklaması ile fatura düzenlenmiş ve yasal defterlere kaydedilmiştir. Daha sonra söz konusu fatupd^ers kayıt yapılmak suretiyle kayıtlardan çıkarılmıştır. Davalı tarafından davacıya 20.04.2015 tarihli istasyon söküm bedeli açıklamalı KDV dahil 8.560,90 TL lik fatura düzenlenerek yasal defterlerine kaydedildiği görülmüştür. Yine davalı tarafından davacıya 06.05.2015 tarihli KDV dahil 213.320,15 TL lik istasyondan sökülemeyen ekli listede belirtilen demirbaş bedeli açıklaması ile fatura düzenlenmiş ve yasal defterlere kaydedilmiştir.
Davalının yasal defterlerinde 12.06.2015 tarihinde davacıya gönderilen 27.061,21 TL lik havale bedelinin kayıt edildiği görülmüştür. Söz konusu tutarın davacıya gönderilmesi ile 12.06.2015 tarihi itibariyle cari hesap ekstresinde herhangi bir borç alacak ilişkisinin kalmadığı görülmüştür.
Davacının Noter Kanalıyla Gönderdiği İhtarnameler:
Davalının davacı adına düzenlemiş olduğu 14.04.2015 tarih ve … sistem numaralı KDV dâhil 239.280,15 TL lik istasyondan sökülemeyen demirbaşlar bedeli açıklamalı faturası ile 20.04.2015 tarih ve … sistem numaralı KDV dâhil 8.560,90 TL lik istasyon söküm bedeli açıklamalı faturalara ilişkin olarak davacı tarafından … 1. Noterliği tarafından düzenlenen … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname ile itiraz edildiği görülmüştür.
Davacının … 1. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalı tarafından düzenlenen 06.05.2015 tarih ve … seri numaralı KDV dahil 213,320,15 TL’lik istasyonda sökülemeyen demirbaşlar bedeli açıklamalı faturaya itiraz ettiği görülmüştür.
Akaryakıt satış istasyonları, bayilik sistemi ile çalışan ve akaryakıt satışı yapabilmesi için mevzuat gereği akaryakıt dağıtım firmaları ile sözleşme imzalayarak ( EPDK ) Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’ndan Lisans edinilmesi zorunluluğu olan ticari işletmeler olup, gerek kurulum ve gerekse işletme esnasında birçok standart ve yönetmeliğe tabidirler. Teknik detayların dışında, akaryakıt istasyon tanklarına dökülen ve toptan ya da perakende satışı yapılan her bir litre yakıtın EPDK tarafından kontrolünün yapılması zorunluluğu, bayilerin bir dağıtım firması ile sözleşme yapılmaksızın akaıyakıt sağlamasını ve satmasını yasaklamaktadır.
Dağıtım firmaları ve Bayiler arasında oluşturulan sözleşme süreleri taraflar arasında serbestçe belirlenebilirken, Rekabet Kurulu’nun 12/03/2009 tarihli duyurusuyla, sözleşme süreleri 5 yıl ile sınırlandırılmıştır. Akaryakıt Bayileri, 18/09/2010 tarihi itibariyle her beş senede bir sözleşme yenileyebilme ve dağıtım şirketi tercihlerini değiştirebilme olanağına sahip olmuşlardır.
Dağıtım firmaları, pazar paylarım arttırmak gayesiyle bayii transfer edebilmek için satış potansiyeline göre, intifa bedeli ödemeleri, standart dışı kar marjı vermeleri veya istasyon yatırım bedelini karşılamaları gibi, çeşitli sektörlerde bayilik sözleşmeleri oluşturabilmektedir.
Davalı şirket defterlerinden 03.02.2015 tarihinde teminatın paraya çevrilmek suretiyle 250.000. 00 TL’nin tahsil edildiği ve yasal defterlerine kaydedildiği görülmüştür.
Davalı tarafından davacıya … tarih ve … sistem numaralı KDV dâhil 239.280.15 TL lik fatura düzenlendiği ve yasal defterlere kaydedildiği daha sonra söz konusu faturanın kayıtlardan çıkarıldığı görülmüştür.
Davalı tarafından davacıya … tarih ve … sistem numaralı KDV dâhil 8.560,90 TL lik istasyon söküm bedeli açıklamalı fatura düzenlendiği ve yasal defterlerine kaydedildiği görülmüştür.
Davalı tarafından davacıya … tarih ve … seri numaralı KDV dahil 213.320.15 TL lik istasyonda sökülemeyen demirbaşlar bedeli açıklamalı fatura düzenlendiği ve söz konusu faturanın yasal defterlere kaydedildiği görülmüştür.
Davalı tarafından davacıya teminat bedelinin paraya çevrilmesi suretiyle tahsil edilen 250.000. 00 TL’den fatura bedelleri toplamı olan (1.057,74+8.560,90+213.320,15) 222.938,79 TL’nin mahsup edilmesi neticesinde kalan 27.061,21 TL’nin 12.06.2015 defter kayıt tarihi itibariyle iade edildiği görülmüştür.
Davacı tarafından davalının düzenlediği … tarih ve … sistem numaralı, … tarih ve … sistem numaralı ve … tarih ve … seri numaralı faturalara noter kanalıyla ihtarname çekilmek suretiyle itiraz edildiği görülmüştür.
Dava konusu dosya içeriğinde, davacı ile davalı arasında 10/08/2009 tarihinde bayilik sözleşmesi imzalanmış ve bu sözleşmeye istinaden davacı tarafın mülkiyetinde bulunan akaryakıt istasyonunda kullanılmak üzere ariyeten istasyon ekipmanı, teçhizatı ve kurumsal kimlik malzemeleri davalı tarafça teslim edilerek, kurulumu yapılmış ve sözleşme süresince kullanılmıştır.
Ariyete konu ekipman ve teçhizatlar incelendiğinde, kurumsal kimliği oluşturan malzemeler haricinde, istasyonun kurumsal kimliğinin değişmesi durumunda dahi kullanıma devam edebileceği ekipmanların var olduğu ve bu ekipmanların beş yıl gibi bir sürede hurda değerine ulaşmayacağı kanaatine varılmıştır. Örnek vermek gerekirse, LPG tanklarının ekonomik ömürleri 30 yıl olup her 10 senede bir devam edilebilmektedir.
Keza, akaryakıt tankları, jeneratör, kompresör, ve akaryakıt dispenserleri gibi ariyette bulunan ekipmanlar periyodik bakım ve kontrolleri yapılmak kaydıyla uzun yıllar kullanılabilmektedir.
Dosya mevcudu, davalı şirkete ait ticari defter ve belgeleri ile dava konusu faturalar, taraflar arsında imzalanan bayi sözleşmesi, Dava Dosyası ile delillerin tetkiki sonucunda ve raporumuz içinde açıklanan nedenlerle; Davacı ile davalı arasında akaryakıt bayi sözleşmesine dayalı ticari ilişki mevcut olduğu, Davalının 2015 yılı defter kayıtları defterleri incelenmiş Ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK 64. Md. ve 213 sayılı VUK 221. Md. göre açılış ve Yevmiye defteri kapanış tasdikleri usulüne uygun tasdik edilmiş olduğu görülmüştür. HMK 222. Maddesi göre kendi lehine delil vasfını taşıdığı ve takdiri mahkemenize ait olduğu, Davacının defter kayıtlarının … ilinde faaliyet gösteriyor olması ve mahkemenize defter belgeleri sunmaması nedeniyle incelenemediği, Davalı şirket defterlerinden 03.02.2015 tarihinde teminatın paraya çevrilmek suretiyle 250.000.00 TL’nin tahsil edildiği ve yasal defterlerine kaydedildiği, Davalı tarafından davacıya teminat bedelinin paraya çevrilmesi suretiyle tahsil edilen 250.000.00 TL’den fatura bedelleri toplamı olan [1.057,74+8.560,90+213.320,15) 222.938,79 TL’nin mahsup edilmesi neticesinde kalan 27.061,21 TL’nin 12.06.2015 defter kayıt tarihi itibariyle iade edildiği, Davacı tarafından davalının düzenlediği …tarih ve … sistem numaralı, … tarih ve … sistem numaralı ve … tarih ve … seri numaralı faturalara noter kanalıyla ihtarname çekilmek suretiyle itiraz edildiği, Davacı tarafın, ariyete konu ekipman ve teçhizatların bayilik sözleşmesi bitiminde iade edilmeyerek imza altına alınan sözleşme şartlarına aykırı davrandığı ve davalı tarafın, sözleşmeye istinaden alındığı belirlenen teminat mektubunu nakde çevirerek ariyet kalemlerinin bir kısmının faturalandırmasının sözleşme şartlarına ve malzeme fatura bedellerinin piyasa koşullarına uygun olduğu, Taraflar arasında imza altına alman sözleşmenin 5. Maddesi [ g) bendinde yer alan cezai şart tutarının üstü çizilerek sonradan iptal edilmesi olağan bir durum olmasına karşın, geçerli olabilmesi, her iki sözleşme tarafının imza ve kaşeleriyle iradelerini belirtir nitelikte uygulanması ile iptalin gerçekleşebileceği tespit edilmiştir.” şeklinde değerlendirme yapılmıştır.
08/02/2022 tarihli bilirkişi raporunda; “Dosya mevcudu, davacı ve davalı şirkete ait ticari defter ve belgeleri ile dava konusu faturalar, taraflar arsında imzalanan bayi sözleşmesi, Dava Dosyası ile delillerin tetkiki sonucunda ve raporumuz içinde açıklanan nedenlerle; Davacı ile davalı arasında akaryakıt bayi sözleşmesine dayalı ticari ilişki mevcut olduğu, Davacının ve Davalının 2015 yılı defter kayıtları defterleri incelenmiş Ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK 64. Md. ve 213 sayılı VUK 221. Md. göre açılış ve Yevmiye defteri kapanış tasdikleri usulüne uygun tasdik edilmiş olduğu görülmüştür. HMK 222. Maddesi göre kendi lehine delil vasfını taşıdığı, Davacının defter kayıtlarında davalı ile olan ticari işlemlerini 320.001.B001 …A.Ş. hesabında kayıt ve takip ettiği, teminat mektubunun nakde çevrildiği 30.01.2015 tarihinde 1.791,34 TL alacak bakiyesi olduğu, Davalı şirket defterlerinden 03.02.2015 tarihinde teminatın paraya çevrilmek suretiyle 250.000,00 TL ’nin tahsil edildiği ve yasal defterlerine kaydedildiği, Davalı tarafından davacıya teminat bedelinin paraya çevrilmesi suretiyle tahsil edilen 250.000,00 TL’den fatura bedelleri toplamı olan (1.057,74+8.560,90+213.320,15) 222.938,79 TL’nin mahsup edilmesi neticesinde kalan 27.061,21 TL’nin 12.06.2015 defter kayıt tarihi itibariyle iade edildiği, Davacı tarafından davalının düzenlediği … tarih ve … sistem numaralı, … tarih ve … sistem numaralı ve … tarih ve … seri numaralı faturalara noter kanalıyla ihtarname çekilmek suretiyle itiraz edildiği tespit edilmiş….” ifadeleri kullanılmıştır.
GEREKÇE :
Davanın konusu, davacı ile davalı arasında ilk olarak 10/08/2009 tarihinde 5 yıllık süre ile akaryakıt ve 27/08/2009 tarihinde 5 yıllık süre ile LPG alımı satımı konulu bayilik sözleşmesi imzalandığı sözleşme kapsamında davacı tarafından davalıya 16/07/2013 tarihinde 250.000,00 TL bedelli kesin teminat mektubunu verildiği, bilahare akaryakıt bayiliğinin kapandığı, davacının davalıya herhangi bir borcu olmamasına rağmen teminat mektubunun nakde çeviriliği iddiasıyla teminat maktubunun nakde çevrilip tahsil edildiği 30.01.2015 tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesi talebine ilişkindir.
Dosya kapsamı ve her iki tarafın ticari defterleri incelenmek suretiyle makine mühendisi ve mali müşavirden oluşan bilirkişiler tarafından düzenlenen detaylı ve denetime elverişli kök ve ek raporlar ile; taraflar arasındaki bayılık sözleşmesinin fiilen sonlandığı, 250.000.00 TL tutarlı teminat mektubunun davalı tarafından 03.02.2015 tarihinde nakde çevrilerek yasal defterlerine kaydedildiği, taraflara arasında bayilik sözleşmesinin eki olarak düzenlenen Ariyet Sözleşmesine konu 67 adet akaryakıt istasyonu demirbaşının davacı tarafından davalıya iade edilmediği, toplam fatura bedeli 213.320,15 TL olan bu demirbaşların davacı yedinde kaldığı, davalının 213.320,15 TL demirbaş bedellerinin mahsubu sonucu teminatın paraya çevrilmesinden kalan bakiye 27.061,21 TL’yi 12.06.2015 tarihinde davacıya iade ettiği, davalının davacıyla başka borcunun kalmadığı, her ne kadar davalı tarafından demirbaşların iadesine ilişkin düzenlenen faturalara itiraz edilmiş ise da ariyete ve iadeye konu malzemelerin fiyatlarının bilirkişiler tarafından piyasa koşullarına uygun bulunduğu, incelenen ve davacı tarafça imzalanan Ariyet Belgesindeki davacı taahhüdü gereği davalının iade edilmeyen demirbaş bedelini tazmin hakkı olduğu, aradan 5 yıl geçmesine rağmen demirbaşları iade etmeyen davacının demirbaş bedellerinin teminat mektubuna mahsup edilmesine itirazının haklı görülemeyeceği davalının davacıya borcunun bulunmadığı gözetilerek, davanın reddine karar verilerek aşağıda şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Davanın reddine,
2-Alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 4269,38 TL’den mahsubu ile artan 4.188,68 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı taraf vekille temsil olunmakla red üzerinden hesaplanan karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 25.950,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davacı tarafça yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine, davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına.
5-Davalı tarafından yapılan 150,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, kalan delil avansının karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
6-Tarafların dava şartı olan arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları, arabuluculuk son tutanağı aslından anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanun’un 18/A-14 bendi uyarınca ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Suçüstü Ödeneğinden ödenen 1.320,00TL nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına.
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 14/03/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır