Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/346 E. 2021/939 K. 23.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/346 Esas
KARAR NO : 2021/939
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/07/2020
KARAR TARİHİ : 23/12/2021

DAVA: Davacı vekili mahkememize ibraz etmiş olduğu dava dilekçesinde, müvekkili …-… ile davalı arasında yapılan satım sözleşmesi gereği olarak yıllardan beri süre gelen ticaret ilişkisi bulunduğunu, taraflara arasında 01/01/2019 – 31/12/2019 tarihleri arasında yapılan ticareti gösteren toptan satış faturası kayıtları ve toptan satış iade faturası gereği mevcut cari hesap özetine göre davalının müvekkiline 313.607,93 TL borcu bulunduğunu, taraflar arasında borç-alacak bakiye ilişkisini gösteren ve gelen paralar ile kesilen faturaları gösteren hesap özeti dayanak yapılarak …. Noteriliğinden 24/06/2019 tarihinde … yevmiye numaralı ihtarname gönderilerek davalının 313.607,93 TL borcu olduğunun bildirildiğini ancak davalı tarafça ödeme yapılmadığını, bunun üzerine … İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı icra dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını, takibe dayanak olarak hesap özetinin eklendiğini, davalı tarafından takibe itiraz edilerek durdurulduğunu, zorunlu arabuluculuğa başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını belirterek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin konsinye satış sözleşmesi özelliğini taşıdığını, müvekkilinin bir pazarlama şirketi olup, kendisine gönderilen ürünleri çeşitli şahıslara ve marketlere pazarlayarak gelir elde ettiğini, davacının bu amaçla müvekkiline ürün stoğu sağladığını, ürünlerin satıldıkça, satışı yapılan ürünlerin bedellerini ürün sağlayıcı olan davacıya aktarıldığını, davacı tarafın faturalandırılmış bulunan ürünleri de müvekkiline teslim etmediğini, taraflar arasında 16/01/2019 tarihinde imzalanmış bulunan sözleşme uyarınca 337.665,00 TL’lik ürünlerin karşılığı olarak 6 adet her biri 50.000 TL bedel ile çek verildiğini, buna karşılık davacının ürünleri teslim etmediğini, sözleşmenin 3.maddesine göre anılan tarihte yani sözleşmenin 2. Maddesine göre ürünleri sözleşme imza tarihinden 16/01/2019- 15 gün içinde teslim edilmesi gerektiğini, teslimin zamanında yapılmaması halinde çeklerin iade edileceğini ve ürünlerin teslim edilmemesi nedeniyle uğranılan zararların karşılanacağının kararlaştırıldığını, davacının sözleşmeye aykırı olarak ödeme talebinde bulunduğunu, müvekkilince davacının bu talebinin yerine getirildiğini, dilekçeye ekli dekonttan da görüleceği üzere 10/04/2019 tarihinde müvekkiline banka vasıtasıyla davacıya 50.000 TL ödeme yaptığını, müvekkilinin davacıdan faturalandırılmış alacağının mevcut olup ayrıca davalı müvekkilinin müşterisine söz verdiği halde yerine getirmediği tatil borcu da bulunduğunu, müvekkili tarafından davacıya kesilen ancak ödenmeyen 7.824,00 TL bedelinde 2 adet fatura bulunduğunu, yine davacının kendisini promosyon olarak davalının müşterisine söz verip ancak daha sonradan bu sözünü yerine getirmediği tatil borcu da mevcut olduğunu, davacının göndermesi gerektiği halde göndermemiş olduğu ürünler sebebiyle müvekkilinin ödemiş olduğu 129.273,01 TL bedelinde bayi karlılığı ve raf bedelinin mevcut olduğunu, bu bedelin davalıya faturasız anlaşma yaptığı market tarafından hemen kesildiğini ve ödemesinin yapıldığını, ancak davacının ürünleri göndermemesi nedeniyle satış yapılamadığını bu nedenle büyük maddi zararların en önemlisi de itibar kaybı söz konusu olduğunu belirterek sonuç itibariyle haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, ticari ilişkiden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan tabine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
DELİLLER : …. İcra Dairesinin 2019/… Esas sayılı dosyası, 16/01/2019 tarihli sözleşme, e posta yazışmaları, cari hesap özeti, faturalar, sevk irsaliyeleri, ihtarname, ticari defter ve belgeler, BA-BS formları, bilirkişi incelemesi, zorunlu arabuluculuk anlaşamama son tutanağı.
…. İcra Dairesinin 2019/… Esas sayılı dosyası alınıp incelendiğinde, davacı tarafından davalı şirket hakkında 11/11/2019 tarihinde başlatılan ilamsız takipte 313.607,93 TL asıl alacak, 28.650,02 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 342.257,95 TL alacağın tahsili için takip başlatıldığı, dayanak olarak cari hesap özetine dayanıldığı, borçlu tarafından süresinde borca ve ferilerine itiraz edilerek takibin durdurulduğu görülmüştür.
İcra takibine dayanak yapılan cari hesap ekstresi incelendiğinde, 01/01/2019 tarihinde önceki dönemden kalan 291.460,83 TL’nin 2019 yılına devrettiği, 16/01/2019 tarihinde toplam 300.000 TL’lik davalıya ait çek nedeniyle çek bedelinin ödeme kabul edilerek borçtan düşüldüğü yine Nisan 2019 tarihli genel havale denilerek 50.000 TL’nin ödeme kabul edilip düşüldüğü ve en son bu bedelin düşülmesi ile 336.039,18 TL davacının alacağının bulunduğu, daha sonra da “toptan satış iade” konulu 4 adet faturanın düşümünün yapılması neticesinde 313.607,93 TL davacının , cari hesap ekstresine göre alacağının bulunduğu, davalının cevap dilekçesinde belirtmiş olduğu çekler ile banka yoluyla gönderdiği 50.000 TL lik ödemenin davacının cari hesap ekstresinde göründüğü ve bu bedellerin davacı tarafından alacağından düşüldüğü tespit edilmiştir.
Cevap dilekçesinin ekinde sunulan 16/01/2019 tarihli sözleşme incelendiğinde, ek-1 de dağılımı verilen KDV hariç 337.665,00 TL tutarındaki siparişin imza tarihinden itibaren 15 gün içinde … tarafından imal edilip IMC’ye fatura edilip IMC’nin belirteceği adrese teslimiyle ilgilidir, ek1 de belirtilen siparişin kısmi ödemesi olarak ek-2 de dökümü verilen 300.000 TL tutarındaki toplam 6 adet çek …’ye verilmiştir. Malların alınan tarihte teslim edilmemesi durumunda …, bu sipariş için kendisine verilmiş olan ek2 de detayları belirtilen çeklerin iade etmeye ve malların teslim edilmemesinden dolayı IMC’ye doğacak zararı tazmin etmeyi kabul eder denildiği, ek-1 de sözleşmede bahsi geçilen siparişlere ilişkin ayrıntılı bilgi ek-2 de her biri 50.000 TL olan 6 adet çek bilgisi, 50.000 TL’lik ödemeye ilişkin banka dekontunun bulunduğu görülmüştür.
Davalı tarafından davacıya gönderilen … Noterliğine ait 18/06/2019 tarih … yevmiye nolu ihtarname incelendiğinde, 16/01/2019 tarihli sözleşme gereğince teslim edilmesi gereken ürünlerin neredeyse tamamının teslim edilmediğini belirterek 6 adet çek ile banka yoluyla gönderilen 50.000 TL’nin iadesi ile 160.094,88 TL bedelin ödenmesinin talep edildiği, bunun üzerine davacı tarafından davalıya gönderilen 24/06/2019 tarihli 21.372 yevmiye nolu ihtarname incelendiğinde, ticari ilişkinin 16/01/2019’da başlamadığı önceki yıllardan da müvekkilinin alacağı olduğu belirtilerek 06/02/- 08/02- 02/03- 10/04 2019 tarihlerinde toplam 270.347,68 TL tutarındaki siparişin imal edilerek karşı tarafa teslim edildiği, kalan sipariş tutarının 10/04/2019 tarihli itibariyle 67.317,32 TL olduğunu, belirterek geçen yıldan sarkan 313.607,93 TL alacaklarının bulunduğunu bildirmiştir.
Davacı cevaba cevap dilekçesinde, taraflar arasında yapılan 16/01/2019 tarihli sözleşme gereği 300.000 TL’lik 6 adet çekin müvekkiline teslim edildiğini ancak taraflar arasındaki ticari ilişkinin 16/01/2019 tarihinde başlamadığını, bir önceki yıldan devam eden borç-alacak ilişkisi mevcut olduğunu, teslim edilen çeklerden önce yani 15/01/2019 tarihinde davalının 417.404,40 TL borcu bulunduğunu, daha açık bir ifadeyle 417.404,40 TL borcu varken davalı tarafın 300.000 TL’lik çek verdiğini ayrıca 337.667,00 TL’de ayrıca sipariş verdiğini, son sözleşmeye konu ürünlerin 16/02, 18/02, 18/02, 12/03, 10/04 2019 tarihli faturalarla davalıya teslim edildiğini belirtmiş, davalı da ikinci cevap dilekçesinde, müvekkili tarafından davacıya kesilen ancak ödenmeyen toplam 7.824,00 TL bedelinde iki adet fatura ile yine davacının promosyon olarak davalının müşterisine söz verip ancak daha sonra da bu sözünü yerine getirmediği tatil borcu ve davalının ödemiş olduğu 129.273,01 TL bedelinden bayi karlılığı ve raf bedeli mevcut olduğunu bildirmiştir.
Davacı taraf kendisi tarafından kesilen faturaları ve sevk irsaliyelerini dosyaya sunmuş ilgili vergi dairesnden BA ve BS formları alınarak dosyaya bırakılmıştır.
Davacı ve davalı tarafa ait ticari defter ve belgeler üzerinde bir mali müşaviri ve hesaplama uzmanı vasıtasıyla inceleme yaptırılarak alınan rapor dosyaya bırakılmıştır. Rapor incelendiğinde, davacı ve davalı tarafın ticari defter ve belgelerinin usulüne uygun olduğunu, davacının defterleri incelendiğinde 01/01/2019 tarihinde 291.460,83 TL borç bakiyesi verdiğini, 11/11/2019 tarihi itibariyle ise davacının davalıdan 313.607,93 TL alacağının gözüktüğünü, davalı defterleri incelendiğinde ise 01/01/2019 tarihi itibariyle davacıya 291.430,67 TL borcu gözüktüğü, 11/11/2019 tarihi itibariyle ise 176.480,78 TL davacıya borcunun bulunduğu, davacı ile davalı defterleri arasındaki farkın davalı defterlerinde yer alan ancak davacı defterinde yer almayan 27/06/2019 tarihli 7.548,00 TL bedelli yansıtma faturası, 27/06/2019 tarihli 276,00 TL bedelli yansıtma faturası, 27/06/2019 tarihli 126.273,01 TL bedelli bayi bedeli konulu toplam 137.097,01 TL faturadan kaynaklandığı bildirilmiştir.
Bilirkişiler tarafında davacı tarafa ait cari hesap ekstresi ile davalıya ait ekstrenin görüntülerine bilirkişi raporunda yer verilmiş olup birebir aynı olduğu , aradaki farkın sebebinin davalının defterinde bulunup davacının defterinde bulunmayan 27/06/2019 tarihli 7.548,00 TL bedelli yansıtma faturası, 27/06/2019 tarihli 276,00 TL bedelli yansıtma faturası, 27/06/2019 tarihli 126.273,01 TL bedelli bayi bedeli konulu toplam 137.097,01 TL faturadan kaynaklandığı tespit edilmiştir. Bunun üzerine söz konusu faturalar, faturaların kesilme sebebi, neye ilişkin olduğunun açıklanması konusunda davalı vekiline süre verilmiş, davalı vekili 12/11/2021 tarihli dilekçesinde, 16/01/2019 tarihli sözleşmeye göre ürünlerin 15 gün içinde teslim edilmesinin yükümlendiğini, davacının halen daha teslim edilmeyen ürünleri bulunduğunu, davacı dahi ihtarnamesinde 10/04/2019 tarihi itibariyle 67.317,32 TL’lik teslim edilmeyen ürün bulunduğunu kabul ettiğini, satış sözleşmesi ile birlikte davacı tarafından bayi ve karlılık adı altında aslen satışın gerçekleşmesiyle kesilecek olan faturaların derhal kesildiğini ancak ürünlerin teslim edilmemesi ve satışların da gerçekleşmemesi nedeniyle daha önceden davacı tarafından kesilen bu bedellerin iadesinin sağlanmak amacıyla dava konusu 129.273,01 TL’lik fatura kesildiğini, bu faturanın kesilme nedeninin teslim edilmeyen ürünler nedeniyle önceden ödenmiş olan bayi ve raf bedeli olduğunu, hangi ürünlere ilişkin olduğunun da yazılı olduğunu, yine davacı tarafından ürün alımına ilişkin yapılmış promosyon gereğince vadedilen tatil toplamı olan 2 adet fatura bedeli 7.824,00 TL’nin müvekkili tarafından ödenen tatil bedeline ilişkin olduğunu belirtmiş ve ilgili belgeleri dilekçe ekine eklemiş, incelendiğinde bu faturaların davacı tarafından iade edildiği görülmüştür. Davalı tarafından dilekçesinin ekinde perakendeci müşteriler için geçerli tatil ilanlarının bulunduğu görülmüştür. Davalının 06/09/2019 tarihli dilekçesi ekinde sunmuş olduğu “mal alımı satın alma firma sözleşmesi”nde davalının taraf olmadığı tespit edilmiş, 3.kişilerle yapılan satış görüşmelerine ilişkin whatsapp kayıtları ve şirket maillerine davacı 06/09/2019 tarihli dilekçesinde delil olarak dayanmış ise de bunların sunulmadığı, tatil vadinin 16/01/2019 tarihli sözleşmede yer almadığı, davalı tarafından buna ilişkin sunulan ilan metinlerinin davalının iddiasını doğrulmaya yeterli olmadığı, 3. Kişiyle yapılan sözleşmeye konu ürünler incelendiğinde, tatil vadi ilanlarında yer alan “…” marka parfümün bulunmadığı, tatil ilanlarının perakendeci müşteriler için geçerli olduğu, davalının diğer kesmiş olduğu 129.000 TL’lik faturanın gelmeyen ürünler için önceden başka bayilere ödenen bayi ve raf bedeli ile ilgili olduğu söylenmiş ise de sözleşmede hüküm olmadığı gibi davalının başka bayilere ödemiş olduğu bu bedellerle ilgili dosyaya ödediğini gösteren, başka bayilerle yapılan sözleşme ve ödeme evrakları sunulmadığından davalı taraf 129.273,01 TL’lik fatura ve yine müşterilerin ödemek zorunda kaldığı tatil bedeline ilişkin 7.824,00 TL’lik fatura konusunu ispat edememiştir.
Toplanan tüm deliller, alınan bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde, tarafların ticari defter ve belgelerinin birbirini teyit ettiği, aradaki farkın nedenine ilişkin olarak davalı tarafın defterlerinde yer alan ancak davacının defterlerine yer almayan 3 adet faturadan kaynaklı olduğu, yukarıda da anlatıldığı üzere davalı tarafça bu 3 adet fatura konusu alacağın usulünce ispat edilmediği anlaşılmıştır. Bu 3 adet fatura hesaba katılmadığında davacının defterlerine göre davacının 313.607,93 TL alacaklı , davalının defterlerine göre ise (176.480,78 TL + 137.097,01 TL=) 313.577,79 TL alacaklı olup davalı tarafın defterine itibar edilerek davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 313.577,79 TL alacağı olduğu kabul edilmiş, söz konusu ihtarnamede (… Noterliğinin 24/06/2019 tarih … yevmiye nolu) ödemeye ilişkin herhangi bir ibare bulunmadığından takipten önce davalının temerrüde düşürülmediği sonucuna varılarak davacının davasının aşağıdaki şekilde kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacının davasının kısmen kabulü ile
Davalının …. İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas nolu takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 313.577,79 TL asıl alacak üzerinden devamına,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranda avans faizi uygulanmasına,
62.715,55 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine,
2-Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden 30.400,45 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 3.787,61 TL peşin karar ve ilam harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafında yapılan 62,20 TL ilk masraf, 1.700,00 TL bilirkişi ücreti, 323,50 TL tebligat ve tezkere gideri olmak üzere toplam 2.085,70 TL’nin kabul ve red oranı dikkate alınarak 1.908,00 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalanının davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde resen ilgilisine iadesine,
7-Tarafların zorunlu arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL’nin kabul ve red oranı dikkate alınarak 1.208,00 TL’sinin davalıdan 112,00 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
8-Bu dava sebebiyle 21.420,49 TL karar ve ilam harcı alınması gerektiğinden peşin alınan (davada 3.787,61 TL + icrada 1.711,29 TL olmak üzere toplam =) 5.498,90 TL’nin mahsubu ile kalan 15.921,59 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 23/12/2021

Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır