Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/325 E. 2021/37 K. 20.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/325
KARAR NO : 2021/37

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/12/2015
KARAR TARİHİ : 20/01/2021

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … Ticaret Odasına kayıtlı olarak taşımacılık ve lojistik hizmetleri alanında faaliyet gösteren müvekkili ile davalının bir araya gelerek davalı şirketin maliki olduğu … model …’in satışı ve teslimi için anlaşmaya vardıklarını, davalının sözleşme uyarınca 1 adet yürüyüş takımlı 46 m yükseklik 54 m boy uzunluğuna sahip raimondi marka 6 tonluk gergisiz …, ağırlık taşları (alt taşları) kuyruk taşları, tüm bağlantı elemanları, kabin ve elektrik aksamı ile birlikte 180.000,00-TL karşılığında müvekkiline satarak teslimini vaad ettiğini, müvekkilinin, belirtilen meblağın bir kısmını çek bir kısmını nakit olmak üzere aynı gün davalıya ödemiş ise de, davalının söz konusu emtiayı teslim etmediğini, davalıya mast elemanı ve yürüyüş takımı olmadan makinenin kendilerinin istediği hali ile işlevini göremeyeceği, gerekirse sözleşmeden dönüleceği bildirildiğinde, bedelini bilahare karşılayacaklarını söyleyerek bunları kiralamalarını ve bu eksikliklerin en kısa süre zarfında teslim edileceğinin belirtildiğini, bunun üzerine müvkekilinin aldığı … kullanabilmek ve kiraya verebilmek için malı teslim aldığı dava dışı …ltd.Şti’den aylık 1.000,00-TL + KDV (1.180,00.-TL) bedel karşılığı 1 adet 5.95 m mast elemanı kiralamak mecburiyetinde kaldığını, 2015 itibariyle müvkekilinin dava dışı şirkete ödediği 10.620,00-TL olduğunu, müvekkilinin bundan dolayı ekstra zarara uğradığını, yürüyüş takımının olmamasının vincin ortalama kira ederini 1.000,00-TL eksilttiğini, davalıdan Noter vasıtası ile gönderilen ihtarname ile eksik malın teslimi değil ise bedelinin ödenmesi ve ayrıca mast elemanı kirası nedeni ile ödenen 10.620,00-TL nin ödenmesi talep edilmiş ise de davalının buna yanaşmadığını, taraflar arasında akdedilen sözleşme uyarınca, yürüyüş takımını ve 1 adet 5.95 m mast elemanının TBK. nın 125/1 maddesi gereğince aynen teslimi, mümkün olmadığı takdirde bedellerinin tespiti ile satım tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte bu kısma yönelik 10.000,00-TL sının davalıdan tahsiline, eksik teslim nedeni ile müvekkilinin uğradığı zararın işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsiline, dava dışı şirkete aylık 1.000,00-TL ve KDV miktarı olan 1.180,00-TL ödemek zorunda kaldığı 10.620,00-TL kira bedellerini ödeme tarihlerinden itibaren işlemiş ticari faizi ile tahsiline, uğranılan kira kaybı nedeni ile şimdilik 1.000,0-TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsiline, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; müvekkili … 2007 Model … satışını eksiksiz olarak gerçekleştirdiğini ve davacıya 26.01.2015 tarihinde teslim ettiğini, teslimat tarihi açısından dava öncesinde yaşanan ihtarname teatisinden de anlaşılabileceği üzere taraflar arasında mutabakat mevcut olduğunu, müvekkilinin davalıya karşı herhangi bir eksik teslimi veya yerine getirmediği bir taahhüdü bulunmadığını, zira taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmadığını, söz konusu satışa istinaden yalnızca 10.01.2015 tarihli 307301 seri numaralı fatura müvekkili tarafından tanzim edildiğini, faturada yer alan “… Model … satışı” açıklamasından da açıkça anlaşılabileceği üzere, satışa konu tek malın bu … olduğunu, davalı tarafın da satışın gerçekleştiği tarihten huzurdaki davanın açıldığı tarihe kadar bu konuda herhangi bir itirazda bulunmadığını, nitekim söz konusu faturaya da yasal süresi içinde itirazda bulunmamasının faturayı kabul ettiği anlamına geldiğini, 6102 sayılı Kanunun 21/2 maddesi uyarınca, faturayı alan kişinin 8 gün içinde itiraz etmezse, fatura içeriğini kabul etmiş sayıldığını, davacının, satılan vinci kendisine teslim edildiği haliyle kabul ettiği aşikâr olup eksik ifa olduğuna dair ispat yükünün davacıya ait olduğunu, müvekkili tarafından taraflar arasında satım gerçekleşmeden önce 06.11.2014 tarihinde söz konusu vincin satışı için verilen ilanda da açıkça görüleceği üzere vince dair yalnızca “… MODEL … 55mt yükseklik 40 mt” şeklinde bilgilerin yer aldığını, dolayısıyla davacının iddialarının aksine müvekkilinin hiçbir şekilde yürüyüş takımı ve mast elemanının da teslim edileceğini taahhüt etmediğini, davacı tarafından dava dilekçesinin ekinde sunulan 10.01.2015 tarihli evrakın müvekkili açısından sözleşme niteliğini haiz olmadığını ve müvekkili şirketin imza yetkilileri tarafından imzalanmadığını, müvekkilinin söz konusu sözleşmenin varlığından işbu dava ile haberdar olduklarını söz konusu sözleşmenin imzaladığı söylenen kişi tarafından imzalandığı dahi şüpheli olduğunu, müvekkili şirketin kaşesinin dahi bulunmadığını, kaldı ki; şirketi temsile yetkili kişiler tescil ve ilan edildiğinden, burada davacı tarafın iyiniyetli olduğunun düşünülemeyeceğini ve davacının basiretli bir tacir gibi davranma zorunluluğunun olduğunu, taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmayıp, yalnızca … satışı için yapılan icap ve kabul ile satış bedelinin ödenmesi ile tanzim edilen fatura bulundugunu, aksini iddia eden davacının, bunları ticari teamüllere uygun yazılı delillerle ispat etmesi gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte davacının iddialarının doğru olduğu farz edilse dahi somut olayda borcun ifa edilmemesi değil, olsa olsa ayıplı ifa olduğunun kabulü gerektiğini, zira mast elemanı ve yürüyüş takımı olmadan bir vincin teslimi eksik değil ayıplı ifa olarak nitelendirilebileceğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte TBKnın ayıbı düzenleyen 219. Maddesine gereğince davacının müvekkilinin kendisine bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmadığını iddia ettiğini, yine söz konusu madde kapsamında mast elemanı ve yürüyüş takımının eksiklikleri olsa olsa nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan bir ayıp olarak nitelendirilebileceğini, ancak doktrindeki baskın görüş borca aykırılığa ilişkin özel hüküm niteliğinde olan ayıba karşı tekeffül hükümlerinin uygulama alanına giren durumlarda temerrüdü düzenleyen genel hükümlere gidilemeyeceğini, dolayısıyla davacının TBK madde 112-126 kapsamında taleplerde bulunmadan önce ayıp hükümlerine başvurması gerekeceğini, taraflarınca, davacının … 7. Noterliğinin … Tarih ve … Yevmiye Numaralı ihtarnamesine … 25. Noterliğinin… Tarih ve … Yevmiye Numaralı ihtarnamesi ile verdikleri cevapta da görüleceği üzere davacnın TTK madde 23de aranan ayıp ihbarını süresinde gerçekleştirmediğini, zira ihtarnamelerden de görüleceği üzere söz konusu vincin tesliminin 26.01.2015 tarihinde gerçekleştirildiğini, tarafların mutabık oldukları bir husus olup teslimden 8 ay sonra bir ihtarın müvekkile çekilmiş olması TTK madde 23de aranan açık ayıpta 2 gün ve gizli ayıpta 8 günlük hak düşürücü sürelerin geçirildiğini ve davacının kesinlikle bir talep hakkı olmadığını açıkça gösterdiğini, davacının hukuki dayanaktan yoksun davasının reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi savunmuştur.
Tarafların delil listesinde dayanmış olduğu satış sözleşmesi, irsaliyeli faturalar, kiralamaya ilişkin faturalar, ihtarnameler, gazete ilanına dair kupür suretleri dosyaya ibraz edilmiştir.
Mahkememizce, 18/04/2018 tarihli 2015/1173 Esas, 2018/446 K. Sayılı kararı ile; “…. Davanın KABULÜ İle, 81.991,54 TL’nin 21.620,00 ‘TL’sinin temerrüt tarihi olan 11/11/2015 tarihinden 60.371,54 TL’nin ıslah tarihi olan 16/02/2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine” karar verilmiştir.
Verilen kararın, davalı vekilinin istinaf etmesi nedeni ile, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi’nin 10/06/2020 tarih, 2018/1978 E., 2020/525 Sayılı ilamı ile; “…sözleşmenin davalı adına temsilcisi … adı altında imzalandığı anlaşılmaktadır. Alınan bilirkişi raporunda da satıma konu vincin orjinal ekipmanında yürüyüş takımının bulunmadığı, mast ekipmanının bulunduğu belirtilmiştir. Bu durumda yürüyüş ekipmanının davalı taahhüdünde eksik ifa edilip edilmediği ancak davacının delil olarak dayandığı ve fakat davalı yanın inkar ettiği sözleşme hükmüne göre belirlenebilecektir. Buna göre davalı yanın sözleşme ve sözleşmedeki imzanın davalı yanı bağlamayacağı savunması üzerinde durulmaksızın ve bu savunma aşılmaksızın, sözleşmenin davalı yan kabulünde imiş gibi düzenlenen bilirkişi raporundaki tespit, değerlendirme ve hesaplamaya göre mahkemece sonuca gidildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda sözleşmenin
davalıyı bağlayıp bağlamayacağı hususu yönünden gerekirse davalının sözleşme tarihinde sözleşmede temsilci olarak imzası bulunan çalışanı olup olmadığı hususu araştırılarak ve sonucuna göre, sözleşmenin davalıyı bağlayıp bağlamayacağı değerlendirilerek sonuca gidilmesi gerekirken, davanın esasına etkili delil niteliğindeki bu hususun araştırılmaksızın ve davalının bu yöndeki savunması aşılmaksızın ve nasıl aşıldığı gerekçelendirilmeksizin hüküm kurulması isabetli olmamıştır. Bu nedenle istinafa konu kararın HMK 353/1-a6 maddesi uyarınca ortadan kaldırılarak dosyanın mahkemesine gönderilmesine .” gerekçesi ile dosyanın mahkememize iadesi üzerine, dosya yeniden mahkememiz esasına kaydedilerek yargılama sürdürülmüştür.
… Ticaret Sicil Müdürlüğüne müzekkere yazılarak 10/01/2014 tarihinde davalı şirketi temsile yetkili kişilerin bildirilmesi istenilmiş, sözleşmeyi imzalayan …’nun davalı şirket temsilcisi olmadığı anlaşılmıştır. …’nun davalı adına yetkisiz olarak imzaladığı ve davalı tarafça kabul edilmeyen 10/01/2014 tarihli sözleşmenin davalıyı bağlamayacağı değerlendirilmiş olup, bilirkişi raporunda da satıma konu vincin orjinal ekipmanında yürüyüş takımının bulunmadığı, mast ekipmanının bulunduğu belirtildiğinden, davalının eksik ifa nedeniyle bilirkişi raporu ile belirlenen mast ekipmanı fiyatı olan 24.773,48-TL ve 10 aylık mast kiralama gideri olan 11.800,00-TL olmak üzere toplam 36.573,48-TL alacaklı olduğu anlaşılmış olup, davanın kısmen kabulü ile; 36.573,48 TL nin 21.620,00-TL sinin 11.11.2015 tarihinden, 14.953,48-TL sinin ıslah tarihi olan 16.02.2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile; 36.573,48 TL nin 21.620,00TL sinin 11.11.2015 tarihinden, 14.953,48 TL sinin ıslah tarihi olan 16.02.2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 2.498,33-TL karar ilam harcından peşin alınan 369,22-TL ile ıslah harcı: 1.032,00-TLnin düşümü ile eksik kalan 1.097,11-TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacının yatırmış olduğu 369,22-TL peşin harç ve 1.032,00TL ıslah harcı, davalı tarafından alınması gereken karar ilam harcından düşüldüğünden, toplam 1.401,22TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bunun dışında davacı tarafından sarf edilen (bozmadan önce 693,55 TL + bozmadan sonra 101,70= ) 795,25-TL yargılama giderinden kabul/red oranı (% 44,60 ) üzerinden hesaplanan 354,68-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 5.486,02-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 6.704,35-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 20/01/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır