Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/291 E. 2020/265 K. 25.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/291
KARAR NO : 2020/265

DAVA : İpoteğin Fekki
DAVA TARİHİ : 15/11/2019
KARAR TARİHİ : 25/06/2020

DAVA : Mahkememizin …Esas nosuna kaydedilen dosyanın dava dilekçesinde; müvekkillerinin murisi …’nın 08/01/2019 tarihinde vefat ettiğini, müvekkillerinin murisin sağlığında 2016 yılı içinde davalı şirketten ticari kredi kullandığını ve öldüğü tarihe kadar kredi geri ödemesi kapsamında taksitleri düzenli ödendiğini bildiklerini, davalı bankadan bakiye borç, sözleşmelerden bir suret, kalan borçlarla ilgili ödeme planı talep edildiğini, banka şubesinin bu belgeleri yazılı olarak vermeye yanaşmadığını, muris ticari krediyi imzaladığı sırada 60 yaşında olduğunu, davalı banka şubesi tarafından hayat sigortası yapıldığını, murisin 18/10/2016 tarihinde, 274.664,00 TL bedelli, … kredi hesap numaralı, 03/04/2018 tarihinde 25.000,00 TL bedelli, … kredi hesap numaralı, 22/11/2017 tarihli 70.000,00 TL bedelli, … kredi hesap numaralı kredi kullandığını, kullandırılan üç krediye ilişkin hayat sigortası primi tutarı tahsil edildiğini, muris adına kayıtlı Büyükçekmece ilçesi … köyünde bulunan taşınmazın üzerine 550.000,00 TL bedelli ana para ipoteği tesis edildiğini, bu taşınmazda muris … ile davacılardan olan eşi …’nın yıllardır birlikte ikamet ettiği, tapu üzerinde yapının iskanı olmaması nedeniyle arsa olarak göründüğünü, fiilen aile konutu olduğunu, murisin vefatından sonra yedi ay hukuken davalı bankanın hareketsiz kaldığını, davalının … Noterliğinin 02/07/2019 tarihli … yevmiye numaralı ihtarname keşide edildiğini, hayat sigortası bedeli peşin olarak tahsil edildiği halde hayat sigortası yapılmadığını, hayat sigortası yapılmamasında murise herhangi bir sorumluluk yüklenemeyeceğini, gerçekleşen riskin davalıya yüklenmesi gerekeceğini, misarçıların kredi borcunun bakiyesinden sorumlu tutulmayacağını, bu nedenle davalı tarafından 2019 yılında keşide edilen ihtarname doğrultusunda ; müvekkillerinin murisi ile banka arasında imzalanan cari hesap ve kredi sözleşmelerinden ve ferilerinden dolayı borçlu olmadığının tespitine, dava sırasında cebri icra baskısıyla ödeme yapılmak zorunda kalınması halinde davalıdan istirdadına, dava değeri olarak davalı tarafça verilecek cevaptan sonra her türlü talep ve dava haklarımız saklı kalmak kaydıyla dava değeri olarak şimdilik ihtarnamede belirtilen 304.842,27 TL’nin dikkate alınmasına, davalı tarafça henüz ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip de dahil olmak üzere icra takibi yapılmamış olduğunu, açılan davanın icra takibinden önce açılan menfi tespit davası, davalının talep ettiği alacağın tesis edilen taşınmazın ipoteğiyle güvence altına alınmış olduğunu, davalı bankanın hayat sigortası bedellerini peşin olarak tahsil ettiğini, kusuru ve sorumluluğuyla ilgili kanaat uyandıracak delillerin dava dilekçesi ekinde sunulması nedeniyle müvekkilleri hakkında açılacak ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipler de dahil olmak üzere her türlü icra takibinin takdir edilecek teminat mukabilinde tedbiren durdurulmasına, muris taşınmazları üzerine konan ipoteklerin asıl borcun sonar ermiş olması nedeniyle ve ayrıcaı 4 parsel sayılı taşınmazın üzerinde aile konutunun yer alması ve bu taşınmaz bakımından ipoteğin kurulması anında MK 194.maddesindeki eşin rızasına ilişkin yasal zorunluluğun yerine getirilmemiş olması nedeniyle fekkine, davacılardan İlhan Karayız bakımından yukarıdaki nedenlerle diğer davacılarla birlikte borçtan sorumlu olmadığının tespiti talebine ilave olarak, asıl borç sona ermekle kefilin sorumluluğun sonra ermesi nedeniyle ve davaya konu cari hesap ve kredi sözleşmelerine kefaleti esnasında eşinin rızası bulunmadığından kefaletin geçersizliğinin ve borçtan sorumlu olmadığının tespitine, yargılama gideri ve vekalet ücretini davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş olup, yargılama sırasında, Büyükçekmece İlçesi … Mahallesinde kain 581 Ada 4 nolu parsel üzerine konulan ipoteğin, bu taşınmaz üzerinde bulunan konutu aile konutu olmasına rağmen eş rızası alınmadan tesis edildiği ve bu nedenle ipoteğin fekki gerektiği iddiasıyla açılan dava asıl dosyadan tefrik edilerek mahkememizin … Esasına kaydı yapılmıştır.
Dava şartları HMK 114.maddesinde sayılmış olup 114/ç bendine göre mahkemenin görevli olması gerekmektedir. Görev hususunun öncelikle değerlendirilmesi gerekir. 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, görev ve yargılama usullerine dair kanunun 4. Maddesi; 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunun 2. Kitabından 3. Kısım hariç olmak üzere (TMK 118-395) kaynaklanan bütün davaların Aile Mahkemesinde bakılanacağına hükme bağlanmıştır. Davacı vekilinin dayandığı hukuki sebep göz önüne alındığında davaya bakmakla görevli mahkeme Aile Mahkemesidir. (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Mahkemesinin … Esas …Karar ve ) Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2019/1543 Esas 2019/3471 Karar sayılı ilamlarında belirtildiği üzere) tüm bu nedenlerle HMK 114 ve 115.maddeleri de dikkate alınarak mahkememiz görevsiz olup görevli mahkemenin İstanbul Aile Mahkemesi olması nedeniyle aşağıdaki şekilde görevsizlik nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usullen reddine karar vermek gerekmiştir.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
1-Mahkememizin görevsizliği nedeni ile davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine,
Karar kesinleştiğinde kesinleşme tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememizden talepte bulunulması halinde dosyanın yetkili İstanbul Aile Mahkemesine gönderilmesine,
Yargılama gideri, harç ve vekalet ücretinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda , kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı.

Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır

¸