Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/252 E. 2023/91 K. 09.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/252 Esas
KARAR NO : 2023/91
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 11/12/2013
KARAR TARİHİ : 09/02/2023

DAVA : Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, … …’ın … Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/… esas sayılı dosyası ile babası … …’a vasi olarak atandığını, … …’ın bunama hastası olduğunu, davalı tarafından … İcra Müdürlüğünün 2012/135 esas sayılı dosyası ile … …, … …, … … ve … … hakkında icra takibi başlattığını, söz konusu icra takibinden ancak satış zamanında haberdar olduklarını ve dosya üzerinde yaptıkları incelemede ödeme emri ve sonraki tebligatların usulsüz olarak esas borçlu sıfatıyla davacının diğer oğlu … …’a veya temyiz kudretine sahip olmayan … …’a yapıldığının görüldüğünü , takip sonucunda … … adına kayıtlı İstanbul ili … İlçesi … Mahallesi … Pafta … Parsel Sayılı 2/3 hissesinin satışa çıkartıldığını ve alacağa mahsuben davalı tarafça satın alındığını, … …’ın takibe konu senedi aval veren olarak imzaladığını ancak akli melekelerinin yerinde olmaması nedeniyle … …’ın avalinin geçersiz olduğunu, vasi … … tarafından borçlanmasına izin verilmediğinden borçlu olmadığının tespitine ve bu nedenle başlatılan takip sonucunda davalı adına tapuya tesciline karar verilen İstanbul ili … ilçesinde kain … pafta … parsel sayılı 2/3 hissesinin … adına kayıtlı olan
tapu kaydının iptal edilerek kısıtlı … … adına tapuya tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, davanın istirdat davası olduğunu, dolayısıyla davanın konusunu oluşturan uyuşmazlığın tapu kaydının iptali ve tescil olması nedeniyle Asliye Hukuk Mahkemelerinde görülmekte olan davalardan olduğunu bu nedenle Ticaret Mahkemesinin görevli olmadığını, davacının ayırt etme gücünün akdin yapıldığı tarihte varlığı yada yokluğu hususunun incelenmesi gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
… Asliye Ticaret Mahkemesince 25/04/2014 tarih, 2013/… esas, 2014/… karar numaralı ilam ile “Davacı vekili dilekçesinde menfi tespit ve tapu iptal tescil olarak belirleme yapmış ise de, dava takip sonucunda takibe konu alacak nedeniyle satışa çıkartılarak , davalı tarafından alacağına mahsuben alınan gayrimenkulün tapusunun iptali ve tesciline yani istirdatına ilişkindir. Hukuki niteleme mahkemeye ait olmakla, davanın tapu iptal ve tescil davası olduğu , davaya dayanak yapılan sebebin ise davacının hukuki işlem ehliyeti olmaması iddiasına dayalıdır. Davanın konusu itibariyle Asliye Ticaret Mahkemeleri görevli olmayıp, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olması nedeniyle görevsizlik kararı vermek gerekmiştir.” denilerek Asliye Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verildiği bunun üzerine dosyanın 04/08/2014 tarihinde … Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/… nolu esasına kaydının yapıldığı, bu mahkemece yapılan yargılama sonucunda 09/07/2019 tarih 2014/… esas, 2019/420 karar sayılı ilamı ile ” davacı taraf dava dilekçesinde , ne davalı taraf cevap dilekçesinde bono altındaki esas ilişkiye dayanmamışlar, uyuşmazlık bono altındaki imzası bulunan kişinin ehliyetsizliği üzerinde yoğunlaşmaktadır. 6102 sayılı TTK nun 4ncü maddesine göre bu kanundan kaynaklanan davalar mutlak ticari dava hükmündedir. Aynı yasanın 5nci maddesine göre ticari davalara Asliye Ticaret Mahkemesince bakılması gerekir. Yukarıda da ifade edildiği üzere uyuşmazlık soyut olarak bononun kendisinden kaynaklanmaktadır. Bono TTK nın 776 ve devamı maddelerinde düzenlendiğinden tarafların tacir olup olmadığına bakılmaksızın bono dan kaynaklanan tüm davalar Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerekir. Somut dava İİK 72. Maddesine göre menfi tespit ve tapunun istirdatı talebi olduğundan bonoya dayalı bu mutlak ticari davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden karşı görevsizlik kararı verildiğinden dosyanın Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. ”
İki mahkeme arasındaki görev uyuşmazlığı nedeniyle, yargı yerinin belirlenmesi için dosya … BAM … Hukuk Dairesine gönderilmiş olup, istinaf dairesi 06/03/2020 tarih, 2019/… esas, 2020/… karar nolu ilamı ile ” Somut olayda, Davacı vekili (Kapatılan) …. Asliye Ticaret Mahkemesine verdiği dava dilekçesinde özetle; … …’ın … Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/… esas sayılı dosyası ile babası … …’a vasi olarak atandığını, … …’ın bunama hastası olduğunu, davalı tarafından … İcra Müdürlüğünün 2012/… esas sayılı dosyası ile … …, … …, … … ve … … hakkında icra takibi başlattığını, söz konusu icra takibinden ancak satış zamanında haberdar olduklarını ve dosya üzerinde yaptıkları incelemede ödeme emri ve sonraki tebligatların usulsüz olarak esas borçlu sıfatıyla davacının diğer oğlu … …’a veya temyiz kudretine sahip olmayan … …’a yapıldığının görüldüğünü , takip sonucunda … … adına kayıtlı İstanbul ili … İlçesi … Mahallesi … Pafta … Parsel Sayılı 2/3 hissesinin satışa çıkartıldığını ve alacağa mahsuben davalı tarafça satın alındığını, … …’ın takibe konu senedi aval veren olarak imzaladığını ancak akli melekelerinin yerinde olmaması nedeniyle … …’ın avalinin geçersiz olduğunu, bu nedenle başlatılan takip sonucunda davalı adına tapuya tesciline karar verilen İstanbul ili … ilçesinde kain … pafta 7512 parsel sayılı 2/3 hissesinin … adına kayıtlı olan tapu kaydının iptal edilerek kısıtlı … … adına tapuya tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dosya kapsamından, taraflar arasındaki uyuşmazlık kambiyo senedinden kaynaklı ve TTK ‘ nın 4. maddesine göre ticari dava niteliğinde olan uyuşmazlığın ticaret mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince; …. Asliye Ticaret Mahkemesinin yargı yeri olarak belirlenmesine” şeklinde karar verildiği ve bunun üzerine dosyanın mahkememize 2020/… nolu esasına kaydının yapıldığı görülmüştür.
DELİLLER VE GEREKÇE : Dava, kambiyo senedindeki avalin geçersiz olduğu ve bu nedenle başlatılan takip sonucunda davalı adına tapuya tesciline karar verilen taşınmaz hissesinin tapu kaydının iptal edilerek, kısıtlı … … adına tapuya tesciline karar verilmesi istemine ilişkin davadır.
Deliller ; … Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/… esas sayılı dosyası, … İcra Müdürlüğüne ait 2012/… esas sayılı dosya, … …’ın tedavi dosyaları, Sağlık kurulu raporları, tapu kaydı, tanık beyanları, … Sulh Hukuk Mahkemesinin … tereke sayılı dosyası, ATK ya ait rapor.
Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama esnasında, … …’ın bonoya avalist olduğu tarihte hukuki işlem ehliyetinin olup olmadığının tespiti için ATK’ndan rapor istenildiği, ATK’nca eksik evrak nedeniyle geri çevirme yapıldığı, bu sırada … …’ın 20/03/2015 tarihinde vefat ettiği , mirasçılarının mirası red ettikleri , mirası red davasının … Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/… esas sayılı dosyaya kaydının yapıldığı, incelendiğinde, 2015/863 karar numaralı ilam ile mirasçılardan … ve … ‘ın mirası reddine ilişkin karar verildiği, davacı mirasçısı … …’ın ise … Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/… esas sayılı dosyası ile mirası red ettiği, Asliye Hukuk Mahkemesince yargılama yapıldığı sürede mirasların reddinin yapılmış olması sebebi ile mahkemece TMK 612.maddesi gereğince terekenin resmen tasfiyesi hususunda ilgili Sulh hukuk mahkemesine resen ihbarda bulunulduğu, bunun üzerine tereke dosyasına … Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/… tereke sayılı esasını aldığı, mahkemece bu dosyanın sonuçlanmasının beklenildiği, söz konusu tereke dosyasından görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle, tereke dosyasının … Sulh Hukuk Mahkemesinin … nolu esasına kaydının yapıldığı ve bu dosyadan yapılan yargılama sonucunda tasfiye memuru olarak … ‘nın atandığı tespit edilmiştir.
… …’ın vefat etmesi nedeniyle , daha önceden hastane ve kuruluşlara yazı yazılarak, tedavi evrakları toplanmış, hukuki işlem ehliyeti ile ilgili olarak davacı tarafça gösterilen tanıklar dinlenmiş, SGK ya yazı yazılarak geçmişe yönelik kullanmış olduğu ilaç listesi alınarak dosyaya bırakılmış ve ATK’ya tüm dosya gönderilerek davaya konu kambiyo evrakında avalist olarak imzası bulunan … …’ın 12/02/2009 keşide tarihi itibari ile hukuki işlem ehliyetinin olup olmadığı hususunda rapor tanzimi istenilmiş , ATK … İhtisas Kurumuna ait 24/11/2022 tarihli rapor incelendiğinde, tüm belgeler ve tanık beyanlarının değerlendirilmesi sonucunda … Oğlu 1936 doğumlu, 20/03/2015 tarihinde ölen … … hakkında düzenlenen tıbbi belgeler, davacı – davalı ifadeleri ve dava dosyasının tüm olarak değerlendirilmesinde muris hakkında işlem tarihinde fiil ehliyetinin müessir ve kişide şuur ve hareket serbestisi ile olayları kavrayıp onlardan sağlıklı sonuçlara varabilme yeteneğini ortadan kaldıracak veya azaltacak mahiyet ve derecede akıl hastalığı , akıl zayıflığı, bunama hali veya organik defisiter araz içinde bulunduğu gösteren tıbbi bulgu ve belgeye rastlanmadığı kendisinde mevcut sistemik hastalıklarından tek başına fiil ehliyetini etkileyemeyeceği , murisin işlem tarihinde telkinlere mukavim olabileceği , kendi hür iradesi istikametinde serbest olarak eylem ve işlemlere girişebileceği tıbbi kanaatine varıldığı, bu duruma göre … …’ın 12/02/2009 tarihinde fiil ehliyetinin haiz bulunduğu yönünde görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür.
Toplanan tüm deliller ve alınan ATK raporuna göre … …’ın senede avalist olarak imza attığı tarihte hukuki işlem ehliyetinin bulunduğunun tespit edilmesi nedeniyle davacının davasının reddine karar vermek gerekmiştir, 09/02/2023 tarihinde yapılan duruşmada “Davacının davasının reddine” denilmesine rağmen yazım sırasında sehven “Davacının davasının iptaline” şeklinde yazılmış olup, bu husus gerekçeli karar tutanağında ayrıca maddi hata düzeltme kararı ile düzeltilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davacının davasının iptaline,
2-Dava … Sulh Hukuk Mahkemesinin … tereke esas, 2020/… karar nolu tereke dosyasından, muris … …’ın terekesinin iflas hükümlerine göre tasfiyesine karar verilerek , tasfiye memuru tarafından takip edildiğinden , 9.200,00TL maktu vekalet ücretinin tekeden karşılanarak davalı tarafa verilmesine, terekede mal varlığı bulunmaması halinde bu miktar vekalet ücretinin kamudan karşılanarak davalıya verilmesine,
3-Dosyada adli yardım kararı bulunduğundan kamudan yapılan 340,00TL tebligat giderinin terekeden karşılanarak hazineye ödenmesine, terekede mal varlığı bulunmaması halinde yapılan yargılama giderinin kamu üzerinde bırakılmasına,
4-Adli yardım kararı nedeniyle kamudan karşılanan 1.810,00TL Adli Tıp Fatura giderinin terekeden karşılanarak hazineye ödenmesine, terekede mal varlığı bulunmaması halinde yapılan yargılama giderinin kamu üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 88,20TL tebligat ve tezkere giderinin terekede mal varlığı bulunması halinde terekeden karşılanarak davalıya ödenmesine, terekede mal varlığı bulunmaması halinde yapılan yargılama giderinin kamudan karşılanarak davalıya ödenmesine,
6-Bu dava nedeniyle 179,90TL maktu karar ve ilam harcı alınması gerektiğinden, 179,90TL karar ve ilam harcının terekeden alınarak hazineye irad kaydına,
Davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda , kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 09/02/2023

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır

MADDİ HATA DÜZELTME KARARI

“Davacının davasının reddine” denilmesine rağmen kısa karar da sehven “davacının davasının iptaline” şeklinde yazılmış olup, HMK 304.maddesi gereğince kısa karardaki “Davacının davasının iptaline” şeklinde sehven yazılan ibare “Davacının davasının reddine” olarak oy birliği ile düzeltilmiştir. 09/02/2023

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye
¸…
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır