Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/232 E. 2022/512 K. 17.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :2020/232 Esas
KARAR NO:2022/512

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
DAVA TARİHİ:12/04/2020
KARAR TARİHİ:17/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … Genel Müdürlüğü tarafından 06.01.2018 tarihinde … İşletme Müdürlüğü hizmet sahası içinde bulunan … İlçesi, … Mahallesi, 1555. Sokak No:2 adresinde yapılan çalışma esnasında müvekkili şirketin enerji dağıtım alt yapısına dahil olan kablo ve tesisatına hasar verildiğinin tespit edildiğini, meydana gelen tesis hasarı ve enerji kesintisi müvekkili şirketin yüklenici şirketi tarafından giderildiğini, hasarın onarımında sarf edilen malzeme, montaj ve işçilik gibi bedellerin tahsili amacıyla KDV dahil toplam 2.254,26 TL borcun davalı yana tahakkuk ettirildiğini, davalı … Genel Müdürlüğü tarafından hasar bedellerinin ödenmemesi üzerine 2.254,26 TL hasar bedeli ile 150,08 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.404,34 TL nin tahsili amacıyla borçlu aleyhine ….İcra Müdürlüğünün …esas sayılı takip dosyası ile ilamsız takip yapıldığını, borçluya ödeme emri gönderildiğini, davalının ödeme emrini tebellüğ ettikten sonra borca ve icra takibine itiraz ettiğini, itirazın haksız ve dayanaksız olduğunu, davalının kusurlu şekilde yürüttüğü kazı çalışmaları sebebiyle uğranılan maddi zararlardan ibaret hasar bedeli olup zarar veren bedelden sorumlu olduğunu, davalı tarafından yapılan itiraz beyanıyla icra dairesinin yetkisine itiraz edildiğini, haksız fiilden doğan davalarda zarar görenin yerleşim yeri İcra Daireleri ve Mahkemelerinin de yetkisinin bulunduğunu, borçlunun …. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazının iptaline ve hükmolunacak meblağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra müdürlüğü dosyasında başlatılan takipte müvekkili idarenin borçlu gösterildiğini, takibe konu borçtan İdarenin sorumlu olup olmadığını, talep edilen bedelin kadri marufunda olup olmadığı hususları yargılamayı gerektirdiğinden takibe süresi içerisinde itiraz edildiğini, hasarın meydana geldiği tarihte kendilerine bir bildirim yapılmadığından zamanaşımına uğrama ihtimali bulunan takip konusu bedel için zamanaşımı def’inde bulunulduğunu, dava konusu eylemin hizmet kusuru niteliğinde olduğundan görevli mahkemenin idare mahkemeleri olduğunu, müvekkili …’nin davacıya sözleşmeye dayalı bir taahhüdü ve borcu olmadığını, davanın mahkeme tarafından ticari nitelik arz ettiğinin kabul edilmesi ihtimalinde davacının dava şartı olan ticari arabuluculuğa başvurması gerektiğini, husumet itirazında bulunduklarını, söz konusu adreste idare personelinin çalışması olmadığını, davacıya ait tesislere zara verilmiş olup olmadığı kim tarafından zarar verildiği hususununbilinmediğini, davacı … A.Ş.’nin söz konusu hasarın meydana gelmesinde kusurlu olduğu ve mevcut tesisatını yasada belirlenen şekilde döşemediğini, bu nedenle zaman zaman tesisatlarına zarar verilmesine kendi eylem ve kusuru ile sebebiyet verdiğinin anlaşıldığını, davacı tarafın elektrik kablosu döşeme işini mevzuata uygun olup olmadığının araştırılmasını talep ettiklerini, idare aleyhine davacı şirket tarafından açılan bazı davalarda dinlenen tanıkların davacı tesisatlarının olması gereken derinlikte olmadığını, tesisatın haritalandırılmadığını beyan ettiğini, tazminat bedeline hasar tarihinden itibaren faiz istenmesinin hukuka aykırı olduğunu, bilirkişi eşliğinde Elektrik Kuvvetli Akım Tesisleri Yönetmeliğinin Kablolar başlıklı 58.maddesine e bendine uygun tesisat yapılıp yapılmadığının tespitini ve davacının istemlerinin tümüyle reddine karar verilmesini talep ettiklerini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
GEREKÇE
Dava, davalı idarenin 06/01/2018 tarihinde … İlçesi, … mahallesi, 1555. Sokak No:2 adresinde yapmış olduğu kazı çalışması sırasında davacı şirketin alt yapı tesislerine zarar verilmesi ile meydana gelen zararın davalıdan tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Yargı yolunun caiz olması 6100 sayılı HMK nın 114/1-b maddesi ile dava şartları arasında sayılmıştır. Mahkemenin yargı yolu kamu düzeninden olup yargılamanın her aşamasında mahkemece resen göz önünde tutulabileceği gibi taraflarca da yargılama bitinceye kadar yargı yolu itirazında bulunulabilir.
Dava davalı …’nin alt yapı çalışmaları sırasında davacı …’a ait tesislere zarar verilmesi nedeniyle meydana gelen zararın davalıdan tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, Uyuşmazlık Mahkemesinin benzer bir dosyada vermiş olduğu 29/11/2021 tarihli 2021/602 E. 2021/612 K. Sayılı kararında belirtildiği gibi olayda kamu hizmetinin yöntemine ve hukuka uygun olarak yürütülüp yürütülmediğinin, bu hizmetin yürütülmesinde hizmet kusuru veya başka nedenle idarenin sorumluluğunun bulunup bulunmadığının saptanması gerektiğinden davanın görülmesinde idari yargı yeri görevli bulunduğundan davanın HMK 114/1-b ve 115/2. Maddeleri gereği usülden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

HÜKÜM:
1 – İdari yargının görevli olması nedeniyle HMK 114/1-b ve HMK 115/2.md. Gereği davanın usulden reddine,
2 – Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına.
4- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca 2.404,34 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5 – Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6- Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde kendilerine iadesine,
7-Tarafların dava şartı olan arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları, arabuluculuk son tutanağı aslından anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanun’un 18/A-14 bendi uyarınca ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Suçüstü Ödeneğinden ödenen 1.320,00TL nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına.
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/06/2022

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)