Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/21 E. 2021/328 K. 21.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/21
KARAR NO : 2021/328

DAVA : İtirazın İptali
(Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/01/2020
KARAR TARİHİ : 21/04/2021

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 07/01/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasındaki ticari ilişki neticesinde fatura ve cari hesap alacağı doğduğunu, mevcut borca ilişkin herhangi bir ödeme yapılmadığını, söz konusu alacağın tahsili amacıyla 24.05.2019 tarihinde İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile davalı borçlu aleyhine icra takibi yapıldığını, dosya borçlusu davalı tarafa ödeme emri usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen, borçlu icra dosyasına herhangi bir ödemede bulunmadığını, mevcut borca ilişkin hiçbir ödeme yapılmadığı gibi, mesnetsiz ve hukuka aykırı iddialarla da takibi geciktirmek amacıyla icra dosyasındaki borca, faize ve tüm ferilerine kötü niyetle itirazda bulunduğunu, haksız itiraz neticesinde takibin durdurulmasına karar verildiğini, davalı şirketin, borcunun bulunmadığına dair iddiasının tamamen hukuki dayanaktan yoksun ve soyut bir iddia olduğunu, karşı tarafın itirazına hiçbir dayanak gösteremediğini, iddiasını destekler herhangi bir delil de bulunmadığını müvekkili şirketin, belirlenen koşullara uygun olarak figürasyon temini vb. diğer hizmetleri tamamlayarak, kendi edimlerini zamanında ve eksiksiz olarak ifa ettiğini, ancak. davalı şirket tarafından bakiye miktarın ödenmediğini, alacak likit olduğunu belirterek, sonuç olarak, davanın kabulü ile İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından itiraz ile durdurulmasına karar verilen takibin devamına, alacağın likit olması ve haksız itiraz ile alacağın tahsili geciktirildiğinden davalı borçlunun %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama masrafı ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin pek çok dizi, film çalışmasının yapımcılığını üstlendiğini ve sinema ve televizyon sektöründe tanındığını, dava dilekçesinde, müvekkili şirket ile aralarındaki hizmet ilişkisi gereği düzenlenen toplam 26.394,05- TL bedelli faturalardan kaynaklı cari hesap alacağını dayanak göstererek borcun ödenmediği iddiasında ise de; bir an için davaya konu edilen alacağın mevcut olduğu varsayılsa dahi, faturaları, faturaların muhteviyatını ve faturalara konu hizmetin sunduğunu ispat yükünün davacı üzerinde olduğunu, davacının söz konusu faturaları ne zaman ve ne şekilde müvekkili şirkete gönderdiğini ve kime teslim edildiğini, fatura muhteviyatı hizmetin usulüne uygun şekilde sunulduğunu ispatlaması gerektiğini, faturaların alacağın varlığına delil olabilme kabiliyeti için taraflar arasında geçerli bir borç ilişkisinin, bir akdin olması gerektiğini, sadece faturanın tebliğ edilmesi ve tebliğden itibaren sekiz gün içinde itiraz edilmemesinin, akdi ilişkinin varlığının kanıtı olmadığını, tarafların iradelerini ve imzalarını içerir davaya konu hizmet ile ilgili yazılı herhangi bir sözleşme/anlaşma ve dayanak belge sunulmamasına rağmen, davacının alacak ve alacak miktarına ilişkin iddiasının anlaşılamadığını, davacının, faturaya dayanarak araç tamiri ve işçilik bedeli alacağının tahsili amacıyla icra takibinde bulunduğunu davalı araç tamiri hususunda anlaşma olmadığını bildirerek temel ilişkiyi inkar ettiğini, davacının tacir olmadığını, müvekkili şirketin davacıya, davacı tarafından faturalandırılmış ve ödenmemiş herhangi bir borcu bulunmadığını belirterek, haksız olarak ikame edilen davanın reddine, karşı taraf aleyhine %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER:
İstanbul …İcra Müdürlüğü … sayılı dosyası, faturalar, cari hesap ekstresi, mutabakat mektubu, bilirkişi incelemesi,08/04/2021 tarihli ” Sulh Ve İbra Protokolü”
GEREKÇE:
Dava, faturadan kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine davalının itirazı noktasında açılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, uyuşmazlık; takip tarihi itibariyle davacının alacağnın bulunup bulunmadığına ilişkindir.
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı takip dosyasının tetkikinde; davacı tarafından davalı/borçlu aleyhine fatura borçlarından kaynaklanan 26.394,05-TL asıl alacağın takip tarihinden itibaren asıl alacak kalemine işleyecek avans faizi, icra harç ve masrafları ve vekalet ücreti ile birlikte fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile TBK 100. Maddesi uyarınca (yapılacak kısmi ödemeler, öncelikle faiz ve masraflara mahsup edilmek üzere ) ilamsız icra takibi başlattığı, davalı şirketin süresi içerisinde borca, borcun miktarına, faize, faiz oranın ve tüm fer’ilerine itiraz ederek takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosyanın ve ekli icra dosyasının tetkikinden davacı-alacaklı tarafça yapılan ilamsız icra takibine davalı-borçlu tarafından süresi içinde itiraz edildiği ve davacı-alacaklı tarafça yasanın öngördüğü 1 yıllık süre içerisinde mahkememize “itirazın iptali” davası açıldığı anlaşılmaktadır.
Davacı vekilinin dava dilekçesinde dayanmış olduğu cari hesap ekstresi, faturalar, dosyaya ibraz edilmiştir.
Tarafların yasal ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak; defterlerde gözüken alacak ve borç kayıtları ile hesap bakiyeleri tespit edilip, iddia , savunma ve itirazlar ile dosyaya sunulan belgeler değerlendirilerek varsa takip tarihi itibariyle davacı alacağının saptanmasına ilişkin Mali Müşavir bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş olup, sunulan 03/09/2020 tarihli raporda özetle; davacı şirketin, 6102 sayılı TTK 64. maddesinde sayılan ve tutulması zorunlu olan 2016 ve 2017 yılları ticari defterlerinde; TTK 64/3. maddesi uyarınca ibraz edilen yıllar yevmiye defteri açılış tasdikinin yapıldığını, TTK 64/4. maddesi uyarınca ibraz edilen yıllar yevmiye defteri kapanış tasdiki yapıldığını, TTK 65. maddesi ve VUK kayıt nizamı hükümleri uyarınca, defterler ve gerekli diğer kayıtlar Türkçe tutulduğunu, kazıntı ve silintiye rastlanmadığını, davacıya ait 2016 ve 2017 yılları ticari defterleri delil niteliği taşıdığını, 2018-2019 yılları ticari defterleri e-defter olarak tutulduğunu, davacıya ait 2018-2019 yılları ticari defterlerinin delil niteliği taşıdığını, davalı şirketin, 2016-2017-2018-2019 yıllarında e.defter uygulamasında olduğunu, TTK 65. maddesi ve VUK kayıt nizamı hükümleri uyarınca defterler ve gerekli diğer kayıtlar Türkçe tutulduğunu, kazıntı ve silintiye rastlanmadığını, davalıya ait 2016-2017-2018-2019 yılları ticari derlerleri delil niteliği taşıdığını, davacının ticari defter kayıtlarında, davalıdan takip tarihinde (24.05.2019) itibariyle 26.394,05-TL alacaklı bakiyesinde olduğunun tespit edildiğini, davalının ticari defter kayıtlarında davacıya takip tarihinde (24.05.2019) itibariyle 37.233,74 TL borç bakiyesinde olduğunun tespit edildiğini, davalı ve davacının b formları defter kayıtları ile eşleştiği hususları rapor edilmiştir.
Davacı vekili, 09/04/2021 tarihli dilekçesi ile, ekte sunulan sulh protokolü doğrultusunda karar verilmesini talep etmiş ve ekinde sulh ve ibra protokolü sunmuştur.
Davalı vekili 08/04/2021 tarihli dilekçesi ile; davacı ile sulh olunduğundan; bu sulh protokolü doğrultusunda karar verilmesini talep etmiş ve dilekçesi ekinde sulh protokolünü sunmuştur.
6100 sayılı HMK’nın 313.maddesine göre, Sulh, görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir. Sulh, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri uyuşmazlıkları konu alan davalarda yapılabilir. Dava konusunun dışında kalan hususlar da sulhun kapsamına dâhil edilebilir. Sulh, şarta bağlı olarak da yapılabilir.
6100 sayılı HMK’nın 315. Maddesine göre, Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir.
Sulh, davaya son veren taraf işlemlerinden olup, taraflarca ayrı ayrı sulh protokolü sunularak, protokole göre karar verilmesi istenildiğinden, Sulh Protokolü doğrultusunda aşağıda belirtildiği şekilde karar verilmiştir.
Taraflarca sunulan protokolün 7. Maddesinde; arabuluculuk ücretinin davalı tarafından ödeneceği kararlaştırıldığından, arabuluculuk ücreti davalı tarafa yükletilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Taraflarca sunulan 08/04/2021 tarihli sulh protokolü doğrultusunda;
a-)Davalı aleyhine, davacının İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı icra takibi dosyasına ve İstanbul … Ticaret Mahkemesinin … E. sayılı itirazın iptali dosyasına temel oluşturan fatura alacağı/cari hesaptan kaynaklanan alacak taleplerini kapsayan sulh görüşmeleri neticesinde, ödenecek tutar konusunda mutabık kalındığı; ödenecek tutarın fatura alacağı, icra vekalet ücreti, icra harç ve masrafları, işlemiş ve işleyecek faiz, mahkeme vekalet ücreti, mahkeme harç ve masrafları, icra inkar tazminatı, tüm cari hesap ve ferileri ile birlikte toplam: 42.000,00 TL (Kırk İki Bin Türk Lirası) olduğu hususunda taraflar arasında anlaşma sağlandığı,
b-)TFT tarafından; yukarıda sözü edilen icra takibine ve davaya istinaden doğmuş veya doğacak tüm alacak karşılığında Av. … adına kayıtlı … İBAN numaralı … Bankası hesabına aşağıdaki şekilde ödeme yapılacağının
-20 Nisan 2021 tarihinde 7.000,00 TL,
-20 Mayıs 2021 tarihinde 7.000,00 TL,
-20 Haziran 2021 tarihinde 7.000,00 TL,
-20 Temmuz 2021 tarihinde 7.000,00 TL,
-20 Ağustos 2021 tarihinde 7.000,00 TL,
-20 Eylül 2021 tarihinde 7.000,00 TL olmak üzere toplam 42.000,00 TL kararlaştırıldığı,
c-)Taraflar mahkemeden doğabilecek her türlü hak ve alacaklarının 42.000,00 TL içerisinde olduğunu kabul ve beyan ettikleri,
d-)Sulh protokolü imzalanmasına müteakip 3 gün içerisinde her iki taraf vekili tarafından İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. Sayılı dosyasına sunulacak ve sulh protokolü doğrultusunda karar verilmesini talep edecek olup verilecek bu karar doğrultusunda herhangi bir vekalet ücreti ve yargılama gideri talebinin bulunmadığını kabul, beyan ve taahhüt ettikleri,
e-)Sulh olunan bedelin tamamının ödenmesi kayıt ve şartı ile; Davacının İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ve İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. Sayılı dosyası kapsamında Davalıdan herhangi bir hak ve alacağı kalmadığını, icra harç ve masrafları ile avukatlık ücretine ilişkin başkaca bir talepte bulunmayacağını peşinen kabul ile borçluyu anılan borçtan doğan her türlü alacağa karşılık ibra ettiğini, gayri kabili rücu kabul ve taahhüt ettiğini,
f-)İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. Sayılı dosyanın yargılaması sonucunda ortaya çıkabilecek arabuluculuk ücretinin davalı tarafça ödeneceği,
g-)Davalı tarafın 20.09.2021 tarihli son taksiti ödemesinin akabinde, davacı taraf İstanbul … İcra Müdürlüğünün…E. Sayılı dosyaya ilişkin tüm harçları ödeyerek dosyayı haricen tahsilen infaz edeceği,
h-)Davalının protokoldeki yükümlülüklerinden herhangi birini yerine getirmemesi halinde, tüm borç muaccel olacağı ve davacının icra takibine kaldığı yerden devam edebileceği,
ı-)Protokolden kaynaklanan uyuşmazlıklarda İstanbul Merkez Mahkemeleri ve İcra Daireleri yetkili olduğu yazılı olduğu görülmekle;
Tarafların 08/04/2021 tarihli protokol doğrultusunda sulh olduklarının tespitine,
2-Harçlar Kanununun 22.maddesine göre, hesaplanan 1.201,98-TL alınması gerekli olan karar ve ilam harcından peşin alınan 450,75-TL harcın mahsubu ile noksan kalan 751,23-TL bakiye ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı ve davalı şirket vekillerinin, dava şartı olan arabuluculuk toplantısına katıldıkları, arabuluculuk son tutanağı aslından anlaşıldığından; 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanun’un 18/A-14 bendi uyarınca ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca, Suçüstü Ödeneğinden ödenecek olan 1.320,00-TL nin tamamının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Sulh Protokolünde, taraf vekilleri, karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmedikleri anlaşıldığından, bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda , kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 21/04/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır