Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/165 E. 2020/738 K. 29.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/165 Esas
KARAR NO : 2020/738
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/03/2020
KARAR TARİHİ : 29/12/2020

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili arasında cari hesap ilişkisi bulunduğu, cari hesap gereği davalının, müvekkiline 74.681,00-TL borçlu olduğunu, davalı aleyhine …. İcra müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı takip dosyası ile takip başlattıklarını, davalının takibe itiraz ettiğini, takibin durduğunu beyan ederek; takibin iptali ile takibin devamına ve davalının aleyhine % 20 den aşağı olmamak üzere icra-inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı tarafa dava dilekçesi ve ekleri tebliğ edilmesine rağmen davalı tarafça dosyaya cevap dilekçesi ibraz edilmemiştir.
Mahkememizce … İcra Dairesine müzekkere yazılarak 2019/… Esas sayılı takip dosyası celp edilmiş, dosyanın incelenmesi sonucunda, davacının davalı aleyhine takip başlattığı, davalının yasal süresi içerisinde ödeme emrine itiraz ederek takibin durduğu görülmüştür.
Mahkememizce, tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, davacının takip tarihi itibari ile davalıdan alacaklı olup olmadığı hususunda ve dosyaya celp edilen BA-BS formlarının da incelenmesi için mali müşavir bilirkişiden rapor ve davalı tarafından, davacının defterlerinde yapılan inceleme sonucunda yer alan kısmi ödemenin BK 100.maddesi kapsamında mahsubu için ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi ve bilirkişi ek raporunda özetle; davacının ticari defterlerinin süresinde açılış ve kapanış tasdiklerinin yapıldığı, defterlerin usulüne uygun tutulduğu, davacı tarafın kayıtlarında takip tarihi itibari ile davalıdan 74.681,00-TL alacaklı olduğu, davalı tarafından 21/11/2019 tarihinde 10.000,00TL kısmi ödeme yaptığı, davalının ticari defterlerini inceleme günü ibraz etmediğini, davalı tarafın 2016 yılı BA formunda davacı yandan aldığı faturaların vergi dairesine bildirildiğinin görüldüğü, davacı tarafın avans faizi talep edebileceği ve kısmi ödeme tarihine kadar işlemiş faiz tutarının 784,15TL olduğu, buna göre davacının takip tarihi itibariyle 65.461,15TL alacaklı olduğu ifade edilmiştir.
Hukuk Muhakemeleri Kanununun 222/2 maddesi gereğince ticari defterlerin ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulaması ile aynı maddenin 3. fıkrası gereğince ticari defter ve kayıtlarının sahibi lehine delil olarak kabul edilebilmesi için diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği belirtilmektedir.
İtirazın iptali davaları takip ile sıkı sıkıya bağlı olup, dava konusu icra takibine konu edilen faturalara konu malın teslimi olgusunu satıcının tek taraflı düzenlediği faturalar ile ispatı mümkün olmayıp, teslime dair alıcı tarafça imzalı irsaliyeleri de sunması gerekmektedir. Bununla birlikte, mal tesliminin ispatının tek yöntemi bu olmayıp, imzalı irsaliye sunulmamakla birlikte eğer bahse konu faturalar benimsenerek bizzat alıcının ticari defterlerine kayıt edilmiş ise bu durumda artık satım sözleşmesinin yapıldığının, satıma konu fatura içeriklerinin ve malların teslim edildiğinin kabulü zorunlu olup, bu husus Yargıtay’ ın yerleşmiş içtihatları ile de istikrarlı bir şekilde vurgulanmaktadır. (Bu yönde bknz…Yargıtay 19.HD. 2016/5355 E.-2017/2575 K., 2016/3391 E.- 2016/14472 K., 2016/4293 E.-2016/15075 K…)
Somut olayda davacının dayandığı faturaların davalının defterlerinde kayıtlı olduğu ve davacının defterlerinde davacının davalıdan 74.681,00-TL toplam bedelli kısmından alacaklı olduğu, davalı tarafından, davacıya 21/11/2019 tarihinde 10.000,00TL kısmi ödeme yapıldığı, takip tarihinin 31/10/2019 tarihi olduğu, takip tarihinden sonra, dava tarihinden önce ödenen kısmi ödemenin BK 100.maddesi hükmü gereğince, öncelikle alacağın ferilerinden düşülmesi gerektiği, davacının takip talebinde reeskont faizi talep ettiği, bu faiz türünün avans faizinden bir puan daha düşük olduğu, davanın icra takibi ile birlikte temerrüte düştüğü ve kısmi ödeme yaptığı tarihe kadar 21 gün geçtiği görülerek; davacının davalıdan takip tarihi itibari ile 65.432,48-TL alacaklı olduğuna, faize faiz işlemez yasağı ilkesi gereğince ve kısmi ödeme tarihine kadar faiz işletildiğinden, kısmi ödeme tarihi olan 21/11/2019 tarihinden itibaren alacak miktarına reeskont faizi işletilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
Öte yandan İİK’ nın 67/2.maddesinde itirazın iptali davasında borçlu- davalının itirazın haksızlığına karar verildiği taktirde borçlunun diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumu ve davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre hükmolunan meblağın %20′ sinden aşağı olmamak üzere uygun bir tazminatla mahkum edileceği düzenlenmiş olup, somut olayda takip konusu alacak likittir. Bu nedenle davalı aleyhine alacak miktarının %20
si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının Davasının KISMEN KABULÜ İLE,
Davalının … İcra Müdürlüğü’ nün 2019/… Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile, takibin 65.432,48TL asıl alacak üzerinden devamına,
Asıl alacak miktarı tamamen ödeninceye kadar asıl alacağa 21/11/2019 tarihinden itibaren reeskont faizi uygulanmasına,
Asıl alacak miktarının % 20 si olan 13.086,50TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gerekli olan 4.469,69-TL karar ilam harcından peşin alınan 898,77-TL harcın mahsubu ile eksik 3.570,92-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 898,77-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen dava açılış gideri: 62,20- TL ( başvurma, vekalet harcı) davetiye, posta gideri: 182,00-TL, bilirkişi ücreti 750,00TL olmak üzere toplam: 994,20- TL yargılama giderinin %88 kabul-red oranı üzerinden hesaplanan 874,90TL davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerine bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 9.306,22TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisi vekil ile temsil ettirmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Tarafların dava şartı olan arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları, arabuluculuk son tutanağı aslından anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanun’un 18/A-14 bendi uyarınca ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Suçüstü Ödeneğinden ödenen 1.320,00TL nin %88 kabul-red oranı üzerinden hesaplanan 1.161,60TL’nin davalıdan, 158,40TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansın arta kalan kısmı karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalının yokluğunda kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/12/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır