Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/99 E. 2020/303 K. 07.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/99 Esas
KARAR NO : 2020/303

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 16/11/2018
KARAR TARİHİ : 07/07/2020

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı borçlu tarafından, 21.07.2017 tarihinde Küçükçekmece İlçesi, Sultanahmet Mahallesi, …Sokak ve…Sokak keşisiminde davalı…Müdürlüğü tarafından yapılan alt yapı çalışması sırasında müvekkili şirkete ait tesislere hasar verildiğini, müvekkili şirket personelince arızanın giderilmesi ve enerji verilmesine müteakip hasara maruz kalan tesislerin onarımı için kullanılan malzeme ve işçilik gibi bedelleri kapsayan hasar bedeli olan 4.667,49 TL hasar veren aleyhine tahakkuk ettirildiğini, davalı borçlu tarafından hasar bedellerinin ödenmemesi üzerine borçlu aleyhine 4.667,49 TL hasar bedeli, 403,96 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 5.071,49 TL nin tahsili amacıyla İstanbul … İcra Müdürlüğünün… esas sayılı takip dosyası ile ilamsız takip yapıldığı ve borçluya ödeme emri gönderildiğini, davalının … Genel Müdürlüğü ödeme emrini tebellüğ ettikten sonra borca ve icra takibine itiraz ettiğini, borçlunun itirazının haksız ve dayanaksız olduğunu, bu nedenlerle davalının istanbul … İcra Müdürlüğü’nün dosyasına yapmış olduğu itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine hükmolunacak meblağın %20 sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı …Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu yerde, müvekkil idare elamanlarınca çalışma yapılmadığını, yüklenici firma tarafından çalışma yapıldığını, mahkemenin görevsiz olduğunu, alacağın hak düşürücü süreye ve zamanaşımına uğradığını, esastan incelemeye gidirlemesi halinde yersiz ve mesnetsiz davanın esastan reddine, mahkeme giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki dava, davalının iş sahibi olarak yaptırdığı kazı çalışmaları sırasında davacıya ait tesislere zarar verildiğinden dolayı talep edilen maddi tazminat istemli itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce İstanbul… İcra Dairesine müzekkere yazılarak …Esas sayılı takip dosyası celp edilmiş, dosyanın incelenmesi sonucunda, davacının davalı aleyhine takip başlattığı, davalıların yasal süresi içerisinde ödeme emrine itiraz ederek takibin durduğu görülmüştür.
Mahkememizce, tarafların iddia ve savunmaları, dosyaya sunulan ve celp edilen evraklar doğrultusunda dosyanın bir elektrik elektronik mühendisine tevdi ile takdiri mahkemeye ait olmak üzere davalının iddia olunan eylemleri sonucu dava konusu olayın meydana gelip gelmeyeceği, meydana gelmiş ise davacı tarafça oluşturulan hasar tutağının meydana gelen olay ile bağlantılı olup olmadığı, oluştuğu iddia olunan zararın miktarının tespiti ve meydana gelen olaya uygun olup olmadığı hususunda rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi raporunda özetle; davalının yaptırdığı çalışmanın, davacının tesislerine zarar verebileceği, davacı tarafından hesaplanan zararın uygun sınırlar içerisinde olduğu ifade edilmiştir.
Mahkememizce, dosyanın elektrik alt yapısı işlerinde uzman bilirkişiye tevdii ile davacının takip tarihi itibariyle davalıdan alacaklı olup olmadığı hususunda bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi raporunda özetle; dava dışı yüklenicinin, kazı ruhsatı almadan kazı yaptığı ve davacının tesislerine zarar verdiği, davacı kurumun hasar tespit raporundaki bedellerin, … birim fiyatlarına uygun olduğu, takip dosyasına esas teşkil eden alacağın 4.667,49 TL olduğu ifade edilmiştir.
Eser sözleşmelerinde kural olarak, iş sahibi ile yüklenici arasında bağımlılık ilişkisi bulunmamakta, yüklenici iş sahibinden bağımsız olarak üstlendiği işi sözleşme koşullarına uygun olarak tamamlayıp teslim etmeyi üstlenmektedir. Bu özellik dikkate alındığında bağımlılık ilişkisi, bir başka deyişle iş sahibinin adam çalıştıran sıfatı bulunmadığından eser sözleşmelerinin yerine getirilmesi ve işin yapımı sırasında yüklenicinin üçüncü kişilere zarar vermesi halinde iş sahibinin zarardan sorumlu tutulamayacağı kabul edilmektedir. Ancak bu kesin bir kural değildir. İş sahibi ile yüklenici arasındaki sözleşmede iş sahibine yükleniciye emir ve talimat verme, yapılan işi kontrol ve denetleme yetkisinin tanınmış olması halinde, iş sahibi ile yüklenici arasında bağımlılık ilişkisi kurulmuş olacağından iş sahibinin Borçlar Kanunu’nun 66. maddesi gereğince “adam çalıştıran” sıfatıyla zarardan sorumlu tutulması gerektiği ve sorumluluk türünün de aynı Kanunun 61.maddesi hükmü uyarınca müteselsil (zincirleme) sorumluluk olacağı kuşkusuzdur. Davalı … ile diğer davalı…şirketi arasında imzalanan sözleşmelerin 22. maddesi hükmünde ise iş sahibi olan davalı … Müdürlüğü’ne sözleşme süresi içinde, sözleşme konusuna giren işleri kontrol, denetleme ve yükleniciye talimat verme yetkisi tanınmıştır. Bu olgu dikkate alındığında davalı iş sahibinin işin yapımı sırasında yüklenici ve alt yüklenicileri tarafından üçüncü kişilere verilen zararlardan dolayı zincirleme (müteselsil) olarak sorumlu olduğunun kabul edilmesi gerekir. Sözleşmenin bunun aksine hükümleri sözleşmenin tarafları arasındaki iç ilişkiyi ve işin yapımı sırasında verilecek zararları en son kimin üstleneceğini düzenlemektedir. İç ilişkiyi düzenleyen bu hükümlerin zarar gören üçüncü kişilere karşı öne sürülmesi mümkün değildir (benzer yönde Yargıtay 7.Hukuk Dairesi’nin 19.09.2012 tarih ve 2012/1181-6161 sayılı içtihadı). Bu nedenlerle davalı … zarardan sorumludur.
Ayrıca davalı…, zararın meydana geldiği kısımda kendi çalışmalarının olmadığını iddia etmişse de, cevabında zararın dava dışı yüklenici şirket tarafından meydana getirildiğini savunduğu, sunulan belgelerden söz konusu yerlerde…’nin diğer davalı şirketle yaptığı anlaşma çerçevesinde yapılan çalışmalardan dolayı hasarın meydana geldiği anlaşıldığından bu yöndeki savunmasına da itibar edilmemiştir.
Öte yandan zararın kapsamının belirlenmesi amacıyla bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Somut olayda davacı, davalıdan %25 ceza bedeli, araç ve personel gideri bedeli talep etmiştir. Ancak hasarın giderimi işlemi için fazladan personel çalıştırılmadığı, fazladan araç kullanılmadığı ve fazladan süre harcanmadığı, bu nedenle davalıdan fazla talep edilen araç ve personel gideri bedelinin kaza sonucu oluşan maliyet ile ilgili olmadığı anlaşılmakla ve ayrıca davacının hasar bedelinden %25 ceza bedeli de talep etmesi de mümkün olmadığından bu bedeller hesaplamada mahkememiz tarafından dikkate alınmamıştır. Bu nedenlerle davacının kullandığı malzemelerin gerçek değeri üzerinden hesaplama yapılmış, asıl alacağın 3.196,01 TL olduğu, bunun işlemiş faizinin ise 280,45TL, olup toplamı 3.476,46 TL olduğu anlaşılmış ve bu hesaplama doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilerek, kabul edilen asıl alacak miktarına, takip tarihinden itibaren, takip talebi doğrultusunda yasal faiz uygulanmasına karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
Davacı icra inkar tazminatı da talep etmişse de zararın miktarının ancak yargılama ile ortaya çıkacağından ve takip tarihinde zarar miktarı belirlenebilir yani likit olmadığından davacının buna yönelik talebinin de şartları oluşmadığından reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının Davasının Kısmen Kabulü ile;
Davalının İstanbul … İcra dairesinin … Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile, takibin 3.196,01-TL hasar bedeli, 280,45-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.476,46-TL üzerinden devamına,
3.196,01-TL tamamen ödeninceye kadar bu miktara takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
Alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 237,48-TL karar ilam harcından peşin alınan 61,25-TL sinin düşümü ile eksik kalan 176,23- TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 61,25-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen dava açılış gideri: 41,10- TL ( başvurma ve vekalet harcı) davetiye, posta gideri: 200,00-TL, bilirkişi ücreti: 1.200,00-TL, olmak üzere toplam: 1.441,10- TL yargılama giderinin %69 kabul/red oranını üzerinden hesaplanan 994,359 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerine bırakılmasına,
6-Davalı tarafından sarf edilen 100,40-TL yargılama giderinin %31 kabul/red oranını üzerinden hesaplanan 31,124 TL nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalanın davalı üzerine bırakılmasına,

7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 3.400,00- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
8- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT 13/2. uyarınca hesap ve takdir olunan 1.594,99- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
9-Tarafların yatırdığı gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
07/07/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır