Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/72 E. 2019/1122 K. 24.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/72 Esas
KARAR NO : 2019/1122

DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/02/2019
KARAR TARİHİ : 24/12/2019

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirketi ile davalı banka arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını, işbu sözleşme kapsamında taksitli ticari kredi kullanıldığını, müvekkilin bilgisi ve iradesi dışında 09.06.2018 tarihinde 8.799,00 TL ile 08.09.2018 tarihinde 1.312,50 TL olmak üzere toplam 10.111,50 TL dönemsel hizmet komisyonu adı altında hesaptan kesinti yapıldığını, davalı bankanın Avcılar Şubesi personeli ile yapılan telefon görüşmesinde piyasa koşulları ve değişen faiz oranları doğrultusunda yapıldığını ve iade edilemeyeceğinin ifade edildiğini, Büyükçekmece 6.Noterliğinin 12.12.2018 tarih ve…yevmiye no.lu İhtarnamesi ile yapılan kesintinin iade edilmesinin talep edildiğini, verilen cevapta; “ilk ilişkinin kurulduğu tarihten itibaren 1 yıl geçtikten sonra 3 ayda bir alınan kullanılan kredi ile ilgili olarak risk merkezine bildirim, sistem kayıtlarının arşivlenmesi, şube çağrı merkezi, internet bankacılığı, mobil bankacılık ve ATM gibi kanallardan hizmet verilmesinin devamı için tahsil edildiğine ” ilişkin açıklama yapıldığını, müvekkil ise davalı bankanın bahse konu hizmet kanallarının hiçbirini kullanmadığını, davalı bankanın akdedilen sözleşmelerde bu komisyon oranlarının hangi oranlarda olduğunun belirtilmesi gerektiğini, sözleşmelerde bu yönde bir düzenleme bulunmadığı için yapılan kesintilerin haksız olduğu belirtilerek, toplam 10.111,50 TL işlem tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müvekkile ödenmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil banka ile davacı arasında genel kredi sözleşmesi ve bankacılık hizmetleri sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeler kapsamında davacıya taksitli ticari kredi kullandırıldığını, akdedilen sözleşmede görülebileceği üzere dava konusu hizmet komisyonları davacının bilgisi ve onayı dahilinde olduğunu, ayrıca sözleşme akdinden önce ön bilgi formu imzalatıldığını, bu kanaldan sözleşme içeriğini davacının tetkik etme olanağı sağlandığını, dava konusu komisyon tahsilatları kredi kullandırtmına ilişkin olmayıp tamamen verilen hizmete karşılık alınan bir ücret olduğunu, davacıdan tahsil edilen ücretin 03.10.2014 tarih ve … sayılı Resmi Gazetede Yönetmelik hükümlerine uygun olduğunu, mezkur Yönetmeliğin 6 m. altında kredi tahsis ücretinin gösterildiği, GKS 4 m. altında bu komisyonun belirlendiğini, taraflar sözleşme içeriğini TBK’nun 26 m. özgürce belirleyebileceklerini, TTK 20 m. verilen hizmet karşılığında uygun bir ücretin istenilebileceğini, Bakanlar Kurulunun 2006/11188 sayılı kararına atfen masrafların sınırları ve niteliklerini serbestçe belirleyebileceklerini belirtilerek, davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Dava; davalı tarafça yapılan ücret kesintilerinin taraflar arasında akdolunan sözleşmelerde kararlaştırılıp kararlaştırılmadığı, oranlarının açıkça belirlenip belirlenmediği, dönemsel hizmet komisyon bedeline ilişkin yapılan kesintilerin davacı tarafın onayı dahilinde olup olmadığı, bu kesintilerin davacı tarafından kullanılan kredilere ilişkin olarak yapılıp yapılmadığına ilişkin açılan alacak davasıdır.
Tarafların iddia ve savunmaları dosyaya sunulan belge ve beyanlar ve mahkememizce belirlenen uyuşmazlık noktaları doğrultusunda bankacı billirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir. Alınan raporda özetle; davacı şirketin 10.05.2016 tarihli yazılı talebi ile 3.000.000,00TL tutarında 36 ay vadeli yıllık %16 akdi faiz ile kredi kullanmak istediğini, bu kredi işlemi nedeniyle 7.500,00TL (BSMV hariç) komisyon tahsiline onay verdiğini, davacıdan 7.500,00TL operasyon komisyonu ve bunun üzerine %5 BSMV 375,00TL olmak üzere toplam 7.875,00TL tahsil edildiğini, davalı bankanın davacıdan tahsil ettiği ücret ve komisyonların; 09.06.2018 işlem/dekont tarihli 01.04.2018-30.06.2016 işlem temel mahiyeti ve dönemi, dönemsel hizmet komisyonu açıklamasıyla 8.799,00TL (ücret/kom.+BSMV) tahsil edildiğini, 08.09.2018 dekont tarihli 01.07.2018-30.09.2016 işlem temel mahiyeti ve dönemi, dönemsel hizmet komisyonu açıklamasıyla 1.312,50TL (ücret/kom.+BSMV) tahsil edilerek toplamda 10.111,50TL tahsil edildiğini, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin masraf ve komisyonları düzenleyen 4.10 maddesinde; “Müşteriye önceden ihbarda bulunmaksızın, … Her nev’i komisyonları ve KKDF (fon kesintisi) gibi yasal ve banka düzenlemelerine veya teamüllerine göre talep edilebilecek her türlü ücret, masraf ve sair giderleri uygulanacak ve bunların gider vergileri ve sair resim ve harçları ile birlikte MÜŞTERİ’nin cari hesabına borç yazacaktır. MÜŞTERİ bu hususta herhangi bir iddia ve itirazda bulunmayacağını peşinen kabul ve taahhüt eder….”; denildiğini, 3’er aylık devreler halinde hizmet komisyonu, kredi tahsis ve operasyon komisyonu, dosya masrafı ve/veya vesaire gibi bir ücret/komisyon miktarına yönelik nispi ya da maktu bir düzenlemenin bulunmadığının görüldüğünü, dolayısıyla sadece genel ifadelerle ücret, komisyon ve masrafların davacıya ait olduğuna orada açıkça işaret edildiğini, bunun dışında maktu ya da nispi bir miktara yer verilmediğini, görülmekte olan davanın iki tacir arasındaki ticari ilişkiye dayanmakta olduğunu, sözkonusu Yönetmelik hükümleri tetkik edildiğinde, kredi kullandırılmak koşulu ile orada gösterilen ücret ve komisyonların azami sınırları belirlendiğini, somut olayda kullandırılan bir kredi işlemi sözkonusu olmadığını, bu durum bilakis davalı banka vekilinin de kabulünde olduğunu, dolayısıyla Tüketici Kredilerine Yönelik Yönetmelik hükümlerinin somut olayda uygulama alanı bulunmadığını düşündüğünü, davacının taksitli kredi kullanmış olması demek ayrıca 3’er aylık devreler halinde hizmet komisyonu ödemesini gerektirmediğini, kredi kullanımı sırasında uygulanan akdi faiz içeriğine davalı bankanın belirttiği hizmetlerin gider maliyetleri işletme gideri faslı altında faiz oranına dahil edildiği için, davacıdan mükerrer olarak hizmet komisyonu tahsil edilmiş olduğunu değerlendirdiğini, davalı banka sanki BCH-borçlu cari hesap kredisi kullandırılmış gibi 3’ey aylık devreler halinde komisyon tahsil ettiğini, dosya içeriğine göre tek bir tahsitli kredi kullandırılmış olup onunda komisyonu zaten peşinen tahsil edildiğini, davalı bankanın tahsil etmiş olduğu hizmet komisyonunun somut olarak sunulan ekstra hizmet (özel bir hizmet) bağlamında ispatlanmış hiçbir dayanağı bulunmadığını, takdiri sayın mahkemeye ait olmak üzere bankacılık teamüllerine göre gerekçesi belli olmayan (ekstra hizmet anlamında) davalı bankanın tahsil ettiği ücreti iade etmesi gerektiği kanaatine varıldığı şeklinde kanaat bildirdiği görülmüştür.
Alınan kök rapora karşı, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda, davalının tarafın itirazı da irdelenerek aynı bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiştir. Alınan ek raporda özetle; davalı vekilinin yeni bir somut delil sunmadığını, daha önceki savlarını tekrarladığını, söz konusu uyuşmazlık bir kez daha etraflıca irdelenerek, tahsil edilen ücret ve komisyonun verilen ekstra hizmet yada kredi kullandırımı bakımından somut bir gerekçesi ortaya konulmadığı için kök raporaki görüş ve kanaatinde bir değişiklik olmadığı şeklinde bildirilmiştir.
Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin masraf ve komisyonları düzenleyen 4.10 maddesi; ” müşteriye önceden ihbarda bulunmaksızın, banka işbu sözleşmeye dayanarak açtığı / açacağı (döviz kredisi, teminat mektubu ve aval – kabul kredisi DEK TL kredileri dahil) her türlü krediler ile hesaplara ve teminatlara, yetkili merciiler tarafından saptanan ve ileride saptanacak olan en yüksek oranları getmemek üzere belirlenen oranlarda faizi ve (muhabir, akreditif teminat mektubu ve aval – kabul komisyonları dahil) her nev’ i komisyonları ve KKDF (fon kesintisi) gibi yasal ve banka düzenlemelerine veya teamüllerine göre talep edilebilecek her türlü ücret masraf ve sair giderleri uygulanacak ve bunların gider vergileri ve sair resim ve harçları ile birlikte müşteri’ nin cari hesabına borç yazacaktır. Müteri bu hususta herhangi bir iddia ve itirazda bulunmayacağını peşinen kabul ve taahhüt eder” denilmiştir. Genel Kredi Sözleşmesi ön bilgi formunun (3) maddesi” faiz, komisyon, ücret, vergi, fon ve masraflar sözleşmenin 4. M. Düzenlenmiş olup, madde aleyhinize nitelendirilebilecek düzenlemeler içermektedir ” denilmiştir.
Mahkememizce tüm dosya kapsamında yapılan değerlendirme sonucunda; davalı ile davacı arasında genel kredi sözleşmesi, Bankacılık Hizmetleri Çerçeve Sözleşmesi imzalandığı, davacının bu kapsamda davalının 7.500,00-TL komisyon tahsiline onay verdiği, davalının 7.875,00-TL tahsil ettiği, davalının, davacının hesabından Haziran ayı için 8.799,00-TL, Eylül ayı için 1.312,50-TL kesinti yaptığı, bu kesintiyi üçer aylık devreler halinde hizmet komisyonu adı altında yaptığı, davalının cevap dilekçesinde dayanmış olduğu sözleşmenin 4.10 maddesinde ve Genel Kredi Sözleşmesi Ön Bilgi Formunun 3. Maddesinde sadece genel ifadelerle ücret, komisyon ve masrafların davacıya ait olacağının ifade edildiği, bunun dışında maktu ya da nispi bir miktara yer verilmediği, davalı bankanın, davacıya verdiği cevabi yazıdaki kesintiye gerekçe gösterdiği hizmetlerin ekstre hizmetler olmayıp, temel hizmetler olduğu, bunun planlamasının davacıdan talep ve tahsil edilen faiz oranına yansıtıldığı gözönünde bulundurularak davacının davasının kabulüne karar verilerek, talep doğrultusunda kabul edilen bedeller kesinti yapılan tarihlerden itibaren avans faizi işletilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının Davasının KABULÜ İle
10.111,50-TL nin 8.799,00-TL sine 09/06/2018 tarihinden, 1.312,50-TL sine 08/09/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 690,72 TL karar ilam harcından peşin alınan 172,68-TL sinin düşümü ile eksik kalan 518,04-TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3- Davacı tarafından sarf edilen dava açılış gideri: 223,48-TL ( başvurma, vekalet ve peşin harcı ) davetiye, posta gideri: 157,20TL, bilirkişi ücreti: 600,00-TL, olmak üzere toplam: 980,68- TL yargılama giderinden davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT’ nin uyarınca hesap ve takdir olunan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak
davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
6-Davalı tarafça yatırılan 70,00-TL gider avansının karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/12/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır