Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/670 E. 2021/782 K. 12.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/670 Esas
KARAR NO : 2021/782
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/12/2019
KARAR TARİHİ : 12/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … …’ye ait olan … plakalı römorkun kasko poliçesinin davalı şirket tarafından yapıldığını, müvekkilinin sigortalı araç ile 22.03.2018 tarihinde kaza yaptığını, arabuluculuk yolu ile çözüm arandığını, ancak anlaşma sağlanamadığını, müvekkilinin alkollü şekilde araç kullanmadığını, kaza sonrası yapılan ölçümde 0.16 promil alkol tespit edildiğini beyanı ile öncelikle dava konusu alacağın miktarı tespit edilerek davanın kabulünü ve davalı şirketten talep edilen bilirkişi tarafından zarar hesabı yapıldığında belirsiz alacak davası esaslarına göre dava değeri arttırılmak üzere 1.000,00 TL tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalı şirketten tahsilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 22.03.2018 tarihinde hasara uğradığı beyan olunan … plakalı muhtelif marka – 2017 Model yarı römorkun, müvekkili şirketin nezdinde … numaralı 25.09.2017 – 25.09.2018 tarihleri arasını kapsar, 80.000,00 TL azami bedelle sınırlı olmak üzere kasko sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, dava dosyası incelendiğinde; davacı tarafından zararın miktarının tespitine elverişli delillerin sunulması gerektiğini, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, bu nedenle öncelikle davanın usülden reddine karar verilmesi gerektiğini aksi takdirde davaya kısmi alacak davası olarak devam edilmesinin davacı tarafından iddia olunan hasarı ispatlar ya da tespit edilebilmesini sağlar nitelikte herhangi bir bilgi/belge veya fotoğraf sunulmadığını, davanın ve hasar bedelinin kabulü anlamına gelmemek üzere, müvekkili şirket tarafından görevlendirilen eksper tarafından hasar ve işçilik bedeli toplamı 6.650,00 TL olarak belirlenmiş ve talep teminat dışı olduğundan talebin reddine karar verildiğini, kasko sigortası genel şartları uyarınca, hasarın teminat dışı olması için sigortalı araç sürücüsünün yasal sınırın üzerinde alkollü olmasının yeterli olduğunu, kaza tespit tutanağının 2. Sayfasında Alkol Kontrol durumuna ilişkin kısma 2 kodu yazılmış olup, 2 kod nolu seçenek; “Sağlık Kuruluşunca kontrol edildi.” şeklinde olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kaza yaptıktan sonra olay mahallinde geçirdiği süre, kaza tespit tutanağına göre yerleşim yeri dışı olan … Köyü’ndeki kaza mahallinden ilk müdahalenin yapıldığı … Hastanesine kadar geçen süre, yaralı olduğu için hastanede yapılan ilk müdahale ve alkol ölçümünün yapıldığı ana kadar geçirilen sürede alkol oranının yasal sınır olan 0,20 promilin çok üzerinde olduğunun sabit olduğunu beyan ile, öncelikle usule ait itirazlar doğrultusunda davanın usulden reddini, esasa girilmesi halinde hukuka aykırılığı sabit olan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
DELİLLER :
Hasar dosyası, genişletilmiş mavi ticari kasko poliçesi, eksper raporu, Sağlık Bakanlığı Ayvalık İlçe Devlet Hastanesi kayıtları, bilirkişi raporu
GEREKÇE :
Dava kasko poliçesine istinaden davacıya ait römorkta oluşan hasar bedelinin tazmini istemine ilişin olup uyuşmazlık; davalının uğranılan zarardan kasko poliçesi kapsamında sorumlu olup olmadığı ve zarar miktarının tespiti noktalarında toplanmaktadır.
Davacıya ait … plakalı römorkun 25/09/2017 -25/08/2018 tarihleri arasında geçerli olmak üzere davalı sigorta şirketine kasko poliçesiyle sigortalandığı kasko bedelinin 80.000-TL olarak belirlendiği, davacının zararına yol açan kazanın 22/03/2018 tarihinde poliçe teminat süresinde meydana geldiği görülmüştür.
Davalı … sigortanın 22/01/2021 tarihli cevabi yazısında 22/03/2018 tarihli kazaya ilişkin olarak hasar dosyasının açılmış olduğu, dosyadan yapılmış herhangi tazminat ödemesi bulunmadığı bildirilmiştir.
Dosyanın bir sigortacı, bir makina mühendisi ve bir nöroloji uzmanından oluşan heyete tevdii ile belirlenen uyuşmazlık noktasında bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup alınan 22/01/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; mevcut verilerin değerlendirilmesi sonucu; 22/03/2018 tarihinde meydana gelen olayda; davalı … Sigorta’ya Kasko sigortalı … plaka sayılı … marka/tipinde, 2017 model araç sürücüsü-maliki davacı … …’nün %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, 22/03/2018 tarihinde meydana gelen kaza sonucu oluşan hasara ilişkin tespitlerin, … plakalı araçta meydana gelen maddi hasar ile uyumlu olduğu, hasarın durumununu kazanın oluş şekline alınan darbelere uygun olduğu, dava konusu … plaka sayılı araçta kaza sonucu meydana gelen toplam hasar tutarının (KDV dahil) 7.847,00TL olabileceği, sürücü … … kaza anında alkol etkisiyle güvenli sürüş yeteneğini kaybetmemiş olduğundan kaza alkole ve münhasıran alkole bağlı olarak meydana gelmediği, Yargıtay kararları doğrultusunda, heyetçe norolog bilirkişi tarafından yapılan inceleme gereğince trafik kazası’nın salt alkol’ün etkisi altında olmadığı tesbit edildiğini, talep edilen hasar bedeli poliçe teminat kapsamı içinde bulunduğunu, davalı sigorta şirketi hasardan TTK. 1409/1. maddesi gereğince sorumlu olup,1409/2 gereğince hasar’ın teminat kapsamı dışında kaldığını isbat etmek zorunluluğu bulunduğunu, dosyada mevcut bilgi ve belgeler kapsamında, davacı şirketin tazminat talebinin kasko genel şartları ve genel hükümler gereği teminat kapsamı içinde kaldığı sonuç ve kanaatini bildirmiştir.
Davalı vekilinin itirazlarının değerlendirilmesi noktasında sigortacı bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup bilirkişi tarafından sunulan 12/08/2021 tarihli ek raporunda özetle: Yargıtay Kararlarında görüleceği üzere KTK Yönetmeliği’nin 97.madde yapılan değişiklik tarihi olan 24.05.2013 tarihinden sonra vukubulan kaza tarihlerini içeren olaylarda da yine aynı görüşü savunarak yönetmelikteki alkol oranına kazanın meydana gelmesinde salt itibar edilemiyeceğini, kazanın ”münhasıran alkol’ün etkisi ile meydana gelmiş olması gerektiği görüşünü devam ettirdiğini, bu sebeplerle Yargıtay kararları nazara alınarak kök raporda değerlendirmenin yapıldığı rapor edilmiştir.
Davacı vekili 08/06/2021 tarihli talep artırım dilekçesi ile dava değerini 6.847-TL artırarak dava değerini 7.847-TL olarak belirlediğini beyan etmiştir.
Dava kasko poliçesine istinaden trafik kazasından kaynaklanan hasar bedelinin tahsili istemine ilişkin olup, TTK 1409/2. Maddesi gereği rizikonun sigorta teminatı dışında kaldığını ispat yükü davalı sigortacıya aittir. Davalı vekilince sigortalı araç sürücüsünün alkollü olması nedeniyle meydana gelen zararın poliçe teminatı dışında olduğu savunulmuş ise de bilirkişi kurulundan alınan rapora göre sigortalı araç sürücüsünün güvenli sürüş yeteneğini kaybetmemiş olduğu ve kazanın salt alkolün etkisiyle meydana gelmemiş olduğu tespit edildiğinden meydana gelen zararın poliçe teminatı kapsamında olduğu değerlendirilmiştir. Davalı vekilince talep arttırım dilekçesine karşı beyan dilekçesi ile zamanaşımı itirazında bulunulmuş ise de belirsiz alacak davası olarak açılmış olan davada dava açılmakla tüm alacak için zamanaşımı kesildiğinden arttırılan talebe karşı ileri sürülen zamanaşımı itirazı da yerinde görülmemiş ve davanın kabulü ile kazaya ve hasara uygun bulunan 7.847-TL hasar bedelinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Davacı vekilince, sigorta şirketine başvuru evrakı sunulmamış olup, sigorta şirketinin cevabi yazısından davalı tarafından başvuru yapıldığı ve hasar dosyasının oluşturulduğu anlaşılmakla, ekspertiz rapor tarihi olan 27/04/2018 tarihinde hasar bildirimi yapıldığı kabul edilerek 45 gün sonrası olan 12/06/2018 tarihi temerrüt tarihi olarak belirlenmiştir.
HÜKÜM :
1-Davanın KABULÜ İle 7.847-TL nin 12/06/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Sair hususların gerekçeli kararda belirtilmesine,
2 – Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 536,03 TL harçtan dava açılırken peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 491,63 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3- Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 44,40 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5- Davacı tarafça yapılan 114,80 TL müzekkere ve tebligat gideri, 1.800,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.1914,80 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davalı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7- Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde kendilerine iadesine,
8 – Tarafların dava şartı olan arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları, arabuluculuk son tutanağı aslından anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanun’un 18/A-14 bendi uyarınca ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Suçüstü Ödeneğinden ödenen 1.320,00TL nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına.
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/11/2021

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)