Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/567 E. 2021/254 K. 24.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/567
KARAR NO : 2021/254
DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/03/2015
KARAR TARİHİ : 24/03/2021

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı banka tarafından müvekkili şirkete 04/05/2010 tarihinde 1.500.000,00-TL bedelli kredi kullandırıldığını, kredi tutarının hesaba geçmesi ile beraber 4.5.2010 tarihinde 15.000,00-TL dosya masrafı adı altında kesinti yapıldığını, davalı tarafından müvekkili şirkete 18.5.2012 tarihinde 160.000,00-TL bedelli kredi kullandırıldığını, kredi tutarının hesaba geçmesi ile birlikte 18.5.2012 tarihinde 1.600,00-TL dosya masrafı altında kesinti yapıldığını, yine davalı tarafından müvekkili şirkete 05.08.2013 tarihinde 1.200.000,00-TL bedelli kredi kullandırıldığını, kredi tutarının hesaba geçmesi ile birlikte 05.08.2013 tarihinde 27.666,00-TL komisyon-masraf tahsilatı adı altında haksız olarak kesinti yapıldığını, müvekkili şirket ile davalı arasındaki sözleşmenin tip sözleşmeler olarak kabul görüp, bu sözleşmede müvekkili şirket aleyhine konulam muhtelif masraflar, erken kapama komisyonu ücreti, dosya masrafı, komisyon bedeli gibi vb. yazılmamış sayılması gerektiğini, dolayısı ile bu yazılmamış sayılan kalemlerin davalı bankaca tahsil edilmiş olmasının genel işlem şartına açıkca aykırı olarak kabul edilerek iadesi gerekeceğinin hukukun bir gerçeği olduğunu, bankaların A.Ş. statüsünde olup, kredi sağlama, kredi verme ve topladıkları kredilere değerlendirme gibi bir çok işi gerçekleştirdiklerini, kural olarak temerrüt BK. 117 vd. madde hükümlerine tabî olduğunu, ancak bankanın faaliyet alanı değerlendirildiğinde, haksız surette alınan bu bedellerinin hesaba girdiği andan itibaren banka tarafından nemalandırıldığı ve bundan gelir elde edildiğinin kuşkusuz olduğunu, genel hukuk prensiplerinden olan “ hiç kimse kendi kusuruna dayanarak menfaat elde edemez “ ilkesi gözetildiğinde bankanın yasal dayanağı olmaksızın aldığı bu kalemlerin hesabına girdiği andan itibaren faizi ile birlikte iade etmesinin hakkaniyetin gereği olduğunu belirterek davalı banka tarafından dosya masrafı, komisyon bedeli, masraf tahsilatı adı altında haksız olarak tahsil edilen yukarıda dökümü yapılan bedellerin hesaba geçtiği tarihler olan 04/05/2010,18/05/2012,05/08/2013 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlardaki avans faizi ile davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Yetkili yargı merciinin İstanbul Mahkemeleri olduğunu, taraflar arasında imzalanan 3.5.2010 tarihli Kredi Genel Sözleşmesinin “ Sair Hükümler “ başlıklı 11.11. maddesinde “ İstanbul “ merkez mahkemeleri ve icra dairelerinin yetkili kılındığını, davacının müvekkili … ile 5.8.2013 tarihinde her hangi bir sözleşme imzalamadığını, dolayısı ile bu tarihte kullandığı bir kredide olmadığını, davacı her ne kadar 5.8.2013 tarihinde 1.200,00-TL tutaında kredi kullandığını iddia etmiş ise de; davacıya 5.8.2013 tarihli hesap ekstresi incelendiğinde görüleceği üzere, 2.8.2013 tarihinde 1.200,00-TL … Ltd.Şti. tarafında davacı şirketin hesabına EFT ile gönderildiğini, davacının, EFT ile gelen bu para ile kullandığı 1.500.000,00-TL lik kredisini kapattığını ve işlem nedeni ile dosya masrafı kesintisi yapılmadığını, davacıdan tahsil edilen 26.666,00-TL lik tutarın kredinin erken kapatılması nedeni ile tahsil edilen erken kapama ücreti olduğunu, kredinin erken kapanması sebebiyle müvekkili bankanın zarara uğradığını, dava konusu uyuşmazlıkta TBK 20.maddesinde düzenlenen genel işlem koşullarının uygulanmasının mümkün olmadığını, dava konusu edilen dosya masrafının yasal gerekçelerinin mevcut olduğunu, müvekkili bankanın kredi kullandırımı sırasında yaptığı masrafları müşterilerden tahsil ettiğini ve müşterilerin de imzaladıkları sözleşme ile buna açıkca muvafakat ettiklerini, davanın da sözleşmelerin her sayfasını hiçbir ekince ileri sürmeksizin imzalayarak kabul ettiğini, davacı tacir olduğu için, basiretli hareket etmesi gereken tacirin kredinin tahsisi ve sözleşmenin imzalanması aşamasında kredinin maliyeti hakkında çok detaylı bilgisinin bulunduğunu belirterek, davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini savunmuştur.
DELİLLER :
Genel Kredi Sözleşmesi, davalı banka kayıtları, … Genel Müdürlüğü’nden gönderilen kredi ödeme tablosu, kefaletname, imza sirküleri, bilirkişi incelemesi … Türkiye Cumhuriyeti … Bankası A.Ş., Türkiye … Bankası A.Ş. Türkiye … Bankası A.Ş. … T.A.Ş. Türkiye … T.A.O. Genel Müdürlüğünden gönderilen cevabi yazılar, … Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne ait cevabi yazılar,
GEREKÇE :
Dava, genel kredi sözleşmesi kapsamında davacıdan tahsil edilen komisyon masrafının haksız olduğu iddiasına dayalı alacak istemine ilişkindir.
Davaya konu kredi sözleşmesi, hesap hareketleri, ödeme tablosu dosyaya ibraz edilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde; mahkememizin 11/04/2018 gün ve 2016/ … Esas, 2018/… karar sayılı ilamı ile; ” ..Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İle, 7.486,00 TL’nin 05/08/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, ” karar verilmiştir.
Verilen kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, T.C. … Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi’nin 26.09.2019 tarih, 2018/… E, 2019/ … K. sayılı ilamı ile; “…mahkemece öncelikle varsa davalı bankanın TCMB’ye bildirdiği erken kapama oranlarına ilişkin belgeler davalı vekilinden sorulup celp edilmeden, diğer bankalardan benzer türdeki kredi sözleşmelerinden kaynaklanan borcun erken ödenmesi halinde aldıkları erken ödeme komisyonu oranları dosyaya kazandırılmadan bilirkişi raporu alınarak sonuca gidilmesi doğru olmamıştır. Bu durumda davalı vekilinin rapora itirazları giderilmeksizin eksik inceleme ile ve davanın esasına etkili deliller celbedilip değerlendirilmeksizin hüküm kurulduğu anlaşılmakla, istinafa konu ilk derece mahkemesi kararının HMK’nın 353/1.a.6. maddesi uyarınca kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, ” gerekçesi ile dosya mahkememize gönderilmiştir.
Mahkememiz kararının kaldırılması sonrası yeniden yapılan yargılama neticesinde; usulüne uygun olarak taraf teşkili sağlanmış ve yargılamaya devam olunmuştur.
… Türkiye Cumhuriyeti … Bankası A.Ş., Türkiye … Bankası A.Ş. Türkiye … Bankası A.Ş. … T.A.Ş. Türkiye … Bankası T.A.O. Genel Müdürlüğüne müzekkereler yazılarak, bankalarınca TCMB’ye 2013 yılı için bildirilen ticari kredilere ilişkin erken kapama komisyon oranlarının bildirilmesi talep edilmiş, davalı vekilinin itirazları ve istinaf kararı doğrultusunda, önceden rapor sunan bilirkişi tarafından ek rapor düzenlenmesine karar verilmiş olup, bankacı bilirkişi tarafından sunulan01/06/2020 tarihli raporda özetle; dosyaya davalı banka tarafından T.C.Merkez Bankasına ticari kredi işlemlerinde erken kapama konusu, kesilecek ücret konusunda sunduğu her hangibir bildirimin olmadığının anlaşıldığı, aynı konuda 2013 yılında 6 bankadan istenilen rakamlar oranlar konusunda alınan cevaplarda; 3 bankanın bu konuda oran belirttiği, diğer 2 bankanın oran vermediği, mahkemece talep edilen bankaların sunduğu oranların kabulü halinde, ortalama erken ödeme komisyon oranının % 5,3 olarak hesaplandığı, davalı bankanın davacı hesabına % 2,5 oranında erken ödeme komisyonu uygulaması dikkate alındığında, uygulanan oranların bankalar ortalamasının altında kaldığı, bu nedenle davalı bankanın davacıdan tahsil ettiği 27.666,00-TL ücretten iade edilecek herhangi bir tutarın olmadığı hususları rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde, davacı vekilince, davalı bankaca tahsil edilen erken kapama komisyonunun fahiş olması ve haksız olması nedeni ile iadesi talep edilmiş olup, dosya kapsamında alınan bilirkişi raporlarına, davalı banka tarafından iki ayrı krediden dolayı toplam 16.600,00-TL kredi komisyonu ile kredilerin vadeden önce kapatılması nedeni ile 27.666,00-TL erken kapama komisyonu tahsil edildiği, taraflar arasında düzenlenen sözleşmede, bankanın komisyon masrafı ve erken kapama komisyonu talep edebileceği düzenlenmiş olup erken kapama komisyon oranı belirlenmemiş ise de; dava dışı bankaların uygulamaları gözönünde tutulduğunda, davacı bankaca % 1 oranında dosya masrafı ve % 2,5 oranında erken kapama komisyonu alınmasının taraflar arasındaki sözleşmeye ve bankacılık uygulamalarına uygun bulunduğu anlaşılmakla, davanın reddine karar verilmiş, aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere,
1-Davanın reddine,
2-Alınması gereken 59,30-TL red harcının, peşin alınan 755,96-TLden düşümü ile arta kalan 696,66-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan posta giderinden oluşan 46,50-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 6.554,58 -TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmı karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Davalı vekilinin yüzüne karşı, davacının yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 24/03/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır