Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/564 E. 2021/597 K. 15.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/564 Esas
KARAR NO : 2021/597
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 14/03/2013
KARAR TARİHİ : 15/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine hitaben yazmış olduğu dava dilekçesi ile; Müvekkilinin birlikte yaşadığı eşi olan … ‘nın kendisinin sürücü konumunda olduğu ve plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen tır sürücüsünün karışmış olduğu kazada vefat ettiğini ve müvekkilinin bu şekilde tek desteğinden yoksun kaldığını, … Yönetmeliği’nin 9-a maddesi gereğince sigortalının veya sigortayı yaptırmakla sorumlu olanın tespit edilememesi durumunda bedensel zararlar için kişi başına sakatlık halinde kaza tarihi itibariyle 175.000,00 TL bedeni teminat sağlandığını, meydana gelen kaza nedeniyle müteveffanın birlikte yaşadığı eşi için şimdilik 3.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; davacının ölen şahsın birlikte yaşadığı eşi olduğu iddia edilse de bu şahsın ölenin yasal mirasçısı olmadığını, davacı ile öle şahıs arasında resmi evlilik bağının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı davasını …. Asliye Hukuk Mahkemesinde açmış olup, …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/… Esas, 2013/… Karar sayılı kararı ile verilen görevsizlik kararı üzerine dosya mahkememize intikal etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda :Davacı ile trafik kazasında ölen şahıs … arasında resmi evlilik bağı bulunmadığından bu durumda hukuk düzeni resmi olmayan birliktelikleri koruyamayacağından davacının dava açma ehliyeti bulunmaması nedeniyle davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Verilen kararın davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 2016/ … Esas, 2019/ … Karar ve 07/03/2019 tarihli ilamı ile” destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin bu temel açıklamalardan sonra somut olaya bakıldığında, …’in desteğinden yoksun kaldığı iddiasıyla imam nikahlı eşi … davacı olarak destek tazminatı talep etmiş, mahkemece davacı …’nın mütevefa’nın mirasçısı olmadığı, gerekçesi ile talebin reddine karar verilmiştir. Ancak yukarıda da ifade edildiği, gibi BK’nın 45. Maddesinde sözü geçen destek kavramı hukuksal bir ilişkiyi değil, eylemli bir durumu hedef tutması nedeni ile dosyada mevcut tanık beyanları ve nüfus aile kayıt tablosuna göre, davacı ile mütevefa’nın aynı evde birlikte yaşadıkları, müşterek çocukların olduğu anlaşıldığından, mahkemece davacı … yönünden destek zararı talebinin kabul edilmesi gerekirken, reddine karar verilmesinin doğru bulunmadığından bozulmasına” karar verilerek mahkememizin yukarıdaki yeni esasına kaydı yapılmış mahkememizce Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Deliller ve GEREKÇE:
Deliller : Araç trafik tescil belgesi, ölü muayene ve otopsi tutanağı, defin ruhsatı, ölüm tutanağı, trafik sicil kaydı, … plakalı araç tramer kaydı, … CBS’nun 2010/… soruşturma no.lu dosyası, mütevefa …’nın vergi kayıtları,
Dava, plakası tespit edilemeyen aracın dahil olduğu trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 2016/… Esas, 2019/… Karar sayılı ilamı ile de tespit edildiği üzere, davacı ile mütevefa’nın aynı evde birlikte yaşadıkları, müşterek çocuklarının olduğu, ve davacı …’nin mütevefa’nın ölümü nedeniyle destek zararının bulunduğu anlaşılmıştır.
Dosyanın bir trafikçi bir aktüerya bilirkişisinden oluşan bilirkişi heyetine tevdii ile kazaya karışan tarafların kusur oranlarının ve davacının destekten yoksun kalma tazminatı hesaplanması noktasında bilirkişi raporu alınmış olup bilirkişi heyetince düzenlenen 16/03/2020 havale tarihli raporda özetle; 07.03.2010 tarihinde meydana trafik kazasında; … plakalı aracın sürücüsü …’nın; meydana gelen trafik kazasında %75 oranında kusurlu olduğu, plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen tır sürücüsünün, meydana gelen trafik kazasında %25 oranında kusurlu olduğu, … plakalı kamyonun sürücüsü …’ın; meydana gelen trafik kazasında kusurunun olmadığı, davalının, plakası belirlenemeyen araç sürücüsünün %25 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre olayda vefat eden …’nın geride kalan hak sahiplerinden, Davacı Eşi … ‘ın destekten yoksun kalma sebehiyle maddi zararının 78.082,95 TL olduğu, davacının maddi zararının poliçe limitleri içinde kaldığı, başvuru tarihine göre temerrüdün 25.07.2011 tarihinde gerçekleştiği, plakası belirlenemeyen aracın kullanım amacının tespiti mümkün gözükmediğinden avans faizi talebine ilişkin takdir Mahkemeye ait olduğu, hususları rapor edilmiştir.
Davalı vekilinin itirazlarının değerlendirilmesi noktasında Ek Rapor alınmış olup, bilirkişi heyetince düzenlenen 13/12/2020 tarihli Ek Raporda özetle; Kök Raporundaki denetime elverişli olarak kanuni gerekçeleri izah edilerek yapılan taraflar için kusur tespit oranlarında sabit kalındığı, aktüerya hesabı yönünden tarafların itirazları doğrultusunda kök raporda değişiklik gerektirecek bir husus bulunmadığı, rapor edilmiştir.
İTÜ Trafik Kürsüsünden seçilen üç trafik bilirkişiden oluşan heyetten kazanın meydana gelmesinden tarafların kusur oranının tespiti hususunda rapor alınmasına karar verilmiş olup, düzenlenen 18/05/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle ;… plaka numaralı kamyonetin ölen sürücüsü …’nın hatalı sevk ve idaresinin, birinci derecede ve takdiren ve % 75 oranında etkili olduğu, plaka numarası tespit edilemeyen TIR kamyonunun, kimliği meçhul kalmış sürücüsünün hatalı sevk ve idaresinin, ikinci derecede ve takdiren % 25 oranında etkili bulunduğu, … plaka numaralı kamyonun sürücüsü …’ın, etkili herhangi bir kural ihlalinin ve hatalı davranışının olmadığı, sonuç ve kanaatine varıldığı, rapor edilmiştir.
Davacı vekili 24/03/2020 tarihli talep artırım dilekçesi ile; Davalı şirketin poliçe limiti dahilindeki 78.082,95TL’nin 25.07.2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davadan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamından; 07.03.2010 tarihinde meydana gelen ve vefatından önce davacının birlikte yaşadığı …’nın ölümüne neden olan trafik kazasının meydana gelmesinde |… plakalı aracın sürücüsü …’nın %75 oranında kusurlu olduğu, plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen tır sürücüsünün %25 oranında kusurlu olduğu, …’ın kusurunun olmadığı; davalının, plakası tespit edilemeyen araç sürücüsünün kusuru oranında davacının destekten yoksun kalma zararından Sigortacılık Kanunu’nun 14/1 ve 14/2-b maddeleri gereği sorumlu olduğu anlaşılmakla; davacının davasının kabulü ile 78.082,95TL nin 25/07/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş olup, aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının kabulü ile
78.082,95TL nin 25/07/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli olan 5.333,85TL karar ilam harcından peşin alınan 24,30-TL, tamamlama harcı olarak alınan 257,00TL olmak üzere toplam 281,30TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 5.052,55-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından sarf edilen dava açılış gideri: 309,35-TL ( başvurma, vekalet harcı, peşin harç ve ıslah harcı) davetiye, posta gideri: 259,20-TL, bilirkişi ücreti 3.000,00TL olmak üzere toplam: 3.568,55-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 10.950,78TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan masrafların kendi üzerine bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan gider avansın arta kalan kısmı karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/09/2021

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)