Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/506 E. 2019/1060 K. 12.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/506 Esas
KARAR NO : 2019/1060
DAVA : Şirkete Özel Denetçi Tayin Edilmesi
DAVA TARİHİ : 06/08/2019
KARAR TARİHİ : 12/12/2019

DAVA : Davacı vekili mahkememize ibraz etmiş olduğu dava dilekçesinde ; davalı şirketin 2017-2018 yıllarına ilişkin genel kurul toplantısının 07/05/2019 tarihinde yapıldığını, bu toplantıda faaliyet raporunun tek bir rapor olarak sunulduğunu bunun ilgili yönetmelik hükümlerine aykırı olduğunu, 2017 yılına ait faaliyet raporunun süresinde hazırlanmadığını, ayrıca rapor içeriğinden hangi yıla ait faaliyet hesabının verildiğinin anlaşılamadığını, müvekkilince görüşmelerin 1 ay sonrasına ertelenmesine yönelik talepte bulunulduğunu, finansal tabloların görüşülmesinin 11/06/2019 tarihine ertelendiğini, 11/06/2019 tarihindeki toplantıda özel denetçi tayinine karar verilmesine yönelik taleplerinin oy çokluğu ile red edildiğini, faaliyet raporları ile ilgili olarak şirket ortaklarının bilgi alma hakkının alenen engellendiğini, faaliyet raporunun TK’ya aykırı olarak ortaklara sunulmadığını, finansal tablolardaki tutarların gerçeğe aykırı olduğunu, şirketin borca batık durumda olup yönetim kurulunun keyfi olarak faaliyetlerini sürdürdüğünü, tüm bu nedenlerle davalı şirketin 2017 ve 2018 yıllarına ilişkin faaliyetleri ile ilgili olarak şirket ana sözleşmesinin uyumluluğu ile mali uygunluk denetim konularında özel denetim talebinde bulunulmasının zorunluluk haline geldiğini belirterek TTK 439 ve devamı maddeleri uyarınca genel kurul toplantısında arz edilen ve dilekçe de belirtilen şirketin varlıklarının korunup korunmadığı, son 2 yılda zarar edilmesinin makul gerekçelerinin bulunup bulunulmadığı, davalış şirket yöneticilerine ve diğer ortaklarının ilişkili bulunduğu diğer şirketlere borçlarının bulunup bulunmadığı hususları ile ilgili olarak davalı şirkete özel denetçi atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde; TTK 438.maddesi gereğince özel denetimin konusunu belirli olayların oluşturması gerektiğini, genel nitelik taşıyan şirketin genel işleyişi hakkında bilgi almak amacıyla özel denetim yapılmasının istenemeyeceğini, davacının bilgi edinme ve inceleme hakkını kullanmadığını bu nedenle davacının özel denetçi talep etmesinin yasal olarak mümkün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE : Dava, TTK 439 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan davalı şirkete özel denetçi tayin edilmesi talebine ilişkindir.
Davalı şirketin sicil kaydı alınıp incelendiğnide merkez adresi itibariyle mahkememizin yetkili olduğu anlaşılmıştır.
2017-2018 yılı birleştirilmiş olağan genel kurulu toplantı tutanağı alınarak dosya içerisine bırakılmıştır.
Bilgi alma ve inceleme hakkı başlıklı TTK 437. Maddesine göre, ” (1) Finansal tablolar, konsolide finansal tablolar, yönetim kurulunun yıllık faaliyet raporu, denetleme raporları ve yönetim kurulunun kâr dağıtım önerisi, genel kurulun toplantısından en az onbeş gün önce, şirketin merkez ve şubelerinde, pay sahiplerinin incelemesine hazır bulundurulur. Bunlardan finansal tablolar ve konsolide tablolar bir yıl süre ile merkezde ve şubelerde pay sahiplerinin bilgi edinmelerine açık tutulur. Her pay sahibi, gideri şirkete ait olmak üzere gelir tablosuyla bilançonun bir suretini isteyebilir. (2) Pay sahibi genel kurulda, yönetim kurulundan, şirketin işleri; denetçilerden denetimin yapılma şekli ve sonuçları hakkında bilgi isteyebilir. Bilgi verme yükümü, 200 üncü madde çerçevesinde şirketin bağlı şirketlerini de kapsar. Verilecek bilgiler, hesap verme ve dürüstlük ilkeleri bakımından özenli ve gerçeğe uygun olmalıdır. Pay sahiplerinden herhangi birine bu sıfatı dolayısıyla genel kurul dışında bir konuda bilgi verilmişse, diğer bir pay sahibinin istemde bulunması üzerine, aynı bilgi, gündemle ilgili olmasa da aynı kapsam ve ayrıntıda verilir. Bu hâlde yönetim kurulu bu maddenin üçüncü fıkrasına dayanamaz. (3) Bilgi verilmesi, sadece, istenilen bilgi verildiği takdirde şirket sırlarının açıklanacağı veya korunması gereken diğer şirket menfaatlerinin tehlikeye girebileceği gerekçesi ile reddedilebilir. (4) Şirketin ticari defterleriyle yazışmalarının, pay sahibinin sorusunu ilgilendiren kısımlarının incelenebilmesi için, genel kurulun açık izni veya yönetim kurulunun bu hususta kararı gerekir. İzin alındığı takdirde inceleme bir uzman aracılığıyla da yapılabilir. (5) Bilgi alma veya inceleme istemleri cevapsız bırakılan, haksız olarak reddedilen, ertelenen ve bu fıkra anlamında bilgi alamayan pay sahibi, reddi izleyen on gün içinde, diğer hâllerde de makul bir süre sonra şirketin merkezinin bulunduğu asliye ticaret mahkemesine başvurabilir. Başvuru basit yargılama usulüne göre incelenir. Mahkeme kararı, bilginin genel kurul dışında verilmesi talimatını ve bunun şeklini de içerebilir. Mahkeme kararı kesindir. (6) Bilgi alma ve inceleme hakkı, esas sözleşmeyle ve şirket organlarından birinin kararıyla kaldırılamaz ve sınırlandırılamaz.
Özel denetim isteme hakkı 1. Genel kurulun kabulü başlıklı TTK 438. Maddesine göre, (1) Her pay sahibi, pay sahipliği haklarının kullanılabilmesi için gerekli olduğu takdirde ve bilgi alma veya inceleme hakkı daha önce kullanılmışsa, belirli olayların özelbir denetimle açıklığa kavuşturulmasını, gündemde yer almasa bile genel kuruldan isteyebilir. (2) Genel kurul istemi onaylarsa, şirket veya her bir pay sahibi otuz gün içinde, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden bir özel denetçi atanmasını isteyebilir.
Genel kurulun reddi başlıklı 439.maddesine göre, (1) Genel kurulun özel denetim istemini reddetmesi hâlinde, sermayenin en az onda birini, halka açık anonim şirketlerde yirmide birini oluşturan pay sahipleri veya paylarının itibarî değeri toplamı en az birmilyon Türk Lirası olan pay sahipleri üç ay içinde şirket merkezinin bulunduğu yer asliye ticaret mahkemesinden özel denetçi atamasını isteyebilir. (2) Dilekçe sahiplerinin, kurucuların veya şirket organlarının, kanunu veya esas sözleşmeyi ihlal ederek, şirketi veya pay sahiplerini zarara uğrattıklarını, ikna edici bir şekilde ortaya koymaları hâlinde özel denetçi atanır. ” denilmektedir.
TTK 437/2 bendinde bilgi alma hakkının genel kurulda kullanılması gerektiği, genel kurulda bilgi alma veya inceleme istemleri cevapsız bırakılan haksız olarak reddedilen ertelenen ve bu fıkra anlatımında bilgi alamayan pay sahiplerinin reddi izleyen 10 gün içinde diğer hallerde makul bir süre sonra şirketin merkezinin bulunduğu Asliye Ticaret Mahkemesine başvurabileceklerinin düzenlendiği görülmektedir. TTK 438.maddesine göre, mahkemeden denetçi tayininin istenmesi ön koşulu bilgi almaya veya inceleme hakkının daha önceden belirli olaylarla ilgili olarak istenmesinin ön koşul olarak yer aldığı görülmektedir. Genel kurulda belirli olaylarla ilgili bilgi inceleme talep edilip bu talep karşılandığında verilen bilgi yeterli değilse yada talebin red edilmesi veya cevapsız bırakılması halinde davacıların denetçi tayini talep etmeden önce TTK 437.maddesine göre bilgi alma hakkının Asliye Ticaret Mahkemesi vasıtası ile kullanılması amacıyla dava açmaları gerekmektedir. Açılan dava sonunda verilen bilgi de yeterli olmadığı takdirde bu defa bilgi alma talep edilen belirli taleplerle aynı konuda TTK 439.maddesi kapsamında özel denetçi talebinin genel kurulda ileri sürülmesi genel kurulunun özel denetçi talebini red etmesi halinde Asliye Ticaret Mahkemesinden denetçi tayin edilmesi talebinde bulunmaları gerekmektedir. Davacı TTK 437/2.bendi gereğince genel kurulda bilgi alma haklarının ileri sürmediklerinden, denetçi atanmasının talep edilebilmesi için TTK 438.maddesinde ki ön şart gerçekleşmediğniden davacının talebinin dava şartı yokluğundan usulden reddine aşağıdakti şekilde karar vermek gerekmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-TTK 437/2 ve devamı maddeleri gereğince bilgi alma hakkının genel kurul vasıtası ile genel kurulda kullanılmaması nedeni ile davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine,
2-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
4-Davalı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden 2.725,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Bu dava sebebiyle alınması gereken 44,40TL maktu karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 12/12/2019

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır