Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/429 E. 2022/134 K. 23.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/429 Esas
KARAR NO : 2022/134
DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/02/2014
KARAR TARİHİ : 23/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: , davacı müvekkilinin … plakalı aracı ile … E-5 karayolunda … istikametine ilerlerken sürücüsü … … olan … plakalı minübüsün aniden sağ şeride geçmek suretiyle davacının kullandığı araca çarparak kazaya neden olduğunu, çarpmanın etkisiyle davacının kullandığı aracın hasar gördüğünü ve davacının araç camından dışarıya fırladığını, davacının kaza nedeniyle yaralandığını, … Dr. … Hastanesinde tedavi gördüğünü, kazada davalı … …’ün %100 oranında kusurlu olduğunu, davacının maluliyet oluştuğunu ve davacının tır şoförü olduğunu, kaza nedeniyle tedavi, ilaç, yol masrafları yaptığını ve kazadan sonra 4 gün iş görememezlik raporu aldığını, maluliyet oranının Adli Tıp Kurumu vasıtasıyla tespitinin gerektiğini, davacının aylık 1.800,00 TL maaş aldığını belirterek 10.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan muteselsilen tahsiline , 50.000,00 TL manevi tazminatın davalı sigorta sigorta şirketi dışındaki davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili davaya cevap dilekçesiyle; davayı kabul etmediklerini, kazadaki maluliyet ve kusur durumunun tespitinin gerekli olduğunun belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar … … ve … … vekili davaya cevap dilekçesiyle belirlenen kusur durumunu kabul etmediklerini, hastane masraflarının SGK tarafından karşılandığını, davacının tır şoförü olup olmadığının Şoförler Odası tarafından tespiti gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacının davası trafik kazasından kaynaklanan yaralanma sebebiyle açılan maddi ve manevi tazminat davası olup, taraflar arasındaki uyuşmazlık, kazadaki kusur oranları ve davacının kaza nedeniyle iş gücü kaybına uğrayıp uğramadığı, varsa iş gücü kaybı oranının ne olduğu ve davalıların talep edilen tazminatlardan sorumlu olup olmadıkları yönünde toplanmıştır.
Mahkememizce yargılama sırasında tedavi belgeleri toplanmış, tarafların ekonomik ve sosyal durumları araştırılmış, Adli Tıp Kurumu … İhtisas dairesinden davacının son durumunu gösterir maluliyet raporu alınmıştır. Adli Tıp Kurumu Başkanlığı … İhtisas Dairesinin 01/04/2015 günlü raporundan davacıda fonksiyonel araz kalmadığı ve iyileşmiş olduğu, herhangi bir maluliyetin oluşmadığı, iyileşme süresinin de 10/06/2013 tarihinden itibaren 6 haftaya kadar uzayabileceği belirlenmiştir.
Taraflar ekonomik ve sosyal durumu ve poliçe ve hasar dosyası, diğer tüm deliller doğrultusunda Aktüerye Hesap Uzmanı … ile Sigorta Bilirkişi … ‘dan rapor alınmıştır. Bilirkişiler 16/11/2015 günlü raporlarında 6 haftalık geçici iş görememezlik dönemine ait davacının maddi zararının 862,68 TL olduğunu, yine bakıcı giderleri için gerekli masrafların 1.075,30 TL olduğunu, belirlemişlerdir.
Mahkememizin 2014/41 E. Sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda 10/02/2016 tarihli ve 2018/87 sayılı karar ile ” … Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/… E. Sayılı dosyasında yapılan yargılamada sanık sürücü … …’ün asli kusurlu olduğu, mağdur sürücü … … ‘ün de kusursuz olduğuna dair 22/04/2015 günlü … İstanbul … İhtisas dairesinin raporu doğrultusunda dosyamızda tarafların kusur durumu değerlendirilmiştir. Belirtilen rapora göre meydana gelen kazada araç sürücüsü … … tamamen kusurlu olup, mağdur sürücü yani dosyamızın davacısı … … ‘te kusursuzdur. Kazanın oluş şekli, tarafların kusur durumu ve ekonomik ve sosyal durumu hep birlikte değerlendirildiğinde meydana gelen kaza nedeniyle davacının toplam maddi zararının 1.937,98 TL olduğu, kazada davacının yaralanmış olması ve 6 ay süreyle iyileşme sürecinin devam ettiği tespit edildiğinden Türk Borçlar Kanunu’nun 56. Maddesi doğrultusunda davacının toplam manevi zararının 20.000,00 TL olabileceği mahkememizce takdir edilmiştir. Kazaya neden olan aracın kaza tarihinde davalı sigorta şirketine sigortalı olduğu, konusunda taraflar arasında uyuşmazlık yoktur. Ancak davacı tarafından manevi tazminat talebi … … ve … …’dan talep edildiğinden ve sigorta şirketi manevi tazminattan sorumlu tutulamayacağından, takdir edilen manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar vermek gerekmiştir. ” gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile Davanın KISMEN KABULÜNE 1.937,98 TL maddi tazminatın davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, Fazlaya ilişkin maddi tazminat talebinin reddine, 20.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … … ve … … ‘dan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen 2014/… E. 2016/… K. Sayılı kararın davacı vekili, davalılar … … ve … … vekili ve davalı … … Sigorta Şirketi vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmesi üzerine Yargıtay … Hukuk Dairesi 2016/… E. Ve 2019/… K. Sayılı ilamı ile ”1-6100 sayılı HMK’nın geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 2016 yılı için 2.190,00 TL’dir. Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgilidir. Temyize konu davacı lehine hükmedilen maddi tazminat yönünden verilen karar, anılan yasanın yürürlüğünden sonra verildiğinden kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden; davalı … … Sigorta Şirketi vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına ve özellikle manevi tazminatın takdirinde TBK’nun 56 (eski BK 47) maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nasafet kuralları çerçevesinde karar verilmesine göre davalılar … … ve … … vekilinin yerinde görülmeyen tüm ve davacı vekilinin aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 3-Mahkemece davacının elde ettiği gelirin belirlenmesi için yeterli bir araştırma yapılmamıştır. Somut olayda; davacı vekili davacının tır şoförü olarak çalıştığını aylık 1.800,00 TL geliri olduğunu beyanla işgöremezlik nedeniyle tazminat isteminde bulunmuştur. Mahkemece; bu hususta yeterli araştırma yapılmadan asgari ücret üzerinden yapılan tazminat hesabı esas alınarak karar verilmiştir. Bu nedenle; mahkemece kaza tarihinden geriye doğru maaş bordroları getirtilmeli, SGK’dan davacının geliri ile ilgili resmi belgeler ve meslek odasından emsal ücret araştırması getirtilerek davacının geliri tam ve doğru olarak belirlenmelidir. Bu bilgiler ışığında gelir tespiti yapıldıktan sonra zarar hesaplaması yapılması gerekirken, eksik incelemeye dayalı hüküm verilmesi doğru değildir. 4-Davacı taraf, davacının kazada yüzünde sabit iz kaldığını ve bu izler nedeniyle estetik tedavi gideri yapılması gerektiğini belirterek bu giderlerin de tazmini isteminde bulunmuştur. Mahkeme tarafından, hükme esas alınan ATK … İhtisas Kurulu raporunda, davacının yüz sınırları dahilindeki izin belirli mesafeden bakıldığında dikkat sarf etmeden görülebildiği sabit iz olduğu belirtilmiş; ancak, mahkemece bu izlerin giderilmesi için estetik-cerrahi müdahale ile bu tedavinin masrafları konusunda herhangi bir araştırma yapılmadan karar verildiği görülmektedir. Bu durumda mahkemece; davacının ATK raporu ile yüzde sabit iz olarak kabul edilen izlerin cerrahi müdahaleyi de içeren estetik tedavi yoluyla giderilmesinin mümkün olup olmadığı konularında, uzman bilirkişi heyetinden rapor alınmasından sonra, bu tedavi için gerekli giderin miktarı konusunda da rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken; eksik incelemeyle, yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir. Davalı … … Sigorta Şirketi vekilinin davacı lehine hükmedilen maddi tazminata ilişkin temyiz dilekçesinin kesinlikten REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar … … ve … … vekilinin tüm ve davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (3), (4) ve (5) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA” karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen kararın bozulması üzerine yukarıda yazılı esas üzerinden dosya yeniden ele alınmış Yargıtay bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuştur.
SGK ya müzekkere yazılarak davacının 10/06/2013 tarihinden geriye doğru maaş bordroları celp edilmiş, kamyoncular esnaf odasına müzekkere yazılarak ağır vasıta tır/kamyon şoforünün 2013/2020 tarihlerinde çalışması halinde alabileceği muhtemel aylık ücret miktarları celp edilmiştir.
Bir plastik cerrah ve bir dermatoloji uzmanı hekim bilirkişilerden oluşacak heyete tevdi ile; davacının, ATK raporu ile yüzde sabit iz olarak kabul edilen izlerin cerrahi müdahaleyi de içeren estetik tedavi yoluyla giderilmesinin mümkün olup olmadığı hususunda rapor tanziminin istenilmesine karar verilmiş olup 22/03/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle: Adli Tıp Kurumu Raporu ile yüzde sabit izlerin olduğu belirtilmiş olup kesi şeklindeki izlerin etrafındaki geniş beyaz renkli alanlar vitiligo hastalığı olduğu bu hastalığın kazayla ilgisi olmadığı davacının kendi yapısıyla ilgili bir hastalık olduğu bu hastalığında tedavi edilme ihtimali mevcut olup; beyaz renkli yani vitiligolu bölgelerin ortasındaki çizgi şeklindeki kazaya bağlı izlerin tamamen cerrahi olarak ya da başka bir tedavi ile giderilmesinin mümkün olmadığı kanaatini bildirmiştir.
Dosyaya celp edilen yazı cevapları ve Yargıtaya Bozma İlamı göz önünde tutulmak suretiyle ek rapor düzenlenmesi için dosyanın aktüer bilirkişiye tevdine karar verilmiş olup 17/11/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle: 10.06.2013 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu (6) Haftalık Geçici İşgöremezlik durumunda kalan davacı … … ün: 6 Haftalık Geçici İşgöremezlik dönemine ait Nihai ve Gerçek Maddi zararının (2.643,30)TL.den ibaret bulunduğunu, 6 Haftalık Geçici İşgöremezlik dönemine ait Bakıcı giderinden Nihai ve Gerçek Maddi zararının(1.400,07)TL den ibaret bulunduğu sonuç ve kanaatlerini bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamından trafik kazasından kaynaklanan yaralanma sebebiyle açılan maddi ve manevi tazminat davasında Yargıtay Bozma ilamı doğrultusunda davacının yüzündeki kesi şeklindeki kazaya bağlı izlerin tamamen cerrahi olarak ya da başka bir tedavi ile giderilmesinin mümkün olmadığı tespit edildiğinden bu tedavi için gerekli tazminat miktarı hesaplanamamış olup, davacı Sgk kayıtları celp edilerek emsal ücret araştırması yapılması ve bilirkişi raporları alınması ile davacının 6 haftalık geçici iş göremezlik dönemine ait maddi zararın 2643,30-TL, geçici iş göremezlik dönemine ait bakıcı gideri zararının 1.400,07-TL olduğu tespit edilmiş olup Yargıtay … H.D nin 2016/ … e. 2019/ … k. Sayılı ilamında davacı vekilinin iş göremezlik zararının hesaplanmasına ilişkin itirazları ile tedavi masrafları hesabı dışındaki taraf vekilllerinin tüm itirazları bozma dışında bırakılarak kesinleşmiş olduğundan geçici iş göremezlik tazminatı dışındaki talepler yönünden usuli kazanılmış haklara riayet edilerek aşağıda belirtildiği şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:
1- Davacının maddi tazminat talebine yönelik davasının KISMEN KABULÜ ile 2.643,30 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 1.075,30 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam ‭3.718,6‬0 TL maddi tazminatın davalı … … Sigorta Şirketi yönünden dava tarihinden, diğer davalılar … … ve … … yönünden 10/06/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemlerin reddine,
2 – Davacının manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile 20.000,00 TL Manevi tazminatın 10/06/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılar … … ve … …’dan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemlerin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 1.620,22-TL harçtan peşin alınan 1.024,65-TL harcın mahsubu ile bakiye 595,57-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına
3-Davacı tarafından yatırılan 1.024,65-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 510-TL tebligat ve müzekkere gideri ile 2.600-TL bilirkişi ücreti, 600-TL Atk rapor ücreti olmak üzere toplam 3.710,00-TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranı üzerinden hesaplanan 1.466,60TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Maddi tazminat talebine ilişkin olarak davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden karar tarihindeki AAÜT gereğince takdir olunan 3.718,60-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Maddi tazminat talebine ilişkin olarak davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Red edilen miktar göz önünde tutularak Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 5.100-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
7-Manevi tazminat talebine ilişkin olarak davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden karar tarihindeki AAÜT gereğince takdir olunan 5.100-TL vekalet ücretinin davalılar … … ve … …’dan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Manevi tazminat talebine ilişkin olarak davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Red edilen miktar göz önünde tutularak Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 5.100-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar … … ve … … a verilmesine,
7-HMK 333. md. uyarınca taraflarca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası resen taraflara iadesine,
Dair davacı ve davalılar … … ve … … vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.23/02/2022

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)