Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/424 E. 2021/52 K. 26.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/424 Esas
KARAR NO : 2021/52

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/07/2019
KARAR TARİHİ : 26/01/2021
Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … AŞ … şubesine ait, … çek nolu, 05/02/2019 günlü, keşidecisi … olan, 40.000,00TL bedelli çekin, müvekkili ile ticari ilişki içerisinde olan…emrine yazılmış çek bu kişi tarafından cirolanarak müvekkiline teslim edildiğini, …AŞ … şubesine ait,… çek nolu, 05/02/2019 günlü, keşidecisi …olan, 16.400,00TL’lik çekin ise, müvekkili namına yazıldığını, çeklerde müvekkilinin cirosunun olmadığını, çeklerin bu hali ile kasaya konulduğunu, müvekkilinin iş yerinde hırsızlık meydana geldiğini ve çeklerin çalındığını, bu olaya ilişkin … Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından … Soruşma nolu dosya ile soruşturma yürütüldüğünü, çeklerin iptali için Fethiye …Asliye Hukuk Mahkemesinde … Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, çeklerin, davalı tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğüne ait… Esas sayılı dosyası ile ve İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyaları ile takibe konulduğunu, 16.450,00TL’lik çekteki imzanın ve kaşenin müvekkilime ait olmadığını, diğer çekin ciro silsilesinin bozuk olduğunu beyan ederek, İstanbul … İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyasına konu çekin davalıdan istirdatı ile müvekkiline teslimine, bunun mümkün olmaması halinde çek bedelinin işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, İstanbul … İcra Müdürlüğüne air…Esas sayılı dosyasından dolayı müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine ve dosyaya ödenen bedelin müvekkiline ödenmesine, mümkün olmaması halinde davalıdan faizi ile birlikte istirdatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu 40.000,00TL bedelli çek yönünden, davacının aktif husumet sahibi olmadığını, çekte davacının imzasının ve cirosunun bulunmadığını, müvekkilinin çekleri iktisap ederken ilgili kanun ve yönetmeliklere uygun davrandığını, müvekkilinin her iki çeki iktisapta da iyi niyetli olduğunu ve ağır kusurlu olmadığını beyan ederek davanın reddine ve davacının %20 tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce … Cumhuriyet Başsavcılığına ait…Soruşturma nolu dosya, Fethiye …Asliye Hukuk Mahkemesine ait … Esas sayılı dosyaları UYAP üzerinden celp edilmiş ve incelenerek dosyaya konulmuştur.
Mahkememizce… Ticaret Sicil Müdürlüğüne müzekkere yazılarak, davacı şirketin tüm sicil kayıtları celp edilerek incelenmiş ve dosyaya konulmuştur.
Mahkememizce İstanbul …İcra Dairesine ait … Esas sayılı takip dosyası celp edilmiş, dosyanın incelenmesi sonucunda davacının, keşidecis… olan 40.000,00TL bedelli çekten dolayı çekte imzası olan kişiler aleyhine takip başlattığı görülmüştür.
Mahkememizce İstanbul … İcra Dairesine ait … Esas sayılı dosyası celp edilmiş, dosyanın incelenmesi sonucunda davalının, davacı aleyhine 16.450,00TL’lik çek nedeni ile takip başlattığı, davacının bu dosyaya 03/06/2019 tarihinde 24.200,00TL ödeme yaptığı görülmüştür.
Mahkememizce davalı tarafın tutmakla yükümlü olduğu ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılarak, davalı tarafın çeki iktisapta ağar kusurlu olup olmadığı, kötü niyetli olup olmadığı, davalının çeki iktisapta 6736 sayılı kanuna uygun olarak davranıp davranmadığı hususunda mali müşavir bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi raporunda özetle, davalının 2018 ve 2019 yıllarına ait ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu, davalının iktisap etmiş olduğu çekin ciro silsilesinin kopuk olmadığı, davalı ile dava dışı … Malzemeleri-… arasında 19/10/2018 tarihinde faktoring sözleşmesi imzalandığı, dava dışı firma tarafından çekle uyumlu şekilde müşterisine sunduğu faturanın davalıya ibraz edildiği, çek ile faturanın uyumlu olduğu, davalının 6361 Sayılı Kanuna uygun davranarak çeki iktisap ettiği ifade edilmiştir.
Mahkememizce 16.450,00TL’lik çek aslı celp edilmiş, Fethiye …Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılarak, davacı şirket yetkililerinin imza asılları alınmış ve dosyaya konulmuştur.
Mahkememizce 16.450,00TL’lik çekteki imzanın davacı şirket yetkilisine ait olup olmadığı hususunda grafoloji alanında uzman bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi raporunun incelenmesi sonucunda, 05/02/2019 tarihli 16.450,00TL’lik çek aslı ile davacı şirket yetkilisinin 05/02/2019 tarihinden önceki yıllara ait ve resmi kurumlardan alınan dört tane belge aslının mukayese imza olarak ve davacı şirket yetkilisinin talimat yolu ile alınan imza asıllarının tetkiki sonucunda çekteki imzanın davacı şirket yetkilisine ait olmadığının tespit edildiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, dava, menfi tespit ve istirdat davasıdır.
Faktoring sözleşmeleri, temelinde alacağın temliki hükümlerini barındıran Borçlar Kanunundaki tip sözleşmeler arasında yer almayan ve birden fazla tip sözleşmeyi kapsamına alan atipik nitelikte karma sözleşmelerdir. Faktoring sözleşmeleri üç köşeli işlemlerdir. Faktoring işlemlerinin tarafları olarak, alacağı temlik alan faktoring şirketi, temlik eden önceki alacaklı (faktoring şirketinin müşterisi) ve önceki alacaklıyla arasında temel hukuki ilişki bulunan borçlu olarak gösterilebilir. Faktoring sözleşmesinin niteliği gereği kural olarak borçlu, önceki alacaklısına karşı ileri sürebileceği şahsi defileri, temlik alan durumundaki faktoring şirketine karşı da ileri sürebilir. (6098 Sayılı TBK. Md 188/1, 6361 Sayılı Yasanın 9/2.maddesi)
6361 Sayılı Yasanaın 9/3.mnaddesinde yer alan; ” Bir kambiyo senedinin ciro yoluyla faktoring şirketine devri halinde, kambiyo senedinden dolayı kendisine başvurulan kişi, düzenleyen veya önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya var olan ilişkilere dayanılan defileri faktoring şirketine karşı ileri süremez; meğer ki, faktoring şirketi kambiyo senedi iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olsun,” hükmünün somut olay bakımından uygulanıp uygulanmayacağı değerlendirildiğinde, belirtilen yasa hükmü faktoring işleminin tarafları olan borçlu, önceki alacaklı ve temlik alan faktoring şirketi dışındaki kambiyo senedinde ciro silsilesinde yer alan diğer kambiyo borçluları bakımından getirilmiş bir hükümdür.
Kanunun 9/3.maddesi hükmünün, faktoring işleminin tarafları arasında yer almayan kambiyo borçlularını ilgilendirdiği madde gerekçesinden de anlaşılabilmektedir. Zira gerekçenin son cümlesinde ”bu bağlamda 6102 Sayılı Türk Ticaret kanunun defiler başlıklı 687.maddesi ile paralellik sağlanması hedeflenmiştir.” denmiştir. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunun 687/2.maddesinde, ”Alacağın temliki hükümleri saklıdır.” hükmü yer almaktadır. 6361 Sayılı Kanunun 9/2.maddesi hükmünden hareketle faktoring sözleşmelerinde de alacağın temliki hükümleri uygulanacağından gerek 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunun 687/2. Maddesi, gerekse 6361 Sayılı Kanunun 9/2.maddesi karşısında faktoring işleminin taraflarından olan kambiyo borçluları hakkında alacağın temliki hükümlerinin uygulanacağı, aynı kanunun 9/3.maddesi hükmünün ise, faktoring işleminin tarafı olmayan ve ciro silsilesinde yer alan diğer kambiyo borçluları bakımından uygulanabileceği anlaşılmaktadır.
Mahkememizce İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına konu keşidecisi… olan çek açısından yapılan değerlendirme sonucunda çekteki ciro zincirinin kopuk olmaması, davalının çeki iktisap ederken 6361Sayılı Kanunda Faktoring şirketlerinin çeki iktisap ederken uyması gereken kurallara uygun davrandığı, davalının çeki iktisap ettiği kişiden çek ile uyumlu olacak şekilde ve çekin dayanağı olan faturayı da aldığı göz önünde bulundurularak, davacının çeki iktisapta iyi niyetli olduğuna karar verilerek davalının bu talebi yönünden davasının reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Mahkememizce İstanbul … İcra Müdürlüğüne ait …Esas sayılı dosyasına konu 16.450,00TL bedelli 05/02/2019 tarihli çek yönünden yapılan inceleme sonucunda, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, çekteki imzanın davacı şirket yetkilisine ait olmadığına kanaat edilmiş ve imza definin, iyi niyetli müktesip dahil herkese karşı ilgilisince ileri sürülebileceği göz önünde bulundurularak davacının bu talebinin kabulüne karar verilmiş ve istirdatına karar verilen miktara davacı vekilince dava dilekçesinde hangi tarihten itibaren faiz işletileceği hususunda tarih belirtilmediğinden, dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Öte yandan davalı tarafın çeki iktisapta kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından ve davacının da dava açmakta kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı taleplerinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının Davasının KISMEN KABULÜ İLE,
24.200,00TL nin 04/07/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalıdan istirdatı ile, davacıya verilmesine,
Davacının İstanbul … İcra müdürlüğü’ nün… Esas sayılı takip dosyasında dayanak …A.Ş nin Nazilli şubesine ait keşidecis… olan , E1-… Seri numaralı 40.000,00TL bedelli çekin istirdatı talebinin reddine,
Davacı ve davalının kötü niyet tazminatı taleplerinin şartlar oluşmadığından redine,
2-Alınması gerekli olan 1.653,10TL karar ilam harcından peşin alınan toplam 1.095,53-TL harcın mahsubu ile eksik 557,57-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 1.095,53TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen dava açılış gideri: 50,80- TL ( başvurma, vekalet harcı) davetiye, posta gideri: 267,74-TL, bilirkişi ücreti 1.350,00TL olmak üzere toplam: 1.668,54-TL yargılama giderinin %38 kabul-red oranı üzerinden hesaplanan 634,05TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerine bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yatırılan gider avansından harcanan 100,00TL ‘nin %62 red oranı üzerinden hesaplanan 62,00TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalanın davalı üzerine bırakılmasına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 4.080,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 6.000,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan gider avansın arta kalan kısmı karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgilisine iadesine,
Dair davacı vekilinin yokluğunda ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
26/01/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır