Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/405 E. 2019/975 K. 26.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/405 Esas
KARAR NO : 2019/975

DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 28/06/2019
KARAR TARİHİ : 26/11/2019
Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin grup şirketlerinden olan, … acentalığı ve Nakliyat Limited Şirketi’ nin …A.Ş. İle arşiv belgelerinin dopalanması, korunması ve belge yönetimi hususunda Müşteri Hizmetleri Sözleşmesi akdettiğini, … A.Ş.’ e ait tesislerde büyük çaplı bir yangın çıktığını, … acentalığı ve Nakliyat Limited Şirketi’ nin bunu 14/06/2019 tarihinde öğrendiğini, … Limited Şirketi’ ye ait bazı arşiv belgelerinin yandığını, çıkan yangın sonucunda şuanki bulgulara göre müvekkili şirketin ve grup şirketi olan …acentalığı ve Nakliyat Limited Şirketi’ nin 2005 -2011 yıllarına ait arşivlerin tamamı ve 2012 yılına ait evrakların çoğunluğunun zayi olduğunu beyan ederek, 2005 – 2011 yıllarına ait arşivlerin tamamı ve 2012 yılına ait evrakların çoğunluğu fatura, kıyletli evrak ve sair ticari yazışma ve belgelerin zayi olduğuna dair zayi belgesi verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce… A/… merkezi Almanya, İstanbul Merkez Şubesi’ nin İstanbul
Ticaret Odasında firma sicil belgeleri çıkatılarak dosya arasına konmuştur.
Mahkememizce … ve Nakliyat Limited Şirketi’ nin İstanbul Ticaret odası’ nda firma sicil belgeleri çıkartılarak dosya arasında konulmuştur.
Mahkememizce ticaret sicil kayıtlarının incelenmesi sonucunda talep eden şirket ile … ve Nakliyat Limited Şirketi’ nin farklı tüzel kişilikler olduğu, …ve Nakliyat Limited Şirketi’ nintalep eden şirketin şubesi olmadığı ve talep edenin grup şirketi olduğuna dair bir kaydın bulunmadığı görülmüştür. Davacı tarafça, … Limited Şirketi’ nin müvekkili şirketin grup şirketi olduğuna dair bir delil de dosyaya ibraz edilmemiştir.
Taraf sıfatı (husumet), maddi hukuka göre belirlenen, bir subjektif hakkı dava etme yetkisini ya da bir subjektif hakkın davalı olarak talep edilebilme yetkisini gösteren bir kavramdır. Taraf ehliyeti, dava ehliyeti ve dava takip yetkisi davanın taraflarının kişilikleriyle ilgili olduğu halde, taraf sıfatı dava konusu sübjektif hakka ilişkindir. Davacı tarafta yer alan taraf için aktif taraf sıfatı, davalı tarafta yer alan taraf için pasif taraf sıfatından söz edilebilir. Uygulamada, “sıfat” yerine “husumet” terimi de kullanılmaktadır. Sıfat dava şartı olmayıp, itirazdır. Çünkü bir kimsenin hak sahibi veya borçlu olup olmadığı davanın esasına girildikten sonra tespit edilebilir. Bu durumda ise dava esastan ret veya kabul edilir. Oysa, dava şartları davanın esasına girilmesini engelleyen niteliktedir. Ancak sıfat bir itiraz olduğundan, hâkim diğer itirazlar gibi taraf sıfatını da dava dosyasından anlayabildiği sürece kendiliğinden nazara alır. Sıfat, davada taraflardan birinin davaya konu subjektif dava hakkının bulunup bulunmadığı ile ilgili bir husustur. Tarafların sıfatının yargılama sonuna kadar devam etmesi zorunludur. Bu husus mahkemece re’sen gözönünde bulundurulmalıdır. Bir davada, taraflardan birinin, davacı ya da davalı sıfatının (aktif ya da pasif husumet sıfatının) olmadığı belirlenirse, artık bu davanın esasının çözümüne girilmeden, davanın husumet sıfatı yokluğundan reddi gerekir. Bir kişinin belli bir davada davalı veya davacı sıfatını haiz olup olmadığı şeklinde nitelendirilen husumetin ileri sürülme zamanı yasa ile kabul edilen bir ilk itiraz olmadığı gibi davalı veya davacı tarafından ileri sürülmesi gerekli bir def’i de değildir. Davanın her aşamasında ileri sürülmesi mümkün veya mahkemece vakıf olunduğu takdirde re’sen nazara alınması gerekli hukuki bir durumdur.
Buna göre, davacının, talep konusu yönünden, defterleri ve diger evrakının zayi olduğunu iddia ettiği ve ayrı bir tüzel kişiliği bulunan… Ltd. Şti’nin kendi grup şirketi veya şubesi olduğunu ispat edemediğinden aktif husumet sıfatının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının davasının aktif husumet yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2- Harç peşin alındığından, ayrıca harç alınmasına yer olmadığına,
3- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerine bırakılmasına,
4- Artan avansın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/11/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır