Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/371 E. 2022/485 K. 09.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/371 Esas
KARAR NO : 2022/485

DAVA : Müdürlük Görevinden Azil
KARŞI DAVA : Müdürlük Görevinden Azil ve Şirket Yöneticisinin Sorumluluğundan Kaynaklanan Tazminat
ASIL DAVA TARİHİ : 18/06/2019
KARŞI DAVA TARİHİ : 24/07/2019
KARAR TARİHİ : 09/06/2022
KARAR TARİHİ : 08/07/2022

DAVA: Davacı/karşı davalı vekili mahkememize ibraz etmiş olduğu dava dilekçesinde, müvekkili ve davalının, …Ltd.Şti’nin müşterek imza yetkileri olan müdürleri olduğunu, her iki müdür de müştereken imza atmadan şirketin yönetilemediğini, bu iki müdürün aynı zamanda %50 ‘şer paya sahip olan kurucu ortakları olduğunu, davalının da müdürü olduğu söz konusu …Ltd.Şti, Türkiye’nin en ünlü gece eğlence mekanlarından bir tanesini kurduktan kısa bir süre sonra ticari işletmelerini başarılı sayılabilecek cirolara ulaştırdığını, ülkenin en ünlü sanatçılarının konserlerinin yapıldığını, içerisinde şık restoran ve otel barındıran bir işletmeler topluluğunun…Ltd.Şti tarafından Beşiktaş/İstanbul’da işletildiğini, İstanbul’da özellikle gençlerin çok iyi tanıdığı ve sevdiği gece klübü/restoran/konser hizmetlerinin ünlü markası olan “…” kullanılarak “Beşiktaş …” markasıyla … Ltd.Şti tarafından çok popüler bir işletme çalıştırıldığını, müvekkilinin Beşiktaş’ta bu işletmelerin açılması için milyonlarca TL ve büyük emek harcadığını, müvekkilinin Kadıköy-İstanbul’da esas merkez olan …işletmesinin sahibi olduğunu, aynı zamanda müvekkili … … sayılı … markasının da sahibi olduğunu, Beşiktaş… işletmesine ve…Ltd. Şti’ne yapılan bu büyük yatırımın davalı …’in tutum ve davranışları sonucunda tamamen yok olduğunu, müvekkilinin %50 pay sahibi olduğu…Ltd. Şti’ni milyonlarca TL’lik zarara uğrattığını, şirketin, davalı yüzünden borçlarını ödeyemez hale geldiğini, davalı müdür…’in tüm işletmelerin kapanmasına yol açtığını, davalı müdür …, babasının işletmeye karşı yaptığı hukuka aykırı müdahalelerine engel olmadığını, şirket lehine hiçbir olumlu irade göstermediğini, aksine babasına eşlik ettiğini, ayrıca davalı müdür şirketin kazandığı paraları şirket hesabına yatırmadığını, davalı müdür halen şirketin paralarını şahsi hesabında tutarak şirkete ihanet etmeye devam ettiğini, şirketin kazandığı paraları şirket hesabına yatırmaması, şirketin paralarını şahsi hesabında tutması sebebiyle davalı müdür hakkında …CBS’nın …Soruşturma sayılı dosyası ile suç duyurusunda bulunulduğunu, davalı daha da ileri giderek şirketin ayağa kalkması için hiçbir eylemde bulunmadığını, şirketin sona erdirilmesini talep ettiğini, bu süreçte piyasaya borçları biriken … Ltd. Şti’nin tekrar faaliyete geçmesinin, borçlarının ödemesinin, böyle bir şahsın müdür olarak kalmasının mümkün olmadığını, tüm Türkiye’yi sarsan ve günlerce medyada en önde gelen haber olan “Neden ayağa kalkmadın dayağı” veya “patrondan çalışanlarına “Neden ayağa kalkmadın” dayağı” olarak bilinen “skandal olay” davalının müdürlüğünü yaptığı şirkette ve davalının dayakçı babasının yanında durduğu sırada gerçekleştiğini, çalışanların “ölümle tehdit edilirken” davalı müdürün en azından sözle dahi bir müdahale etmemesinin ve çalışanları hiçbir şeklide korumamasıyla başlayan sorumsuz tavırların şirketi bitirdiğini, günlerce haberlerde olay üzerinde durulduğunu, dayak haberinin televizyonlardan tüm ülke halkının bilgisine sunulduğunu, yine sosyal medyada aynı şekilde bir toplumsal infial gerçekleştiğini ve toplumda büyük bir tepki yarattığını, davalı müdürün babası hakkında, mağdurlardan birisi olan …’e yaklaşmama ve onu aşağılamama kararı verildiğini, akabinde kelepçelenerek gözaltına alındığını ve hakkında cezai yargılama süreci başladığını, davalı müdür, babasının şirket çalışanlarına karşı uyguladığı acımasız ve insan onuruna aykırı şekilde uygulanan şiddete karşı müdür olarak ciddi biçimde karşı çıkmak yerine, bu yaralama eylemine eşlik ettiğini, saldırıya engel olabilecek hiçbir davranış sergilemediğini, “Özen ve Bağlılık Yükümünü” ağır biçimde ihlal eden diğer usulsüz davranışlarının yanında, davalının salt bu davranışının dahi, şirket yöneticisi olarak hukuki sorumluluğunu ve azil için haklı bir sebebi doğurduğunu, dava tarihi itibariyle dahi davalı …, müdürü olduğu şirketin son haftalarda kazandığı paraları şirket hesaplarına yatırmadığını, şirketin gelirlerini şahsında tutarak müdürlük görevine ihanet kabul edilebilecek davranışlarda bulunmaya devam ettiğini, şirketin “…” yazılımında da kayıtlı olan gelirlerini … Ltd.Şti hesabına derhal yatırmasının gerektiği daha önceden davalıya ihtar edilmesine rağmen bu paraların yatırılmadığını, şirketin ticari defterlerinin bugün itibariyle dahi davalı Müdür…’in elinde olduğunu, şirkete verdiği sayısız zarar sonucunda şirketi kapatıp kaçmaya çalışan müdür …in elinde halen ticari defterlerin bulunmasının büyük tehlike olduğunu, tarafların, … Turizm Şirketi’nin müşterek imza yetkisine sahip olması doyasıyla şirketin çeklerinin şirket hesabından ödenmediğini, müvekkilinin çek ödemelerini kendi hesabında yapmak zorunda kaldığını, davalı müdürün babasının sahibi olduğu…A.Ş’nin şirketin iç işlerine karıştığını, davalı ve babasının şirketi … İnşaat A.Ş “Denetleme” adı altında müvekkilinden habersiz işlemlere giriştiğini, şirkete yetkisiz bir müdahale yapıldığını, kendilerinde bulunan …Ltd.Şti’ne ait ticari defterleri 3. bir firmaya
açtıklarını, bu “denetleme” iddiasının tam bir garabet olduğunu, denetim şirketi ile anlaşma konusunda müvekkiline soru sorulmadığını, imzasının alınmadığını, denetim firmasına denetim için ödeme yapanın, dayakçı babanın sahibi ve yönetim kurulu başkanı olduğu … A.Ş olduğunu, …Ltd.Şti’nin işletmesinin üzerinde bulunduğu tüm gayrimenkullerin ve tüm ruhsatların sahibinin… Ticaret A.Ş olduğunu, …A.Ş ruhsat sahibi olduğu için…, …A.Ş gibi şirketlerden gelecek 25 Milyon TL’lik sponsorluk bedelinin yaklaşık 3 Milyon TL’lik kısmını nakit tahsil ettiğini, bu bedelin, … Ltd. Şti’ne ödenmesi gecikmiş bir bedel olduğunu, halen de şirkete ödenmediğini, …Ltd. Şti’nin en az 3 milyon TL alacağının olduğunu belirterek davalı Müdür …’in müdürlük görevinden azledilmesine, müvekkilinin münferiden yetkili müdür olarak atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP- KARŞI DAVA: Davalı/Karşı davacı vekili mahkememize ibraz etmiş olduğu cevap ve karşı dava dilekçesinde, müvekkili ile davacı/karşı davalı arasında kurulan ortaklık ilişkisinde işletmenin bütün hesaplarının tutulması, işletme için yapılan harcamalar ve elde edilen gelirlerin kontrolünün ve personel görevlendirmelerinin yalnızca davacı/karşı davalı tarafından yapılmış olduğunu, davacı/karşı davalı, müvekkilinin iyiniyetini kullanmak suretiyle işletme ile ilgili işlemlerde müvekkiline sormaksızın ve müvekkilini bilgilendirmeksin tek başına karar almak suretiyle ortaklığın zararına faaliyetlerde bulunduğunu, dava dilekçesinde iddia edildiği gibi işletmenin zarara uğramasının müvekkilinin tutum ve davranışlarından değil, bilakis davacı/karşı davalının işletmeyi özen ve bağlılık yükümlülüğüne aykırı bir şekilde idaresinden kaynaklandığını, müvekkilinin ortaklığın hesabına gelen paralara herhangi bir müdahalesinin söz konusu olmadığını, ortaklığın hesabına gelen bir paranın ortaklığın diğer imza yetkilisi olan davacı/karşı davalının imzası olmaksızın müvekkilinin hesabına aktarılmasının gerçeklerle bağdaşmadığı gibi, davacı/karşı davalının rızası olmaksızın böyle bir faaliyetin gerçekleşmesinin mümkün olmadığını, dava dilekçesinin birçok kısmında müvekkilinin babası … ile davacı/karşı davalının şirketi olan… Ltd. Şti.’nin çalışanı olan ve aynı zamanda davacı/karşı davalının menajerliğini de yapan… isimli kişi ile arasında yaşananların, işletme ve ortaklıkla bir ilgisinin bulunmadığını, işletmeyle ilgili olmayan bu yaşananların işletme içerisinde cereyan etmiş gibi davacı/karşı davalı tarafça yansıtılmasının doğru ve ahlaki olmadığı gibi … isimli kişinin sigorta kayıtlarının istenilmesi halinde bu durum daha da aydınlığa kavuşacağını, müvekkilinin babası olan …’in işletmenin mal sahibi olduğunu, bu kişi ile… arasında yaşananlarla ilgili müvekkilinin hiçbir kusuru bulunmadığını, işletmenin çalışanı olmayan bu kişinin…hesabından yapmış olduğu 30.05.2019 tarihli “Yaşadığım olayın… ile hiçbir alakası yoktur. Olayı yaşamama sebep olan Meydan Beşiktaş alanının mal sahibidir” şeklindeki açıklamasından da görüleceği üzere yaşananların işletmeyle ve müvekkiliyle herhangi bir ilgisinin olmadığının, olayın tarafı olan … tarafından da kamuoyuna açıklanmasına rağmen, davacı/karşı davalı tarafın yaşananları işletmeye ve müvekkiline mal etmek istemesinin, işletmenin davacı/karşı davalı tarafından kötü yönetimine ve beceriksizliğine bir kılıf uydurmaktan başka bir şey olmadığını, ortaklığın ticari defter ve kayıtlarının müvekkilinde bulunmadığını, müvekkilinin uhdesinde tutmadığını, defterleri tutmakla yükümlü olan mali müşavirde bulunduğunu, müvekkilinin ortaklığın ticari defter ve kayıtlarını babası …veya üçüncü bir kişinin incelemesine açmadığını, zaten fiili olarak davacı/karşı davalı idaresi ve kontrolünde bulunan işletmenin defter ve kayıtlarının davacı/karşı davalıya inceletmeme gibi bir durumun söz konusu olamayacağını, ortaklığın zarara uğramasından dolayı, müvekkilinin hem şirket müdürü hem de ortak olmaktan kaynaklı olarak, işletmede yapılan harcamaların miktarını öğrenebilmek ve işletme faaliyetleri çerçevesinde herhangi bir usulsüzlüğün gerçekleşip gerçekleşmediğini öğrenebilmek amacıyla bağımsız bir denetim şirketine başvurduğunu ve bu denetim şirketi tarafından yapılan inceleme sonucu şirketin harcamalarına yönelik bir rapor düzenlendiğini,müvekkilinin bağımsız bir denetim kuruluşuna başvurmasının hem şirket müdürü olmasından hem de ortak olmadan kaynaklı Türk Ticaret Kanunun’da yer alan bilgi alma hakkı kapsamında yapılan bir başvuru olduğunu, davacı/karşı davalının işletmenin faaliyetleri ile müvekkiline bilgi vermemesi ve işletmenin her geçen gün zarar etmekte olması sebebiyle müvekkili şirket müdürü olmasının, aynı zamanda ortaklıkta bulunan hakkına dayanarak ve bu hakkını koruyabilmek adına böyle bir işlem gerçekleştirdiğini, yapılan bu başvurudan dolayı müvekkilinin herhangi bir kusuru veya kötüniyeti bulunmadığını, ayrıca dava dilekçesinde…, …A.Ş. gibi şirketlerden gelecek ve tahsil edildiği öne sürülen bedellerle ilgili dava dilekçesinde de belirtildiği gibi bu sponsorluk anlaşmalarının bu şirketlerle ruhsat sahibi olan dava dışı … A.Ş. ile gerçekleştirildiğini, yapılan bu sözleşmelerin dava dışı…A.Ş.’den istenilmesi halinde ilgili ortaklığın ve ortaklıktaki hakkından kaynaklı olarak müvekkilinin bir ilgisinin bulunmadığının görüleceğini, kaldı ki dava dışı şirkete ödenen bu bedellerle ilgili eğer ortaklığın bir hakkı olduğunu eğer davacı/karşı davalı taraf düşünüyorsa, bunu basiretli bir tacir olarak dava dışı şirkete karşı açacağı bir alacak davası ile ileri sürmesi gerektiğini, müvekkili ile ilgisi bulunmayan sözleşmeler ve ödenen bedellerden dolayı müvekkilini şirket müdürlüğünün azlinin talep edilmesinin kötüniyetli bir yaklaşımdan başka bir şey olmadığını, davacı/karşı davalı tarafça müvekkili hakkında açılan davanın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davacı/karşı davalının da aynı zamanda şirket müdürü olmasından kaynaklı özen ve bağlılık yükümüne aykırı faaliyetlerinden dolayı, işletmenin zarara uğramış olduğunu ve davacı/karşı davalının işletmeyi kötü idaresinden kaynaklı olarak ortaklığın zarara uğramış olması sebebiyle, davacı/karşı davalının şirket müdürlüğü görevinden azlini ve ortaklığın uğramış olduğu zararların ortaklık adına davacı/karşı davalıdan tahsilini talep ettiklerini, 2019 yılı 20 Şubat Çarşamba gecesi işletmenin mekan girişinde kadın bir müşteri ile işletmenin giriş kapısında bulunan kadın güvenlik görevlisi arasında yaşanan tartışma sonrası, kadın güvenlik görevlisi tarafından kadın müşterinin darp edildiğini, olayı ayırmak isteyen diğer güvenlik görevlileri tarafından da kadın müşteriye kontrolsüz güç kullanmak suretiyle kadın müşterinin yaralanmasına sebebiyet verildiğini, davacı/karşı davalı tarafından işe alınan ve işletmenin değil davacı/karşı davalının personelleri olan, işletmenin güvenliğini sağlamak için istihdam edilen bu kişiler hakkında işletme tarafından bir basın açıklaması yapılmak suretiyle, güvenliği sağlamakla yükümlü olan bu güvenlik görevlileri hakkında idari soruşturma başlatıldığını, bir güvenlik görevlisinin bu olay sebebiyle işine son verildiğini, meydana gelen olayın adli mercilere intikal ettiğini, meydana gelen bu yaralanma olayının tüm medya ve sosyal medya hesaplarında duyulması üzerine işletmenin ciddi bir prestij kaybına uğradığını, davacı/karşı davalı taraf müvekkilinin ortaklığa koymuş olduğu sermayeyi tek başına almış olduğu kararlarla işletmeyi zarara uğratmış olduğunu, davacı/karşı davalının tek taraflı kararı ve imzasıyla ortaklığın borçlandırıldığı birçok sözleşme ve borç ilişkisinin mevcut olduğunu, bu sözleşme örneklerinden bir tanesini mahkememize ibraz etmiş olduklarını, davacı/karşı davalının, müvekkilinin ortaklık faaliyetlerindeki imza ve temsil yetkisinin görmezden gelinerek müvekkilinin ortağı olduğu işletmenin içinin boşaltıldığını, davacı/karşı davalının, müvekkilinin bilgisi haricinde ve tek taraflı iradesi ile yapmış olduğu işlemlerden dolayı işletmenin ciddi zararlara mağruz kaldığını, işletme bünyesinde davacı/karşı davalı tarafından yapılan birçok tek taraflı borçlandırıcı işlemin mevcut olduğunu, işletmenin zararının tespiti için müvekkili tarafından bağımsız bir denetim şirketine başvurulduğunu,… isimli firma tarafından düzenlenen 30.04.2019 tarihli raporda; işletmede sahne alacak sanatçılarla ilgili yapılan harcama tutarlarının tespitinin yapılmış olduğunu, toplamda 2.559.065,50 TL sanatçı ödemesinin yapılmış olduğunu, yapılan bu ödemelerde tanınmış sanatçılara yapılan ödemelerin banka kanalıyla ya da elden yapılmış olmasına rağmen, tanınmamış sanatçı ödemelerinin ise önemli oranda elden yapıldığının tespit edildiğini, yine düzenlenen bu raporda sanatçılara yapılan 1.786.767,33 TL miktarındaki ödemenin ödeme belgesinin bulunmadığının tespit edildiğini, sanatçılara yapılan ödemelerin toplamının %69,60’ına tekabül eden 1.781.014,20 TL’lik kısmının davacı/karşı davalı menajeri olan…ve kasalardan yapılan ödemelere ilişkin olduğunun ortaya çıktığını, …’a davacı tarafından teslim edilen bu paralarla ilgili sanatçılardan herhangi bir fatura alınmadığını, teslim edilen bu paraların sanatçılara ödenip ödenmediğinin veya ne miktarda ödeme yapıldığına ilişkin herhangi bir evrak mevcut bulunmadığını, bu sebeplerle; işletmenin davacı/karşı davalı ile beraber …tarafından zarara uğratılmış olduğunu, yapılan bu usulsüz işlemlerden kaynaklı olarak işletmenin vergi cezası ile karşı karşıya kalma durumunun söz konusu olduğunu, ayrıca bu faaliyetlerin suça konu eylemler olması sebebiyle davacı ve … hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu ve soruşturmanın devam ettiğini, davacı/karşı davalı tarafça işletme ve müvekkili ile ilgisi olmayan müvekkilinin babası ve… arasında yaşanan olayı bahane edilmek suretiyle …twitter hesabından 30.05.2019 tarihli açıklama ile “…olayın gerçekleştiği gece markamızı … Beşiktaş projesinin içerisinden çekmiş bulunmaktayız…” şeklinde kamuoyuna duyuru yapıldığını, davacı/karşı davalı tarafça yapılan bu davranışla ortaklığın aleyhine ve zararına olacak bir şekilde hareket edildiğini, davacı/karşı davalının bu davranışı ile işletme faaliyet gösteremez hale bırakılmış olduğunu, davacının bu hareketinin sırf bu davranışının bile şirket müdürlüğü görevinden azli için haklı sebep olarak değerlendirilmesi gerektiğini, davacı/karşı davalı işletmeye ve müvekkilinin ailesine yönelik zarar verici faaliyetleri de hız kesmeden devam ettiğini, delil olarak ibraz etmiş oldukları İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı icra dosyasında alacaklısı … Reklamcılık Hiz. San. ve Dış Tic. Ltd. Şti. borçlusunun ise davacının sahibi olduğu…Ltd. Şti. olan ve bu şirket tarafından düzenlendiğinden bahisle icraya konulan 3.500.000,00 TL bonodan kaynaklı icra takibinde haksız bir şekilde işletmeye haksız ve hukuka aykırı bir şekilde haciz işlemi gerçekleştirildiğini, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …Talimat numaralı dosyasında işletmede gerçekleştirilen haciz işleminde icra memuru tarafından İİK 99 yönünden karar verilmiş olmasına rağmen, alacaklı vekili tarafından aynı adreste haciz yapılması yönünde yeniden müracaat edilmiş olduğunu, alacaklı tarafın bu kötüniyetli ve ısrarcı talebi üzerine ise icra müdürlüğünce hukuka uygun bir şekilde red kararı verildiğini, bahse konu icra dosyası her ne kadar görünüşte dava dışı iki şirket arasında gerçekleşen ve ticari bir borç ilişkisi içerisinde cereyan eden bir işlemler silsilesi gibi görünmüş olsa da, gerçekleştirilen haciz işlemleri sebebiyle işletmeye ve müvekkiline zarar verme gibi bir maksatla hareket edilmiş olduğunu, işletmenin ve müvekkilinin ailesinin icra tehdidi altında bırakılmış olduğunu ve yapılan bu işlemlerin suç teşkil eden organize bir faaliyet içerisinde olduğunu icra dosyası incelendiğinde; alacaklı şirketin vekilinin Av. …, borçlu şirket ve bu şirketin sahibi olan davacının vekilinin ise Av. …olduğunu, delil olarak ibraz etmiş oldukları haber içeriklerinden de görüleceği üzere her iki avukat yakın zamanda evlenmiş, karı koca avukatlar olduğunu, planlı ve organize bir şekilde düzenlenmiş ve sahteliği söz konusu olan bu bonodan kaynaklı icra takibinde her iki avukatın Avukatlık Kanunu’na aykırı bir şekilde ve avukatlık mesleği ile bağdaşmayacak faaliyetlerde bulunduklarını, aralarında (görünürde) menfaat çatışması bulunan iki tarafın avukatlıklarını karı koca avukatların yapmasının açıkça suç teşkil etmekte olduğundan bu hususta müvekkili adına yapmış oldukları şikayete istinaden soruşturmanın halen devam ettiğini belirterek haksız ve hukuka aykırı bir şekilde açılan asıl davanın reddine, davacı/karşı davalı aleyhine açmış oldukları davada davacının şirket müdürlüğünden azline, davacının ortaklık yönetim hakkının ve temsil yetkisinin kaldırılmasına, davacının ortaklığa vermiş olduğu zararlarla ilgili şimdilik 20.000 TL zararın ortaklık adına davacı/karşı davalı tazminine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Asıl dava, davalının …Ltd.Şti’deki müdürlük görevinden azli, karşı dava ise davacının …Ltd. Şti’deki müdürlük görevinden azli ve davacı yöneticinin şirketi zarara uğrattığı iddiasıyla tazminat istemine ilişkindir.
DELİLLER: …Ltd. Şti’nin son sicil kaydı ve tüm sicil dosyası, dava dışı …A.Ş’ne ait sicil kaydı, …CBS’nın… Sor nolu dosyası, İstanbul … ATM’nin … Esas sayılı dosyası, gazete haberlerine ilişkin ekran görüntüleri, …CBS’nın … Sor, İstanbul …CBS’nın … Sor nolu dosyası, İstanbul … CBS’nın … BM numaralı doyası, İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası, iç denetim raporu, … ait twitter açıklamaları,..Ltd. ŞTi’ne ait sicil kaydı, …’ın sigorta sicil kayıtları, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası, ticari defter ve belgeler, …LTd. Şti’ne ait banka hesapları, tanık beyanları, bilirkişi incelemesi.
Karşı dava da şirket müdürünün azli ile birlikte yöneticinin sorumluluğundan kaynaklanan tazminatta talep edilmiş olup, karşı tarafça tazminat davası ile ilgili olarak zorunlu arabulucukla ilgili itiraz dile getirilmiş ise de, Yargıtay 11 Hukuk Dairesinin 2020/197 esas, 2020/1528 karar, 2019/3048 esas, 2020/1093 karar, 2019/4851 esas, 2020/2732 karar nolu ilamları da dikkate alınarak karşı dava talepleri içerisinde zorunlu arabuluculuğa tabi olmayan taleplerde bulunduğu dikkate alınarak tazminat isteminin zorunlu arabuluculuğa tabi olmadığından buna yönelik karşı tarafın itirazının reddine karar verilmiştir.
Zarara uğratıldığı iddia edilen…Ltd. Şti’nin son sicil kaydı incelendiğinde, iki ortaklı olup ortaklarının … ve …olduğu, yetkililerinin ise müştereken olmak kaydı ile…ve… olduğu tespit edilmiştir.
Cevap dilekçelerinde bahsi geçen ve…’e ait olduğu belirtilen …A.Ş’nin son sicil kaydı alınıp incelendiğinde, yetkilisinin … olduğu görülmüştür.
Yine cevap dilekçesinde geçen ve davacıya ait olduğu iddia edilen… Ltd. Şti nin son sicil kaydı incelendiğinde , ortaklarının … ve… olduğu, yetkililerinin ise müştereken olmak üzere … ve …olduğu tespit edilmiştir.
Davacı vekili ve karşı davacı vekili dava dilekçelerinde, tedbiren karşı tarafın müdürlük yetkisinin kaldırılarak müvekkiline münferit yetkili müdür olarak görevlendirilmesine, olmadığı takdirde şirkete müvekkili ile beraber görevli olacak yönetim kayyımı atanmasını istemiş, mahkememizce tedbir talebinin reddine karar verilmiş, karara istinaf edilmesi üzerine, İstanbul BAM 14. HD’nin 04/02/2020 tarih 2019/2636 Esas 2020/171 Karar nolu ilamı ile Mahkememizce verilen karar kaldırılarak davacı-karşı davalı ve davalı-karşı davacının …Ltd. Şti’deki yönetim, temsil ve ilzam yetkilerinin ihtiyati tedbir yoluyla kaldırılmasına, şirkete yönetim kayyımı olarak mali müşavir…’ın atanmasına, kayyımın , münferit imza ile şirket müdürünün tüm yetkilerini kullanmak üzere yetkilendirilmesine şeklinde karar verdiği görülmüştür.
Mahkememize ait … Esas nolu dosya incelendiğinde, davacısının …, Davalılarının … ve … olduğu, dava konusunun ise , …’in yetkilisi ve ortağı olduğu dava dışı …Ltd. Şti’nin sigortalı çalışanı olan…’ı …Ltd. Şti’de çalıştırıldığı, bu sırada …Ltd. Şti’nin yekilisi…’in babası olan …tarafından …’ın darp edilmesi ve bu olayın basına yansıması nedeniyle , …ltd. Şti’nin en önemli unsuru olduğu iddia edilen ve davacı …’e ait olan… markasının çekilerek akabinde de şirketin diğer yetkilisi olan …ve babası…’e karşı şirketi zarara uğrattıkları bahisle şirket yöneticilerinin sorumluluğundan kaynaklanan tazminat davası açıldığı, mahkememizce yapılan yargılama sonunda 09/06/2022 tarih ve…Karar nolu ilam ile davacının davasının reddine karar verildiği görülmüştür.
Dava dilekçesi ekinde sunulan dava dışı …’ın ise 30/05/2019 tarihinde twitter’dan yaptığı açıklamada “……..yaşadığım olayın… ile hiçbir alakası yoktur. Olayı yaşamama sebep olan … Beşiktaş alanın mal sahibidir. Hukuksal süreçte de … yönetimi koşulsuzca yanımdadır…….” dediği , aynı tarihte yaptığı diğer bir twit açıklamasında da “…….Yaklaşık 5 yıldır… markası ile çalışıyorum. Olayın yaşandığı andan itibaren …yönetimi hep yanımda oldu ve sırf bu olaydan dolayı olay gecesi marka adını … Beşiktaş’tan çekti……” şeklinde açıklama yaptığı görülmüştür.
Dosya içerisinde sunulan basın açıklamaları incelendiğinde, …’in darp olayından sonra markasını işletmeden çekerek söz konusu olayın olduğu akşam bütün faaliyetleri durdurma kararı aldığını basına açıkladığı görülmüştür.
Dilekçelerde bahsi geçen ve davacı …’e ait olduğu belirtilen … twitter hesabından yapılan 30/05/2019 tarihli açıklamada “………darp olayını gerçekleştiren şahıs … markasının bulunduğu alanın mal sahibidir. Yaşanan olay … personeline yapılan bir hakarettir. Olayın yaşandığı aynı gece … ekibi olarak markamızı çekme kararı aldık ve alandan ayrıldık. Personelimiz hala bizimle çalışmakta ve olayın hukuki sürecini beraber ettirmekteyiz…….” denildiği görülmüştür.
Dilekçelerde bahsi geçen iç denetim raporu incelendiğinde, raporun 30/04/2019 tarihinde… Denetim/ …tarafından düzenlendiği 2018/2019 yılında sanatçılara yapılan ödemelerin banka kanalı, kredi kartı ya da … Adlı personel tarafından elden ödeme yapılarak gerçekleştirildiği, sanatçı ödemesi adı altında toplam (29/08/2018- 13/04/2019 dönemdi) 2.559.065,50 TL ödeme yapıldığı, ödemelerinin dağılımını tablo olarak gösterildiği, bunlardan 1.781.014,20 TL’sinin…ve kasadan elden yapılan ödeme olduğu, geri kalan miktarın ise banka ödemesi, … ödemesi, kredi kartı ile ödeme olduğunu , çoğunlukla elden ödeme yapıldığını, bu oranın %69,6 olduğu, yapılan toplam 2.559.065,00 TL ödeme karşılığında sanatçılar ya da menajerlik firmalarından gelen toplam fatura tutarının 2018 yılında 372.044,05 TL, 2019 yılında 400.254,12 TL olmak üzere toplam 772.298,17 TL olduğunu, 1.786.767,33 TL tutarındaki ödemenin belgesinin bulunmadığını yani hangi sanatçıya ne kadar ödeme yapıldığının bilinmediği, yönünde tespit yapıldığı görülmüştür.
Davalı-karşı davacı…’in dilekçelerinde belirtilen, 03/07/2018 tarihli kira sözleşmesi incelendiğinde, …Ltd Şti’nin faaliyet göstereceği yerin mülkiyetinin …’in babası olan …’e ait …A.Ş’ne ait olduğunu ve söz konusu yerin…inşaat tarafından…Ltd. Şti’nin kiralandığı görülmüştür. Yine aynı dilekçesi ekinde Tütün Malülü Perakende Satış Belgesinin sunulduğu ve …A.Ş’ne ait olduğu , Alkollü İçki Perakende Satış Belgesinin…A.Ş’ne ait olduğu, Turizm İşletme Belgelerinin ve iş yeri ruhsatlarının da aynı şirkete ait olduğu , yukarıda belirtilen iç denetim firmasına yaptırılan denetim karşılığı ödemenin şirket ortağı …tarafından yapıldığına dair fatura sunulduğu ve ödemenin …tarafından yapıldığı görülmüştür.
…Cumhuriyet Başsavcılığına ait…Soruşturma sayılı dosya incelendiğinde, Davalı …vekili tarafından …ve davacı… hakkında güveni kötüye kullanma suçuna ilişkin suç duyurusunda bulunulduğu, suç duyuru dilekçesinde; müvekkili …ile ortağı olan …’in…Limited Şirketinin kurucu ortakları olduğunu, müşterek imza yetkileri olan müdür sıfatlarının olduğunu, … isimli işletmeyi ortak olarak işlettiklerini, … ve onun çalışanı olan …’ın şirketten sanatçılara ödeme yapmak için aldığı ücretleri sanatçılara farklı miktarlarda ödediklerini veya hiç ödemediklerini, bir denetim şirketince yapılan denetimde de bu durumun sabit olduğunun anlaşıldığını, … ve …’ın bu suretle güveni kötüye kullanma suçunu işlediklerini beyan ettiğini, davacı … vekilinin de… hakkında şirketin hesaplarınını usulsüz bir şekilde, herhangi bir yönetim kararı olmadan kendi denetleme şirketine incelettiğini ayrıca şirketin son haftalarda kazandığı paraları şirket hesabına geçirmeyip şahsi hesabında tutarak güveni kötüye kullanma suçunu işlediğini iddia ettiğini, Bu iddianın ise … sayılı soruşturma kapsamında yürütüldüğünü, Tarafların … isimli işletmeyi ortak olarak işletmeleri, birbirlerinin karşılıklı olarak güvenini kötüye kullandıkları iddialarında bulundukları, soruşturmalarının konusunun, taraflarının aynı olması nedeniyle her iki soruşturma birleştirildiğini ve soruşturmaya mevcut … sayılı soruşturma üzerinden devam edildiği, Soruşturma kapsamında alınan bilirkişi raporunda özetle her iki vekilin de beyanlarında geçen denetim ile ilgili detay denetim ünvanlı denetim şirketi ile … Ltd. Şti arasında denetime yetkilendirilmiş herhangi bir anlaşma ve sözleşmenin ve bu doğrultuda şirketin müdürler kurulunun herhangi bir kararının olmadığını, söz konusu denetim raporunda sanatçılara elden, nakden veya kredi kartıyla herhangi bir ödeme yapıldığına dair yasal defterlerde bir kayda ve belgeye rastlanılmadığını, 01.07.2018 ile 10.04.2019 arasında konser ve etkinliklerde sanatçılara serbest meslek makbuzu ve faturaların düzenlendiğini, yasal defterlere intikal ettirildiğini, …’a elden ödenen belgelerin şirketin 2018 ve 2019 yılınan ilişkin hesaplarında, yasal defter ve kayıtlarında olmadığını, söz konusu tutarlar ile faturaların uyumsuz olduğunu, şirket gelirlerinin şahıslarca şahsi olarak kullanılmadığına dair kanaat oluşturacak bir delilin olmaması nedeniyle bu yönde kanaatin oluşmadığının belirtildiğini, …’ın ifadesinde özetle; … ile birlikte çalıştığını, Münir ile birlikte organizasyon işleri ile uğraştığını, konserlerin hazırlanmasında sanatçılara verilen paralar haricindeki kalan masrafları karşılamak amacı ile şirket hesabından para aldığını, paraların hiçbirini kendisinin kullanmadığını, konserler esnasında ulaşım konaklama ses görüntü ışık gibi masraflara kullandığını, atılı suçlamaları kabul etmediğini beyan ettiğini, …’in ifadesinde özetle… ile birlikte ortak şirketlerinin olduğunu ve birçok işi birlikte yaptıklarını, aralarında farklı konulardan anlaşmazlık çıktığını ve devam eden birçok davalarının olduğunu, söz konusu konserlerin hazırlanmasına ilişkin ulaşım, konaklama, ses, görüntü, ışık, nakliye gibi birçok yan masrafları …’in tarafına usulsüz olarak harcadıklarını iddia edildiği paralarla karşıladıklarını, söz konusu ortaklık anlaşmalarının finans yönetiminin … tarafından sağlandığını, kendilerinin sahaya ilişkin çalışmaları yaptıklarını, konserlere ilişkin organizasyon işlerinin tamamını kendisinin yaptığını, sanatçıların konser öncesinden ücretinin tamamını aldıklarını, kalan sair masraflarını da yine Doğan’ın imzasıyla şirket tarafından karşılandığını, kesinlikle zimmetine herhangi bir para geçirmediğini, söz konusu paraların hepsinin konser için harcandığını, atılı suçlamaları kabul etmediğini beyan ettiğini, “Alınan ifadeler, bilirkişi raporu ve tüm soruşturma evrakı incelendiğinde müşteki şüphelilerin arasında kişisel nedenlerden sorunların olduğu, bu nedenle iş ilişkileri açısından da güveni kötüye kullanma iddialarının söz konusu olduğu, öncelikle … vekilinin yönetim kararı olmadan …’in denetçilere şirkette mali inceleme yaptırmak suretiyle suç işlendiğini iddia etse de tek başına bu durumun güveni kötüye kullanma suçunu oluşturmadığı zira söz konusu denetimin hukuken sonuç doğurmaya elverişli olmadığı anlaşılmıştır. Her ne kadar…’in şirkete ilişkin kazançları şahsi olarak kullandığı iddia edilse de bu durumu doğrulayacak bir delil tespit edilememiştir.
…vekilinin sanatçılara ödeme yapmak için … ve …’ın aldığı ücretleri sanatçılara farklı miktarlarda ödeyerek veya hiç ödemeyerek suç işlediklerini iddia etse de alınan bilirkişi raporunda söz konusu denetim raporunda sanatçılara elden, nakden veya kredi kartıyla herhangi bir ödeme yapıldığına dair yasal defterlerde bir kayda ve belgeye rastlanılmadığı, 01.07.2018 ile 10.04.2019 arasında konser ve etkinliklerde sanatçılara serbest meslek makbuzu ve faturaların düzenlendiği, yasal defterlere intikal ettirildiği; …’a elden ödenen belgelerin şirketin 2018 ve 2019 yılınan ilişkin hesaplarında, yasal defter ve kayıtlarında olmadığının tespit edilmesi ve her ne kadar …’a elden verilen paralara ilişkin tutanaklar ile sanatçılara ödenen paralar farklı olsa da … ve …’in söz konusu farkların konserlerin hazırlanmasına ilişkin ulaşım, konaklama, ses, görüntü, ışık, nakliye gibi birçok yan masraflardan kaynaklandığına ilişkin savunmalarının aksinin şahsıların yaptıkları işin niteliği de dikkate alındığında ispatlanamadığı anlaşılmıştır.” denilerek kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği görülmüştür.
İstanbul … İcra Hukuk Mahkemesine ait … Esas …Karar nolu ilamı incelendiğinde, davacısının …Ltd.Şti, olup konusunun icra memur muamelesinin şikayet olduğu, dava dilekçesinde özetle; İstanbul … İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyasında yapılan takibe ilişkin olarak şirket yetkililerinin itirazı üzerine takibin durdurulduğunu belirterek icra müdür yardımcısının vermiş olduğu 09/07/2019 tarihli kararın iptaline karar verilmesi istenildiği, icra dosyası Mahkemece incelendiğinde, alacaklının genel haciz yoluyla takibe başladığı, 7 günlük sürede itiraz edildiği, borçlu şirketin (…Ltd. Şti) … ve …’in ikisinin müşterek imzası ile temsile yetkili oldukları ancak itiraz dilekçesinde …’e ait tek imzanın bulunduğunun görüldüğü, bunun üzerine mahkemece borçlu şirket adına itiraz eden …’e 7 gün süre verilerek diğer yetkilinin (…’in) icazetini sağlamasının istenildiği ancak verilen sürede bu icazetin sağlanamadığı dolayısıyla usulünce yapılmış borca itirazdan söz edilemeyeceği belirtilerek şikayetin kabulünden İstanbul … icra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasındaki müdürlük kararının iptaline karar verildiği görülmüştür. (İstanbul … İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takip dosyasında alacaklının …Ltd. Şti, borçlunun ise …Ltd. Şti olduğu ödeme emrine karşı …Ltd. ŞTi yetkilisi…tarafından itiraz edildiği görülmüştür. )
…’ın SGK kayıtları alınıp incelendiğinde…Ltd. Şti bünyesinde çalıştığı görülmüştür.
… tarafından kendisine tokat atılması nedeniyle…hakkında şikayetçi olduğu, … CBS’nın … Sor nolu dosyası üzerinden yapılan soruşturma neticesinde … hakkında kamu davası açıldığı ve yargılamanın İstanbul … Asliye Ceza Mahkemesinin …Esas sayılı dosya üzerinden devam ettiği görülmüştür.
…Cumhuriyet Başsavcılığına ait …Soruşturma nolu dosya incelendiğinde, … , …A.Ş ve …tarafından…ve … aleyhine ” Müşteki … ile şüpheli …’in birlikte … Ticaret Limited Şirketini kurduklarını, müşterek sorumlu müdür olarak faaliyette bulunmaya başladıklarını, müşteki ve şüphelinin kurmuş olduğu ortak para hesabına müşteki … ve ailesi tarafından 20.000.000 TL para yatırılmasına karşın şüpheli Münir’in tarafından ise yatırması gereken parayı yatırmadığını, şüphelinin bir takım taahhütlerine karşı müştekinin beraber çalışmaya devam ettiği, müşteki şüphelinin şirket adına sergilediği kötü yönetimi ve usulsüz suça konu faaliyetlerinden ötürü bu durumu ortaya çıkarabilmek adına bağımsız denetim şirketine başvurduğunu,denetim sonucu şirketin zarara uğradığının tespit edildiği, şüpheli Gaye’nin Münir tarafından bahse konu işletmeye getirilen ve kasada çalışmasına izin verilen bir şahıs olduğunu, bu şahsın da şirketten sanatçılara ödemek için aldığı ücretleri sanatçılara hiç ödemediğini herhangi bir makbuz, dekont olmadığını, şüphelilerin birlikte hareket ederek müştekileri zarara uğrattığından ” bahisle şikayette bulunduğu, soruşturma neticesinde “Şüpheliler hakkında… Cumhuriyet Başsavcılığı Genel Soruşturma Bürosu’nun… soruşturma sayılı dosyası üzerinden soruşturma yapıldığı ve şüpheliler hakkında Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar verildiği; dolayısıyla iş bu soruşturmanın mükerrer olduğu, şüpheliler hakkında aynı tarihli aynı eylem sebebiyle mükerrer soruşturma ve kovuşturma yapılamayacağı anlaşılmakla; şüpheliler hakkında yüklenen suçtan Kamu Adına Kovuşturmaya Yer Olmadığına,” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
İ…Cumhuriyet Başsavcılığına ait … Soruşturma nolu dosyadan yapılan soruşturma sonucunda 17/02/2020 tarihinde kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, incelendiğinde, şikayetsinin.., …, … A.Ş olduğu, şüphelilerin ise …, … ve … olduğu, şikayet dilekçesinde, …’ın şirketten sanatçılara ödemek için aldığı ücretleri hiç ödemediği ya da farklı miktarlarda ödediğini, bu suretle şirketin zarara uğratıldığının iddia edildiği, yapılan soruşturma kapsamında tarafların birbirlerinden şikayetçi olması nedeniyle birçok dosyalarının bulunduğu, …Sor nolu dosyada da aynı iddiaların dile getirildiği, soruşturmanın mükerrer olduğu belirtilerek kovuşturmaya yer olmadığı şeklinde karar verildiği görülmüştür.
İstanbul… Cumhuriyet Başsavcılığı Özel Soruşturma Bürosuna ait … B.M nolu dosya incelendiğinde, şikayetçilerin… ve… A.Ş olduğu, Şikayet edilenlerin Av. …, Av. … ve Av … olduğu, İstanbul …C. Başsavcılığının… BM sayılı dosyasındaki şikayet edilen ve şikayet konusu olay ile … BM sayılı dosyasındaki şikayet edilen ve şikayete konu olayın aynı olması nedeniyle; her iki evrakın birleştirilmesine, incelemeye … BM sayılı evrak üzerinden devam olunmasına, … BM sayılı kaydın kapatılmasına 14/11/2019 tarihinde karar verildiği, İstanbul … Cumhuriyet Başsavcılığı Özel Soruşturma Bürosuna ait … B.M Nolu Dosya incelendiğinde, şikayetçiler …, …, …A.Ş tarafından şikayet edilenler Av. … , Av. … ve Av. … hakkında avukatlık görevini kötüye kullanılması nedeniyle soruşturma açıldığı, soruşturma neticesinde “Şikayet edilen Avukatlardan …’nin İstanbul Anadolu … İcra Dairesinin …Esas sayılı dosyasında alacaklı … isimli şirketin Av. …’in de aynı dosyada borçlu olan…isimli şirketin vekili oldukları Av. … dosya ile ilgili olarak İstanbul … İcra Dairesinin… Talimat sayılı dosyasında 29/05/2019 tarihindeki hacze yetki belgesine istinaden alacaklı vekili sıfatıyla giden avukat olduğu, şikayetçilerin ise söz konusu icra dosyasında yazılan talimata istinaden, İstanbul … İcra Dairesinin … Talimat sayılı dosyası sebebi ile yetkilisi oldukları … şirket adreslerinde ve evinde haciz yapıldığı iddiasında bulunan üçüncü kişi konumunda oldukları, icra dosyasında alacaklı… firmasının vekili Av. … ile borçlu…’in yetkilisi olduğu…Ltd. Şti’nin vekili …’in evli oldukları, Şikayet edilen Avukatların söz konusu icra takip dosyasındaki borçla ilgili olarak borçlu … isimli şirketin adreslerinde haciz yapmak yerine anlaşarak ve birlikte hareket ederek şikayetçiler ve şikayetçi şirkete ait adreslerde kasten haciz yapılmasını sağlayarak görevlerini kötüye kullandıkları hususunda haklarında soruşturmayı gerektirir şüphenin oluşmadığı kanaati ile; İstanbul Barosu’na kayıtlı Av.., Av. …, Av. … hakkında 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 58/1 maddesi uyarınca “soruşturma İzni Verilmemesinin uygun olacağı ” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
Davalı … vekili 28/05/2021 tarihli dilekçesi ekinde …A.Ş ile dava dışı …A.Ş ile yapılan sponsorluk sözleşmesini sunmuştur.
…CBS’na ait…Sor nolu dosyada 15/10/2020 tarihinde kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, incelendiğinde, şikayetçinin …, …Ltd. ŞTi, şüphelilerin …, …ve … olduğu, şikayetçinin dilekçesinde,…Ltd. ŞTi’nin faaliyet gösterdiği taşınmazın …’in sahibi olduğu …A.Ş ne ait olduğu ve bu taşınmazın …Ltd. Şti tarafından kira sözleşmesi gereğince kullanıldığını, ….Ltd. Şti’nin
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır
darp olayı nedeniyle 01/05/2019 tarihinde fiilen kapandığını, …/ … A.Ş tarafından…Ltd. Şti ne karşı İstanbul… İcra dosyası üzerinden tahliye amacıyla icra takibi başlatıldığını, tebligatın … tarafından tebliğ alındığını ve kesinleştiğini, açılan tahliye davasından da haberleri olmadığını, …’in mahkemeye dilekçe vererek davayı kabul ettiğini belirttiğini ve mahkemenin tahliye yönünde karar verdiğini, …’ın bahsi geçen arazide … A.Ş den kiraladığı yerde otopark ve vale hizmeti yaptığını, alınan beyanında çok sayıda tebligat geldiğini, söz konusu tebligatın da bunların arasında olabileceğini, mahkemenin vermiş olduğu tahliye kararına karşı yasa yolunun açık olduğu belirtilerek kovuşturmanın yer olmadığı şeklinde karar verildiği görülmüştür. Verilen karara karşı itiraz edildiği, İstanbul …Ceza Hakimliğinin … D.iş sayılı kararı ile itirazın reddine karar verildiği ve takipsizlik kararının kesinleştiği görülmüştür.
Yargılamanın devamı sırasında temlik alan … vekilince sunulan temlik sözleşmesi incelendiğinde , temlik edenin …olduğu, temlik alanın …olduğu belirtilerek temlik alan … vekilince davacı sıfatıyla devam ettirilmek istenmiş ise de dava konusunun (… tarafından açılan dava konusu) …’in müdürlükten azline ilişkin olması nedeniyle dava konusu itibariyle temlike konu edilmeyeceği, kaldı ki İstanbul BAM 14. HD’nin 2019/2636 Esas 2020/171 Karar nolu ilam ile hem …’in hem de …’in yetkileri tamamen kaldırılarak tam yetkili müdür vazifesi yapmak üzere mali müşavir …kayyım olarak atandığından , dava konusu itibariyle temlike konu olsa dahi temlik kararını verecek olan tarafın yetkileri kalkan … olması mümkün olmadığından , temlik alan vekili duruşmalara temlik alan sıfatıyla kabul edilmemiştir.
Taraflarca gösterilen tanıklar mahkememizce dinlenmiştir.
Davalı Tanığı… beyanında; Dava konusu şirketin ortaklarının … ile…olduğunu, … …’in babası olduğunu, … dava konusu…Ltd Şti’nin faaliyet gösterdiği mülkün sahibi olduğunu, şirketin eğlence , yeme içme konularında faaliyet gösterdiğini, dava konusu şirketi …idare ettiğini, mal alımı , personel alımı, mal sevkiyatı gibi konularda …’in yetkili olduğunu, işletme kısmını idare eden…, finansmanı sağlayanın ise … olduğunu, şirkette… ismindeki çalışanın…’den sonra gelen yetkili kişilerden olduğunu, … isminde çalışanı olduğunu, …’ın kasalara baktığını, …’in şirketle bir bağı olmadığını, 3.şahıs olduğunu,…’in basına da yansıdığı üzere … isimli kişiye tokat attığını, bunu kendisi görmeden basından izlediğini, bu olayın ardından …in iş yerinden ayrıldığını ve bir daha gelmediğini bildiğini,…’ın her gün …Ltd Şti’de kasa da görevli olduğunu bildiğini ancak hukuki olarak hangi şirketin elamanı olduğunu bilmesinin mümkün olmadığını, …’in bu olayın akabinde bir daha şirkete uğramadığını, tahminince, bu nedenle şirketin zarara uğradığını, çünkü işletme konusunda bilgisi olan …olduğunu, …Ltd Şti nin bulunduğu yerin büyük bir kompleks olduğunu ve bu kompleksteki otoparkı işleten …Ltd Şti’nin sahibi olduğunu , yaklaşık günün 10-15 saati orada vakit geçirdiğini ayrıca … in sahibi olduğu ve … Ltd Şti ye yeri kiralayan …Aş nin çalışanı olduğunu, … İnşaat Aş’de genel sorumlu müdür olduğunu, bu nedenlerle anlattığı hususlara vakıf olduğunu, son 1,5 yıldır … İnşaatta sigortalı olduğunu ancak daha öncesinde de giriş çıkışlarım ve sigortalılığı olduğu şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı tanığı… Beyanında; kendisinin güvenlik görevlilerin referansı ile işe girdiğini, kendisini … ile soyadını hatırlamadığı oranın müdürü olan Mustafa’nın işe aldığını, diğer çalışanların da işe … ve soyadını bilmediği… isimli yetkili aldığını,…’in şirkette çalışanları işe alma konusunda şimdiye kadar bir yetkisini görmediğini, aynı görevde çalışanlar bile farklı maaş aldığını, bunu defalarca iletmelerine rağmen bu konuda adeletsizlik olduğunu bildiğini, konser alanı girişinde 2 güvenlik görevlisi , müşteri olan bir bayanla münakaşaya giriştiklerini, müşteriyi darp eden erkek güvenlik görevlisi olduğunu, bu güvenlik görevlisinin daha önce de 4-5 kez müşteriler ile münakaşaya girişen bir güvenlik görevlisi olduğunu, bunu …’e güvenlik müdürü aracılığı ile birçok kez bildirmelerine rağmen işten alınmadığını, denetim ile ilgili olarak bir kere mali denetim yapıldığına şahit olduğunu ama detayını bilmediğini, basına yansıyan … ile ilgili darp olayını bizzat gördüğünü , darpı gerçekleştirenin … olduğunu, olayı yatıştırmak için sonradan davalı …’in de geldiğini, …, … in arkasından , ” beş para etmez adam, ihtiyar, bir boktan anlamaz” gibi konuşmalarına bizzat şahit olduğunu, bu laflar …’in kulağına gittiğini, akabinde de basına yansıyan olay gerçekleştiğini, … , …’in babası olduğunu ve … Ltd Şti nin mülk sahibi olduğunu, mülkünün … Ltd şti ye kiraladığını, referansının aynı şirkette çalışan 15 güvenlik arkadaşı olduğunu, …’ın …’e niçin hakaret ettiğinin sebebini kendisinin de bilemeyeceğini şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı tanığı … Beyanından; Kendisi … Ltd Şti ‘de 2018 yılının Mayıs ayında departman sorumlusu olarak işe girdiğini, Nisan ayındaki … ile ilgili yaşanan olay akabinde … tarafından telefonla aranarak işten çıkarıldığını, kendisini …’in işe aldığını, personel alımından …’in sorumlu olduğunu, aynı işi yapanlar arasında maaş farkının olduğunu bildiğini, maaş farkı çalışanların tecrübesinden kaynaklandığını, şubat ayında gerçekleşen güvenlik görevlisi ile bayan müşteri arasındaki darp olayını bilmediğini, şubat ayında gerçekleştiğini duyduğu olaydan sonra bir denetim yapıldığını ama detayını bilmediğini, …’ın … Ltd şti de , konser salonunun bilet gişesinde çalıştığını, darp olayı ile ilgili basından duyduğu kadarı ile bilgisinin olduğunu, bizzat şahit olmadığını, … Ltd şti’de çalışan…, …in eşi olduğunu, orada kasiyer olduğunu, ayrıca Murat’ın kız kardeşi olan ismini hatırlamadığını, pastahane bölümünün kasiyer olduğu şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı Tanığı … Beyanında; Kendisi …’e ait … Ltd Şti nin sigortalı elamanı olduğunu ancak ihtiyaç duyulduğunda ara sıra … Ltd Şti’ye de giderek çalıştığını,..turizm de konser bilet satışları ile daha doğrusu konser organizasyonu işi ile ilgilendiğini, … durup dururken kendisini ayağa kalkmadığı için dövdüğünü, o sırada oğlu … de babasının yanında olduğunu, müdahale etmediğini, konsere katılan sanatçılara yapılacak ödemeleri, … tarafıma elden verdiğini ve kendisi ilgili sanatçılara ödediğini, bu konuda aralarında uyuşmazlık olmadığını, para alış verişine ilişkin yazılı olarak belge düzenlendiğini, şirket paralarını, şirket hesabına aktarılıp aktarılmadığını bilmediğini, sponsorluk sözleşmeleri … adına yapılmasına rağmen sponsorluk ödemeleri … Aş nin resmi hesabından yatırıldığını, dayak olayından önce … ile aralarında herhangi bir husumet olmadığını, … Beşiktaşın üzerinde bulunduğu arsanın …’e ait olduğunu, … geldiğinde ayağa kalmadığı için kendisini darp ettiğini, oranın patronu olarak kendisini gördüğü için ayağa kalkmadığı için kendisini dövdüğünü, … ile… İnş arasında sporsorluk sözleşmelerinden kaynaklanan alacak verecek iş hesapları olduğunu, Beşiktaş… isimli mekandan … , dayak olayından sonra kendisinin ve personelin can güvenliğinin olmaması nedeni ile ayrıldığını, … ltd ye tüm ticari defter ve kayıtları … ve ekibi tarafından tutulduğunu, mevcut ticari ilişki de …, … ve …’in sıfatları, sorusuna cavaben , resmiyette … ve … şirket ortağı ve yetkilisi iken … görülmeyen esas ortak vasfında olduğunu, hemen hemen herşey…in onayından geçtiğini, şirkete ait paralar şirketin kasasına konulduğunu, kasanın sorumlusu olduğunu, akşam olunca da … yada … tarafından kasadan paraların alındığını, ertesi günde muhasebeye teslim edildiğini, olay gecesinde savcılığa şikayet edildiğini, süreç uzayıp dava açılmayınca da kendileri sosyal medyaya verdiklerini şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı …Beyanında; kendisi …Ltd Şti’de işletme müdürü olduğunu, restoran kısmına baktığını, …’ın darp edildiği gece kendisinin de orada olduğunu ancak olayı görmediğini, şirket paralarının şirket hesabına aktarılmadığı konusunda bir bilgisi olmadığını, sporsorluk sözleşmesi ve buradan elde edilen paraların nereye aktarıldığı ile ilgili bir bilgisi olmadığını, …’ın oturduğu yere giden yerde kendisinin çalıştığı yer yolu üzerinde olduğunu, darp olayı yaşanmadan önce kendisinin önünden …’in bir hışımla gittiği gördüğünü, darp olayını görmediğini, daha sonra duyduğunu, … LTd Şti nin mali işlerinden … ve soyadını bilmediği… hanım’ın sorumlu olduğunu, … , …’in kızı olduğunu, dava konusu işletmede … ‘in patron konumunda olduğunu, son sözü onun söylediği şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı tanığı… beyanında; kendisinin … Ltd Şti de işletme müdür yardımcısı olduğunu, …, basına yansıyan …’a darp olayından 2 gün sonra kendisine tokat attığını, kendisi bundan dolayı … hakkında… CBS şikayet ettiğini, … Asliye Ceza Mahkemesine de dava açıldığını, sorulan sorular ile ilgili kendisinin bir bilgisi olmadığını, ayrıca … ile aralarıda husumet bulunması nedeni ile tanıklık yapmak istemediğini beyan etmiştir.
İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğüne ait …ESAS sayılı dosya incelendiğinde, …Ticaret Ltd. Şti tarafından … İnş Gıda San Tic Ltd Şti aleyhine 3.507.000,00 TL bedelli, 13/08/2018 tanzim tarihli 19/02/2019 vade tarihli bonoya dayalı, 3.500.000,00 TL bono bedeli, 108.452,05 TL işlemiş faiz, 7.000,00 TL bono komisyonu olmak üzere toplam 3.615.452,05 TL belli kambiyo senetlerine dayalı ilamsız icra takibi başlatıldığı görülmüştür.
İstanbul … CBS’na ait … Sor nolu dosya incelendiğinde, müştekisinin …, Şüphelilerinin ise…Ltd. Şti yetkilisi … , …Ltd, Şti vekili … ,…Ltd. Şti vekili … , …Teknik…..Ltd. Şti vekili Av. …, Av.., Stj Av. … , Stj. Av…. olduğu, konusunun ise İstanbul… İcra Müdürlüğünün …Esas nolu dosyada hileli senet tanzim edilerek haksız haciz işlemi ile şikayetçiye zarar verildiği, şikayetçinin iş yerinde gerçekleştirilen haciz işlemlerinde alacaklı ve borçlu şirket olarak gösterilen şirketlerin avukatlarının karı koca olduğu, takibe konu senedin de muvazaalı olarak düzenlendiği iddiasıyla şikayet edildiği, … tarafından ayrıca Av. … ve Av. …’nin karı koca olmalarına rağmen aynı dosyada alacaklının ve borçlunun vekilliğini yaptığı iddiasıyla İstanbul Barosuna şikayette bulunduğu görülmüştür.
Mahkememizce …Ltd. Şti ve dava dışı … A.Ş’nin ticari defter ve belgelerinin HMK 218 . Maddesi gereğince yerinde incelenerek davacı-karşı davalı …’in …Ltd. Şti’yi zarara uğratıp uğratmadığı ayrıca davalı-karşı davacı …’in ve davacı-karşı davalı …’in müdürlükten azli hususunda haklı neden olup olmadığı konusunda rapor tanzim edilmesi istenilmiştir.
Bilirkişi heyetince dosyaya sunulan 21/03/2022 tarihli heyet raporunda;
“ASIL DAVA YÖNÜNDEN
1. — Davacı asıl davada kendisi ile müşterek yetkili olan şirket mi …’in babası olan …’in Davacı şirket çalışanı olan …’a karşı gerçekleştirdiği şiddet eylemine, davalının rıza göstermesini, davalının iç denetim sistemi oluşturmak için yaptırdığı denetim faaliyetinden ötürü davalının şirket kayıtlarını izinsiz olarak 3. Kişilere açmış olduğu, şirketin sponsorluk bedeli gelirinin … A.Ş tarafından tahsil edildiği, şirketin kazandığı paraları şirket hesabına yatırmadığı hususlarını haklı sebep olarak ileri sürdüğü anlaşılmaktadır.
Öncelikle herhangi bir cinsiyet ayrımı olmaksızın her türlü şiddet eyleminin tasvip edilmesi mümkün değildir. Ancak söz konusu şiddet eyleminin faili asıl davanın davalısı olan … değil …’in babası olup, dosyaya sunulu belgeler kapsamında bu şiddet eylemi nedeniyle fail hakkında ceza soruşturması yürütüldüğü anlaşılmaktadır. Bununla birlikte …’in şirket müdürü olarak söz konusu eylemi desteklediği ya da açıkça rıza gösterdiği yönünden dosyaya sunulu bilgi ve belgeler yönünden bir kanaat edinilememiştir.
Ayrıca davacının da söz konusu şiddet eyleminin şirket faaliyetlerine zarar vermesini engellemek veya şiddet eylemine rıza göstermeksizin davalı ile olan ortaklık ilişkinin devamı için çaba sarfettiği yönünden dosyaya sunulu belgeler kapsamında somut bir veri elde edilememiştir.
2. — Davacı tarafından yapılan denetim faaliyetinin şirkete ne şekilde bir zarar verildiği hususunda bir açıklık getirilmediği gibi şirketin muhasebe sisteminin kurulması denetlenmesi ve raporlanması şirket müdürlerinin TTK md. 625’teki görevleri arasındadır. Uygulama açısından değerlendirildiğinde bu hususta profesyonel destek alınmış olması şirket müdürün görevinin ihmal ettiği ya da kötüye kullanıldığı olarak yorumlanamaz. Kaldı ki dava dışı şirketin incelenen ticari defter ve banka kayıtlarına göre davalının şirkete herhangi bir mali yük getirdiğine dair bir veri elde edilememiştir.
Diğer taraftan Sayın Mahkemenin bilgisi ve takdirinde olduğu üzere, 6102 sayılı TTK’nın limited şirket müdürlerinin devredilemez görevlerine ilişkin 625. maddesi “ (1) Müdürler, kanunların ve şirket sözleşmesinin genel kurula görev ve yetki vermediği bütün konularda görevli ve yetkilidir. Müdürler, aşağıdaki görevlerini ve yetkilerini devredemez ve bunlardan vazgeçemezler: a) Şirketin üst düzeyde yönetilmesi ve yönetimi ve gerekli talimatların verilmesi. – b) Kanun ve şirket sözleşmesi çerçevesinde şirket yönetim örgütünün belirlenmesi. – c) Şirketin yönetimi için gerekli olduğu takdirde, muhasebenin, finansal denetimin ve finansal planlamanın oluşturulması.” hükmünü içermektedir. Dolayısı ile dosya içeriğine “kısmen” giren denetim raporu daha çok şirketin iç kontrol sisteminin oluşturulması açısından kaleme alınmış bir rapordur. Bu nedenle söz konusu iç denetim raporunun TTK md. 625 bağlamında limited şirket müdürünün “Şirketin yönetimi için gerekli olduğu takdirde, muhasebenin, finansal denetimin ve finansal planlamanın oluşturulması” görevinin yerine getirilmesi olarak kabul edilebileceği Sayın Mahkemenin esas ve nihai takdirlerine arz edilmiştir.
3. Dava konusu … Şirketinin ticari defterlerindeki mali verilere ve incelenen banka kayıtlarına göre davalının şirketin kazandığı paraları şirket hesabına yatırmadığı yönünden somut bir mali kayıt yoktur. Ayrıca sponsorluk gelirleri yönünden, dava konusu şirketin faaliyet gösterdiği alanın mülkiyeti … A.Ş’ye ait olup bilcümle, içki, işyeri ve çalışma ruhsatları da … A.Ş’ye ait olduğu görülmektedir. Dosyaya sunulu bilgi ve belgelere göre davacının sponsorluk olarak bahsettiği dosyaya sunulu dava konusu … Şirketi ile başkaca bir şirket ile imzalanmış bir sözleşme sunulmamıştır.
Bununla beraber raporun “1-B-4-d” bölümünde “Sponsorluk Bedellerinin Davalı Karşı Davacının Uhdesine Geçirilip Geçirilmediğinin İrdelenmesi” başlığı altında detayları ile incelendiği üzere … Şirketi, … A.Ş ve …A.Ş arasındaki 01.06.2018 tarihli “MİKTARLI TAAHHÜTLÜ SATIŞ SÖZLEŞMESİ” kapsamında… A.Ş adına ürün satışı ve tesliminin … A.Ş’nin bölge bayisi olan …şirketi tarafından yapılacağı kararlaştırılmıştır. …Şirketinin söz konusu promosyon ve sponsorluk bedellerini, … şirketine ciro primi faturası keserek bedelsiz ürün almak ve bedelsiz olarak bir kısım (bardak, masa vb.) malzeme almak suretiyle tahsil ettiği anlaşılmıştır. …Şirketinin aldığı, malen tahsil ettiği tutarlar toplamı 4.507.152,52TL’si ciro primi ve katkı payı 486.323,10TL’si demirbaş ve malzeme olmak üzere toplam 4.993.475,62TL olduğu tespit edilmiştir.
BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN
1. —… şirketinin ticari defterlerindeki verilere göre, dava dışı … A.Ş ile … Şirketi arasında işyeri kirası, Alkollü İçki satışı kapsamında ticari ilişki olduğu dava tarihi itibariyle kaydi olarak 1.592.040,854TL dava dışı … A.Ş’nin… şirketinden alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
2. — …şirketinin ticari defterlerindeki verilere göre, dava dışı … Ltd. şti. İle…Şirketi arasında Alkollü İçki satışı kapsamında ticari ilişki olduğu dava tarihi itbariyle kaydi olarak 455.906,51TL dava dışı … Ltd. Şti’nin … şirketine borçlu olduğu tespit edilmiştir.
3. Davacı – karşı davalının, ticari defter kayıtlarına girdiği halde fiktif. Olabileceği değerlendirilen,(örneğin; 30.06.2019 Tarih ve… Nolu yevmiye kaydı incelendiğinde ortaklar cari hesabına … hesabına sanki 278.020,85.TL borç para alınmış gibi ve karşı hesabında ise satılan malın maliyeti hesabına 278.020,85TL eklenmek suretiyle yapılan dayanak belgesi olmayan kayıt)
tutarların çıkarılması sonucu, davacı – karşı davalının şirket kayıtlarında gören kayden borçlalacaklı görünmemesine rağmen şirkete 156.733,01TL borçlu olabileceği tespit edilmiştir. Söz konusu tutara davacı – karşı davalının 250.000,00TL sermaye borcunun eklenmesi sonucunda davacı – karşı davalının 406.733,01TL şirkete borçlu olabileceği hesaplanmıştır.
4. — Davalı – karşı davacının banka hesabından yapılmış ve ticari defter kayıtlarına girmemiş olan ödemelerinin eklenmesi, ticari defter kayıtlarına girdiği halde fiktif olabileceği değerlendirilen tutarların çıkarılması sonucu, davalı – karşı davacının şirket kayıtlarında gören kayden 868.835,66TL alacaklı görünmesine rağmen 401.746,39TL alacaklı olabileceği tespit edilmiştir. Söz konusu tutardan davalı – karşı davacının 250.000,00TL sermaye borcunun düşürülmesi sonucunda davalı – karşı davacının 151.746,39TL şirketten alacaklı olabileceği hesaplanmıştır.
5. Davalı Karşı Davacı …’in müşteki olduğu, …Cumhuriyet Başsavcılığı’na yaptığı şikayet kapsamında alınan – ve Bilirkişi S.M.M.M …tarafından tanzim olunan 01.11.2019 tarihli raporda da tespit olunduğu üzere, dosyaya sunulu bilgi ve belgelere göre Davacı – Karşı Davalının yetkilisi olduğu … Ltd. Şti’nin çalışanı …’a Konser ve etkinliklerde sahne alan muhtelif sanatçı ve müzik gruplarına ödenmesi gereken tutarların …’ın elden ve nakden teslim edildiği ve bu bedellerin ödenip ödenmediği ve ödeme makbuzlarını şirkete getirilmediği anlaşılmaktadır.
… Cumhuriyet Savcılığı tarafından alınan bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere …’ın elden aldığı ve şirket defterlerine kaydedilmeyen tutarların 876.891,00TL olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle, kasa hesabından 331 ortaklara borçlar hesabına borç kaydedilen ve hatta Davalı Karşı davacı … tarafından Bankaya yatırılan 159.450,00TL tutarın da 2292 yevmiye maddesi ile kasadan yatırılmış gibi gösterilerek kasa bakiyesinin düşürülmeye çalışıldığı izlenimine varılmıştır.
SONUÇ :
Dava dosyası, dosyaya sunulan bilgi ve belgeler ile dava konusu şirketin ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu, açıklanan gerekçelerle yüce mahkemenin kabulü halinde,
1. Dava konusu…Limited Şirketinin ibraz olunan ticari defterlerinin açılış ve kapanış noter tasdiklerinin tam olduğu, ticari defterlerinin de sahibi lehinde delil vasfına haiz olduğu,
2. Dava konusu… Limited Şirketinin, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinin 03.07.2018 tarihli 9612 sayılı nüshasının 210, 211 ve 212. Sayfasında ilan olunan ana sözleşmesinin “Şirketin İdaresi” başlıklı 7. maddesine göre aksi karar alınıncaya kadar Davacı … ile davalı … şirketi müştereken temsile yetkili oldukları, Şirket müdürlerinin yetki ve sorumluluklarına dair, 6102 sayılı TTK’nın 367, 371 ve 629. maddeleri mucibince tescil ve ilan olunmuş bir iç yönerge olmadığı, Bu itibarla her iki ortak/müdür şirketin bilcümle iş ve işlemlerinden birlikte, müşterek ve müterafik olarak sorumlu olduğu,
3. …’in şirket müdürü olarak … isimli şahsa yapılan şiddet eylemini desteklediği ya da açıkça rıza gösterdiği yönünden dosyaya sunulu bilgi ve belgeler yönünden bir kanaat edinilememiş olup bu durumun şirketi zarara uğrattı yönünde dosya içerisinden tespit yapılmasının mümkün olmadığı,
4. Davalının iç denetim sistemi oluşturmak için yaptırdığı denetim faaliyetinden ötürü davalının şirket kayıtlarını izinsiz olarak üçüncü kişilere açmış olduğu konusu irdelendiğinde, pay sahibinin ve/veya müdürün bilgi alma ve inceleme hakkının kullanımı açısından TTK’nın yukarıda açıklanan hükümlerine uygun şekilde talepte bulunulmadığı, buna karşın söz konusu raporun hazırlatılmış olmasının şirketin maddi zararına sebep teşkil etmediği,
5. Yine Davalının iç denetim sistemi oluşturmak için yaptırdığı denetim faaliyetinden ötürü davalının şirket kayıtlarını izinsiz olarak üçüncü kişilere açmış olduğu konusu irdelendiğinde, söz konusu iç denetim raporunun içeriğinin uygulama açısından TTK md. 625 bağlamında limited şirket müdürünün “Şirketin yönetimi için gerekli olduğu takdirde, muhasebenin, finansal denetimin ve finansal …
planlamanın oluşturulması” görevinin yerine getirilmesi olarak kabul edilebileceğinin Sayın Mahkemenin esas ve nihai takdirlerinde olduğu,
6…. Şirketi, …A.Ş ve… A.Ş arasındaki 01.06.2018 tarihli “MİKTARLI TAAHHÜTLÜ SATIŞ SÖZLEŞMESİ” kapsamında … Dağıtım A.Ş adına ürün satışı ve tesliminin …A.Ş’nin bölge bayisi olan …şirketi tarafından yapılacağı kararlaştırılmış olup, Ş… Şirketinin söz konusu promosyon ve sponsorluk bedellerini, … şirketine ciro primi faturası keserek bedelsiz ürün almak ve bedelsiz olarak bir kısım (bardak, masa vb.) malzeme almak suretiyle tahsil ettiği anlaşıldığı, … Şirketinin malen tahsil ettiği tutarlar toplamı 4.507.152,52TL’si ciro primi ve katkı payı 486.323,10TL’si demirbaş ve malzeme olmak üzere toplam 4.993.475,62TL olduğu tespit edildiği,
7. … – … ortak … IBAN numaralı hesaba yatan tutarların 13.409.000,00TL’lik kısmının … ve … tarafından yatırıldığı, 1.280.000,00TL’nin ise … ve Yetkilisi olduğu … Ltd. Şti tarafından yatırıldığı, hesap hareketlerinde kimin tarafından yatırıldığı noktasında açıklık olmayan 3.507.549,00TL’nin ise eşit olarak dağıtılarak yarısının … diğer yarısının da … tarafından yatırıldığının kabulü ile 15.162.775,50TL’nin … 3.033.774,50TL’nin … tarafından yatırıldığı,
8… şirketinin ticari defterlerindeki verilere göre, dava dışı … A.Şile … Şirketi arasında işyeri kirası, Alkollü İçki satışı kapsamında ticari ilişki olduğu dava tarihi itibariyle kaydi olarak 1.592.040,854TL dava dışı … A.Ş’nin…şirketinden alacaklı olduğu buna mukabil davacı karşı davalının yöneticisi olduğu dava dışı … Ltd. Şti. ile…Şirketi arasında da Alkollü İçki satışı kapsamında ticari ilişki olduğu dava tarihi itibariyle kaydi olarak 455.906,51TL dava dışı … Ltd. Şti’nin … şirketine borçlu olduğu,
9. Davalı – karşı davacı…in 151.746,39TL …Şirketinden alacaklı olduğu, buna mukabil davacı karşı davalı …’in 406.733,01TL … Şirketine borçlu olduğu,
10.Davalı Karşı Davacı …’in müşteki olduğu,…Cumhuriyet Başsavcılığı’na yaptığı şikayet kapsamında alınan ve Bilirkişi S.M.M.M… tarafından tanzim olunan 01.11.2019 tarihli raporda da tespit olunduğu üzere, dosyaya sunulu bilgi ve belgelere göre Davacı – Karşı Davalının yetkilisi olduğu … Ltd.Şti’nin çalışanı …’a Konser ve etkinliklerde sahne alan muhtelif sanatçı ve müzik gruplarına ödenmesi gereken tutarların …’ın elden ve nakden teslim edildiği ve bu bedellerin ödenip ödenmediği ve ödeme makbuzlarını şirkete getirilmediği,…Cumhuriyet Savcılığı tarafından alınan bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere …’ın elden aldığı ve şirket defterlerine kaydedilmeyen tutarların 876.891,00TL olduğu, Bu nedenle, kasa hesabından 331 ortaklara borçlar hesabına borç kaydedilen ve hatta Davalı Karşı davacı … tarafından Bankaya yatırılan 159.450,00TL tutarın da… yevmiye maddesi ile kasadan yatırılmış gibi gösterilerek kasa bakiyesinin düşürülmeye çalışıldığı izlenimine varıldığı sonuç ve kanaatine varılmıştır” şeklinde görüş bildirildiği görülmüştür.
Asıl dava … tarafından …’e karşı açılmış olup, davanın konusu TTK 630/2 Maddesi uyarınca şirket yöneticisinin yönetim hakkının ve temsil yetkisinin kaldırılmasına ilişkindir. Karşı dava … tarafından …’e karşı açılmış olup, karşı davanın konusundan birincisi TTK 630/2 Maddesi uyarınca şirket yöneticisinin yönetim hakkının ve temsil yetkisinin kaldırılmasına ilişkindir, karşı davada diğer talep …’in şirketi zarara uğrattığı iddiasıyla TTK 553 . Maddesi kapsamında açılan şirket yöneticisinin sorumluluğuna dayalı tazminat istemine ilişkindir. Karşı davacı … 20.000 TL’lik tazminatın …’den tahsili ile tazminatın ortaklığa yani …Ltd. Şti’ne ödenmesine istemektedir.
Karşı davada dava konusu yapılan …’in şirketi zarara uğrattığı iddiasıyla tazminat istemine ilişkin değerlendirme yapıldığında TTK 553. Maddesine göre şirket müdürünün kusuruyla şirkete zarara uğrattığının dava açan tarafından ispatlanması gerekmektedir. Mülga TTK’da bu tür davalarda hakkında dava açılan yönetici kusurlu olmadığını ispat etmesi gerekirken yeni TTK’da kusuru ispat yükü yer değiştirilerek davayı açan ve iddia eden tarafa ispat yükü yüklenmiştir. Karşı davalı tarafından gösterilen tüm deliller toplanmış, şirkete ait ticari defter ve belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve alınan rapor dosyaya bırakılmıştır. Karşı dava dilekçesinde zarara dayanak olarak gösterilen eylemler sanatçılara toplamda 2.559.065,50 TL ödenmesine rağmen bu harcamaları 1.786.767,33 TL miktarı ile ilgili kısmın belgesinin bulunmadığı, söz konusu sanatçıların menajerleri para ödenmesi hususunun … tarafından yapıldığı bildirilmiş olup, yukarıda da özetlendiği üzere dava konusu …Ltd. Şti iki ortaklı olup, ortakları … ve …’dir .yine şirketin temli yetkisi incelendiğinde, iki ortağın da müştereken yetkili oldukları görülmektedir. …’e ait …Ltd. Şti’nin sigortalı çalışanı olan …’ın …Ltd. Şti’de de çalıştığı, bu duruma …’in de müştereken yetkili olmasına rağmen karşı çıkmadığı, sanatçılara ödenmek üzere … ve Babası tarafından da elden …’a para verildiği, …’a elden para verilmesi nedeniyle yine müşterek yetkili …’in bu husustaki denetim yetkisini de kullanmadığı anlaşılmakla …’in de kusurunun bulunduğu görülmektedir. Karşı davacı taraf …’in şirketi kusuruyla zarara uğrattığına ilişkin iddiasını ispatlayamadığı gibi kaldı ki kendisinin de müştereken yetkili olmasına rağmen iddia ettiği olaylara karşı çıkmadığı ve kendisinin onayıyla da yapılması nedeniyle karşı davadaki tazminat isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
Asıl dava ve karşı davadaki taleplerden biri de şirket müdürünün azli istemine ilişkindir. TTK 630.maddesine göre “her ortak haklı sebeplerin varlığında yöneticileri yönetim hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılmasını veya sınırlandırılmasını mahkemeden isteyebilir. Yöneticinin özen ve bağlılık yükümü ile diğer kanunlardan şirket sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini ağır bir şekilde ihlal etmesi veya şirketin iyi yönetimi için gerekli yeteneği kaybetmesi haklı sebep olarak kabul olunur” denilmektedir.
…Ltd. Şti iki ortaklı olup, ortakları … ve …’dir. Şirketin yetkisi ise müştereken olmak kaydı ile bu iki ortağa aittir. Taraflara ait dava dilekçesi ve cevap dilekçeleri birlikte değerlendirildiğinde … kendine ait olan … markasını koyarak söz konusu şirket bünyesinde işletime açıldığı, …Ltd. Şti’nin faaliyet gösterdiği gayrimenkulün ise diğer ortak …’in babası olan …’e ait …A.Ş’nin mülkiyetinde olduğu, …Ltd. ŞTi’nin söz konusu gayrimenkule …A.Ş’den kiraladığı anlaşılmaktadır. …’in ortağı ve yetkilisi olan dava dışı…Ltd.Şti’nin sigortalı çalışanı olan …’ın, …Ltd. Şti’de çalıştırıldığı, iddiaya göre de sanatçılara ve menajerlere ödeme yapılması için …’a bir miktar para verildiği, davalı taraf iddiasına göre …’ın yapmış olduğu ödemelerle ilgili makbuz vs almadığı iddia edilmektedir. Davalı-karşı davacı …’in babası olan …’in , …’a tokat atması üzerine taraflar arasındaki uyuşmazlığın şiddetli bir şekilde ortaya çıktığı ve devam ettiği, …’ın twitter hesabından yaşanan olayların..in olmadığı, malsahibi …’ın malsahibinden kaynaklı olduğunun bildirildiği, davacı …’in sahibi olduğu …’in twitter hesabından ise 30/05/2019 tarihinde yapılan açıklamada söz konusu yaşanan olay nedeniyle… ekibi olarak mekandan markanın çekildiğini ve alandan ayrıldıklarını bildirdiği, davacı vekilinin dilekçelerinde, ..n önemli unsurunun … markası olduğu, bu markanın tanınırlığından dolayı …Ltd. Şti’nin müşteri potansiyeli kazandığı ileri sürülmüş olup, …Ltd. Şti’nin temsilcisi olmayan …’in yine …Ltd. Şti’nin çalışanı olmayıp , …Ltd. Şti’nin çalışanı olan …’a karşı girişmiş olduğu darp olayı nedeniyle, … hakkında bu darp nedeniyle başlatılan savcılık soruşturması ve akabinde açılan Asliye Ceza Mahkemesine ait dosya olmasına rağmen , söz konusu dosyaların neticelenmesi beklenilmeden , davacının …Ltd. Şti’nin en önemli unsuru olduğunu belirttiği … markasını işletmeden çekerek ayrıldıklarını kamuoyuna duyurması nedeniyle bu aşamadan itibaren şirketin işleyişinin sekteye uğradığı hatta taraf beyanlarına göre bir nevi kapanmaya gittiği anlaşılmıştır. Taraflar arasında darp olayından sonra çok sayıda çeşitli hususlarda soruşturma dosyaları açılmış olup, davalı taraf iddiasına göre, davacı …’in … Şirketi ile kendine ait … arasında muvazaalı alacak borç ilişkisi yarattığı ve takip başlattığı iddia etmiş olup bu takip neticesinde …Ltd. Ştide fiili hacizler yapıldığı, icra dosyasından gönderilen ödeme emrine yetkinin müşterek kullanılmasına rağmen sadece …’in itiraz ettiği, diğer müşterek yetkili temsilci olan …’in itiraza onay vermediği, alacaklı… ile …’in sahibi olduğu borçlu…Ltd. ŞTi’nin avukatlarının nizalı bir durum olmasına rağmen karı koca oldukları bu hususta da avukatlar hakkında soruşturma yürütüldüğü, darp olayını gerçekleştiren tarafın şirket yetkililerinden … olmayıp …’in babası … olması nedeniyle, babasının giriştiği darp eyleminin sorumluluğunun …’e yüklenemeyeceği, darp olayıyla ilgili olarak, … tarafından savcılığa şikayet edilmesi üzerine … hakkında Asliye Ceza Mahkemesinde kamu davası açıldığı, …’in müdürlükten azli için yeterli neden olmadığı, …’in müdürlükten azli istemi değerlendirildiği ise , olayın akabinde işletmenin en önemli unsurlarından olduğunu iddia ettiği… markasının işletmeden çekerek işletmeden ayrıldıklarını belirtmesi, basına yaptığı açıklamalarda markasını çekerek işletmeden ayrıldığını kamuoyuna duyurması ayrıca …Ltd. Şti tarafından …’in yetkilisi ve ortağı olduğu…Ltd. ŞTi hakkında başlatılan icra takibi neticesinde , …Ltd. Şti’de haciz yapıldığı, alacaklı …Ltd. Şti ile borçlu …Ltd. Şti’nin vekillerinin (aynı icra dosyasında ) karı koca oldukları, bu durumun şikayete konu olduğu, …Ltd. Şti hakkında yapılan icra takiplerinde yetkinin müşterek olmasına rağmen sadece … tarafından itiraz edilmesi mahkemece müşterek diğer yetkilinin imzanın tamamlanması hususunda ara kararı alınmasına rağmen bu eksikliğin giderilmediği ve onayın verilmediği gibi hususlar değerlendirildiğinde davacının …’in müdürlük görevinden azli için gerekli ve yeterli neden bulunduğu kanaatine varılarak asıl davanın reddine, karşı dava yönünden ise karşı davacının tazminat isteminin reddine, karşı davacını diğer talebinin kabulü ile …’in müdürlük görevinden azline aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
A-Asıl Dava Yönünden
1-Asıl davanın reddine,
2-Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacı-karşı davalı …’den alınarak davalı-karşı davacı …’e verilmesine,
3-Davacı … tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Gider avansından kullanılmayan kısın karar kesinleştiğinde resen ilgilisine iadesine,
5-Bu dava sebebiyle 80,70 TL maktu karar ve ilam harcı alınması gerektiğinden peşin alınan 44,40 TL’nin mahsubu ile kalan 36,30 TL harcın …’den alınarak hazineye irat kaydına,
B-Karşı dava yönünden
1-Karşı davacının tazminat talebinin reddine,
2-Karşı davacının diğer talebinin kabulü ile, davacı – karşı davalı …’in …Tİcaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarası ile kayıtlı… Limited Şirketi’ndeki müdürlük görevinden azline,
3-Karşı davacının tazminat isteminin reddi nedeniyle 5.100,00 TL vekalet ücretinin karşı davacı …’den alınarak karşı davalı …’e verilmesine,
4-Karşı davacının diğer talebinin kabulü nedeniyle 5.100,00 TL vekalet ücretinin …’den alınarak …’e verilmesine,
5-Karşı davacı tarafından yapılan 1.230,00 TL tebligat ve tezkere gideri olan yargılama giderinin kabul ve red oranı dikkate alınarak takdiren 615,00 TL’sinin …’den alınarak …’e verilmesine,
6-Gider avansından kullanılmayan kısın karar kesinleştiğinde resen ilgilisine iadesine,
7-Bu dava sebebiyle 80,70 karar ve ilam harcı alınması gerektiğinden peşin yatırılan 342,00 TL’den mahsubu ile fazla alınan 261,30 TL’nin karar kesinleştiğinde karşı davacı ……’e iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 09/06/2022

Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır

¸