Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/323 E. 2020/474 K. 16.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/323 Esas
KARAR NO : 2020/474
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 24/05/2019
KARAR TARİHİ : 16/10/2020

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 17.08.2015 tarihinde … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın Iğdır istikametinden … Belediyesi istikametine dönüş yaptığı esnada … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın Iğdır İstikametinden Karakoyunlu istikametine seyir halinde iken önündeki araç olan … plakalı araca arkadan çarpması neticesinde savrularak … sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarpması sonucu çok taraflı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza ile ilgili olarak uzman polis memurları tarafından düzenlenen kaza Tespit Tutanağı ile işbu kazanın oluşumunda … plakalı araç sürücüsünün 2918 Sayılı KTK madde 52/1-c maddesini ihlalden asli ve tam kusurlu olduğu diğer araç sürücüsünün kusurunun olmadığının tespit edildiğini, kazaya karışan … plakalı araç Müvekkili … Sigorta A.Ş. nezdinde … poliçe numaralı Kasko Poliçesi ile sigortalı olduğunu, kaza sebebi ile … plakalı araçta 10.008,99 TL maddi hasar meydana geldiğini, işbu zarar Kasko Sigorta Poliçesi Genel Şartları uyarınca müvekkili şirket tarafından karşılandığını, uyuşmazlık konusu kazanın oluşumunda asli ve tam kusurlu olan … plakalı araç davalı … Sigorta A.Ş. nezdinde … poliçe numaralı Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, … plakalı aracın kazanın oluşumunda asli ve tam kusurlu olduğundan müvekkili şirket sigortalısına ödediği tazminat miktarı için davalı … Sigorta A.Ş.’ne rücu etmiş olup, davalı şirketin kazanın oluşumunda … plakalı araç sürücüsünün kusurunun olmadığını iddia ederek ödeme yapmadığını, ancak meydana gelen kaza da kusursuz olduğu iddiasını da ispatlayamadığını, bunun üzerine … İcra Müdürlüğü’nün 2017/… E. Sayılı dosyasında ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin haksız ve kötü niyetli olarak takibe itiraz ettiğini belirterek … İcra Müdürlüğü’nün 2017/ … E. Sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, davalı Borçlu aleyhine %20 ‘den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından … İcra Müdürlüğü’nün 2017/… E. Sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını, müvekkili şirket tarafından süresinde itiraz edildiğini, itiraz tarihinden itibaren 1 yıl hak düşürücü süre içinde dava açılmadığını, söz konusu icra takibinin 26.04.2017 yılında açıldığını, itirazın iptali davasının ise 24.05.2019 tarihinde açıldığını, bu arada herhangi bir usuli işlem yapılmadığından alacağın zamanaşımına uğradığını, dava dilekçesi ile 17.08.2015 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle kasko sigortalısına ödenen tazminatı, … Sigorta A.Ş. ‘de Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalı olan … plakalı aracın kazada kusurlu olduğundan bahisle müvekkili şirketten talep edildiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte … plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde … sayılı Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesinin mevcut olduğunu, teminatlarının poliçenin ön yüzünde kayıtlı olup sorumluluklarının genel ve özel şartlar dahilinde poliçede yazılı limit ile sınırlı olduğunu, ayrıca trafik sigortasından tazminat talep edilebilmesinin öncelikli şartın; poliçeye konu aracın kazada kusurlu olması olduğunu, kazanın oluş şekline bakıldığında sigortalıya ait aracın kusurunun bulunmadığını, bu nedenle davacı tarafın talebine karşı sorumluluklarının bulunmadığını, davacı tarafından icra takibine ödeme tarihinden itibaren faiz işletilmiş ise de davacının dosyaya müvekkili şirketi temerrüde düşürüldüğüne dair herhangi bir evrak sunmadığını, davacı tarafça icra inkar tazminatı talep edilmiş ise de kesinleşmiş ve likit bir alacak olmadığından bu talebin reddedilmesinin gerektiğini belirterek davanın hak düşürücü süre geçmesi nedeniyle öncelikle zamanaşımı bakımından reddine, esasa girilmesi halinde sigortalısının kusursuz olması sebebiyle davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava , trafik kazasından kaynaklı olarak meydana gelen ve kasko poliçesi kapsamında ödenen zararın TTK 1472 kapsamında davalıdan tahsili istemine ilişkin olarak başlatılan takibe yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili tarafından sunulan 16/09/2020 tarihli dilekçe ile; davacı … ile davalı … birleşmiş olup tarafların ticaret ünvanının … A.Ş olarak değiştiğini, alacaklı ve borçlunun aynı tüzel kişi olduğunu, alacaklı ve borçlu sıfatları birleştiğinden borcun sona erdiğini beyan ettiği, somut olayda da gönderilen dilekçenin e- imzalı olduğu, e-imzasının geçerli olduğu tespit edilmiştir .
Tarafların ticaret sicil kayıtlarının TTSG den çıkartılarak incelenmesinde davacı ve davalı şirketlerin her ikisinin de … Sigorta AŞ ye devri ile birleştiklerinin tespit edilmiştir.
6098 sk m 135/1 de alacaklı ve borçlu sıfatlarının aynı kişide birleşmesiyle borcun sona ereceği hükmü düzenlenmiştir.
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde; davacı ve davalının … Sigorta AŞ’ye devri ile şirket birleşmelerinin gerçekleştiği, davacı ve davalının aynı tüzel kişilik çatısı altında oldukları anlaşılmış olup, alacaklı ve borçlu sıfatının yeni ünvan olan … Sigorta AŞ’de birleşmesi nedeniyle borcun sona erdiği anlaşıldığından karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen sebep ve gerekçelere göre;
1-Borçlu ve alacaklı sıfatları birleştiğinden karar verilmesine yer olmadığına ,
2-Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
3-Davacı ve davalı tarafça tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın ilgilisine iadesine,
4-Bu dava sebebiyle 54,40 TL karar ve ilam harcı alınması gerektiğinden peşin alınan 193,92TL den mahsubu ile fazla alınan 139,52TL nin davacı tarafa iadesine,
Tarafların yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 16/10/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır