Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/284 E. 2019/641 K. 01.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/284 Esas
KARAR NO: 2019/641

DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 01/02/2013
KARAR TARİHİ: 01/07/2019

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalıya akü şarj cihazı gibi malzemeleri sattığını bedelin ödenmediğini bunun üzerine davalı hakkında icra takibi başlatıldığını davalının takibe haksız itirazda bulunduğunu beyanla itirazın iptali, takibin devamı davalının %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmilini talep etmiştir.

SAVUNMA VE KARŞI TALEP: Davalı vekili davaya karşı vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; akü bedellerinin kısmen ödendiğini, akülerin müvekkiline zamanında teslim edilmediğini bu nedenle 3 firmalar nezdinde gecikme cezasına maruz kaldıklarını, gecikme cezasının alacaktan mahsubu gerektiğini ayrıca akülerin bir bölümünde gizli ayıplar olduğunu bu nedenle ayıplı malların bedelininde alacaktan düşülmesi gerektiğini beyanla haksız açılan davamın reddine davacının haksız takip yapması nedeniyle %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesi, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmilini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE :
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Dava; Davacı tarafından davalı aleyhine 28.12.2012 tarihinde 249.056,23-TL asıl alacak ve 90-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 249.146,23-TL’nin takip tarihinden itibaren işleyecek değişen oranda avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili için icra takibi başlatıldığı, davalı tarafından takibe konu edilen 80.656,55-TL lik kısmına ve faize itiraz edildiğinden İİK.nun 67. maddesine göre açılan itirazın iptali davasıdır.
Deliller; Dosya münderecatı, bilirkişi incelemesi.
İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası Mahkememize… Esas olarak kaydedilmiş, Mahkememiz … Esas sayılı dosyasından 28/12/2015 tarihinde … Karar numarası verilen ilam, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 16/12/2017 tarih ve 2016/12327 Esas 2017/1186 Karar sayılı ilamıyla ” Taraflar arasında geç teslim halinde cezai şart ödeneceğine dair bir sözleşme hükmü bulunmamaktadır. Kaldı ki davacının, malları geç teslim edeceğine dair bildirimlerine karşı davalı tarafça ihtirazı kayıt ileri sürülmemiş ve mallar ihtirazı kayıtsız teslim alınmıştır. Davalının dava dışı 3. kişilerle arasındaki sözleşmeden kaynaklanan cezai şartı davacı alacağından mahsubu doğru değildir. Mahkemece bu yön gözetilmeden delillerin değerlendirilmesine yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.” bozulmuş, bozma sonrasında Mahkememizin … Esasına kaydedilerek bozmaya uyulmuştur.
Tüm deliller toplandıktan sonra talimat yolu ile incelenen davalı defterleri yönünden bilirkişi tarafından verilen raporda özetle, davalı defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin zamanında yaptırıldığını icra takibine konu edilen faturaların davalı defterinde kayıtlı olduğunu, davalının davacı yana düzenlediği … ve… nolu iade faturalarının davalı kayıtlarında yer aldığını, dava tarihi itibariyle davalının davacıdan 5266,59-TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Tüm deliller toplandıktan sonra mahkememizce dosya konusunda uzman Hukukçu, Mali Müşavir ve Elektrik mühendisine tevdi ile rapor aldırılma yoluna gidilmiş bilirkişi tarafından verilen 30.12.2013 tarihli raporda özetle; incelenen davacı şirket kayıt ve defterlerinin noter açılış ve kapanış tasdiklerinin yaptırıldığını defterlerin TTK. ve HMK. hükümlerine uygun tutulduğu sahibi lehine kesin deil olma vasfı taşıdığı defter ve kayıtlara göre davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 249.056,25-TL alacaklı bulunduğu, Kocaeli … Asliye Hukuk Mahkemesinin … d.iş dosyasında arızalı ve ayıplı olduğu iddia edilen akülerin şarj ile ilgili incelemeye ilişkin eksik ve yetersiz bilgilerin akülerin şarj olamadığı, kusurun varlığı için yeterli bilginin bulunmadığını, 30 adet … cinsi akülerin 12 tanesinin imalat yılının 2012 olduğu, bu akülerin garanti kapsamında olması gerektiğini, 18 adet akünün ise imalat yılının 2008,2009 olması nedeniyle yine 3 adet …Ah lityum akülerin imalat yılının 2006,2007 yılları olması nedeniyle bu akülerin 2012 yılında davacı tarafından davalıya satışının yapıldığının kanıtlanması gerektiğini, bunların dava konusu olmayan eski aküler olabileceğini, dosyada ayıpla ilgili süresinde muayyene yapılması ile ilgili bir bilginin olmadığını, akülerdeki hatanın davalı tarafından aşırı şarja maruz bırakılmasından kaynaklanabileceğini, aküde şişme oluşturabileceğini, Kocaeli …Asliye Hukuk Mahkemesinde …d.iş dosyası ile yapılan incelemenin dava konusu olmayan aküler üzerinde yapılmasının ihtimal dahilinde olduğunu, akülerin geç teslimi nedeniyle davalının … A.Ş. ye gecikme cezası ödediğini iddia ettiğini, ödenen gecikme cezası miktarı 51.310,63-TL olmakla birlikte davalının piyasadan akü temini imkanı bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiğini beyan etmişlerdir.
Dava dışı …şirketinin mahkememizce gönderilen müzekkereye vermiş olduğu, 08.04.2014 tarihli cevabi yazıda davalı standart depo ile …şirketi arasında akü tedarik sözleşmesine istinaden akülerin geç teslimi nedeniyle 28.307,75-USD (51.310,63-TL) gecikme cezası kesilerek tahsil edildiğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
İtirazlar üzerine bilirkişi kurulundan alınan 24.09.2014 tarihli ek raporda özetle;… A.Ş. nin 8.4.2014 tarihli müzekkere cevabına göre gecikme nedeniyle cezai şartın sözleşme maddesine uygun olarak hesaplandığının bildirildiğini, davalının ödediği gecikme cezası ile davacının aküleri geç teslimi arasında illiyet bağı olduğunu, ancak piyasada akü temin edilebilip edilemeyeceğinin araştırılması gerektiğini beyan etmişlerdir.
Bilirkişi kurulundan alınan 2. ek raporda özetle, bilirkişi vasıtasıyla incelenen 30 adet aküden 12 adet akünün imal yılının 2012, 18 adet akünün imal yılının 2008-2009 yılı ve 3 adet akünün imal yılının 2006-2007 yıllları olduğunu, davalı vekilinin müvekkiline eski akü verildiğini ispatlayacak dosyada delil ya da belge bulunmadığını, öte yandan 2012 üretim yılına ait akülerde açık ve gizli ayıp bulunduğuna ilişkin dosyada delil yada belge bulunmadığını akülerdeki hatanın aşırı şarja maruz bırakılması nedeniyle aküde şişme oluşabileceğini bununda kullanım hatası olabileceğini zira 12 adet akünün davalı tarafından 2012 yılının Ağustos ve Eylül ayında alınmasına rağmen 2013 yılının Ocak ayında davacıya gönderildiğini, ancak davalının aküde ayıp olması halinde bunu TTK.nun hükümlerine göre 8 günlük süre içinde kontrol edip iade etmesi gerektiğini, süresinde iade etmediği gibi akülerde imalat hatası olduğuna dair bir tespit yapılma ihtimali olmadığı belirtilmiştir.
04.02.2011 tarih, 27836 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı TBK’nun 219. Maddesinde satıcı, alıcıya karşı herhangi bir suretle bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebi ile sorumlu olduğu gibi, nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan, maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumlu olur, satıcı bu ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumludur.
6102 sayılı yasanın 23. Maddesinde “Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanununun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrası uygulanır.”
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun 27/06/2003 tarih ve 2001/1 E. 2003/1 K. sayılı ilamında da açıklandığı üzere; bir faturayı alan kişi aldığı tarihten itibaren 8 gün içinde faturanın içerdiği bilgilere itiraz etme hakkına sahiptir. Aksi takdirde faturanın içeriğini kabul etmiş sayılır. Mülga 6762 sayılı TTK 23/2 ve 6102 sayılı TTK 21/2 ‘de bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren 8 gün içinde faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamış ise bu içeriği kabul etmiş sayılır. TTK ve Vergi Usul Kanununa göre fatura düzenlemek zorunlu olup, 213 sayılı VUK 231/5 yedi gün içinde düzenlenir. Bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturalar hiç düzenlenmemiş sayılır, hükmü uyarınca icra takibine konu edilen faturaların davalı defterinde kayıtlı olduğu, davalının davacı yana düzenlediği 21303 ve 21453 nolu iade faturalarının davalı kayıtlarında yer aldığı, davacının davalıya eski akü verildiğini ispatlayacak dosyada delil, belge bulunmadığı, 2012 üretim yılına ait akülerde açık ve gizli ayıp bulunduğuna ilişkin dosyada delil yada belge bulunmadığı ve davalı tarafça 6098 sayılı TBK’nun 219. Maddesi ve 6102 sayılı yasanın 23. Maddesinde belirtilen 2 ve 8 günlük sürelerde ayıp ihbarının yapılmadığı, akülerdeki hatanın aşırı şarja maruz bırakılması nedeniyle aküde şişme oluşabileceği dolayısıyla kullanım hatası olabileceğinden gizli ayıptan da söz edilemeyeceği, 12 adet akünün davalı tarafından 2012 yılının Ağustos ve Eylül ayında alınmasına rağmen 2013 yılının Ocak ayında davacıya gönderildiği bu durumda davacının, malları geç teslim edeceğine dair bildirimlerine karşı, davalı tarafça ihtirazı kayıt ileri sürülmediği ve malların ihtirazı kayıtsız teslim alındığı, dava dışı …A.Ş. nin 8.4.2014 tarihli müzekkere cevabına göre gecikme nedeniyle taraflar arasında geç teslim halinde cezai şart ödeneceğine dair bir sözleşme hükmü bulunmadığından davalının dava dışı 3. Kişilerle (davadışı …A.Ş.) arasındaki sözleşmeden kaynaklanan cezai şartın davacı alacağından mahsubu mümkün olmadığından mahkememizce alınan tüm bilirkişi raporları ve Yargıtay bozma ilamı gözönüne alınarak davanın kabulü ile davalının istanbul 27. İcra 2012/28586 esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin 249.056,23 TL asıl alacak, 90,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 249.146,23 TL üzerinden takip tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte devamına karar verilerek aşağıda yazılı olan şekilde karar verilmiştir.

HÜKÜM :
1-Davanın kabulü ile davalının istanbul … İcra … esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin 249.056,23 TL asıl alacak, 90,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 249.146,23 TL üzerinden takip tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte devamına,
2-49.811,24 TL icra inkar tazmnatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 17.019,18 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 132,25 TL harcın düşümü ile eksik kalan 16.886,93 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile maliyeye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul üzerinden hesaplanan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 20.898,77 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafça yapılan ( 132,25 TL peşin harç + ilk masraf 28,05 TL + bilirkişi ücreti 2.450,00 TL + 186,60 TL posta masrafı ) toplam 2.796,90 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
7-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üstünde bırakılmasına, davalı tarafça yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içerisinde Yargıtay Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır