Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/153 E. 2020/314 K. 10.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/153 Esas
KARAR NO : 2020/314

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/03/2019
KARAR TARİHİ : 10/07/2020

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP : Davacılar vekilinin dava dilekçesinde özetle; davalı şirkete ait olan Sakarya İli, Sapanca ilçesi,… Mah. … Ada … Parsel 3.308,40 metrekarelik taşınmazın satışı için müvekkilleri ile satış anlaşması yapıldığı, müvekkillerince satış beledi ile ilgili olarak 15/08/2016 tanzim tarihli olmak üzere 15/10/2016 vadeli 100.000,00-TL, 15/11/2016 vadeli 100.000,00-TL, 15/12/2016 vadeli 100.000,00-TL’ lik toplam 300.000,00-TL bedelli 3 adet senet verildiğini, bu senetlerin bedellinin … araç (250.000,00-TL) ve 50.000,00-TL nakit olarak ödeneceğinin kararlaştırıldığını, bu şekilde yapılan ödeme sonrasında, senetlerin karşılıksız kaldığını beyan ederek; 100.000,00-TL bedelli mezkur üç adet senetten dolayı davalıya borçlu olmadıklarının tespitine ve İstanbul … İcra müdürlüğünün… Esas sayılı takip dosyasının iptaline ve müvekkilleri lehine % 20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıların, müvekkilinin TMSF’ye devredilmesinden önceki süreçte cereyan eden olaylardan bahsetmekte olduklarını, söz konusu olayları ispatlayacak herhangi bir sözleşmenin dosyaya sunulmadığını, anlatılan tüm bu hususları kabul etmediklerini, davacı tarafın basiretli bir tacir gibi davranmadığını beyan ederek; davanın reddine ve alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere davacının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, dava; davacı tarafın takibe konu senetlerin karşılıksız kaldığından bahisle açmış olduğu menfi tespit davasıdır.
Mahkememizce, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası,… Tapu Müdürlüğüne müzekkere yazılarak Sakarya İli Sapanca ilçesi …Mah. … Ada… parsel 3.308,40 metrakare miktarlı taşınmaza ait 20/09/2016 tarih ve… yevmiye numaralı işlem ve bu işleme dair oluşturulan dosyanın bir sureti celp edilmiş ve incelenerek dosyaya konulmuştur.
Mahkememizce dosyaya sunulan Beşiktaş … Noterliğine ait, … yevmiye no’lu Araç Satış Sözleşmesinin incelenmesi sonucunda; satıcının aracını satarak bedelini aldığı görülmüştür.
Mahkememizce, … Tapu Müdürlüğüne müzekkere yazılarak Sakarya İli Sapanca ilçesi… Mah. … Ada … parsel 3.308,40 metrakare miktarlı taşınmaza ait 20/09/2016 tarih ve … yevmiye numaralı işlem ve bu işleme dair oluşturulan dosyanın incelenmesi sonucunda; satıcının taşınmazın bedelini nakden ve tamamen aldığı ifadelerine yer verildiği görülmüştür.
İstanbul …İcra Müdürlüğüne müzekkere yazılarak… Esas sayılı takip dosyası celp edilmiş, dosyanın tetkiki sonucunda davalının, 15/08/2016 tanzim tarihli, 15/10/2016, 15/11 2016, 15/12/2016 vade tarihli 100.000,00-TL tutarlı, keşidecisi davacı şirket, gerçek kişi davacının müşterek ve müteselsil kefil sıfatıyla yer aldığı, lehtarı davalı olan nakden kayıtlı senetleri dayanak yaparak davacılar aleyhine takip başlattığı görülmüştür
Mahkememizce, tarafların tutmakla yükümlü olduğu yasal ve ticari defterler üzerinde mali müşavir bilirkişi ile inceleme yapılarak davaya konu borçlu olunmadığı yönündeki tespiti istenen bonoların tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığı, kayıtlı ise bu senetlerden kaynaklı bedellerin ödenip ödenmediği, senetlerin ticari defterde ne şekilde kayıtlı olduğu hususlarında bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi raporunda özetle; davacı şirketin 2016 yılına ait defterlerinin sene başı tasdiklerinin usulüne uygun yapıldığı; ancak, yevmiye defterinin kapanış tasdikinin olmadığı, davacı tarafça verilen davaya konu senetlerin, davacının defterlerinde yer almadığı, davacının 299.999,66 TL bedelle davalıdan satın aldığı taşınmazın defterlerde yer aldığı, davacı tarafın, davalı tarafın hissedarı aynı zamanda şirket yetkilisinin kardeşine kesmiş olduğu 185.000,00 TL bedelli araç faturasının kayıtlarda yer aldığı, davacı şirketin kayıklarında davalı şirketin yetkilisine eldin yaptığını beyan ettiği 50.000,00 TL ye ilişkin bir kaydın yer almadığı, davalı şirketin 2016 yılına ait defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, davaya konu senetlere defterde yer verildiği, davalı şirketin, davacı şirkete satmış olduğu taşınmazı ilişkin kaydın defterde görüldüğü, davacı tarafın, davalı tarafın hissedarı aynı zamanda şirket yetkilisinin kardeşine kesmiş olduğu 185.000,00 TL bedelli araç faturasının kayıtlarda yer almadığı, davacı şirketin kayıklarında davalı şirketin yetkilisine eldin yaptığını beyan ettiği 50.000,00-
TL ye ilişkin bir kaydın yer almadığı, işlemlerin yakın tarihlerde gerçekleşmiş olması nedeni ile araç satışının, taşınmaz satışı ile bağlantılı olduğu, senetlerin 185.000,00 TL’lik kısmının karşılıksız kaldığı ifade edilmiştir.
HMK’nın 200/1 maddesi uyarınca, “Bir hakkın doğumu, düşürülmesi, devri, değiştirilmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrarı ve itfası amacıyla yapılan hukuki işlemlerin, yapıldıkları zamanki miktar veya değerleri ikibinbeşyüz Türk Lirasını geçtiği takdirde senetle ispat olunması gerekir. Bu hukuki işlemlerin miktar veya değeri ödeme veya borçtan kurtarma gibi bir nedenle ikibinbeşyüz Türk Lirasından aşağı düşse bile senetsiz ispat olunamaz”.
Aynı Kanun’un 201. maddesi uyarınca,”Senede bağlı her çeşit iddiaya karşı ileri sürülen ve senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak veya azaltacak nitelikte bulunan hukuki işlemler ikibinbeşyüz Türk Lirasından az bir miktara ait olsa bile tanıkla ispat olunamaz”.
Belirtilen madde uyarınca senetle ispatı gereken hususlarda usul hukukumuzda senede karşı senetle ispat zorunluluğu ilkesi kabul edilmiştir. Senede bağlı olan her çeşit iddiaya karşı defi ( savunma) olarak ileri sürülen ve senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak veya azaltacak nitelikte bulunan hukuki işlem HMK’nun 200. maddesinde belirtilen miktardan az olsa bile tanıkla ispat olunamaz. Ancak aynı nitelikte bir belge ile ispat edilebilir. Bu nedenle karşı tarafın açık muvafakati olmadıkça tanık dinlenemez.
Somut uyuşmazlıkta; ispat yükü davacılarda olup, dava konusu senetlerin bedelsiz kaldığına ilişkin iddialarının senetle ispatı gerekmektedir. Çünkü bu savunma, noter huzurunda yapılan resmi araç atış senedinde yer alan ödeme kaydını ve memur tarafından yapılan taşınmaz satış evrakında yer verilen bedelini nakden ve tamamen aldım ibaresini hükümsüz kılmaya yöneliktir. Davalının tanık dinletilmesine de muvafakati bulunmamaktadır.
Ayrıca davaya konu 15/08/2016 tanzim tarihli, 15/10/2016, 15/11 2016, 15/12/2016 vade tarihli 100.000,00-TL tutarlı, keşidecisi davacı şirket, gerçek kişi davacının müşterek ve müteselsil kefil sıfatıyla yer aldığı, lehtarı davalı olan senetler, nakden kayıtlıdır. Davacılar mezkur senetleri, taşınmazın devrine ilişkin verdiklerini beyan etmişlerdir; yani davacılar senet ihdas nedeni de talil etmişlerdir. Senetler üzerinde nakden kaydı nedeniyle senedin ihdas nedenini davacılar tarafından talil edildiği, senetlerin taşınmaz satışına ilişkin olarak verildiği ve sonrasında araç devri ve 50.000,00 TL elden nakit ödeme olguları davacılarca yazılı delille ispatlanamadığına mahkememizce karar verilerek, davacılar vekiline, dava dilekçesinde dayanılan yemin delili hatırlatılmış ve davacılar vekilince yemin deliline dayanıldığı beyan edilmekle, ibraz edilen yemin metni davalı şirket yetkilisine tebliğ edilmiş ve huzurda yemin edilmesi akabinde ispatlanamayan davanın ve davalı tarafça talep edilen tazminatın şartları oluşmadığından reddine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının Davasının REDDİNE,
Davalı tarafın icra inkar tazminatı talebinin şartlar oluşmadığından reddine,
2-Alınması gereken 54,40-TL red harcından peşin alınan 5.123,25-TL den düşümü ile arta kalan 5.068,75-TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan
AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 29.450,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmı karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair davacı asil ve davacı vekiline ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/07/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır