Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/151 E. 2019/551 K. 31.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/151 Esas
KARAR NO : 2019/551
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 19/03/2019
KARAR TARİHİ : 31/05/2019

Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesi ile ; Davacı vekili 19/03/2019 tarihli dilekçesinde müvekkili ile karşı taraf arasında 04/10/2018 tarihinde 7.440.000,00TL + KDV bedelli İstanbul Yeni Hava limanı apron tarafında inşa edilecek endüstriyel çamaşırhane binası anahtar teslimi kaba yapı inşaat sözleşmesinin imzalandığını, karşı tarafın bugüne kadar taahhüt ettiği hiçbir işe başlamadığını 07/03/2018 tarihinde de inşaat sahasının yüklenici firma tarafından terk edildiğini bu nedenle ifa imkansızlığının doğduğunu, müvekkili tarafından sözleşmenin noter ihtarnamesi ile fesih edildiğini, sözleşmenin 4.2.maddesi kapsamında avans niteliğinde ödemeler yapıldığını ödemelerin çoğunluğunun çek vermek şeklinde gerçekleştiğini işi yarım bıraktığı için karşı tarafça 24/05/2019 tarihli … seri nolu çekin müvekkiline iade edildiğini, 07/03/2019 tarihinden sonra yüklenicinin yükümlülükleri kapsamında olan iş kalemlerinin iş veren tarafından bizzat yaptırıldığını ve yaptırılmaya devam edildiğini belirterek avans niteliğinde verilen 22/03/2019 vadeli ve 26/04/2019 vadeli her biri 800.000,00TL bedelli olan 2 adet çek ile 11/05/2019 vadeli ve 13/04/2019 vadeli her biri 100.000,00TL bedelli olan 2 adet çek yönünden toplamı 1.800.000,00TL olan çekler yönünden müvekkilinin davalıya borçlu olmadığını tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf dosyaya sunmuş olduğu dilekçelerinde ;davacının dava şartı olan zorunlu arabuluculuğa başvurmadan iş bu davayı açtığını, henüz keşide tarihi gelmeyen 3 adet çekin müvekkilinde olmadığını davacı tarafından keşide edilen çeklerin davacı tarafça sözleşme gereği nakit ödeme yapılmadığı için müvekkilince nakit ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla kullanılan kredileri karşılığı olarak bankalarda bulunduğunu yetkili hamillerinin …, … ve … Bankası olduğunu, davacının dava konusu sözleşmeyi … Bankasından … ‘ın kredi kullanması amacıyla gönderildiğini, bankaya gönderilen sözleşme ile dosyaya sunulan sözleşmenin farklı olduğunu, işe başlanılmadığı iddiasının doğru olmadığını, işin %20’sinin tamamlandığını, 07/03/2019 tarihinde inşaat sahasının terk edildiği iddiasının doğru olmadığını, davacının işi kendisinin durdurduğunu, bu nedenle müvekkillinin söz konusu işte çalışan işçilerin diğer alanlarda istihdam ettiğini, davacının yapılan işte proje değişikliği istediğini, davacının amacının sözleşmeyi fesih etmek olduğunu, davacının projeyi değiştirirken işe fiilen devam edilmesinin mümkün olmadığını, davacının fesih iradesinin dava tarihi itibari ile kendilerine ulaşmadığını, sözleşmedeki 19.madde de yer alan fesih merasimine uyulmadığını, yapılan sözleşme dışı işler ve davacının kusuru nedeni ile yüklenmek zorunda kalınan masraflardan dolayı davacının müvekkiline borçlu olduğunu, davacının sözleşmedeki peşin ödemeleri yapmadığını, davacının nakit ödeme yapmaması nedeni ile müvekkilinin bankadan kredi çekebilmesi için söz konusu çeklerin teminat olarak bankaya verildiğini belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE : Dava menfi tespit istemine ilişkindir.
06/12/2018 tarihde kabul edilen ve 01/01/2019 tarihde yürürlüğe giren 7155 sayılı kanunun 20.maddesi ile 6102 sayılı TTK 5 Maddesinden sonra gelmek üzere eklenen 5/A maddesinde “Bu kanunun 4.maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava acılmadan önce ara bulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır” denilmektedir.
06/12/2018 Tarihden kabul edilen 7155 sayılı kanunun 23 maddesi ile 6325 kanuna 4 bölümden sonra gelmek üzere ” dava şartı olarak arabuluculk” başlığıyla 5 bölüm ve 18/A maddesi eklenmiş olup; 18/A maddesine göre ” davacı, arabulucuk faliyeti sonunda anlaşmaya varılmadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davatiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın dava usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir” denilmektedir.
HMK 114. Maddesinde dava şartları sıralanmış olup son bendinde, diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına da atıf yapıldığı görülmektedir.
HMK 115 Maddesine göre mahkeme, dava şartlarını mevcut olup olmadığını davanın her aşamasınad kendiliğinden araştırır,taraflarda dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirle,mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir denilmektedir.
Davacı dava dilekçesinde bedellerini yazdığı çekler nedeni ile borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Yukarı paragrafta yazılan kanun maddesinin lafzi olarak değil kanunun konuluş amacına göre yorumlanması gerekmektedir. Menfi tespit davasında da konu bir miktar para olup davacı 1.800.000,00TL yapan çeklerle ilgili olarak borçlu olmadığının tespitini istemekdir. Bu nedenle dava açmadan önce zorunlu arabuluculuğa başvurulması dava şartıdır. Davacı taraf dava açmadan önce zorunlu arabuluculuğa başvurmadığından aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda Açıklanan Nedenlerle ;
1-Davacının davasının HMK 114,TTK5/A ve arabulucuk kanunun 18/A-2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine,
2-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 2.725,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
5-Bu dava sebebi ile alınması gereken 44,40TL harcın peşin alınan 30.739,50TL’den mahsubu ile fazla alınan 30.695,10TL’nin karar kesinleştiğinde istek halinde davacıya iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 31/05/2019

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır