Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/853 E. 2022/825 K. 07.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/853 Esas
KARAR NO :2022/825

DAVA:Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:24/09/2018
KARAR TARİHİ:07/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin kayınbabası … ile …’ın Demko salça fabrikasının kuruluşunda beraber hareket ettiklerini, kayınbabasının kuruluş hissedarları olarak birçok hisse senedi aldığını, kayıbabasının elim bir hastalığa yakalanarak vefat ettiğini, tek varisin müvekkilinin eşi …’in olduğunu, bu yüzden iş gereği İstanbula gelmek zorunda olduklarını, 1992 yılında …’in mark bazlı hisselerini ellerinde bulundurdukları hamiline hisse senetlerine çevirdiklerini, bu süre zarfında müvekkilinin eşi … beyin vefat ettiğini, müvekkilinin eşinin vefatından sonra davalı şirkete gittiğini, kendi hisse senetlerinin karşılığını istediğini, kendilerine geri dönüşün yapılacağını söylediklerini, davalı şirkete ulaşmaya çalıştıklarını, davalı şirketin tüm iyi niyet ve çabalarını sonuçsuz bıraktıklarını, davalı şirketin uzun yıllar boyunca müvekkilinin hisset senetlerinin mali karşılığını vermeyerek açıkça sebepsiz zenginleştiklerini, hisse senetlerinin kişilerin haklarına zelal getirmeyeceği Anayasa Mahkemesinin son kararlarıyla da tescillendiğini, hissedarlığın zamanaşımı ile sona ermediğini, hamiline yazılan senetlerin devri için senedin zilyetliğinin devrinin yeterli olduğunu, gelinen aşamada müvekkilinin ciddi hak kayıplarına uğradığını belirterek davanın kabulüne karar verilmesini, hisse senetlerinin hesaplanılmasını, hesaplandığında fazla çıkması halinde dava tarihinden itibaren uygulanacak en yüksek faiz ile kendilerine ödenmesini, mahrum kalınan kar ve her türlü kayıplarının tazmininin hesaplanılmasını, uygulanacak en yüksek faiz miktarı ile kendilerine ödenmesini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretlerinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 14/02/2019 tarihli dilekçesinde talep sonucunu açıklayarak bedelli-bedelsiz hisse senetlerinin şimdiki sermaye miktarı üzerinden karşılığını daha sonrasında (davalı şirketin gerekli evrakları ve bilgileri sunması, bedelin yetkili bilirkişilerce tespit edilmesi sonucu) artırılmak kaydıyla 1.000 TL, Şirket tarafından alım yapıldığı takdirde hisse senetlerini satmayı bu mümkün olmadığı takdirde bundan sonraki her dönem karını, Pay sahipliğinden 1969 – 2019 yılları arası tüm kar dağıtımları, mahrum kalınan kar daha sonrasında (davalı şirketin gerekli evrakları ve bilgileri sunması, yetkili bilirkişilerce tespit edilmesi sonucu) artırılmak kaydıyla 1.000 TL’nin taraflarına ödenmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın esas açısından kabul edilemez olduğunu, Türk Borçlar Kanununun 147/4 maddesi uyarınca beş yıllık zamanaşımına tabi olduklarını, bu sebeple dava konusu alacağın zamanaşımına uğradığını, açılan bu davanın terekeye ilişkin bir dava olduğunu, muris …’in mirasçıları arasında zorunlu dava arkadaşlığı olduğunu, bu sebeple davacının tek başına bu davayı açma yetkisinin bulunmadığını, bu açıdan da davanın reddinin gerektiğini, davacının elindeki hisse senet bedelinin 0,01 TL olduğunu, davacının bu davayı açmakla herhangi bir hukuki yararı bulunmadığını, davacının zarar eder bir durumda olduğunu, davacının talep ettiği en yüksek faiz oranı isteminin de hukuka aykırı olduğunu, davacının müvekkil şirketteki ortaklığının elinde bulunan hamiline yazılı senet miktarı kadar olduğunu, talep ettiği gibi hamilen yazılı senetler dışında herhangi bir hisse değeri ve ortaklı kar payı bulunmadığını belirterek açılan davanın reddini, tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Deliller; İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün göndermiş olduğu davalı şirkete ait ticaret sicil kaydı. Bilirkişi raporları.
Dava, konusu hisse senetlerinin değerinin tespiti ile davacının davalıdan kar dağıtım ve mahrum kalınan kar alacağının olup olmadığının noktasındadır.
Uyuşmazlık konusu hakkında davalının yasal ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak; defterlerde gözüken alacak ve borç kayıtları ile hesap bakiyeleri tespit edilip, iddia , savunma ve itirazlar ile dosyaya sunulan belgeler değerlendirilerek varsa takip tarihi itibariyle davacı alacağının saptanmasına ilişkin 1 ticaret hukukçusu bir hesap bilirkişi ve bir SPK konusunda uzman bilirkişiden rapor aldırılmasına karar verilmiş olup, 09/03/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davalı şirketin … 19. Noterliğinin 26/07/2017 tarihli … yevmiye numaralı belgesi ile … 19. Noterliği onaylı Genel Kurul Kararı ile sermayesini 12.000.000 TL’ye yükseltmiş olduğunu, 14/09/2017 tarihli 9408 nolu Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiğini, ilan metninde şirket sermayesinin toplam 1.200.000.000,00 adet hisseye ayrılmış olduğunu, yapılan incelemede davalı şirketin 10.062.992,23 TL özvarlığa sahip olduğunu, bu özvarlığa göre bir adet hisse senedinin de 0,0083 TL’ye denk gelmiş olduğunu, davalı şirketin 31/12/2019 tarihi itibariyle sunmuş olduğu kaydi değerlere göre düzenlediği aktif bilanço toplamının 27.906.160,32 TL ve borçlar toplamının 17.843.168,09 TL olduğunu, buna göre öz sermayesinin de 10.062.992,23 TL olmuş olduğunu, 31/12/2019 tarihi itibariyle davalı şirketin 558.535,18 TL kar raporladığını belirterek bir hisse senedinin bedelinin 0,00083 TL olduğunu toplam 102,5 adet hisse senetlerinin değerinin 0,85 TL olduğu davalı şirketin 31/12/2019 tarihi itibariyle dağıtılabilir karı bulunmadığı karar ve görüşlerini bildirmişlerdir.
Davacı vekilinin itirazlarının değerlendirilmesi için bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, 18/10/2021tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; “Sayın Mahkemenin ek rapor görevlendirme kararı doğrultusunda yapılan inceleme ve değerlendirmeler neticesinde, Kök Raporumuzda davacı şirket ticari defter-belgeleri ticaret Sicili Kayıtları ve Vergi Beyanları ve kayıtlı değerleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde tespit ettiğimiz hususları muhafaza ederek;
1.Davalı Şirket, aktiflerinin kaydi değerlerle tespiti ile hazırlanan 31.12.2019 Bilançosu üzerinde yaptığımız inceleme ve tespitle Davalı Şirketin 10.062.992,23 TL Özvarlığa sahip olduğu ve 1 hisse değerinin (10.062.992,23 TL /1.200.000.000,00 Adet-) 0,0083 TL olduğu,
2.Davacı …’in elinde bulundurduğu Hisse Senetlerinin önceki bölümlerde arz ve izah ettiğimiz gibi 102,50 adet olduğu ve öz kaynak hesabına göre | adet hisse senedinin değerinin 31.12.2019 tarihi itibarı ile 0,0083 TL olduğu nazara alınarak, toplam 102,5 adet hisse senetlerinin değerinin (102,50*0,0083-0,85 TL) 0,85 TL olduğu,
3. Davacı Vekilinin itiraz beyanına konu 1993-2003 Yılları arası Kurumlar Vergisi Beyannameleri Davalı Şirket tarafından beyan edilmediği için hesaplama yapılmadığı kök raporumuzda belirtilmiş olup Davalı Şirketin Vergi Dairesinden talep edildiği halde hesaplama yapılabileceği,
Bununla birlikte; öncelikle açıklanması gereken hususun 1993-2003 Yılları Kurumlar Vergisinde Beyan edilen Kar miktarlarına ilişkin, Davacının elinde bulundurduğu hisse senetlerinin değerinin tespitine 31.12.2019 tarihli Bilanço kayıtlarında yer alan Öz Varlık tutarının dayanak teşkil ettiği, dolayısı ile 1993-2003 Yıllar arası Kurumlar Vergisi beyanlarının istenmesinin tespit edilen Hisse değeri üzerinde bir değişiklik meydana getirmeyecektir. Davalı Şirkete ait 1 adet hissenin değerinin 0,083 TL bedeli, Davalı Şirketin 31.12.2019 tarihli ticari kayıtları üzerinden tespit edilmiştir. Rayiç Değer tespiti yapılmamıştır.” şeklinde görüş ve kanaat bildirmişlerdir.
Tüm dosya kapsamında davacı vekilince davacıya ait hamiline yazılı senetlerin bedelleri tespit edilerek şirket tarafından alım yapıldığı taktirde hisse bedelini satmayı, bu mümkün olmadığı taktirde bundan sonraki her dönem karının ve 1962-2019 yılları arası tüm kar dağıtımlarını talep etmiştir. Şirket hisse bedelinin davalıya satışı talebi yönünden; bilirkişi raporu ile davacının sahip olduğu hisse senetleri değeri 102,5 TL olduğu tespit edilmiş ise de, davalı şirketi hisse alımına mecbur kılan yasal düzenleme bulunmadığından bu yöndeki talep yerinde görülmemiştir.
1969-2019 yılları arası kar payı talebi yönünden; TTK’nın 408/2-d maddesi uyarınca karın kullanım şekli ve kar payı dağıtımı konusunda karar alma görev ve yetkisi anonim şirket genel kurulunun devredilemez görev ve yetkileri arasındadır. Kanunun 507/1 maddesi uyarınca her pay sahibi kanun ve esas sözleşme hükümlerine göre pay sahiplerine dağıtılması kararlaştırılmış net dönem karına, payı oranında katılma hakkını haizdir. Şirketin 1996 yılından itibaren kayıtlarının incelenmesinde kar elde edilen 2003-2007-2016-2017-2018-2019 yıllarına ilişkin kar dağıtım kararının olmadığı, elde edilen karın geçmiş dönem zararlarına mahsup yapıldığı bu nedenle dağıtılabilir karın bulunmadığı tespit edilmiş olmakla davacının bu dönemlere ilişkin kar payı talebi yerinde görülmemiştir. 1996 yılı öncesine ait kayıtlar incelenmediğinden 1969-1996 yılları arasındaki dönem için bilirkişi raporunda bir tespit bulunmamakta ise de; davalı vekilince cevap dilekçesi ile zamanaşımı defiinde bulunulmuş olup 818 sayılı Borçlar Kanunun 126/4 maddesi gereğince alacak 5 yıllık zamanaşımına tabi olduğundan anlaşılmakla davacı vekilinin bu yöndeki talebi de yerinde görülmeyerek davanın reddine dair aşağıdaki belirtildiği şekilde karar verilmiştir.
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
HÜKÜM:
1 – Davanın REDDİNE,
2 – Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 44,8‬0 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına.
3- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 2.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4- Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına, yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep edilmesi halinde kendilerine iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalının yüzüne karşı kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.07/12/2022

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)