Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/819 E. 2019/532 K. 27.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/819 Esas
KARAR NO : 2019/532
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 09/11/2017
KARAR TARİHİ : 27/05/2019

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “Müvekkilin babası olan murisi 10.11.2014 tarihinde meydana gelen trafik kazasında vefat ettiği ve geride davacı müvekkili mirasçı olarak bıraktığı, bu hususun …. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/47 Esas, 12/01/2015 tarih ve 2015/20 Karar sayılı ilamı ile düzenlenen Mirasçılık Belgesi ile sabit olduğu, müvekkilin babası olan murisi ile annesi her ne kadar boşanmış olsalar da müvekkilin hayattaki tek dayanağı olduğu, müvekkil, murisinin yardımı ile hayatını idame ettirerek, aynı zamanda eğitim hayatını sürdürdüğü, müvekkilin babası olan murise ait … plakalı aracın, davalı şirkete ait 11.06.2014/2015 tarihleri arasında geçerli … poliçe numaralı ZMMS mevcut olduğu, müvekkilin murisinin diğer mirasçıları davalı şirkete başvurduğu ve netice almış iken, müvekkilin defalarca yaptığı başvurusu yanıtsız bırakıldığı, bu itibarla; müvekkilin maddi ve manevi tek dayanağı olan murisinin vefatından ötürü yoksun kaldığı desteğin tazmini için 6100 sayılı HMK’nun 107. maddesi uyarınca işbu davayı ikame etme zarureti hasıl olduğu, açıklanan ve remsen müşahede edilecek nedenlerle; fazlaya ilişkin haklan saklı kalmak kaydıyla 6100 sayılı yasanın 107. maddesi uyannca şimdilik 100,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizi iee birlikte tahsiline, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini” talep etmiştir.
08/05/2019 tarihli ıslah dilekçesinde özetle :Bilirkişi raporunda müvekkilin 13.457,87 TL destekten yoksun kalma tazminatı hakkının bulunduğunun tespit edildiğinin, bu nedenle dava değerini, bilirkişi raporu doğrultusunda 13.457,81 TL olarak ıslah ettiklerini, ıslah taleplerini kabulü ile yargılama giderleri ve ücret-i veiâletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; “Dava şartının yerine getirilmemesi sebebi ile davanın usul yönünden reddi gerektiği, 10.11.2014 tarihli kazaya karıştığı belirtilen, … plakalı aracın, müvekkil şirkete11.06.2014/2015 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … numaralı ZMMS ile sigortalı ve poliçede teminat limitinin kişi başı 268.000,00 TL olduğu, dava dışı müteveffanın eşi … için 127.974,58 TL, dava dışı oğlu … için 19.149,95 TL, dava dışı anne … için 15,599,44 TL (asıl alacak) ödemeleri yapıldığı, bakiye teminat limiti ve pay oranlarının dikkate alınmasını talep ettikleri, açıklanan nedenlerden dolayı; dava şartının yerine getirilmemesi sebebi ile davanın öncelikle usulden reddine, müvekkil şirket temerrüde düşmediğinden, dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesini, aleyhlerine hüküm kurulmaması halinde, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini”talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Dava; 10/11/2014 günü saat:23:45 sıralarında sürücü …’nin sevk ve idaresindeki … plakalı aracıyla, Ankara İli, … İlçesi, … Caddesinde seyir halindeyken keskin virajda direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu orta refuje çarptığı, bu esnada sol arka tekerinin yerinden koparak, … Caddesi … blokları önünde park halinde bulunan … plakalı aracın arka kısmına çarpması sonucu dava konusu trafik kazasının meydana geldiği, meydana gelen müteveffa …’nin ölümüne neden olmasından dolayı coçuğu …’nin tazminatın olay tarihinden işletilecek faiziyle tahsili davasıdır.
Deliller; bilirkişi incelemesi, … Sigorta A.Ş. nezdinde … nolu Sigorta Poliçesi,
… Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/504 Esas, 2018/228 Sayılı kararı ile görevsizlikle mahkememize gelen dosya arasına alınan bilgi, belgeler, trafik kaza tespit tutanağı üzerinden bilirkişi incelemesi yapılmış, 18/03/2019 tarihli raporda; … plakalı aracın sürücüsü …’nin Karayolları Trafik Kanununun 47,maddesinin c) ve d) fıkralan ile 52.maddesinin a) ve b)fıkralarını ihlal ederek; Karayolunda araç kullanırken, dikkatli ve tedbirli olarak, Trafik işaret levhaları, cihazları ve yer işaretlemeleri ile belirtilen veya gösterilen hususlara, Trafik güvenliği ve düzeni ile ilgili olan ve yönetmelikte gösterilen diğer kural, yasak, zorunluluk veya yükümlülüklere uymak ve kullandığı aracın hızım aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak ve dönemeçlere girerken, dönemeçli yollarda ilerlerken, hızını azaltmak zorunda olduğu halde, kazanın meydana geldiği Ankara İli, … ilçesi, … Caddesinde seyir halindeyken, keskin virajda direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu orta refuje çarptığı, bu esnada sol arka tekerinin yerinden koparak, … Caddesi … blokları önünde park halinde bulunan … plakalı aracın arka kısmına çarptığı, seyir halindeyken, yol keskin viraj olduğu halde, sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile azami derece dikkatli ve tedbirli olması gerekirken, aracm hızını o andaki hava ve yol durumuna uydurmadığı, direksiyon hakimiyetini kaybederek orta refîije çarpmasıyla meydana gelen kazada, gereken dikkatini yola vermediği ve mahal sartlarını da dikkate alarak hızını tedbir alabilecek düzeye düşürüp kontrollü şekilde seyrine özen göstermediği, yolda seyrini dikkatsiz ve tedbirsiz sürdürmesi sonucu, dikkat ve özen sorumluluklarına uymayarak kazaya sebebiyet verdiği anlaşıldığından, meydana gelen trafik kazasında % 100 oranında kusurlu olduğu, … plakalı park halinde bulunan aracın sürücüsü … ‘in: Kazada Trafik kuralı olarak uymak zorunda iken ihlal ettiği Karayolları Trafik Kanununun ilgili maddeleri bulunmadığından; meydana gelen trafik kazasında kusurunun olmadığı, dosyada mevcut nüfus kayıt örneğine göre müteveffadan geriye; 22/03/1996 doğumlu çocuğu …’nin kaldığı, müteveffanın davacı çocuğu … kaza/vefat tarihinde 18 yıl; 07 ay 18 günlüktür ve 19 yaşında olduğundan müteveffa ile davacı çocuğu … arasındaki desteklik ilişkisinin süresi de 6 yıl olacağı, davacı …’nin destek kaybı zararının 13.457,81 TL olacağı, zarar miktarlarının poliçe miktarı olan 268.000,00 TL limitinde olduğu, davacıların söz konusu zararı dava tarihinden başlamak üzere yasal faizi ile talep edebilecekleri belirtilmiştir.
Destekten yoksun kalma tazminat talep edebilmek için davacılar mirasçı sıfatı ile değil, desteklerini kaybeden sıfatı ile üçüncü kişi durumunda bulunmaktadır. Destek gören olmak için mirasçı olunmasına gerek bulunmamaktadır. Miras hakkı olmayan birçok kişi destek gördüğünü iddia ve ispat etmek kaydı ile destekten yoksun kalma tazminatı talep etmek hakkına sahiptir. Miras hakkı bulunan 25 yaşını doldurmuş her çocuk ana kural olarak destek kaybına uğramayacaktır. Yine evlenmiş olan her çocuk destek kaybına uğramayacaktır. Görüleceği üzere bir kimseye mirasçı olmak ile o kimsenin destek olduğu kişiler birbirlerinden farklıdır.
Meydana gelen kaza sebebi ile vefat eden kişinin desteğini kaybettiğini iddia ederek tazminat talebinde bulunulması halinde, Yargıtay Hukuk Dairesinin yerleşmiş içtihadı gereğince, (Hukuk Genel Kurul kararları da aynı yöndedir) desteğini yitirdiğini iddia eden kişi, mirasçı olup olmadığına bakılmaksızın üçüncü kişi olarak kabul edilmektedir. üçüncü kişi olması sebebi ile miras bırakanın kusurunun da önemi bulunmamaktadır.
6098 sayılı yasanın 53/3 maddesine göre ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar destekten yoksun kalma tazminatı olarak talep edilebileceği, 2918 sayılı yasanın 99/1 maddesi ve poliçe genel şartları B.2.b Maddesine göre sigortacılar hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağının veya bilirkişi raporunun, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarı hak sahibine ödemek durumundadırlar. 2918 sayılı yasanın 85. Maddesine göre bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi doğan zarardan müşterek müteselsilen sorumlu olurlar bu nedenle araç maliki olarak davalı meydana gelen zarardan kusursuz tehlike sorumluluğu gereği sorumludur. 2918 sayılı KTK ‘nun 91. Maddesine göre “işletenlerin bu kanunun 85. Maddesinin birinci fırkasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.”
Mahkememiz dosyasında, …’nin sevk ve idaresindeki … plakalı aracın … Sigortadan … numaralı 11/06/2014-2015 tarihleri arasında geçerli KTK-ZMMS Trafik Sigortası bulunduğu, … plakalı aracın sürücüsü …’in trafik kazasında %100 kusurlu olduğu, mahkememizce alınan bilirkişi raporlarında … için destekten yoksun kalma tazminatının 13.457,81 TL hesaplandığından davacının davasının kabulü ile 13.457,81 TL ‘nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM :
1-Davanın kabulü ile 13.457,81 TL ‘nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 919,30 TL karar ve ilam harcından peşin alınan ( peşinde 31,40 TL + ıslahta 46,00 TL ) toplam 77,40 TL harcın düşümü ile eksik kalan 841,90 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile maliyeye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul üzerinden hesaplanan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafça yapılan ( 31,40 TL peşin harç + 46,00 TL ıslah harcı + ilk masraf 36,00 TL + bilirkişi ücreti 1.800,00 TL + 264,80 TL posta masrafı ) toplam 2.178,20 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 27/05/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır