Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/713 E. 2018/1288 K. 28.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/713
KARAR NO : 2018/1288

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 06/08/2018
KARAR TARİHİ : 28/11/2018

DAVA : Davacı vekili mahkememize ibraz ettiği dava dilekçesi ile , müvekkili şirket ile davalı şirket arasında … tapusuna kayıtlı … Mah 513-514 Pafta 3135 Ada 1 Parsel numaralı toplamda 1209 m2 yüzölçüme sahip iş yerinin davalıdan satın alınmasına ilişkin olarak 01/4/2014 tarihinde taşınmaz satış vaadi sözleşmesi imzalandığını, satış vaadi sözleşmesinin imzalanması sonrasında sözleşmeye istinaden müvekkili şirket tarafından farklı tarihlerde davalıya 1.580.000 TL ödeme yaptığını, ancak tarafların sonradan işbu satış işleminden vazgeçtiklerini ve 01/02/2016 tarihli fesih ve ibra sözleşmesini imzaladıklarını buna göre 01/04/2014 tarihli Taşınmaz Satış Vaadi Sözleşmesinin karşılıklı feshedildiğini ve müvekkili şirketçe ödenen 1.580.000,00 TL bedelin davalı tarafından 1 sene içerisinde müvekkili şirkete ödeneceği ve ödemelerin sonrasında taraflarının birbirini gayri kabili rucu ibra edeceğinin kararlaştırıldığını, ancak davalı tarafından alınan paranın iade edilmediğini, bu durum üzerine … 37 İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını davalının itiraz ettiğini, bu nedenlerle … 37 İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yapmış olduğu haksız ve hukuki mesnetten yoksun itirazın iptaline, takibin tüm fer’ileri ile devamına, takip konusu alacağın %20 sinin aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, dava dilekçesinde beyanlar taraflar arasında yaşanmış olan hukuki, ticari ve fiili gerçeğe aykırı olduğunu, davacının müvekkilinden hiçbir hak ve alacağı olmadığını, he ne kadar adi şekilde yapılmış ve TMK na göre geçersiz olan satış vaadi sözleşmesinin 3.maddesine dayanılarak İstanbul Adliyesinde ikame edilmiş olsa dahi mezkur davanın gayrimenkulden ve gayrimenkulün aynına ilişkin yapılmış olan bir sözleşmeden kaynaklı olarak açılmış olması nedeniyle gayrimenkulün adresin de dikkate alınarak Bakırköy Mahkemelerinin yetkili olduğunu , bu nedenlerle yetkisizlik itirazında bulunduklarını, müvekkilinin ilk sözleşmeden doğan edimini yerine getirmemiş olan kötü niyetli davacıdan almış olduğu paranın tamamını yapılan protokole uygun olarak eksiksiz şekilde iade ettiğini, müvekkilinin hiçbir borcunun bulunmadığını , bu nedenlerle haksız ve mesnetsiz davanın reddine kötü niyetli davacı aleyhine %20 aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı fesedilen gayrimenkul satış sözleşmesi nedeni ile, davalıya ödediğini iddia ettiği paranın tarafına ödenmesi için icra takibi yapmış davalının itirazi üzerine de iş bu davayı açmıştır. Davacı ticari şirket davalı ise şahıstır.
6102 Sayılı TTK nın 5. Maddesinde, 6335 sayılı kanunun 2. Maddesi ile ,26/6/2012 tarihinde yapılan değişiklik ile , Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisidir , bu nedenle mahkememizin görevli olup olmadığı hususunun resen araştırılması gerekir.
Bilindiği gibi her ticari iş (TTK nın 3. Maddesi) ticari dava değildir. Bir davanın ticari dava olarak kabul edilip, Asliye Ticaret Mahkemesinde görülebilmesi için anlaşmazlığın bir ticari işten kaynaklanması yeterli olmayıp aynı zamanda ticari dava niteliğinde de olması gerekir.
Ticari davaların neler olduğu esas itibariyle TTK 4 maddesinde düzenlenmiş olup, ayrıca bazı kanunlarda uyuşmazlığın Asliye Ticaret Mahkemesinde çözümleneceğine dair özel hükümlerde bulunmaktadır.
TTK nın 4. Maddesinin 1.Fıkrasının 1-6 . Bentlerinde belirtilen davalar ile diğer bazı kanunlarda belirtilen davalar mutlak ticari dava mahiyetindedir. Aynı maddenin 1 Fıkrasında belirtilen davalar ise nisbi ticari dava mahiyetindedir.
TTK nın 4/1. Fıkrasına göre ” Her iki tarafında ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ” nisbi ticari dava olarak belirlenmiştir.
Bir davanın nisbi ticari dava olabilmesi için her iki tarafından da ticari işletmesi ile ilgili olması gerekmektedir. Davacı taraf ticari şirket ise de davalı taraf şahıstır. Davalı adına iş yeri niteliğinde bir binanın tapuda kayıtlı olması davalıyı ticari işletme sahibi yapmaz. Bu nedenle iş bu dava nisbi ticari dava ve mutlak ticari dava da olmadığnıdan mahkememiz görevsiz olup görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi’dir. Bu nedenle aşağıda ki şekilde görevsizlik kararı vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen sebep ve gerekçelere göre;.
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin dava şartı yokluğundan usulden reddine,
2-Kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememizden talepte bulunulması halinde dosyanın görevli İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-Harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi 28/11/2018

Başkan … Üye … Üye … Katip …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır

¸