Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/604 E. 2019/429 K. 08.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/604 Esas
KARAR NO : 2019/429
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/07/2018
KARAR TARİHİ : 08/05/2019

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin uzun yıllardır aynı iş kolunda ve aynı adreste faaliyet gösteren köklü ve ticari sicili temiz bir firma olduğunu, bu doğrultuda birçok müşterisi ve portföyü ile ticaret hayatına da devam ettiğini, sundukları kargo takip evrakı ve ilgili kargo şirketinden gelen mail ile, müvekkili şirketin yetkili hamil olarak elinde bulundurduğu ve ticari ilişki içinde bulunduğu üçüncü şahsa göndermiş olduğu … San. ve Tic.A.Ş. tarafından şirket lehine düzenlenen 44.353,25 TL bedelli ve 14.06.2018 tarihli , … San. Ve Tic. Ltd. Şti. tarafından düzenlenen ve müvekkilinin ciranta olduğu 138.500 TL. bedelli ve 31.08.2018 tarihli, … Tes. Ve İnş. San. Tic. Ltd. Şti. Tarafından şirket lehine düzenlenen 9.785,00 TL. Bedelli ve 07.07.2018 tarihli , … Tic. Ltd. Şti. Tarafından şirket lehine düzenlenen 42.000,00 TL. Bedelli ve 31.07.2018, … A.Ş. Tarafından düzenlenen ve müvekkilin ciranta olduğu, 35.400,00 TL. bedelli ve 20.07.2018 tarihli … … tarafından düzenlenen ve müvekkilin ciranta olduğu ( 40.000,00 TL. Bedelli ve 30.06.2018 tarihli 6 adet çekin kargo arabasından çalındığının öğrenildiğini, tüm çeklerde müvekkili şirketin lehtar, ciranta veyahut hamil olduğunu, kötüniyetli 3. şahıslarca ileride bu çeklerin bankaya ibraz edilip karşılığının alınmaması ve bu yönde mağduriyetlerine mahal verilmemesi bakımından … Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. Sayılı dosyası üzerinden çek iptali davası açıldığını ve davanın halen derdest olduğunu, buna karşın, kötüniyetli davalı tarafından müvekkili şirket ile arasında hiçbir ticari ve hukuki ilişki bulunmamasına karşın … San. Ve Tic. A.Ş. tarafından şirket lehine düzenlenen çek ( 44.353,25 TL. Bedelli ve 14.06.2018 tarihli ) ihtiyati hacze konu edildiğini ve … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası üzerinden takibe konulduğunu, çek hakkında ihtiyati haciz kararı verildiğinden kötüniyetli takip başlatıldığını ve müvekkilinin tüm banka hesaplarına tedbir konulduğunu, açtıkları çek iptali davasının dava tarihinin 17.04.2018 olduğunu, aleylerine başlatılan icra takibinin tarihinin ise 02.07.2018 olduğunu bu haliyle, alacaklı olduğunu iddia eden tarafın rızaları dışında elllerinde bulunmayan çek hakkında işlem yaptığını, müvekkili aleyhine devam eden bir icra takibinin de olduğu dikkate alındığında, hali hazırda davacının haciz gerçeği ile yaşadığını, ayrıca yukarıda dökümü yapılan altı adet çek hakkında %15 kadar teminat bedeli 26.04.2018 tarihinde … Asliye Ticaret Mahkemesine 46.505,83 TL. olarak ödendiğini belirterek, sonuç olarak; öncelikli olarak müvekkili hakkında başlatılan icra takibinin ve ihtiyati haciz takibinin teminatsız ve tutar depo edilmeksizin durdurulmasına, icra dosyası üzerinden yapılan ihtiyati haciz ve normal haciz işlemlerinin iptaline ve hacizlerin fekkine, davanın kabulü ile müvekkilin davalıya karşı herhangi bir borcunun bulunmadığının tespitine, davalı aleyhine %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, avukatlık ücreti ve yargılama giderlerinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen davaya cevap vermemiş ve duruşmalara katılmamış ancak davalı vekili bilahare verdiği davaya ve bilirkişi raporuna karşı sunduğu dilekçe ile; bilirkişi raporunun, esasa ilişkin verilecek hükme etkisi bulunmadığını, davada ispat yükünün davacı tarafta olduğunu, dava konusu icra takibinin dayanağını oluşturan çeki iyi niyetli iktisap eden müvekkiline ispat yükünün yüklenmesinin, çekin mücerretlik ilkesine aykırılık oluşturduğunu, müvekkilinin iyiniyetli olduğunu, davacının iddialarının, müvekkili şirkete karşı ileri sürülemeyceğini,TTK madde 687/1. maddesi ile müvekkili şirkete karşı, davacının kendilerinden sonraki cirantalarla herhangi bir ticari ilişkisi olmadığı yönündeki itirazlarının ileri sürülebilmesi için hamilin kötü niyetli olması gerektiğinin vurgulandığını, müvekkilinin davaya konu çekte son hamil durumunda olduğunu, çekin veriliş koşullarını ve verilme sebebini araştırmak ve bunu bilebilecek durumda da olmadığını, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 792. maddesine göre; kaybolan ve rızası dışında elden çıkan çekin istirdadının ancak çeki elinde bulunduran kişinin kötü niyetli veya ağır kusurlu olması halinde istenebileceğinin belirterek, sonuç olarak; iyiniyetli hamil olan müvekkiline karşı açılan davanın reddine, davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilerek, yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı yana tahmiline karar verilmesini savunmuştur.
Uyuşmazlık; takibe dayanak yapılan 14/06/2018 keşide tarihli 44.353,25 TL çekten dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
…. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosyası ile davalı … … tarafından davacısı … .. Şirket ile dava dışı keşideci ve ciranta şirketleri aleyhine davaya konu 14/06/2018 keşide tarihli 44.353,25 TL bedelli çeke istinaden toplam 49.649,02 TL tutarında icra takibi başlatılmış olduğu görülmüştür.
Tarafların yasal ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak; davacı ile keşideci … ile ciranta … Elektronik şirketi ile davalı … ile … arasındaki ticari ilişkinin tespiti, çekin tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığının belirlenmesi noktasında bir mali müşavir bilirkişisinden alınan raporda özetle; davacı şirkete ait raporun 3. Sayfasındaki tabloda gösterilen 2018 yılı ticari defterlerin incelemeye tabî tutulduğunu, defterlerin tasdiklerinin yasal sürede yapıldığını, davalının incelemeye katılmadığı ve defter sunmadığını, davacı şirket tarafından 26.02.2018 tarihinde … faturanın dava dışı/keşideci … ..A.Ş. Arasında 2018 yılında ticari ilişkinin bulunduğu, davacı şirket tarafından 26.02.2018 tarihinde … seri numaralı 44.353,25-TL tutarlı faturanın dava dışı/keşideci … A.Ş. Ye düzenlendiği ve davacının düzenlediği faturayı ticari defterlerinde 26.2.2018 tarihinde … yevmiye numarası ile kayıt altına aldığını, dava dışı şirketin de tarafına düzenlenen faturaya istinaden icra takibine konu olan 14.6.2018 vade tarihli 44.353,25-TL tutarlı çeki davacıya keşide ettiğini, dava konusu olan çek çalınan çekler hesabında kayıtlı bulunduğunun görüldüğünü, takip konusu çekin dava dışı … A.Ş. Tarafından davacı şirkete keşide edilen çekin arka yüzünde ciro yolu ile … Ltd.Şti., … profil … Ltd.Şti., … Ltd.Şti. Ve …’a geçtiğinin görüldüğünü, davacı şirketin ticari defterlerinde, dava konusu çekin ciro yolu ile geçtiği şirketler ve kişi arasında herhangi bir ticari ilişkinin bulunmadığının tespit edildiği hususları rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde; davacı taraf, davaya konu çekin dava dışı keşideci … Şirketi ile aralarındaki ticari ilişkiye istinaden verildiğini, ancak ticari ilişkide bulunduğu 3. Şahısla gönderilmek üzere kargo arabasından çalındığını, davalı ile aralarında ticari ilişki bulunmadığından müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiş ise de; TTK nun 687/1. maddesinde poliçeden dolayı kendisine başvurulan kişi, düzenleyen ve önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya var olan ilişkilere dayanan def’ileri iyiniyetli başvuran hamile karşı ileri süremeyeceği düzenlenmiştir. Davacı taraf her ne kadar çekin keşideci … Şirketinden alacağına istinaden iktisap ettiğini ve kendisinden sonraki ciranta … Şirket ile aralarında ticari ilişki bulunmadığını ispat etmiş ise de; davalının çeki temlik cirosu ile devraldığı, çekteki ciro zincirinin düzgün olduğu, davalının çeki kötü niyetle iktisap ettiği ya da iktisapta ağır bir kusur bulunduğu, davacı tarafça ispata elverişli yasal delillerle kanıtlanamadığından davanın reddine karar verilmiştir.
Takibe dayanak yapılan çekten dolayı ihtiyati tedbir kararı verilmiş olmakla, İİK 72/4 maddesi uyarınca davacı lehine tazminata hükmedilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın REDDİNE
2-İİK 72/4 Maddesi uyarınca asıl alacak tutarı olan 44.353,25 TL’nin %20 oranında icra inkar tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Alınması gereken 44,40-TL red harcının peşin alınan 847,89-TL den düşümü ile arta kalan 803,49-TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 5.228,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6- Davacı tarafca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmı karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır