Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/568 E. 2020/62 K. 29.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/568 Esas
KARAR NO : 2020/62
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/062018
KARAR TARİHİ : 29/01/2020

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin, … ‘ün en büyük bayilerinden biri olan, makine ve jeneratör işi ile uğraşan, özellikle jeneratör konusunda alanında hatırı sayılır başarıları olan bir firma olduğunu, davalı borçlu firmanın müvekkili şirket ile iletişime geçerek bir jeneratör satın almak isteklerini belirttiklerini, bunun üzerine tarafların 1 adet … Marka … jeneratörün satışı hususunda anlaştıklarını ve 18.12.2017 tarihli sözleşmeyi akdettiklerini, müvekkili firmanın, sözleşmede kendi üzerine düşen edimini kararlaştırıldığı şekilde 20.12.2017 tarihinde jeneratörü eksiksiz bir şekilde teslim ederek yerine getirdiğini, buna ilişkin olarak 20.12.2017 tarihli ve … fatura no.lu ve … irsaliye no.lu fatura kesilerek davalı tarafa tebliğ edildiğini, sözleşme ile jeneratör bedeli KDV dahil olmak üzere 14.750,00- Euro olarak belirlendiğini, ödeme planı olarak da 3.050,00-Euro’nun banka havalesi ile hemen kalan kısmın ise 3.900,00-Euro tutarlı 3 adet banka çeki ile 60–90–120 gün vadeli olarak ödeneceğinin kararlaştırıldığını, tarafların sözleşme ile, çekler Türk Lirası olarak ödeneceğinden, tahsil günündeki kur farkından kaynaklanan farkın ayrı olarak faturalandırılacağını ve böylece kur farkı faturası ile hesabın sıfırlanacağını kabul, beyan ve taahhüt ettiklerini, ancak, müvekkilinin jeneratörü teslim edip çekleri teslim aldıktan sonra davalı firmanın tavrının değiştiğini, çekler ödendikten sonra kurdan kaynaklanan farkın fatura edilerek davalı firmaya gönderildiğini ancak davalı tarafın gönderilen faturanın ticari fatura olarak değil temel fatura olarak kesilmesi gerektiğini ifade ederek faturayı kabul etmediklerini, daha sonra davalı tarafın talep ettiği gibi temel fatura olarak kur farkı faturası kesildiğini ancak gönderilen faturanın bu defada davalı firma tarafından iade faturası kesilerek faturanın iade edildiğini, söz konusu faturalandırma işlemi yasal olarak, online işlemler ile yapıldığından ve davalı taraf kesilen faturaları online olarak hemen iade ettiğinden sistemsel olarak cari hesapta bakiye alacak şeklinde görünmediğini, bu nedenle cari hesap ekstresinde alacak tutarı görünmese dahi, kesilen ve iade edilen faturaların göründüğünü bu faturalar incelendiğinde; müvekkilinin alacaklı olduğu ve bu durumun sadece sistemsel bir zorunluluk olduğunun anlaşılacağını, davalı firmanın, sözleşme ile kararlaştırılan kur farkından kaynaklanan ve faturalandırılan tutarı ödemediğini, davalı firma yetkilileri ile yapılan görüşmeden sonuç alınamaması üzerine de … İcra Müdürlüğü’nün 2018/ … Esas sayılı dosyası ile kur farkı faturası için takip başlatıldığını, ancak davalı borçlu firmanın kötüniyetle takibe itiraz ettiğini ayrıca, sözleşme ve diğer evraklar ile sözleşmedeki ve diğer belgelerdeki imzayı kabul etmediklerini, davalı tarafın bu iddia ve itirazlarının tamamen gerçeğe aykırı olduğunu ve borcun ödenmesinden kurtulma amacı ile uydurulmuş beyanlar olduğunu, sözleşmenin şirket yetkilisi Adil Tepeltepe tarafından imzalandığını, dolayısıyla davalı tarafın imzaya yapmış olduğu itirazı kabul etmedikerini, sözleşmede kararlaştırılan şekilde çek ve havale ödemelerini gerçekleştirirken ve jeneratörü teslim alırken sözleşmeye de imzaya da hiç bir itirazları olmayan firmanın, kur farkı faturasının kesilip kendilerine gönderilmesinden sonra faturayı ödemeyip böyle bir itirazda ve iddiada bulunmalarının mantıklı olmadığını, sözleşmede İstanbul Mahkemeleri ve icra dairelerinin yetkili kılındığını sonuç olarak fazlaya ilişkin tüm talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, davalı tarafça … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı icra takip dosyasına yapılan itirazın iptaline, anapara yönünden takibin devamına, davalı tarafın itirazı kötü niyetli olduğu için İİK. m.67 uyarınca %20′ den aşağı olmayacak şekilde icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; sunulan 05.01.2012 ve 05.01.2018 tarihli Ticaret Sicili Gazetesi suretleri incelendiğinde görüleceği üzere 05.01.2018 tarihine kadar olan süreçte müvekkili şirket ortaklarından …, … ve … şirket müdürü olarak seçildiklerini ve şirketi müştereken temsile yetkili olduklarını, takibe dayanak olarak gönderilen faturaların müvekkili şirket tarafından süresi içerisinde iade edildiğini, müvekkili şirketin anılan sözleşmede bulunan imzaya icazet vermediğinden; sözleşmenin müvekkili şirket açısından bağlayıcı nitelikte olmadığından; müvekkili şirketin icra takibine karşı yapmış olduğu itirazın yerinde olduğunu, mahkemenin yetkisine itiraz ettiklerini, davacının, her ne kadar sözleşmede taraflarca İstanbul mahkeme ve icra müdürlüklerinin yetkili kılındığını iddia etmişse de; anılan sözleşmenin müvekkiil şirket açısından bağlayıcı olmadığını, icra takibi ve huzurdaki dava açısından Bakırköy mahkeme ve icra müdürlüklerinin yetkili olduğunu, alacağın varlığı yargılama sonucu tespit edilebileceğinden davacının icra inkar tazminat talebinin reddini talep ettiklerini belirterek, öncelikle davanın yetki nedeniyle reddine; davanın esastan ve tümden reddine, icra takibi haksız ve kötü niyetli olduğundan müvekkili şirket lehine alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla tazminata hükmedilmesine, icra inkar tazminatı talebinin reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER :
…. İcra Müdürlüğü 2018/ … esas sayılı dosyası,18.12.2017 tarihli Satış Sözleşmesi, satış ve teslim faturası, kur farkı faturası, davalı firmanın kur farkı faturasının iade faturası, … Bankası /İstanbul Şubesine ait … çek numaralı 07.03.2018 vadeli 18.000,00-TL tutarlı, … çek numaralı 05.04.2018 vadeli 18.000,00-TL tutarlı, … çek numaralı 10.05.2018 vadeli 18.000,00-TL tutarlı 3 adet çek ön ve arka yüzleri fotokopileri, davalı firmaya ait Cari Hesap Ekstreleri, davalı şirkete ait Ticaret Sicili Gazetesi kayıtları, 3 adet çeke ilişkin … Bankası … Şubesinden verilen müzekkere cevabı.
GEREKÇE :
Dava, satış sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dosyanın ve ekli icra dosyasının tetkikinden davacı-alacaklı tarafça yapılan ilamsız icra takibine davalı-borçlu tarafından süresi içinde itiraz edildiği ve davacı-alacaklı tarafça yasanın öngördüğü 1 yıllık süre içerisinde mahkememize “itirazın iptali” davası açıldığı anlaşılmaktadır.
Davacının delil listesinde dayanmış olduğu sözleşme, satış ve teslim faturası, kur farkına ait kur farkı faturası, iade faturası, … Bankası … Şubesine ait 3 adet çekin ön ve arka yüzlerinin fotokopileri, davalı firmaya ait Cari Hesap Ekstreleri, davalı şirkete ait Ticaret Sicili Gazetesi kayıtları dosyaya ibraz edilmiştir.
Tarafların yasal ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak; defterlerde gözüken alacak ve borç kayıtları ile hesap bakiyeleri tespit edilip, iddia , savunma ve itirazlar ile dosyaya sunulan belgeler değerlendirilerek takdiri mahkemeye ait olmak üzere sözleşmenin tarafları bağlayıcı olduğu kabul edilmesi halinde sözleşmenin 7 ve 8. Maddeleri uyarınca fiili ödeme tarihindeki TCMB Euro kuru üzerinden hesaplanmak yapılmak suretiyle davacının kur farkı alacağı bulunup bulunmadığının belirlenmesi noktasında mali müşavir bilirkişisinden alınan raporda özetle; davacı ve davalı şirketlerin ticari defterlerinin yasal ve usule uygun olarak tutulduğunu, davacı şirketin sahibi lehine delil niteliği bulunan 2017-2018 yılı ticari defterlerine göre; davalı şirketten alacağının bulunmadığını, davalı şirketin sahibi lehine delil niteliği bulunan 2017-2018 yılı ticari defterlerine göre; davacı şirkete borcunun bulunmadığını, icra takibine konu alacağın davacı şirketin, davalı şirkete 18.05.2018 tarih “Kur Farkı” açıklaması ile düzenlediği 4.500,31-TL’lik faturadan kaynaklandığını, davacı şirket tarafından düzenlenen kur farkı faturasına karşılık davalı şirketin 23.05.2018 tarih “Fiyat Farkı” açıklaması ile 4.500,32 TL’lik fatura düzenlediği, düzenlenen kur farkı ve fiyat farkı faturalarının tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, faturaların e-fatura olarak düzenlendiği, davacı ve davalı şirketin e-fatura mükellefi olduğu, taraflar arasında 18.12.2017 tarihinde satış sözleşmesi akdedildiği, davalı şirketin cevap dilekçesindeki iddiasının takdiri mahkeme’ye ait olmak üzere, ilgili sözleşmede davacı şirketin kaşe ve imzasının bulunduğu, davalı şirkete ait kaşenin bulunmadığı, sadece imzanın mevcut olduğu, davalı tarafından davacı şirkete 66.995,97-TL karşılığı 14.750,00-Euro’luk faturaya istinaden 20.12.2017 tarihinde; 07.03.2018, 05.04.2018, 10.05.2018 tarihli, her biri 18.000,00-TL tutarında, toplam 54.000,00-TL tutarında 3 adet çek düzenlendiği, kalan 12.997,95-TL’nin 27.12.2017 tarihinde … Bankası aracılığı ile “… …” alacaklı hesabı adına ödendiği, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin ödeme başlıklı 7. Maddesinde; “3.050,00 Euro’nun Jeneratör Sözleşmesine müteakip banka havalesi ile, her biri 3.900,00-Euro’luk 3 ödemenin Jeneratör sevkinden önce 60-90-120 gün vadeli banka çeki ile ödeneceğinin kararlaştırıldığını, sözleşmenin 8. Maddesinde; “Dövize bağlı ödemelerde, ödemenin TL yapılması durumunda, fiili ödeme tarihindeki TCMB Euro efektif satış kuru dikkate alınacaktır. Dövize bağlı ödemelerde, vade tarihlerine hazırlanan çek/çekler ödeme günlerine göre tahmini kur belirlenerek tespit edilmiş olup, asıl çek/çekler bedeli fiili ödeme tarihindeki TCMB bankası Euro efektif satış kuru dikkate alınarak TL’ye çevrilerek belirlenecektir. Doğabilecek kur fark/farklar karşılıklı olarak (+) yada (-) olarak gününde tahsil edilip,södeme/ödemeler sonunda kur farkı faturası kesilerek hesap sıfırlanacaktır.” Şeklinde tanzim edildiğini, davacının ödeme tarihlerindeki TL alacağın TCMB Efektif Döviz Satış Kuru İle Euro çevrilmesi sureti ile davalıdan 882,33 Euro talep edebileceğini, taraflar arasında imzalanan Satış Sözleşmesinin 8. maddesinin C bendine göre; “ödemelerdeki gecikmelerden TL bazında aylık %4 döviz bazında aylık %2 temerrüt faizi alınır” şeklinde tanzim edilmiş ve ödeme vadelerinin açıkça düzenlendiğini, davacının davalıdan icra takip tarihine kadar 4.500,31- TL( 882,38 Euro) asıl alacağa 22,84- TL işlemiş faiz talebinde bulunabileceği hususları rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamından; davacı tarafça taraflar arasında akdedilen satış sözleşmesine istinaden kur farkı alacağı talep edilmiş olup, davalı tarafça taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu kabul edilmekle beraber, sözleşmeyi imzalayan temsilcinin yetkisiz olduğu ve müvekkili tarafından sözleşmeye icazet de verilmediğinden sözleşmenin taraflarını bağlamayacağı ve kur farkı talep edilemeyeceği savunulmuştur. Tarafların ticari defterlerinin incelenmesinde davacı şirketçe davalıya kesilen 66.995,97-TL karşılığı 14.750,00-Euro’luk faturaya, davalı tarafça itiraz edilmediği ve bu faturaya istinaden ödemeler yapıldığından, fatura içeriğinin davalı tarafça da kabul edildiği, alışverişin döviz cinsinden yapıldığı anlaşılmış olup davacının kur farkı talep etme hakkı bulunduğundan davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KABULÜ İle davalının … İcra Dairesinin 2018/… E. Sayılı dosyasına yaptığı itirazın asıl alacak olan 4.500,31-TL yönünden kabulü ile takibin bu miktar üzerinden devamına,
Alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına,
2-Davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile, alacağın % 20 si olan 900,06-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli olan 307,14–TL karar ilam harcından, peşin alınan 76,86-TL nin mahsubu ile noksan kalan 230,55-TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4- Davacı tarafından yapılan dava açılış gideri: 117,96- TL, davetiye gideri: 110,00-TL, bilirkişi ücreti: 600,00-TL olmak üzere toplam: 827,96-TL. yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.29/01/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır