Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/442 E. 2018/1169 K. 02.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/442 Esas
KARAR NO : 2018/1169

DAVA :İtirazın İptali
(Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/05/2018
KARAR TARİHİ : 02/11/2018

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, Video Konferans sistemleri, Kablolu-Kablosuz Network ve yapısal kablolama hizmetleri temel alanlarında müşterilerine hizmet veren bir şirket olduğunu, müvekkilinin davalıya 200.000,00-TL tutarında mal ve hizmet verdiğini, müvekkiliin bahse konu iş sebebiyle davalıdan 26.12.2016 tarihinde 50.000 TL, 25.07.2017 tarihinde 30.000 TL, 19.09.2017 tarihinde de 20.000 TL olmak üzere toplam 100.000 TL ödeme aldığını, ancak davalının tebliğ ve teslim aldığı 30.12.2016 tarihli 200.000 TL bedelli faturaya itiraz etmemesine rağmen 100.000 TL’lik bakiye borcunu ödemeye bir türlü yanaşmadığını, bu sebeple … İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyasıyla 30.12.2016 tarihli fatura bedelinden kalan bakiye alacakları için davalı aleyhine icra takibine geçildiğini, davalının ise borcunu kapatmak yerine ödeme emrini tebliğ aldığı gün müvekkili aleyhine ihtarname keşide ettiğini ve bilahare de icra takibine itiraz ederek kötü niyetini sergilediğini, bunun üzerine davalıya 30.04.2018 tarihli … yevmiye sayılı cevabi ihtarname keşide edilerek borcu ödememek için gerçeklerle hiçbir ilgisi olmayan asılsız isnatlarda bulunduğunu ve lehine delil ihdas etme peşine düştüğünden bahisle borcu kapatması için son kez süre verildiğini ancak davalı son kez verilen sürede de borcunu kapatmadığını, davalının tebliğ ve teslim aldığı, itiraz etmeyerek münderecatını kabul ettiği ve hatta 100.000,00- TL’lik kısmını da ödediği faturaya dayalı bakiye alacaklarını inkâra kalkışmasının haksız ve yersiz olduğunu, davalı itirazında taraflar arasında sözleşme imza edildiğini, 100.000 TL’sinin ödendiğini, bakiyenin ise; fatura konusu hizmetin geç ifa ile zamanında sunulmayarak vaad edildiği şekilde yerine getirilmemesi ve kötü hizmetten zarar görmesi sebepleriyle borcunun bulunmadığını ileri sürdüğünü, taraflar arasında yazılı bir sözleşme olmadığını, davalının, sanki müvekkili ile imza ettiği bir sözleşme varmış gibi sunulan beyanları kabul etmediklerini, davalının, müvekkilini sözleşmesel yükümlülük altına sokma gayretlerinin tamamen yersiz ve geçersiz olduğunu, anılan sebeple geç ifa ve kötü ifa itirazlarının hiçbir şekilde kabul edilemez olduğunu, nitekim davalı için hazırlanan … uygulaması davalının satın aldığı bir özellik olmamasına rağmen davalının isteği doğrultusunda ücretsiz olarak bu uygulama da davalıya hazırlanıp sunulduğunu ve bu uygulama doğrultusunda defalarca davalı istekleri doğrultusunda değişiklikler yapıldığını, davalının ihtarında yer alan ayıp oranında indirim ya da ürünlerin iadesi taleplerinin haksız yersiz ve tamamen kötü niyetli olduğunu belirterek, davalının icra dosyasına vaki itirazının iptaline, takibin devamına, davalının % 20’den aşağı olmamak üzere inkâr tazminatına mahkumiyetine, yargılama giderleri ve yasal ücreti vekâletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
taraflar arasında 30.12.2016 tarihli İletişim Sistemleri Satış Sözleşmesi (… markalı telefon hattı santralinin kurularak teknik destek hizmeti ile birlikte yıllık bakım hizmetlerini de kapsamaktadır.) imzalandığını, ancak; davacı şirketçe geç ifa ile birlikte sözleşme ile yükümlendiği edimlerini kötü ifa ederek müvekkilinin zararının oluşması nedeniyle zarar tazmini ile birlikte; sözleşmenin feshi ve feshe bağlı sonuçlar bakımından TBK’nun 227. maddesi uyarınca seçimlik haklarını kullandığı … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyasından Alacak davası ikame ettiğini, dava tarihinin işbu davadan önceki tarihli olduğunu, öncelikle davanın esasına girilmeksizin işbu dosyasının yukarıda esas numarası belirtilen dosya ile birleştirilmesi gerektiğini, usule ilişkin ise, zamanaşımı itirazlarının mevcut olduğunu, itirazın iptali davasına dayanak 30.12.2016 tarihli toplam 200.000,00-TL tutarındaki faturanın 100.000,00-TL sinin müvekkili tarafından ödendiğini, bu hususun taraflar arasında tartışmasız olduğunu, ancak taraflar arasında sözleşmenin ifasının imza tarihinden itibaren tam 8 ay sonra başlaması ve sözleşme konusu hizmetin vaad edildiği şekilde yerine getirilmemesi ve son olarak hizmetin başka bir şirket tarafından alınması gerektiği, sözleşme konusu olan … marka sistem konusunda Davalı Şirket’in uzman olmadıklarına dair durumun anlaşılması üzerine başlayan mailleşmeler sonucunda müvekkili şirketin konusunda uzman UCS firması ile görüşmesi gerektiğinin belirtildiğini, UCS firmasınan da müvekkili şirkete anılan hizmetin sunumu için ödemede bulunması gerektiğine dair yüksek tutarda teklifte bulunduğunu, bu durumlar olurken davacı şirketin müvekkili şirkete yönelik olarak haksız ve kötüniyetli bir şekilde icra takibi başlattığını, … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı davasını işbu davadan çok önce ikame edildiğini, müvekkili şirketin bir yandan zarara uğrarken bir yandan da başka bir firma ile sözleşme yapmak zorunda bırakılması ve son olarak davacı şirket tarafından icra takibi tehdidi altında kalması ve bakiye 100.000,00-TL alacak bakımından kendi hakkını korumak adına davacı şirket’e karşı dava açmak zorunda bırakıldığını belirterek, davanın Reddine karar verilmesini, yargılama gideri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini savunmuştur.
İşbu dosya ile bağlantılı olduğu anlaşılan … E. sayılı dosyasının dava dilekçesinden bir suret dosyamıza alındığı, tetkikinden; dosyamızın davalısı tarafından davacı aleyhine sözleşmenin geç ifa edilmesi ile birlikte borcun gereği gibi ifa edilememesi nedeniyle oluşan zararların tazmini ve sözleşmenin fesh edildiğinin tespiti istemine ilişkin olduğu ve her iki dosyanın tarafları ve maddi olayı aynı olduğu, birisi hakkında verilecek kararın diğerini etkilediği, bu nedenle dosyamızın diğer dosya ile hukuki ve fili bağlantı bulunduğu anlaşılmakla, mahkememiz dosyasının ilk davanın açıldığı … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiş aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere,
1-Mahkememiz dosyası ile … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasının tarafları, maddi olayı ve hukuki sebebi aynı olduğu, birisi hakkında verilecek kararın diğerini etkilediği, dosyamızın diğer dosya ile hukuki ve fiili bağlantısı bulunduğu anlaşılmakla mahkememiz dosyasının ilk davanın açıldığı … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2- Birleştirme kararının derhal ilk davanın açıldığı mahkemeye bildirilmesine,
3- Mahkememiz esasının bu şekilde kapatılmasına,
4-Yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin esas dosyada karar altına alınmasına,
5-Mahkememiz dosyasına yatırılan gider avansının dosya ile birlikte birleştirilen … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasına aktarılmasına,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı 6100 Sayılı …nun 166/1. maddesi uyarınca tarafların yokluğunda kesin olarak karar verildi.

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır