Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/41 E. 2022/6 K. 11.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/41 Esas
KARAR NO : 2022/6

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/01/2018
KARAR TARİHİ : 11/01/2022

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilince davalı aleyhine … 11.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takip konusu alacağın dayanağının 22/09/2016 tarihli tahsilat makbuzu ve ekindeki yazılı tutanak içeriğinden kaynaklandığından, tutanak içerisinde 22/09/2016 tarihinde … başvuru noktası olan bayii İnci …’den temlikli cihazlara teminat adı altında 10.000,00TL’nin tahsilat makbuzu karşılığında elden alındığı ifadelerine yer verildiğini ve bayiye teslim edilen cihazların iadesi durumunda teminat bedelinin iade edileceğinin kararlaştırıldığı, teminat alınmasına konu cihazların davalıya iade edildiğini ve bu durumun tutanak altına alındığını beyan ederek itirazın iptali ile takibin devamına ve davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafa dava dilekçesi ve ekleri 21/02/2018 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı vekilince sunulan 11/05/2018 tarihli dilekçe ile tebligatın asile değil, icra dosyasına müvekkilinin vekili aracılığı ile itiraz ettiği hususu göz önünde bulundurularak, Tebligat Kanunun 11.maddesi uyarınca vekile tebliğ edilmesi gerektiğinden bahisle tebligatın usulsüz olduğu ileri sürülmüştür.
İtirazın iptali davasına konu icra takibine, borçlunun vekil aracılığı ile itiraz etmiş olması üzerine açılan davada, borca itiraz eden vekilin davayı takip edeceğinin mutlak olmadığı dikkate alınarak dava dilekçesi ve duruşma gününün asile tebliğ edilmesi gerektiğinden, davalı vekilinin yapılan tebligatın usulsüz olduğuna ilişkin savunmasına mahkememizce itibar edilmemiştir. Nitekim Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin 2015/17161 Esas ve2016/4308 Karar sayılı ilamında da aynı husus ifade edilmiştir.
Mahkememizce … 11.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası celp edilmiş, dosyanın incelenmesi sonucunda davacının, davalı aleyhine takip başlattığı, davalı tarafından ödeme emrine süresi içerisinde itiraz edildiği ve takibin durduğu görülmüştür.
Mahkememizce davacının takip tarihi itibariyle davalıdan alacaklı olup olmadığı, takibe dayanak yapmış olduğu 22/09/2016 tarihli tutanak ile kayıt altına alınan 10.000,00TL’den dolayı davalıdan alacaklı olup olmadığı hususlarında bir telekominikasyon alanında uzman ve bir mali müşavir bilirkişiden oluşan bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi raporunda özetle; davacının 2016 ve 2017 yıllarına ait ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulduğunu, 10.000,00TL’nin 22/09/2016 tarihinde 10.000,00TL’nin davalı tarafından elden teslim alındığını, davacının kusuru nedeniyle davalıya 15.544,00TL ceza kesildiğini, ancak sunulan evraklardan … kaşesinin olmadığı ifade edilmiştir.
Mahkememizce … AŞ’ye müzekkere yazılarak, davalıya davacı … (…) adına 24/08/2017 tarihli ve 5.148,08TL borç dekontu, 24/08/2017 tarihli 5.148,07TL borç dekontu, 24/08/2017 tarihli 5.148,07TL tutarlı borç dekontu olmak üzere 15.444,00TL fraud cezası sebebiyle bir ödeme yapıp yapmadığı, yapmış ise ne kadar yaptığı sorulmuş ve verilen cevabi yazı incelenerek dosyaya konulmuştur.
Mahkememizce …tarafından verilen cevabi yazının da göz önünde bulundurulmak suretiyle davacının temlikli cihazların iade edilmesi nedeniyle davalıya vermiş olduğu 10.000,00TL’nin iadesini talep edip edemeyeceğini, davacı tarafça ödendiği beyan olunan fraud cezalarının teminat bedelinden mahsup edilip edilemeyeceğinden hususlarından ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan ek bilirkişi raporunda özetle; davalının …ana bayisi olduğunu, davacının ise davalının alt bayisi olduğu, teminat olarak işe ilk başlamada ticari defter kayıtlarında yer almayan ve 8.000,00TL üzerinde olduğu halde bankadan yapılmayan ve her iki tarafında kabul ettiği 10.000,00TL tutarında teminat alındığı, bu teminat karşılığında davacıya cihazların teslim edildiği, … vermiş olduğu cevabi yazıda, davalının priminden 24/08/2017 tarihinde 5.148,07TL, yine aynı tarihte 5.148,08TL ve 5.148,07TL olmak üzere toplam 15.444,22TL kesinti yapıldığı, davacının davalının alt bayisi olması nedeniyle söz konusu fraud cezasının davalıya yansıtıldığını, davalının ise asıl cezasının alt bayisi davacı olduğundan kayıtlarda yer almayan 10.000,00TL’den mahsup ettiği ve takip tarihi itibariyle davacının alacağının olmadığı ifade edilmiştir.
Mahkememizce dava dilekçesi ekinde sunulan ve davalı adına …’in imzasını taşıyan 22/09/2016 tarihli tutanakta davacı tarafından davalıya 10.000,00TL teminat olarak ödeme yapıldığı, 22/09/2016 tanzim tarihli tutanağa istinaden davacıya teslim edilen cihazların 30/07/2017 tarihi itibariyle davalıya davacı tarafından teslim edildiğine ilişkin tutanak düzenlendiği görülmüştür.
Borçlar Kanunu’nun 118/1 maddesi uyarınca, iki kişi karşılıklı olarak bir miktar parayı veya konuları itibari ile aynı türden malı birbirine borçlu oldukları takdirde, her iki borç muaccel ise iki tarafın her biri borcunu alacağı ile takas edebilir. Sonuçta her iki borç da az olanı oranında sona erer(Eren, F. Borçlar Hukuku Genel Hükümler,7. Bası. Beta. İstanbul, s. 1261). Takas borcu sona erdiren nedenlerden biridir.
Takas borcu sona erdiren nedenlerden biridir.
Takastan bahsedilmek için, her şeyden önce iki ayrı kimsenin karşılıklı olarak birbirlerinden alacaklı olmaları gerekir. Henüz doğmamış veya takas anında sone ermiş alacaklar takas edilemez.
Takas edilecek alacaklar aynı nitelikte, aynı türden olmalıdır. Borçlar doğdukları anda aynı türden olabileceği gibi, sonradan da aynı türden olabilirler. Ancak takas hakkının kullanıldığı anda, mutlaka aynı türden olmaları zorunludur.Bir alacağın takası için gerekli olan bir diğer şartta alacağını muaccel olmasıdır. Alacaklı tarafından zaman itibarıyla ifası istenebilir bir borç olması gerekir. Takas edilecek alacağın muaccel olması, buna karşılık asıl alacağın(karşı taraf asıl alacağının) sadece ifa edilebilir bulunması yeterlidir.
Kanun, takas için bir irade açıklaması aramaktadır. Takası gerçekleştirmek için irade açıklamasına takas beyanı denir. Bu beyan bir taraflı bir hukuksal işlemdir. Bu işlem bir yenilik doğuran hakka dayanır. Tarafların biri, borcu ile alacağını takas ettiğini karşı tarafa bildirerek, bu hakkını kullanmış olacaktır. (TBK. 139)
Mahkememizce tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde, davacının davalıdan takip öncesinde teminata konu cihazların 30/07/2017 tarihinde iade edilmesi nedeniyle 22/09/2016 tarihli tutanak ile davalıya verildiği sabit olan 10.000,00TL yönünden alacaklı olduğu görülmüş ise de ihbar olunan … tarafından yine takip tarihinden önce olan 24/08/2017 tarihinde davacının işlemlerinden dolayı davalının hak edişlerinden 15.444,22TL kesinti yaptığı, takip tarihinden önce taraflar arasındaki alacak borç ilişkisi bütün olarak düşünüldüğünde, davacının davalıdan talep edebileceği bakiye alacağının kalmadığı görülerek mahkememizce davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Ayrıca davacının takip başlatmakta kötü niyetli olduğu davalı tarafından ispat edilemediğinden davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının Davasının REDDİNE
2-Davalının kötü niyet tazminatı talebinin, şartlar oluşmadığından REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 80,70-TL karar ilam harcından peşin alınan 170,78-TL harcın mahsubu ile artan kalan 90,08-TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 5.100,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Taraflar tarafından yatırılan gider avansın arta kalan kısmı karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı 11/01/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır