Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/385 E. 2021/774 K. 10.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/385 Esas
KARAR NO : 2021/774
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 03/05/2018
KARAR TARİHİ : 10/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle: davalı … …’ın, 10.05.2016 tarihinde … plakalı araç ile seyir halinde iken …’de müvekkillerinin murislerine çarpmak sureti ile trafik kazasına karışmış olduğunu, murisin tedavi görse de kaza neticesinde 07.06.2016 tarihinde vefat etmiş olduğunu, bu kaza ile ilgili olarak davalı sürücü hakkında … Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/… Esas 2017/… Karar sayılı dosyanın açıldığını, 06.06.2017 tarihinde karar verildiğini ve bu kararın 06.09.2017 tarihinde kesinleşmiş olduğunu, bu dosya ile sürücünün kusurlu olduğunun tespit edildiğini beyanla fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile müvekkillerin alabilecekleri destekten yoksun kalma tazminatının tespiti ile eksik ödenen kısmın şimdilik; eş … için 1.000,00 TL, öğrenci olan oğul … için 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihi olan 10.05.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıların tamamından, müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkillerine verilmesini, manevi tazminat taleplerinin de kabulü ile Eş … … için 75.000,00 TL, oğul … … için 75.000,00 TL, oğul … … için 75.000,00 TL, Manevi tazminatın kaza tarihi olan 10.05.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan … … ve … …’dan tahsili ile müvekkillere verilmesini, fazlaya dair ve diğer maddi tazminat talep haklarımızın saklı tutulmasını, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacılar vekili 08/01/2021 tarihli talep arttırım dilekçesi ile davacıların maddi tazminat talepleri yönünden talep arttırımında bulunarak, davacı … … yönünden talep edilen maddi tazminat miktarını 59.705,30-TL, davacı … … yönünden talep edilen maddi tazminat miktarını 2.321,83-TL olarak belirlemiştir.
Davalı … Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkili şirket tarafından davacılara ödeme yapılmış olup bakiye tazminat taleplerinin reddi gerektiğini, dosyanın kusur incelemesi için adli tıp kurumu trafik ihtisas dairesi’ne gönderilmesini talep ettiklerini, davacıların … …’ın ölümü nedeni ile destekten yoksun kalıp kalmadığı hususu araştırılması gerektiğini, davacıların destekten yoksun kaldığının tespiti halinde yapılacak aktüer hesaplamada trh-2010 yaşam tablosu dikkate alınması gerektiğini, bakiye tazminat hesaplamasında ödeme tarihi verileri dikkate alınarak öncelikle yapılan ödemenin, 22/03/2018 tarihi itibariyle davacıların zararını karşılayıp karşılamadığı tespit edilmesi gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, tazminata hükmedilmesi halinde, faiz başlangıç tarihi olarak dava tarihi esas alınması gerektiğini, davacıların bakiye tazminat talepleri haksız olduğundan davanın reddine, dosyanın kusur durumu tespiti için adli tıp trafik ihtisas dairesi’ne gönderilmesine, bakiye tazminata ilişkin hesaplama yapılması halinde, ödeme tarihi verileri dikkate alınarak trh-2010 tablosuna göre hesaplama yapılmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini savunmuştur.
Davalılar … … ve … … vekili 23/05/2018 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: Sürücü olarak … …’ın hiçbir kusuru olmadığını, … Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/… E. 2017/ … K sayılı dosyasında sürücü … … n 14/04/2017 tarihli Karayolları Genel Müdürlüğü Trafik Güvenliği Dairesi Başkanlığı tarafından verilen raporda “2.derecede ve düşük bir oranda kusurlu bulunmuştur. Biz bu kusuru kabul etmediklerini, aynı raporda dayacıların vefat gden miraş bırakanı 1. Derecede ve Yüksek bir oranda kusurlu bulunduğunu, sürücü … … kazayı önlenmek için elinden gelen tüm çabayı sarfettiğini, kaza sonrasında yere düşen müteveffaya hemşire olması sebebi ile ilk müdahaleyi yaptıüğını ve ambulansı çağırdığını, ölümün kazaya bağlı olmadığıını ölümle olay arasında illiyet bağı bulunmadığını biz ceza davası dosyasında ileri sürdüklerini, istenen maddi ve manevi tazminatı kabul etmediklerini, kabul anlamına gelmemek kaydı ile maddi tazminat sigorta şirketi tarafından karşılandığını, yine manevi tazminatın zenginleşmenin araçı olamayacağını, istenen manevi tazminat miktarı aşırı dereçede fahiş olduğunu, sürücü … … özel bir hastanede hemşire olarak çalıştığını, 2.000.00 TL civarında aylık ücret aldığını, yine araç sahibi kocası … … da işsiz olduğunu ve gelirinin bulunmadığını beyanla davanın reddine, masrafların davacıya yükletilmesine karar verilmesini savunmuştur.
Davalılar … … ve … … 06/09/2018 havale tarihli cevap dilekçesinin ıslahı talepli dilekçesinde özetle:davacıların ikametgahının … olduğunu, iş bu dava bakımından yetkili mahkemenin … mahkemeleri olduğunu, kaza ile ölüm olayı arasında illiyet bağı olmadığını, kaza ile ölüm olayı arasında illiyet bağı olmadığını, talep edilen manevi tazminat fahiş olduğunu, ıslah taleplerinin kabulü ile sayın mahkemenizin yetkisizliğine karar verilerek dosyanın … nöbetçi asliye ticaret mahkemesine gönderilmesini, yaşanan kazada müvekkillerimizin herhangi bir kusuru olmaması ve kaza ile ölüm olayı arasında herhangi bir illiyet bağı bulunmaması nedeniyle açılan davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmilini talep etmiştir.
Mahkememiz 19/10/2018 tarihli duruşması 1 nolu ara kararı ile İlk cevap dilekesi ile ileri sürülmeyen ilk itirazlardan sayılan yetki itirazının ıslah yolu ile ileri sürülmesi mümkün olunmadığından davalının yetki ilk itirazının reddine karar verilmiştir.
DELİLLER: Trafik kayıtları, hasar dosyası, bilirkişi raporları, ATK raporu, Sosyal Ekonomik Durum Araştırmasına ilişkin tutanaklar ve evraklar, trafik sicil kaydı, hastane kayıtları, tedavi evrakları,
GEREKÇE:
Dava trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, davacıların desteğinin vefatı ile davaya konu trafik kazasında illiyet bağı olup olmadığı, kusur ve tazminat miktarı ile davalı sigorta şirketi tarafından yapılan ödemenin davacının zararını karşılayıp karşılamadığı noktasında toplanmaktadır.
… Emniyet Müdürlüğü’nün cevabi yazısından … plakalı aracın kaza tarihi olan 10/05/2016 tarihinde davalı … … adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası, 2918 sayılı Kara Yolları Trafik Kanunu m.91 gereği, işletenlerin KTK.’nun 85.maddesinin birinci fıkrasına göre, olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere yasaca yaptırımları zorunlu kılınan ve KTK.’nun kapsamında motorlu bir aracın kara yolunda işletmesi sırasında bir kimsenin ölümüne, yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan sorumluluğu belli limitler ve kusur oranı dahilinde ve gerçek zarar miktarı ile karşılamayı amaçlayan sorumluluk sigortasıdır.
Davalı … Sigorta A.Ş. şirketinin sigortalısı … plâkalı aracın 09/11/2015 – 09/11/2016 tarihleri arasında sigortalandığı anlaşılmıştır.
Kaza 10/05/2016 tarihinde poliçenin yürürlükte olduğu zaman diliminde meydana gelmiştir.
Poliçede kişi başı ölüm ve sakatlık zararının 290.000,00-TL ye kadar teminat altına alındığı görülmüştür. … Sigorta A.Ş. Tarafından gönderilen hasar dosyası ile davacılar vekiline hasar dosyası kapsamında 22/03/2018 tarihinde 44.273,65 TL ödeme yapılmış olduğu anlaşılmıştır.
Davacıların desteği … …’ın 10/05/2016 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası ile ölümü arasında illiyet bağı olup olmadığı hususunda Adli Tıp Kurumundan rapor alınmasına karar verilmiş olup Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulu’nun … tarihli ve … karar nolu raporu ile 07/06/2016 tarihinde vefat eden …’ın 10/05/2016 tarihinde meydana gelen kazaya bağlı yaralanması ile ölümü arasında illiyet bağı bulunduğu rapor edilmiştir.
… Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/… Esas sayılı dosyasında talimat mahkemesi vasıtasıyla alınan kusur raporunda ” Olaydan belirli bir süre sonra, yaşamını yitirmiş olduğu anlaşılan yaya … …’ın olayda “Birinci Derecede ve Yüksek Bir Oranda Kusurlu” olduğu, olaya karışan … plakalı otamobilin sürücüsü sanık … ‘ın olayda “İkinci Derecede ve Düşük Bir Oranda Kusurlu” bulunduğu görüş kanaati ” bildirilmiştir.
Dosyanın bir aktuerya ve bir kusur bilirkişisinden oluşan heyete tevdii ile belirlenen uyuşmazlık noktasında rapor alınmasına karar verilmiş olup dosyaya sunulan 11/12/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Kusur durumuna ilişkin olarak; olayın meydana gelmesinde her iki tarafın dikkatsiz, nizam ve kurallara aykırı hareket ettiği tespit edilmiş olduğunu, olayda her iki tarafında eşit derecede kusurlu olduğunu, müteveffa yaya …”ın olayda kazada ( % 50 nispetinde) kusurlu olduğunu, … plakalı araç sürücü … ‘ın kendisinden beklenen yeterli çaba ve özeni gösteremediği anlaşılmakla kazada ( % 50 nispetinde) kusurlu olduğu, destek tazminatına ilişkin olarak; davalıların %50 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre …’ın vefatı nedeniyle geride kalan hak sahiplerinin; 1. Seçenekte; Aktüeryal yönteme (TRH 2010 yaşam + 1,8 teknik faiz) göre; ödeme tarihindeki verilere göre davacıların maddi zarar toplamı (80.210,54 + 4.638,13)= 84.848,67 TL olarak belirlendiğini, davalı tarafından ise davacılara toplamda 44.273,65 TL ödeme yapılmış olduğunu, davacıların destek zararı ödeme tarihi itibariyle karşılanmamış olduğunun gözüktüğünü, günümüze kadar gerçekleşen verilere göre; ödeme ile borcun sona erip ermeyeceği hususundaki takdir mahkemeye ait olmak üzere; günümüze kadar bilinen verilere göre belirlenen zarar tutarından ödemenin güncel tutarını tenzili sonucu, davacı eş … …’ın destekten yoksun kalma sebebiyle bakiye maddi zararının 60.015,25 TL, davacı oğlu … …’ın destekten yoksun kalma sebebiyle bakiye maddi zararının 2.321,83 TL. olduğu, 2. Seçenekte; Progresif rant yöntemine (Yargıtay kararlarına-PMF’ye) göre; ödeme tarihindeki verilere göre davacıların maddi zarar toplamının (81.277,75 + 4.638,13)=85.915,88 TL olarak belirlenmiş olduğunu, davalı tarafından ise davacılara toplamda 44.273,65 TL ödeme yapılmış olduğunu, davacıların destek zararı ödeme tarihi itibariyle karşılanmamış olduğunun gözüktüğünü, günümüze kadar bilinen verilere göre ödeme ile borcun sona erip ermeyeceği hususundaki takdir Mahkemeye ait olmak üzere; günümüze kadar bilenen verilere göre belirlenen zarar tutarından ödemenin güncel tutarının tenzili sonucu; davacı eş … …’ın destekten yoksun kalma sebebiyle bakiye maddi zararının 59.705,30 TL, davacı oğlu … …’ın destekten yoksun kalma sebebiyle bakiye maddi zararının 2.321,83 TL. olduğu, poliçe kapsamı ve temerrüt tarihine ilişkin olarak; davacının günümüze kadar bilinen verilere göre belirlenen bakiye zararlarının bakiye poliçe limiti içinde kaldığını, manevi tazminat taleplerinin poliçe kapsamına girmemesi nedeniyle mahkemece takdir edilecek manevi tazminat tutarında sigorta şirketi dışındaki davalıların sorumlu olacağını, başvuru tarihine göre sigorta şirketi bakımıdan temerrüt 23.02.2018 tarihinde gerçekleşmiş olup, araç sürücüsü ve işleten bakımından ise herhangi bir ihtar ve ihbara gerek kalmaksızın temerrüdün 07.06.2016 vefat tarihinde gerçekleşmiş olacağını, dava dilekçesinde yasal faiz talep edildiği görüş ve kanaatlerini bildirilmiştir.
Ceza dosyalarında alınan bilirkişi raporları ile dosyamızda alınan bilirkişi raporu arasındaki kazanın oluşumunda tarafların kusur oranlarına ilişkin çelişkinin giderilmesi için daha önce düzenlenen raporlara katılan bilirkişiler haricinde … Trafik Kürsüsünden oluşturulacak 3 kişilik kusur bilirkişilerinden oluşan heyete tevdi rapor tanzim edilmesinin istenilmesine karar verilmiş olup dosyaya sunulan 15/05/2021 tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle davaya konu trafik kazasının meydana gelmesinde davacıların murisi yaya … …’ın % 75 oranında asli kusurlu olduğu, davalı sürücü … … (‘ın % 25 oranında tali kusurlu olduğu hususu rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamından 10/05/2016 tarihinde meydana gelen davacı … …’ın eşi, diğer davacıların babası olan … …’ın vefatı ile sonuçlanan kazanın meydana gelmesinde dosya kapsamına uygun görülen ve denetime elverişli bulunan 15/05/2021 tarihli bilirkişi raporu göz önünde tutularak davacıların murisi … …’ın %75 oranında kusurlu olduğu, … plakalı araç sürücüsü davalı … …’ın %25 oranında kusurlu olduğu, davacılar … … ve … … yönünden destekten yoksun kalma tazminatı talep edilmiş olup davanın açılmasından önce 22/03/2018 tarihinde 44.273,65 TL ödeme yapılmış olduğu, öncelikle ödeme yapılan tarih itibariyle davacıların zararlarının giderilmiş olup olmadığının tespiti gerekmekte olup, 11/12/2020 tarihli bilirkişi raporu ile ödeme tarihindeki verilere ve … plakalı araç sürücüsünün %50 kusur oranına göre hesaplanan destekten yoksun kalma zararının davacı … … yönünden 80.210,54 TL, davacı … … yönünden 4.638,13 TL olmak üzere 84.848,67 TL olduğu, davacılara toplamda 44.273,65TL ödeme yapılmış olup ödeme tarihindeki verilere göre davacıların zararının karşılanmamış olduğu rapor edilmiş ise de davalıların sigortacısı, sürücüsü ve işleteni bulunduğu … plakalı araç sürücüsünün %75 oranında kusurlu bulunduğunun kabul edildiğinden bu kusur oranına göre davacıların ödeme tarihindeki destekten yoksun kalma zararının davacı … … yönünden 40.105,27 TL, davacı … … yönünden 2.319,06 TL olmak üzere toplam 42,424,33TL olduğu, davacılara yapılan 44.273,65TL ödeme ile maddi zararlarının tamamen karşılanmış olduğu değerlendirilmekle davacılar … … ve … …’ın maddi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Türk Borçlar Kanunu’nun 56. maddesinin 2. fıkrası ile ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebileceği düzenlenmiştir. Manevi tazminat talebinde bulunan davacılar müteveffa … …’ın eşi ve çocukları olup, yakınlarının vefatı nedeniyle haksız fiil hükümlerine göre davalı sürücü … …’dan ve işleten sıfatı bulunan davalı … …’dan manevi tazminat talep hakları bulunmaktadır. Manevi tazminat istemine ilişkin olarak her bir davacı için ayrı ayrı 75.000-TL manevi tazminat talep edilmiş olup; kazanın meydana gelmesinde tarafların kusur durumu, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikler göz önünde tutularak davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 18.750-TL ‘nin kaza tarihi olan 10/05/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … … ve … …’dan alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş aşağıda belirtilen şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davacıların maddi tazminat taleplerinin REDDİNE,
2-Davacıların manevi tazminat taleplerinin KISMEN KABULÜ İLE her bir davacı için ayrı ayrı 18.750-TL manevi tazminatın 10/05/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … … ve … …’dan alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 3.842,44-TL Harçtan peşin alınan 981,32-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.861,12-TL harcın davalılar … ve … …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 981,32-TL peşin harcın davalılar … ve … …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacılarından … …’ın maddi tazminat talebinin reddi nedeniyle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara ödenmesine,
6-Davacılarından … …’ın maddi tazminat talebinin reddi nedeniyle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 2.321,83-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara ödenmesine,
7-Davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabul edilmesi nedeniyle kabul edilen miktar göz önünde tutularak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca her bir davacı için ayrı ayrı 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davalılar … … ve … …’dan tahsili ile davacılara ödenmesine,
8-Davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabul edilmesi nedeniyl red edilen miktar göz önünde tutularak Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin her bir davacıdan ayrı ayrı alınarak davalılar … … ve … …’a verilmesine,
9-Davacı tarafından yapılan 35,90-TL ilk gider, 407,51-TL tebligat ve müzekkere gideri ile 3.000-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 4.424,73-TL yargılama giderinden kabul oranı (%0.19) göz önünde bulundurularak 867,24-TL’nin davalılar … … ve … …’dan alınarak davacıya verilmesine,
10-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası resen davacıya iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/11/2021

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)