Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/271 E. 2019/1083 K. 17.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/271 Esas
KARAR NO : 2019/1083

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 26/03/2018
KARAR TARİHİ : 17/12/2019

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;müvekkilinin, davalının borç miktarını ödememesi nedeniyle icra takibi başlatığını, davalının borca itiraz ederek takibi durdurduğunu, müvekkilinin davalıdan, kurulan ticari ilişki kapsamında ve sözleşmeden kaynaklı tanzim edilen faturalar sebebiyle davalıdan alacaklı olduğunu beyan ederek; İstanbul … İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve davalı aleyhine alacağın %40’ından aşağı olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı tarafa dava dilekçesi ve ekleri tebliğ edilmesine rağmen davalı tarafça cevap dilekçesi ibraz edilmemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Dava; Mahkememizce İstanbul … İcra Dairesine müzekkere yazılarak… Esas sayılı takip dosyası celp edilmiş, dosyanın incelenmesi sonucunda, davacının davalı aleyhine takip başlattığı, davalının yasal süresi içerisinde ödeme emrine itiraz ederek takibin durduğu görülmüştür.
Mahkememizce, tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, davacının cari hesap alacağının olup olmadığı, davalı tarafça ödenip ödenmediği, davacının takip tarihi itibari ile davalıdan alacaklı olup olmadığı hususunda mali müşavir bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi raporunda özetle; davacının ticari defterlerinin süresinde açılış ve kapanış tasdiklerinin yapıldığı, davacı tarafın kayıtlarında takip tarihi itibari ile davalıdan 10.693,77-TL alacaklı olduğu, davalının ticari defterlerini incelemeye ibraz etmediği ifade edilmiştir.
Mahkememizce davalı tarafın bağlı olduğu vergi dairesine müzekkere yazılarak davalının 2015-2017 yıllarına ait BA formları istenmiş ise de, fatura tutarlarının beyan mecburiyeti olan KDV hariç 5.000, TL yi geçmediğinden, davalı tarafından beyan yapılmadığı görülmüş ve bu nedenle mahkememizce alınan ek raporda, kök rapordakinden farklı bir görüşün ifade edilmediği görülmüştür.
Hukuk Muhakemeleri Kanununun 222/2 maddesi gereğince ticari defterlerin ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulaması ile aynı maddenin 3. fıkrası gereğince ticari defter ve kayıtlarının sahibi lehine delil olarak kabul edilebilmesi için diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği belirtilmektedir.
İtirazın iptali davaları takip ile sıkı sıkıya bağlı olup, dava konusu icra takibine konu edilen faturalara konu malın teslimi olgusunu satıcının tek taraflı düzenlediği faturalar ile ispatı mümkün olmayıp, teslime dair alıcı tarafça imzalı irsaliyeleri de sunması gerekmektedir. Bununla birlikte, mal tesliminin ispatının tek yöntemi bu olmayıp, imzalı irsaliye sunulmamakla birlikte eğer bahse konu faturalar benimsenerek bizzat alıcının ticari defterlerine kayıt edilmiş ise bu durumda artık satım sözleşmesinin yapıldığının, satıma konu fatura içeriklerinin ve malların teslim edildiğinin kabulü zorunlu olup, bu husus Yargıtay’ ın yerleşmiş içtihatları ile de istikrarlı bir şekilde vurgulanmaktadır. (Bu yönde bknz…Yargıtay 19.HD. 2016/5355 E.-2017/2575 K., 2016/3391 E.- 2016/14472 K., 2016/4293 E.-2016/15075 K…)
Dava cari hesap alacak iddiasına dayalı alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı icra takibine konu faturalardaki malların davalıya teslim edildiğini usulüne uygun delillerle ispatla yükümlüdür. Salt davacının ticari defter ve kayıtları mal teslimini ispata yeterli değildir. Defter kayıtlarının dayanak belgelerle de desteklenmesi gerekir. Nitekim Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2017/543 Esas ve 2019/365 Karar sayılı ilamı da bu doğrultudadır. Bu durumda davacının ticari defterlerine kayıtlı fatura konusu hizmetin davalıya verildiğinin davacı tarafından ispatı gerekir.
Somut olayda davacı tarafın davaya konu faturanın dayanağı olan hizmetin veya hizmetin davalı tarafa verildiği ispat edilemediği ve davacının yemin deliline dayandığı görülerek; davacı tarafa yemin delili hatırlatılmış ve davacı vekilince, 17/12/2019 tarihli 6 no’lu celsede yemin deliline dayanılmayacağı beyan edilmiş olduğundan, davacı tarafından cari hesap alacak iddiası ispatlanamadığından davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE
2-Alınması gereken 44,40-TL karar ve ilam harcının peşin alınan 129,16-TL den düşümü ile artan 84,76-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Taraflar yatırılan gider ve delil avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,

Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/12/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır