Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/214 E. 2019/929 K. 11.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/214 Esas
KARAR NO : 2019/929

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 07/03/2018
KARAR TARİHİ : 11/11/2019
Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirkette Özel Sağlık Sigortası kapsamında bulunan sigortalısının …, … Hastanesindeki tedavisine ilişkin 29.977,90 TL, 06.10.2016 tarihli fatura ile hastaneye provizyon onayı verilerek ödendiğini, müvekkili şirket tarafından ödenen 29.977,90 TL ‘nin %50 ‘lik kısmı olan 14.988,95 TL sağlık sigortası genel şartları müşterek sigorta madde 12 uyarınca davalı taraftan sulhen talep edildiğini, talep sonuçsuz kalınca dava açmak zorunda kaldıklannı iddia ederek 14.988,95 TL alacağın ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi, yargılama gideri, avukatlık ücreti ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı ve davalı şirket tarafından tanzim edilen poliçelerin müşterek poliçe olmadığını, bir menfaat birden çok sigortacı tarafından aynı zamanda, aynı süreler için ve aynı rizikolara karşı sigorta edilmişse, yapılan birden çok sigorta sözleşmesinin hepsi, ancak sigorta olunan menfaatin değerine kadar geçerli sayılacağını, bu takdirde sigortacılardan her biri, sigorta bedellerinin toplamına göre, sigorta ettiği bedel oranında sorumlu olacağını, sözleşmelere göre sigortacılar müteselsilen sorumlu oldukları takdirde, sigortalı uğradığı zarardan fazla bir para isteyemeyeceği gibi, sigortacılardan her biri yalnız kendi sözleşmesine göre ödemekle yükümlü olduğu bedele kadar sorumlu olacağını, müvekkili şirket nezdinde … adına tanzim edilmiş olan …Poliçe vadesi 30.04.2016-2017 olduğunu, sigorta ettiren … A.Ş olduğunu, davacı şirket nezdinde tanzim edilmiş olan bireysel sağlık sigorta poliçe vadesinin 05.07.2016-2017 olduğunu, her iki poliçenin başlangıç tarihi ve vadeleri farklı zamanlar için yapıldığını, poliçelerin ürün planlarının da farklı olup aynı rizikolar için yapılmış poliçeler olmadığını savunarak haksız açılan davanın reddini yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Dava; … ‘ın …Üniversitesi hastanesindeki tedavi masraflarının davacı tarafından ödenen 29.977,90 TL ‘nin %50 ‘lik kısmının davalı tarafça ödenmesine ilişkin açılan alacak davasıdır.
Deliller; Dosya Münderecatı, davacı tarafın ticari defterleri, bilirkişi incelemesi.
Mahkememiz dosyasından 26/04/2019 tarihli bilirkişi raporu alınmıştır.
Sağlık Sigortası Genel Şartları 1. Maddesine göre, “İşbu sigorta, sigortalıların sigorta süresi içinde hastalanmaları ve/veya herhangi bir kaza sonucu yaralanmaları halinde tedavileri için gerekli masrafları ile varsa gündelik tazminatları, bu genel şartlarla varsa özel şartlar çerçevesinde, poliçede yazılı meblağlara kadar temin eder” şeklinde düzenlenmiştir.
Sağlık Sigortası Genel Şartları Tazminatın Sonuçları ve Sigortacının Halefiyet Hakkı başlığında yer alan 11. Madde uyarınca ise sigortacının ödediği tazminat tutarınca sigortalının sosyal güvenlik hukuku kapsamında olanlar dahil sigortalının tüm haklarına halef olabileceği düzenlenmiş, sigortacının ödediği tutar için rücu hakkını, yükümlülere karşı kullanabileceği belirtilmiştir.
Aynı genel şartların, Müşterek Sigorta başlığında ise; “Madde 12: Tedavi masraflarının birden fazla sigortacı tarafından temin edilmiş olunması halinde, bu masraflar sigortacılar arasında teminatları oranında paylaşılır.” Şeklinde düzenlenmiştir.
TTK Madde 1466’da Müşterek Sigorta şu şekilde düzenlenmiştir, “(l)Bir menfaat birden çok sigortacı tarafından aynı zamanda, aynı süreler için ve aynı rizikolara karşı sigorta edilmişse, yapılan birden çok sigorta sözleşmesinin hepsi, ancak sigorta olunan menfaatin değerine kadar geçerli sayılır. Bu takdirde sigortacılardan her biri, sigorta bedellerinin toplamına göre, sigorta ettiği bedel oranında sorumlu olur.
(2) Sözleşmelere göre sigortacılar müteselsilen sorumlu oldukları takdirde, sigortalı, uğradığı zarardan fazla bir para isteyemeyeceği gibi, sigortacılardan her biri yalnız kendi sözleşmesine göre ödemekle yükümlü olduğu bedele kadar sorumlu olur. Bu halde ödemede bulunan sigortacının diğer sigortacılara karşı haiz olduğu rücu hakkı, sigortacıların sigortalıya sözleşme hükümlerine göre ödemek zorunda oldukları bedeller oranındadır.”
Dava konusu olayda, …kayıtlarına göre, Sigortalı …’ın olay tarihinde geçerli Sağlık Poliçeleri aşağıdaki şekildedir.
1….Anonim Sigorta, Poliçe Baştanıa-Bitiş Tarihi: 05.07.2016-05.07.2017, ÜrünPlanı:sağlık yatarak+ayakta+diğer/ paket/yurtdışı/tüm dünya/tüm …2….Sigorta Poliçe Başlama-Bitiş Tarihi: 30.04.2016-30.04.2017 Ürün Planı: Sağlık yatarak+ayakta+diğer paket yurtiçi/tüm network
Sigortalı …’ın olay tarihinde geçerli Sağlık Poliçe planlarının, içerik olarak yatarak ve ayakta tedavi teminatlarını kapsadığı görülmektedir. Her iki poliçenin de limitleri ve ödeme yüzdeleri farklı olabilmektedir. Ancak dosyaya konu ameliyat işlemi yatarak tedavi kapsamına girmektedir ve Sağlık Genel şartlarının Müşterek Sigorta başlığında belirtildiği üzere, tedavi masrafları birden fazla sigortacı tarafından temin edilmiştir. Bu durumda Sigortacıların aralarında teminatları oranında masrafı paylaşmaları gerektiği açıktır.
Sigortalısının haklarına halef olan…Anonim Sigorta Şirketi’nin sigortalısına ödeme yaptığı tarih olan 24.07.2017 tarihinde temerrüt faizinin başlayabileceği tespit edilmiştir.
Davacı tarafın 2016 yılına ait ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yaptırıldığı, kayıtların düzenli olduğu ve defterlerin birbirlerini doğruladığı görülerek 6102 sayılı TTK mn 64/3 ve HMK nın 222 md uygun olduğu, sahibi lehine delil teşkil edeceği kanaatine varılmıştır.
Dava konusu ödeme toplu olarak 286.581,33 TL olarak yapılmıştır bu toplu rakam içerisinde …’a yapılan ödemenin izahı davacı tarafa aittir.
Davacı tarafın alacaklı olacağı tutar 14.988,95 TL Asıl Alacak, 904,88 TL İşlemiş Faiz olmak üzere toplam 15.893,83 TL ‘dir.
Mahkememizce iddia, savunma, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre Sigortalı …’ın olay tarihinde… Anonim Türk Sigorta Şirketi ve… Sigorta şirketlerinde geçerli iki ayrı sağlık poliçesinin bulunduğu, her iki sağlık poliçesinin de içerik olarak yatarak ve ayakta tedavi teminatlarını kapsadığı, her iki poliçenin de limitleri ve ödeme yüzdeleri farklı olabileceği gibi, dosyaya konu ameliyat işlemi Yatarak Tedavi kapsamına girdiğinden ve Sağlık Genel şartlarının Müşterek Sigorta başlığında belirtildiği üzere, tedavi masrafları birden fazla sigortacı tarafından temin edildiğinden sigortacıların aralarında teminatları oranında masrafı paylaşmaları gerektiği, sigortalısının haklarına halef olan …Anonim Sigorta Şirketi’nin sigortalısına ödeme yaptığı tarih olan 24.07.2017 tarihinde temerrüt faizinin başlayabileceği ve işlemiş faizle birlikte davacı tarafın toplam 15.983.83 TL alacaklı olacağı bilirkişi raporu ile tespit edilmiş olup, 6102 sayılı TTK Madde 1466’da Müşterek Sigorta başlıklı hükümleri, … kayıtlarına göre davacının 14.988,95 TL alacağının ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi, yargılama gideri, avukatlık ücreti ile tahsiline karar verilmesini talep ettiğinden taleple bağlı kalınarak davanın kabulü ile 14.988,95 TL ‘nin ödeme tarihi olan 24/07/2017 ‘den itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM :
1-Davanın kabulü ile 14.988,95 TL ‘nin ödeme tarihi olan 24/07/2017 ‘den itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 1.023,90 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 255,98 TL harcın düşümü ile eksik kalan 767,92 TL harcın davalıdan tahsili ile maliyeye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul üzerinden hesaplanan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafça yapılan ( 255,98 TL peşin harç + ilk masraf 41,10 TL + bilirkişi ücreti 1.200,00 TL + 512,00 TL posta masrafı ) toplam 2.009,08 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 11/11/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır