Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1195 E. 2020/345 K. 01.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1195 Esas
KARAR NO : 2020/345

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/12/2018
KARAR TARİHİ : 01/09/2020

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkili ile davalının aynı dönemde …AŞ’nin yönetim kurulu üyeleri olduğunu, SGK tarafından gönderilen ödeme emirlerinde 2008 yılının 9.10 ve 11 aylarına ait prim borçlarının ödenmesinin talep edildiğini, yapılan incelemelerde yönetim kurulu üyeliklerinin 2008 yılının Kasım ayına kadar devam ettiğini, ancak yönetim kurulu değişikliği kararının Ticaret Sicil Gazetesinde 16/01/2009 tarihinde yayınlandığı, müvekkilinin 2009/Ocak ayı primlerinden de bu nedenle sorumlu tutulduğunu, müvekkili tarafından 2008 yılına ait 638,70TL lik idari para cezasının ödendiğini ve yine SGK prim borçlarının tamamını ödediğini, davalının kendi sorumluluğundaki olan miktarı ödememesi üzerine İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı takip dosyası ile davalı aleyhine takip başlattıklarını, davalının takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu beyan ederek, itirazın iptaline ve davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının arabuluculuk yoluna gitmeden dava açtığını, müvekkilinin davalının bahsetmiş olduğu dönemlerde yönetim kurulu üyesi olmadığını, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcunun olmadığını, davacının varsa alacağını sadece şirketten talep edebileceğini beyan ederek; davanın reddine ve davacı aleyhine %20’den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce, İstanbul … İcra Dairesine müzekkere yazılarak … Esas sayılı takip dosyası celp edilmiş, dosyanın incelenmesi sonucunda, davacının davalı aleyhine takip başlattığı, davalının yasal süresi içerisinde ödeme emrine itiraz ederek takibin durduğu görülmüştür.
Mahkememizce, … AŞ’nin ticaret sicil kayıtları çıkartılarak, incelenmiş ve dosyasına konulmuştur.
Mahkememizce, Tuzla ve Kadıköy SGK’ya müzekkere yazılarak dava dışı şirket aleyhine başlatmış oldukları takip dosyaları, kesilen idari para cezaları, davacı tarafından dava dışı şirket adına ödeme yapılıp yapılmadığı sorulmuş, verilen cevabi yazılar incelenerek dosyaya konulmuştur.
Mahkememizce, dosyanın SGK primlerinden sorumluluk hususunda uzman bilirkişiye tevdii ile davacının ödemiş olduğu prim borçları ve idari para cezalarını davalıya rucü edip edemeyeceği, rucü edebilecek ise ne miktarda rucü edebileceği hususunda rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi raporunda özetle; davaya konu SGK borç dönemlerinde (2008/10,11,12, 2009/1) dava dışı şirketin yönetim kurulunun; bir yönetim kurulu başkanı, bir yönetim kurulu başkan yardımcısı ve üç yönetim kurulu üyesi olmak üzere olmak üzere beş kişiden oluştuğu, davalı …’ın 25/06/2020 tarihinden itibaren şirket yönetim kurulunun başkan yardımcısı olduğu, 15/06/2009 tarihli ve 28 nolu yönetim kurulu kararı ile …’ın istifa ettiği, davalının ilgili dönemlerdeki borçlardan sorumlu olduğu, davacı tarafından bu dönemlere ilişkin olarak Tuzla ve Kadıköy SGK’ya toplamda 177.640,22TL ödeme yaptığı, bunun 478,00TL’sinin idari para cezası olduğu, davacının davalıya rücu edebileceği miktarın 35.528,04TL olduğu ifade edilmiştir.
5510 Sayılı Kanunun 88.maddesinde; şirket yönetim kurulu üyeleri de dahil olmak üzere, üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri ile kanuni temsilcileri kuruma karşı işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğuna ilişkin hükme yer verilmiştir.
Müteselsil borçlulardan biri tarafından alacaklıya borcun tamamına ödenmesi halinde borçtan kurtulma sadece dış ilişkide söz konusu olup, iç ilişkideki müteselsil borçluların birbirlerine karşı rücu hakkı devam etmektedir. Davamıza konu; davacı tarafından ödenen prim borçlarından da davacı ve davalı müteselsilen sorumludur.
Mahkememizce tüm dosya kapsamında yapılan değerlendirme sonucunda; davacının, 08/09/2008 tarihli 16 nolu yönetim kurulu kararı ile yönetim kurulu üyeliğine atandığı, 11/11/2008 tarihli 18 nolu yönetim kurulu kararı ile istifa ettiği, davacının 2008/9,10,11 aylarına ilişkin prim borçlarından sorumlu olduğuna, davalının 25/06/2020 tarihinden itibaren şirket yönetim kurulunun başkan yardımcısı olduğu, 15/06/2009 tarihli ve 28 nolu yönetim kurulu kararı ile …’ın istifa ettiği, davalının ilgili dönemlerdeki borçlardan sorumlu olduğuna, davacının Kadıköy ve Tuzla SGK’ya 2008/10,11,12 ve 2009/1 aylarına ilişkin toplam 177.162,22TL ödeme yaptığına kanaat edilerek; davalının, davacı tarafından ödenen 35.432,44TL den sorumlu olacağına ve davacının bu miktarı davalıya rücu edebileceğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davacının ödemiş olduğu idari para cezasına ilişkin olarak ise; 6183 Sayılı Kanunun 35.maddesine göre vergi borcundan asıl sorumlu şirketin dava dışı şirket olduğu, yöneticilerin sorumluluğu tali nitelikte olduğu göz önünde bulundurularak davacının bu miktar yönünden ödemiş olduğu bedeli davalıya rücu edemeyeceğine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Öte yandan İİK’ nın 67/2.maddesinde itirazın iptali davasında borçlu- davalının itirazın haksızlığına karar verildiği taktirde borçlunun diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumu ve davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre hükmolunan meblağın %20′ sinden aşağı olmamak üzere uygun bir tazminatla mahkum edileceği düzenlenmiş olup, somut olayda takip konusu alacak likittir. Bu nedenle davalı aleyhine asıl alacak miktarının %20 si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının Davasının Kısmen Kabulü ile
Davalının İstanbul … İcra müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile, takibin 35.432,44-TL üzerinden devamına,
35.432,44-TL tamamen ödeninceye kadar takip tarihinden itibaren bu miktara yasal faiz uygulanmasına,
Asıl alacağın %20 olan 7.086,49-TL icra-inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 2.420,39-TL karar ilam harcından peşin alınan 429,10-TL sinin düşümü ile eksik kalan 1.991,29- TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 429,10-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen dava açılış gideri: 41,10- TL ( başvurma ve vekalet harcı) davetiye, posta gideri: 112,40-TL, bilirkişi ücreti: 600,00-TL olmak üzere toplam: 753,50- TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 5.134,87- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden red edilen miktar üzerinden AAÜT 13/2 uyarınca hesap ve takdir olunan 95,60- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacının yatırdığı gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde kendisine iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
01/09/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır