Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1190 E. 2019/934 K. 12.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1190 Esas
KARAR NO : 2019/934

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 29/12/2018
KARAR TARİHİ : 12/11/2019
Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … aleyhine İstanbul … İcra müdürlüğünün … esas sayılı icra takip dosyası ile takibe başlandığı vaki ilamsız takibe borçlu tarafından yapılan itiraz ile takibin durdurulduğunu, müvekkil firma İle davalı arasında yük taşıma sözleşmesi imzalandığını, müvekkil şirket hem yurt içi hem de yurt dışı nakliye işi ile iştigal eden bir firma olduğunu, davalı ile müvekkil arasında yük taşıma sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme kapsamında davalı taraf müvekkil şirketin müşterilerine ait ürünlerin taşımasını gerçekleştirdiğini, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 23. Maddesi uyarınca 17/03/2017-20/05/2019 tarihleri arasını kapsayacak şekilde sözleşme yapıldığını, aynı sözleşmenin 22.maddesi uyarınca da süresinden önce sözleşme feshi durumunda araç başı 20.000,00-TL fesih cezası olarak cezai şart kararlaştırılmış söz konusu bedelin de ödenmemesi durumunda alacaklardan mahsup hakkı da bulunduğunu, bu hususlar taraflarca tam mutabakat ile kararlaştırıldığını, davalı taraf 20/05/2019 tarihinden önce sözleşmeyi fesih eder ise cezai şart ödemek zorunda kalacağını bildiğini, bu husus bilinmesine rağmen sözleşmenin davalı tarafça fesih edildiğini, müvekkil tarafından da cezai şart talep edildiğini, davalı tarafa… numaralı 28/05/2018 tarihli ve 20.000,00- TL bedelli fatura düzenlenerek gönderildiğini, davalı taraf sözleşmede açıkça belirlenmiş olmasına rağmen cezai bedelini ödemek istemediğini, bunun üzerine müvekkil lehine doğan bu alacak müvekkil tarafından davalı alacaklarından sözleşme ceza bedeli kadar olan alacak takas / mahsup yolu ile tahsil edildiğini, bu mahsup neticesinde de davalının müvekkil firmaya ödemesi tereken 16.832,08 Tl bir bedel borcu kaldığını, davalıya karşı icra takibi başlatmadan önce son kez bir uyarı olarak Beşiktaş … Noterliğinin 10/09/2018 larih ve… yevmiye numaralı ihtarı gönderilmiştir. İş bu ihtarname gönderilmesine rağmen olumu-olumsuz cevap alınamaması nedeni ile de davalı hakkında 21/09/2018 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine yapmış olduğu itiraz nedeniyle icra takibinin durduğunu, davalının icra takibine yapmış olduğu itirazın iptali ile davalı aleyhine % 20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini ve faiz, masraf ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı asilin cevap dilekçesinde özetle; İcra müdürlüğünce gönderilen ödeme emrine karşılık böyle bir borcunun olmadığını, bu nedenle borca ve ferilerine itiraz ettiğini, takibin durdurulmasına karar verilmesini şeklinde itiraz dilekçesi verdiğini, Davalı …’un 12/03/2019 tarihli ön inceleme duruşma tutanağında verdiği beyanda: Ben sözleşmeyi süresinden önce bitirmek zorunda kaldım, çünkü bana … tarafından haciz uygulandı, Bende İzmir…, …sütte çalışan arabam için oraya gittim. Gittiğim yerde…’ın ve…’un yetkilileri vardı, onlara durumu izah ettim, onlarda bana aracı gerçekten satarsam sözleşmedeki yazan cezai şartı ödemezsin dediler, bende aracı 4 gün içerisinde sattım. Sözleşme bu nedenle sona ermiştir. Ben sattığıma ilişkin belgeyi kargo yoluyla …’a gönderdim davanın reddini talep ederim dediği görülmüştür.
Davacı vekili, UYAP’dan gönderdiği 01/10/2019 tarihli dilekçe ile; davadan ve bu dava ile ilgili tüm taleplerinden müvekkilinin talimatı üzerine feragat ettiğini bildirdiği, vekaletnamesinden feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır.
6100 sayılı H.M.K’ nun 307. maddesinde feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olarak tanımlanmış olup aynı yasanın 309. maddesinde feragat ve kabul beyanının dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılabileceği, hüküm ifade etmesinin karşı tarafın muvafakatine bağlı olmadığı,feragat ve kabulün kayıtsız ve şartsız olarak yapılması gerektiği ve hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği belirtilmiştir. Yine aynı yasanın 311. maddesinde de feragat ve kabulün kati bir hükmün hukuki neticelerini doğuracağı hüküm altına alınmıştır. Açıklanan yasal hükümler ışığında davacının feragatinin usulüne uygun olduğu anlaşılmış ve feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın Feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gereken 44,40-TL karar ve ilam harcının peşin alınan 203,29-TL den düşümü ile arta kalan 158,89-TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil etmediğinden bu yönde karar verilmesine yer olmadığına,
5-Taraflar yatırılan gider ve delil avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,

Dair davacı vekilinin ve davalı asilin yokluğunda kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/11/2019
Katip …

Hakim …