Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1071 E. 2021/344 K. 27.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1071 Esas
KARAR NO : 2021/344
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 19/11/2018
KARAR TARİHİ : 27/04/2021

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 25/08/2017 tarihinde müvekkilinin sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile davalı gerçek kişiye ait ve davalı şirket tarafından ZMMS poliçesi yapılan … plakalı aracın çarpıştığını, meydana gelen trafik kazasında davalı tam kusurlu olduğunu, müvekkilinin kaza sonucunda geçici iş göremezlik ve kalıcı iş göremezlik zararına uğradığını, müvekkilinin meydana gelen kaza nedeniyle mesleki hayatındaki ilerlemesinin ömür boyu olumsuz etkilendiğini, bu nedenle kazanç kaybına uğradığını, müvekkilinin kaza nedeniyle tedavi ve ilaç giderleri yaptığını ve manevi olarak da zarara uğradığını beyan ederek; şimdilik fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere 5.000,00TL maddi ve 50.000,00TL manevi zararın tazminini talep etmiştir.
Davacı vekili 23/04/2021 tarihli neticei talep kısmının açıklanması konulu dilekçesi ile 5.000,00TL maddi tazminat isteminin sürekli iş göremezlik zararına ait olduğunu, geçici iş göremezlik zararının 10,00TL, kazanç kaybının 10,00TL ve hastane, ilaç ve tedavi giderleri için 10,00TL olmak üzere dava dilekçesi ile toplam 5.030,00TL talep ettiklerini beyan etmiş ve eksik harcı ikmal ettiği görülmüştür.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın usulüne uygun olarak müvekkiline dava açmadan önce başvurmadığını, davalı gerçek kişiye ait aracın 15/07/2017-2018 tarihleri arasında 0001021021027492 numaralı ZMMS ile sigortalandığını, müvekkilinin sigortalısının kusuru oranında poliçe limiti ile sınırlı olarak sorumlu olduğunu davacının maluliyet oranının tespit edilmesi gerektiğini, tazminat hesabının yapılmasında yeni belirlenen genel şartların uygulanması gerektiğini, faiz işletilecekse dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; konu ile ilgili yapılan kusur tespitinin hatalı olduğunu, … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/… Esas sayılı dosyasını mahkemeye celp edilmesi gerektiğini, davacının maluliyeti ile kaza arasında illiyet bağının olmadığını, davacının tedavi masraflarının fahiş olduğunu, maluliyet tazminat taleplerinin dürüstlük ve iyi niyet kurallarına aykırı olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce hasar dosyası, davacının kaza nedeniyle görmüş olduğu tedavinin evrakları, davalı … tarafından oluşturulan hasar dosyası celp edilmiş incelenerek dosyaya konulmuştur.
Mahkememizce SGK’ya müzekkere yazılarak, davacıya, dava konusu kaza nedeniyle rücuya tabi bir ödeme yapılıp yapılmadığı sorulmuş, verilen cevabi yazının incelenmesi sonucunda; davacıya 8.258,48TL geçici iş göremezlik ödemesi yapıldığı bilgisinin verildiği görülmüştür.
Mahkememizce, davacı ve davalı gerçek kişinin sosyal ve ekonomik durumunu araştırılması için adresinin bağlı oldukları kolluk birimine müzekkere yazılmış ve verilen cevabi yazı incelenerek dosyaya konulmuştur.
Mahkememizce … ‘ye müzekkere yazılarak, davacının kaza tarihinde ne kadar maaş aldığı, maaş dışında yapılan ödeme olup olmadığı, davacının geçirmiş olduğu kaza nedeniyle hangi tarihler arasında çalışmadığı, davacının çalışmadığı dönemlerde kendisine maaş ödemesi yapılıp yapılmadığı ve çalışmadığı dönemler için maaş dışında kendisine ek ödeme yapılıp yapılmadığı sorulmuş, verilen cevabi yazı incelenerek dosyaya konulmuştur.
Mahkememizce, davacının dava konusu kaza nedeniyle uğramış olduğu geçici iş göremezlik süresinin ve sürekli maluliyet oranının tespiti ve davacının, dava konusu kaza nedeniyle bakıcıya ihtiyaç duyup duymadığı, ihtiyat duyuyor ise ne kadar süre ile ihtiyaç duyduğu hususunda ATK’dan rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan 14/05/2020 tarihli ATK raporunda özetle; davacının 25/08/2017 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanması nedeniyle 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmeliğe göre tüm mevcut engellilik oranının %1 olduğu, iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 3 aya kadar uzayabileceği ifade edilmiştir.
Mahkememizce, davacının dava konusu kaza nedeniyle uğramış olduğu sürekli ve geçici iş göremezlik zararının ve hesaplanması ve davacının, dava konusu kaza nedeniyle tedavi, ilaç ve hastane giderinin olup olmadığı hususunda ve kazanın meydana gelmesinde kazaya karışan tarafların kusur durumunun tespiti için kusur bilirkişisi, aktüerya bilirkişisi ve tedavi masrafları alanında uzman doktor bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş ve alınan rapordan sonra Anayasa Mahkemesi’nin 2019/40 Esas ve 2020/40 Karar sayılı iptal kararının, dava dosyasındaki aktüerya hesaplamasına etkisi olması nedeniyle davacının bakiye yaşam süresinin TRH-2010 tablosuna göre belirlenmesi ve prograsif rant yönetime göre hesap yapılması hususunda daha önce rapor alınan bilirkişi heyetinde yer alan aktüerya bilirkişisinden ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi raporunda özetle; davalı gerçek kişinin, KTK 47/d, 53/b, 67/a ve 84/f, 84/j madde hükümlerini ihlal ederek kazanın meydana gelmesinde %75 oranında kusurlu olduğu, davacının KTK nın 47/d, 52/a ve 52/b madde hükümlerini ihlal ederek kazanın meydana gelmesinde %25 oranında kusurlu olduğunun, davalı … şirketinin, davalıya ait aracı 15/07/2017-2018 vadeli ZMMS poliçesi ile sigortaladığı, davacının ispatlanan net aylık gelirinin 2.847,33TL olduğu, bu ücretin 2017 yılı asgari ücreti oranının 1,55 katı olduğu, TRH-2010 yaşam tablosuna göre davacının kaza tarihindeki yaşının 25 yaşında olduğu, bakiye yaşam süresinin rapor tarihi itibari ile 46 yıl olduğu, davacının 74 yaşına kadar yaşayabileceği, aktif hayat süresinin 35 yılını aktif dönem ve 14 yılının pasif dönem olduğunu, ATK raporuna göre davalının 6.306,15TL geçici iş göremezlik zararına uğradığını, kendi kusuruna isabet eden miktarın 4.729,61TL olduğu, davacıya SGK tarafından 8.258,48TL geçici iş göremezlik ödemesi yapılması nedeniyle, geçici iş göremezlik zararı olmadığı, sürekli iş göremezlik zararı %1 maluliyet oranı üzerinden 12.031,59TL olduğu, kusuruna isabet eden bedelin düşmesi sonucunda sürekli maluliyet zararının 9.023,69TL olabileceği, davacının Milas Devlet Hastanesindeki tedavi giderlerinin SGK tarafından karşılandığı, davacının özel Kolan Hastanesine ait yapmış olduğu 12.336,71TL masrafın davaya konu kaza nedeniyle yapıldığının, davacının bu giderlerinin özel sağlık sigortası sisteminden karşılandığı ifade edilmiştir.
Alınan bilirkişi ek raporunda ise; davacının talep edebileceği sürekli maluliyet zararının, prograsif rant yönetimine göre hesap edilmesine halinde 15.952,80TL olduğu ifade edilmiştir.
Davacı vekilince sunulan 29/12/2020 tarihli bedel arttırım dilekçesi ile 5.000,00TLolan maddi tazminat talebinin 4.023,69TL olarak arttırdıklarını beyan etmiş ve harcını yatırmıştır.
Davacı vekili 09/03/2021 tarihli ıslah dilekçesiyle, 9.023,69TL olan tazminat taleplerini 6.929,11TL ıslah etmek suretiyle 15.952,80TL üzerinden karar verilmesini talep etmiştir.
KTK.’nun Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası, 2918 sayılı Kara Yolları Trafik Kanunu m.91 gereği, işletenlerin KTK.’nun 85.maddesinin birinci fıkrasına göre, olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere yasaca yaptırımları zorunlu kılınan ve KTK.’nun kapsamında motorlu bir aracın kara yolunda işletmesi sırasında bir kimsenin ölümüne, yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan sorumluluğu belli limitler ve kusur oranı dahilinde ve gerçek zarar miktarı ile karşılamayı amaçlayan sorumluluk sigortasıdır.
Davaya konu … plakalı aracın davalı … şirketine … numaralı 15/07/2017-2018 vadeli Zorunlu Mali Mesuliyet (Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalandığı anlaşılmıştır.
Kaza 25/08/2017 tarihinde sigorta teminatları süresi içinde meydana gelmiştir.
Mahkememizce tüm dosya kapsamında yapılan değerlendirme sonucunda, Anayasa Mahkemesi iptal kararı sonrasında Yargıtay 17. Hukuk Dairesi tarafından verilen kararlarda ve Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin kararlarında istikrarlı bir şekilde, sürekli iş göremezlik oranının, trafik kazasının gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan yönetmelik ve eklerine göre tespit edilmiş olması nedeniyle mahkememizce davacının, dava konusu kaza nedeniyle alınan ATK raporu doğrultusunda sürekli maluliyetin oranının %1 olduğuna ve geçici iş göremezlik süresinin kaza tarihinden itibaren 3 ay olduğuna karar verilmiş, kusur yönünden yapılan inceleme sonunda alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, davalı sürücünün kazanın meydana gelmesinde kavşakta geçiş önceliğine uymadığına yada kavşakta hatalı şekilde doğrultu değiştirdiğine kanaat edilerek %75 oranında kusurlu olduğuna, davacının ise kavşaklarda geçiş önceliği hakkına sahip olsa da KTK’nın 47/1-d ve 52/a maddelerini ihlal etmesi nedeniyle %25 oranında kusurlu olduğuna karar verilmiştir. Davacıya SGK tarafından geçici iş göremezlik ödemesi yapılması ve ödenen miktar nedeniyle davacının bu tazminat talebi yönünden bakiye zararının olmadığı görülerek, davacının karşılanmayan tedavi, hastane ve ilaç gideri olmadığı görülerek, davacının bu talepleri yönünden davasının reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Davacının sürekli iş göremezlik zararı yönünden talebi açısından yapılan değerlendirmede ise, davacının gelir durumunun 2017 asgari ücret miktarının 1,55 katı olduğu kabul edilerek TRH-2010 Erkek Yaşam Tablosuna göre kaza tarihinde 25 yaşında olduğu, bakiye yaşam süresinin 49 yıl olduğu, aktif hayat süresinin 35 yıl olduğu, pasif dönemin ise 14 yıl olduğu kabul edilerek ve prograsif rant yönetim kullanılarak yapılan hesaplama sonucunda davacının talep edebileceği sürekli maluliyet zararının 15.952,80TL olarak hesaplanmış ve dava belirsiz alacak davası olması nedeniyle, davacı vekili tarafından verilen 29/12/2020 tarihli dilekçenin bedel arttırım dilekçesi, 09/03/2021 tarihli dilekçenin ise ıslah dilekçesi olduğu göz önünde bulundurularak davacının sürekli iş göremezlik zararı talebi yönünden davasının kabulüne karar verilmiştir.
Mahkememizce KTK’nın 99.maddesi uyarınca ve davacının, davalı … şirketine 04/04/2018 tarihinde başvuru yaptığı göz önünde bulundurularak, davalı … şirketinin bu tarihten itibaren sekiz iş günü sonrası olan 16/08/2018 tarihi itibariyle temerrüte düştüğü, davalı gerçek kişinin ise kaza tarihi itibariyle temerrüte düştüğüne karar verilerek, tarafların tacir olmaması ve kazaya karışan araçların ticari araç olmaması nedeniyle bu tarihlerden itibaren kabul edilen alacağa yasal faiz uygulanmasına karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Ayrıca davacının kazanç kaybı talebi yönünden mahkememizce tüm dosya kapsamında yapılan değerlendirme sonucunda; davacının kazanç kaybına uğradığını gösterir bir belge dosyada mevcut olmadığından ve ayrıca mahkememizce talep edilen bu miktarın sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik zararı ile karşılandığı kabulü ile bu talebin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Türk Borçlar Kanunu’nun 49. maddesi gereğince kasten veya taksirle başkasına zarar veren bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarara uğrayanların aynı kanunun 56. maddesi gereğince manevi tazminat isteme hakları bulunmaktadır. Davacı, kaza nedeni ile yaralanmamıştır. Trafik kazasının oluş şekli ve şiddetinin hafifliği gözetildiğinde, TBK.’nun 56. maddesi anlamında da olsa bir ruhsal ve duygusal bütünlüğünün bozulduğunun kabulüne imkan bulunmamaktadır. Bu noktada hüküm altına alınacak manevi tazminatın miktarının belirlenmesi önem arz etmektedir. Yargısal içtihatlarda,anılan yasa maddesi hükmüne göre özel haller gözönünde tutularak hükmolunacak manevi zarar tutarının adalete uygun olması gerektiği, hükmedilecek bu tazminatın bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmediği,bu tazminatın sınırının onun amacına göre belirlenmesi gerektiği,takdir edilecek miktarın mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olması gerektiği manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar her olaya göre değişebileceğinden hakimin bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermesi gerektiği belirtilmektedir.Buna göre, üst paragraftaki ilkeler göz önüne alınarak yapılan değerlendirmede, davacının yaralanmasına neden olan olayın oluş şekli, kusur durumu, davacının duymuş olduğu elem ve ızdırabın ağırlığı ile tarafların ekonomik ve sosyal durumları nazara alındığında mahkememizce takdir edilen manevi tazminat miktarının uğranılan zararla/zararlarla orantılı olduğu, bu miktarın davacı için zenginleşme aracı olmayacağı gibi davalılar yönünden de ekonomik yıkıma neden olmayacağı değerlendirildiğinden hak ve nesafet kuralları çerçevesinde manevi tazminat miktarı belirlenmiş, davalı sürücü ve araç maliki yönünden manevi tazminat davasının kısmen kabulüne, karar verilmiş aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının Maddi Tazminat Talepli davası yönünden davasının KISMEN KABULÜ İLE
15.952,80TL sürekli maluliyet zararının davalı …Ş. Yönünden 16/08/2018 tarihinden itibaren, davalı … yönünden 25/08/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak, davacıya verilmesine, davacının kazanç kaybı, geçici iş göremezlik ile ilaç ve hastane masrafları yönünden davasının REDDİNE
2-Davcının manevi tazminat talepli davası yönünden davasının KISMEN KABULÜ İLE
3.000,00TL nin davalı …’ndan 25/08/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Maddi tazminat talepli dava yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 1.089,74TL karar ilam harcından peşin alınan 85,39-TL ve tamamlama harcı olarak alınan toplam 187,04TL sinin düşümü ile eksik kalan 815,31-TL bakiye ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Manevi tazminat talepli dava yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 204,93TL karar ilam harcından peşin alınan 102,47-TL düşümü ile eksik kalan 102,46-TL bakiye ilam harcının davalı …’ndan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 85,39-TL peşin harç ile 187,04TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 272,43TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen, manevi tazminat davası yönünden davacıdan alınan 102,47TL peşin harcın davalı …’ndan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen dava açılış gideri: 41,10- TL ( başvurma ve vekalet harcı), davetiye, posta gideri: 358,81-TL, bilirkişi ücreti: 1.800,00-TL olmak üzere toplam: 2.199,91- TL yargılama giderinin kabul/red oranı olan %29/71 üzerinden hesaplanan 637,97-TL’nin 102,07TL’sini davalılardan müştereken ve müteselsilen, 535,90TL’sini davalı …’ndan alınarak davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerine bırakılmasına,
6-Yargılama esnasında yatırılmayan ATK fatura bedeli olan 562,00TL’nin 399,02TL’sinin davacı tarafından, 162,98TL’sinin 26,08TL’sinin davalılar tarafından müştereken ve müteselsilen, 136,90TL’sini davalı … tarafından ATK Döner Sermaye Saymanlığına ait T.C. … Bankası … Şubesindeki … nolu hesaba yatırılarak dekontunun mahkememiz dosyasına sunulmasına,
7-Maddi tazminat davası yönünden davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 4.080,00- TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
8-Maddi tazminat davası yönünden davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden AAÜT 13/2 uyarınca hesap ve takdir olunan 30,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … şirketine verilmesine,
9- Maddi tazminat davası yönünden davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddolunan miktar üzerinden AAÜT 13/2 maddesi uyarınca hesap ve takdir olunan 30,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’na verilmesine,
10-Manevi tazminat davası yönünden davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddolunan miktar üzerinden AAÜT 10/2 maddesi uyarınca hesap ve takdir olunan 3.000,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’na verilmesine,
11-Manevi tazminat davası yönünden davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT 13/2 maddesi uyarınca hesap ve takdir olunan 3.000,00TL vekalet ücretinin davalı …’ndan alınarak davacıya verilmesine,
12-Tarafların yatırdığı gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair davacı ve davalı … vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/04/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır