Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2018/1027 Esas
KARAR NO:2023/88
DAVA :Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:07/11/2018
KARAR TARİHİ:03/02/2023
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında davalı şirket tarafından 2005 yılı temmuz ayından 2006 haziran ayına kadar olan elektrik faturalarını ödemediğinden bahisle 19.421,20 TL için …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında ilamsız icra takibi başlatıldığın, müvekkili hakkında menkul ve gayrimenkul haciz işlemleri uygulandığını, usulsüz tebligat yapıldığını, bu usulsüz yapılan tebligatın iptali için …. İcra Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile şikayet yapıldığını, Mahkeme şikayetin kabulü ile hacizlerin müvekkili yönünden kaldırılmasına karar verdiğini, haciz ve icra tehdidi altında müvekkilden dosya borcu tahsil edildiğini, haciz tehdidi altında ödemek zorunda kaldığını, müvekkilinin fatura dönemlerinde fatura adresinde kiracı olmadığını, davalı şirket ile abonelik sözleşmesi yapmadığını, davalı şirketten aldığı abonman sözleşmesindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinden tahsil edilmiş olan haksız ve mesnetsiz paranın geri tahsil edilmesi gerektiğini belirterek şimdilik 17.860,00 TL’nin ödeme tarihinden başlayacak ticari avans faizi ile birlikte davalı taraftan tahsilini, davanın kabulünü, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile müvekkil şirket arasında … Mahallesi … Caddesi No:1 adresindeki elektrik kullanımına ilişkin 13/04/2005 tarihli … numaralı abonelik sözleşmesinin olduğunu, faturalardan doğan borcun ödenmemesi üzerine icra takibi başlandığını, davacının abonelik sözleşmesi imzalanırken sunmuş olduğu kimlik fotokopisi ve ikahmetgah senedinde adresi TC kimlik numarası kontrol edildiğini, sözlemenin bizzat kendisine ait olduğunu, borcunu inkar ederek kötüniyetli olunduğunu belirterek davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
…. Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında 19/12/2017 tarihli gerekçeli kararı ile görevsizlik kararı verilerek davacı vekilince talepte bulunulması üzerine dosya mahkememize tevzi edilmiş, 2018/1027 esas numaralı sayısına kaydı yapılmıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE
Deliller; …. İcra Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası, …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası, tanık beyanları, Elektrik satışına dair abonman sözleşmesi çıktısı, … cevabi yazısı, … Bankası cevabi yazısı, bilirkişi raporları.
Dava, abonelik sözleşmesindeki imzanın davacıya ait olmaması, davacının borçlu olmadığı paranın …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası kapsamında icra takibi neticesinde haciz tehdidi altında yapılan ödemeden şimdilik 17.600 TL’nin iadesi istemine ilişkindir.
…. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından … ve … … hakkında 14.281,20 TL asıl alacak, 4.359,93 TL işlemiş faiz, 784,07 TL KDV olmak üzere toplam 19.421,20 TL’nin tahsili için takip başlatılmış olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili 03/04/2019 tarihli beyan dilekçesinde ödemelerin müvekkili adına … … tarafından yapıldığını beyan etmiş olup, …. İcra Müdürlüğününe … Esas sayılı dosyasında ödeme yapılıp yapılmadığı sorulmuş olup, 20/12/2019 tarihli cevabi yazısında; “UYAP Sistemi üzerinden yapılan tetkikler neticesinde müdürlüğümüz dosyasına … … veya … … tarafından yapılan herhangi bir ödeme olmadığı tespit edilmiştir.” hususları bildirilmiştir.
…. İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; şikayetin kabulü ile …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında davacı/borçlu … …’e ödeme emrinin 08/05/2014 tarihinde tebliğ edildiğinin tespitine, hacizlerin davacı/borçlu … … yönünden kaldırılmasına karar verilmiş olup, verilen kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 26/01/2015 tarih, 2014/25995 Esas – 2015/1748 Karar sayılı ilamı ile kararın onanmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacı tanıkları …. Asliye hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı görevsiz mahkemede dinlenilmiştir.
Tanık … … İfadesinde: davacı benim kardeşim olur dava konusu yer küçük bir lokantadır 2005 yılı mart ayında açıldı, 2006 şubat ayında da kapatıldı, yaklaşık 9 ay açık kaldı bu süre içerisinde faaliyette bulundu sonra yan tarafta bulunan restoran burayı birleştirerek işletmeye başladı hala devam etmektedir, burada biz girdiğimizde mülk sahibi … adına elektrik sözleşmesi vardı biz bunu kullanmaya devam ettik herhangi yekilde yeni bir sözleşme yapmadık çıktığımızda da çıktığımız döneme ait tüm borcu ödemiştik,arabanın üzerine haciz konunca kardeşimin bu borçtan haberi oldu dedi.
Tanık … İfadesinde: davacı 2005 yılında … dava konusu yerde küçük bir lokanta açtı 8-10 ay kadar çalıştırdı daha sonra kapatıp başka birisine devretti, daha sonra başkaları gelmip dükkanı birleştirdi ve o halde kullanmaya devam etti, davacının işyerini kapattığı tarihten itibaren orada başkaca bir işi olmadı dedi.
Tanık … İfadesinde: davacı 2005 yılında dava konusu yerde küçük bir lokanta açtı , 8-10 ay kadar çalıştırdı daha sonra orayı kapattı, yanında çalışan … diye biri vardı galiba eşi idi yan taraftaki dükkanla birleştirip ortak olarak işlettirdiler, onlarda daha sonra orayı terkettiler, davacı lokantayı kapattıktan sonra orada bir iş yapmadı, dedi.
Uyuşmazlık konusunun hesabı noktasında elektrikçi bir bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş olup, 23/01/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı … …’in … numaralı tesisatın bulunduğu adreste … Lokantası adı altında vergi levhası olduğu, 10/03/2005 kira başlangıçlı kontratın olduğu, tanıkların ifadelerine göre 8-10 ay gibi bir faaliyet gösterdiği, faaliyet süresi içinde mal sahibi … üzerine kayıtlı sayaç üzerinden elektrik kullandıklarını, gelen tüm faturaları ödediklerini beyan ettiklerini, 22/06/2005 tarihinde başlayan 1921 kwh lık endeks sıfırdan başlanmış dahi olsada öncesinin olmadığını, bunun da sayacın değiştirildiği anlamına geldiği, kurum ile … … arasında matbu elektrik aboneliği sözleşmesi mevcut olduğunu, matbu sözleşme evrakının alt kısmında bir imzanın olduğu, ancak imzasının kime ait olduğunun belli olmadığı, sözleşme gücüyle orantısız faturaların olduğunun görüldüğü belirterek … … adına kardeşi … … tarafından kurum tarafına yatırılan 17.806 TL’nin faiz değer hesaplamaları yapılarak iade edilmesi gerektiği görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Dosyaya eklenen evraklar, tarafların beyan ve itirazları değerlendirilmek suretiyle ek rapor alınması için dosyanın 23/01/2020 tarihli raporu düzenleyen bilirkişiye tevdine karar verilmiş olup, 24/05/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; … numaralı tesisata kurum ile sözleşme yapılarak enerji kullandığına iddia aden … … adına düzenlenmiş olan elektrik faturalarının eksiklikler ve belirsizliklerle birlikte davanın karmaşık hale getirildiği, kurumun bu konuda çok ciddi olarak görev kusuru işlediği tespit edildiğinden dolayı kurumun … … alacaklı olduğuna dair kesin bir karara varılamadığı görüş ve kanaatinde bulunmuştur.
Bilirkişi raporu ile tüketim yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise tüketim bedelinin tespitine ilişkin değerlendirme yapılmamış olup, raporun bu hali ile hüküm kurmaya elverişli olmadığından, dosyanın elektrik mühendisi bilirkişiye tevdi ile davacının icra takibine konu faturalardan dolayı borcunun bulunup bulunmadığı ve varsa miktarının belirlenmesi hususunda rapor alınmasına karar verilmiş olup, 21/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafın kullandığı anlaşılan … no’lu tesisata ait sayaç hareketlerinden tespit edileceği üzere … vekilininde belirttiği gibi sehven yanlış işlem yaptıkları … … no’lu sayacın endeksi 23.11.2005 (ya da 16.12.2005) tarihinde 4190 kWh olarak kayda geçtiği, …’a göre 22.06.2005 – 23.11.2005 (ya da 16.12.2005) tarihleri arası sehven hatalı işlem yapılan sayacın kaydettiği sayaçla kaydedilmiş tüketimler davacı tarafa borç tahakkuk ettirildiği, sonrasında ne zaman hangi endeksle takıldığı bilinmeyen … marka … no’lu sayacın kaydettiği endeksler dikkate alınarak dönem içi mükerrerlik teşkil etmemesi için 23.12.2005 tarihinde tespiti yapılan 47.829 kWh endeks sayısından daha önceden tahakkuku yapılan 4.190 kWh tüketim mahsup edilmek suretiyle kalan 43.639 kWh tüketim davacı tarafa tahakkuk ettirilmiş olduğu, sonrasında tesisatta endeks okumalarının … marka … no’lu sayaçla yapılarak davacı tarafa tüketimlerin fatura edildiği, oluşturulan borç tablosuna göre davacı tarafın söz konusu işletmede son ödeme tarihlerine kadar ödediği herhangi bir faturanın olmadığı, tabloda verilen toplam fatura bedeli davacı tarafından ödenmediğinden … tarafından icra takibine başlandığı, davacı taraf icra takip dosyasına 17.860,00 TL. ödeme yaptığını beyan etmekte ise de, dosya içeriğinde bu ödemeye ilişkin bir belgeye rastlanılmadığı, ancak, … …’in 2004 senesinde birikmiş elektrik borcunu muhtemelen kanundan yararlanarak taksitlendirdiği, bu taksitlendirmenin dava konusu borçla ilgisinin olmadığı, borcun meydana geldiği tarihte geçerli olan Yönetmelik maddesine göre elektrik borcu toplanarak oluşmaya başladığında fatura kesme, tahsilat ve benzeri perakende işlerden sorumlu …’ın borçluyu izlemeye alacağı, gerektiğinde elektrik enerjisini kesebileceği, aboneliği fesh edip icra takibine geçebileceğinin anlaşıldığını belirterek, …’ın yaptığı işlemlerin doğru olduğu, davacının icra takibinin iptali talebinde haklı olmadığı, davacı tarafın borcunun icra takibi itibariyle 19.421,20 TL. olduğu görüş ve kanaatinde bulunmuştur.
Tüm dosya kapsamından; davalı tarafça 22/06/2005 – 07/09/2006 tarihleri arasındaki dönemde 13 adet fatura düzenlenerek icra takibi başlatılmış olup, davacı tarafça faturaya dayanak abonelik sözleşmesindeki imza inkar edilerek icra dosyası kapsamında yapılan bir kısım ödemelerin iadesi talep edilmiştir. Dosya kapsamında davacı tanıklarından alınan beyanlardan aboneliğe konu işletmenin davacıya ait olduğu, elektrik tüketimlerinin davacı tarafından gerçekleştirildiği anlaşılmıştır. Denetime ve hükme esas alınmaya elverişli görülen 21/03/2022 tarihli bilirkişi raporundan davalı tarafından yapılan faturalandırmalarda hukuka aykırılık bulunmadığı, … … tarafından yapılan ödemelerin dava konusu borçla ilgili olmadığı anlaşılmış olup davanın reddine dair aşağıda belirtildiği şekilde karar verilmiştir.
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE
Sair hususların gerekçeli kararda belirtilmesine,
2-Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 305,01 TL harcın mahsubu ile artan 125,11 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına.
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5- Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep edilmesi halinde kendilerine iadesine,
Dair davacı (e-duruşma) ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı 03/02/2023
Katip …
(e-imza)
Hakim …
(e-imza)