Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1015 E. 2021/19 K. 15.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1015
KARAR NO : 2021/19

DAVA : İtirazın İptali (Bayilik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/11/2018
KARAR TARİHİ : 15/01/2021

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı borçlu arasında Bayilik Sözleşmesi akdedildiğini, iş bu sözleşmenin 4. maddesi uyarınca, davalının, müvekkil şirketin, “… kendi dağıtım kanalları aracılığı ile müvekkili şirket tarafından kendisine bildirilmiş il/ilçelerde ürün/ürünlerin abonelik işlemlerini, dağıtım ve sözleşmede belirtilen diğer hizmetlerini yerine getirmekle yükümlü” olup … sınırlan içerisinde abone bayisi olduğunu, davalının işe başlamasının müvekkili ile sözleşme akdedilmesine müteakip olup, taraflar arasında imzalanmış bir sözleşme mevcut olduğunu, taraflar arasında imzalanmış sözleşmenin “Ödeme” Başlıklı 6.4. maddesinde belirtildiği gibi “… davalı bayi, aldığı ürün/ürünlerin bedelini komisyon tutarı mahsup ettikten sonra …’nın belirlediği ödeme günlerinde yapması gerektiğini, davalı bayi, iş bu sözleşme kapsamında doğmuş ve doğacak borçlarını … Baş Bayisine süresinde yapmaması halinde, … ödemeyi yaparak bu alacağa halef olacaktır…” hükmü gereğince takibe konu borcun doğumunun gerçekleştiğini, iş bu ticari ilişki çerçevesinde davalının, müvekkili şirkete cari hesap ilişkisinden kaynaklı 16.988,53- TL borcu olmakla birlikte, bu borcun işbu takiple talep edildiğini, davalının borcunu ödemesi hususunda yapılan yazılı ve sözlü görüşmelerin neticesiz kaldığını, davalı tarafından müvekkili şirkete ödemede bulunulmaması üzerine, davalı aleyhine … 13. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyası ile alacağın tahsili zımnında icra takibine geçildiğini, davalıya ilamsız icra takibine ilişkin ödeme emri gönderildiğini, davalının soyut ve haksız itirazları neticesinde takibin durduğunu, müvekkili şirketin alacağının her türlü ticari kayıt ve belge, itiraz edilmeyen fatura ve irsaliyeler ile sabit olduğunu, davalının, vadesinde yapması gereken ödemeyi yapmadığını, likit alacağın tahsilini geciktirmek için takibe haksız olarak itiraz ettiğini, belirterek, sonuç olarak, davanın kabulü İle … 13. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, alacağa ticari avans faizi uygulanmasına, davalı hakkında %20’den az olmayacak şekilde icra inkar tazminatına hükmedilmesine, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacı yanın belirttiği üzere, sözleşmede belirtilen sorumluluğunun ‘ödeme’ başlıklı 6.4’de belirtildiği üzere aldığı ürünlerin komisyon bedelleri ile alakalı olduğunu, ürünlerin nakliye ve teslimi başlıklı 5. maddesinde belirtildiği üzere, ürünlerin tesliminin imza karşılığında yapıldığını, imza karşılığında almış olduğu tüm ürünlerin bedelini ödediği halde, hakkında haksız icra takibi yapıldığını ve akabinde dava açıldığını, öncelikle tarafına imza karşılığında teslim edilen ürünlerin neler olduğunun ve buna ilişkin belgelerin davacıdan istenilmesini talep ettiğini, belgeler geldiği vakit davacıya herhangi bir borcunun olmadığının açık ve net görüleceğini belirterek, davanın reddine, takibinde haksız ve kötü niyetli olan alacaklı hakkında takip konusu alacağın % 20’sİnden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile ileride avukat tutması halinde vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER:
… 13. icra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası, sözleşme, faturalar, bilirkişi incelemesi
GEREKÇE :
Dava, bayilik sözleşmesinden kaynaklanan cari hesap alacağına dayalı başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, uyuşmazlık; takip tarihi itibariyle davacının cari hesap alacağının olup olmadığının belirlenmesi noktasınnda toplanmaktadır.
… 13. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasının tetkikinde davacı tarafından davalı aleyhine cari hesap alacağından kaynaklanan 14.521,00-TL asıl alacağın takip tarihinden itibaren icra giderleri, vekalet ücreti ve asıl alacağın % 9,75 faizi ile birlikte BK m.100’e göre tahsilinin talep edildiği, davalı/borçlusunun süresi içerisinde borca faize ve tüm fer’ilerine itiraz ederek takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosyanın ve ekli icra dosyasının tetkikinden davacı-alacaklı tarafça yapılan ilamsız icra takibine davalı-borçlu tarafından süresi içinde itiraz edildiği ve davacı-alacaklı tarafça yasanın öngördüğü 1 yıllık süre içerisinde mahkememize “itirazın iptali” davası açıldığı anlaşılmaktadır.
Tarafların yasal ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak; defterlerde gözüken alacak ve borç kayıtları ile hesap bakiyeleri tespit edilip, iddia , savunma ve itirazlar ile dosyaya sunulan belgeler değerlendirilerek varsa takip tarihi itibariyle davacı alacağının saptanmasına ilişkin mali müşavir bilirkişisinden rapor alınmasına, karar verilmiş olup, Mali Müşavir … ‘den alınan10/06/2019 tarihli raporda özetle; davacı şirketin 2017-2018 takvim yıllarına ait ticari defterlerinin incelendiğini, davacı şirketin ticari defterinin TTK 64-65-66 ve 82 Mad. ve VUK 220-226 maddesine göre açılış ve kapanış tasdikinin usulüne uygun olarak yaptırıldığını, davalı tarafından herhangi bir defter belge ibraz edilmediğini, takip konusu alacağın defter kayıtlan ve dayanağı, davacı …S.’nin incelenen 2017- 2018 Yılına ait resmi defter kayıtlarında davalı … alıcılar 120 hesaba kayıtlandığı ve bahsi geçen alıcılar hesabının bakiyesinin 31.12.2018 itibariyle 19.521,00- TL olduğunun tespit edildiğini, sonuç olarak, davacı şirketin incelenen 2017- 2018 Yılına ait resmi defter kayıtlarında davalıdan 19.521.00 TL alacaklı olduğu tespit edildiği hususları rapor edilmiştir.
Davacının defterlerinde davalıdan 19.521,00-TL alacaklı olduğu tespit edilmiş olmakla, bu borcun dayanağı olan faturaların davalıya tebliğ edilip edilmediği ve faturalara konu malların davacıya teslimine ilişkin irsaliye bulunup bulunmadığı hususlarını da ayrıntılı olarak içeren ek rapor düzenlenmesi için, dosyanın önceden rapor sunan Mali Müşavir bilirkişi …’e tevdiine karar verilmiş olup, alınan 25/09/2020 tarihli ek raporda özetle, kök raporda tespiti yapılan ve icraya konu 14.521.00-TL tutarlı malların günlük gazete olduğunu, dağıtımın davacı tarafından yapılmadığını, bu nev’iden matbuat teslimlerinin dağıtıcı firmalar tarafından yapıldığını ve davacının teslime ilişkin temlik aldığı ve bu anlamda tebligat veya malların teslimine ilişkin bir irsaliye veya teslim evrakı bulunmadığının tespit edildiğini, ilgili mallara ait fatura listesinin ve tutarlarının işbu rapor ekinde bulunan muavin defter ile sunulduğu rapor edilmiştir.
Davacı vekiline, davalıya teslimi yapılan ürünlere ilişkin sevk irsaliyesi ve teslim belgesi sunması için süre verilmiş olup, davacı vekili 23/12/2020 tarihli beyan dilekçesi ile borçlu tarafa teslimi gerçekleştirilen mallara ilişkin fatura, sevk irsaliyesi gibi belgelerin mevcut olmadığı beyan edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde; davacı vekilince 14.521,00TL cari hesaba dayalı asıl alacağın tahsili için başlatılan takibe itirazın iptali talep edilmiş ise de; salt fatura düzenlenmesi kişilerin borçlu olduğunun ispatı için yeterli olmayıp, fatura içeriğindeki mal veya hizmetin de teslim edildiğinin ispatlanması gerekmekte olup, davacı vekilince alacaklarına dayanak gösterilen faturalara ilişkin sevk irsaliyesi sunulamamış olup, dava ispat edilemediğinden davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 59,30-TL karar ilam harcının peşin alınan 217,52-TL den düşümü ile arta kalan 158,22-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafça yatırılan gider ve delil avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 15/01/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır