Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/986 E. 2020/168 K. 02.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/986 Esas
KARAR NO : 2020/168
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/11/2017
KARAR TARİHİ : 02/03/2020

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı firma ile müvekkili banka arasında Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığını ve diğer davalıların iş bu sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, bu sözleşme çerçevesinde davalı borçluya 205-7878694 nolu kredi tahsis edilerek kullandırıldığını, kredi alacakları vadesinde ödenmediğinden borçlulara … Noterliğinin 30.01.2017/… yevmiye nolu hesap kat ihtarı keşide edildiğini, ihtar edilen banka alacağının ödenmemesi üzerine davalı borçlu aleyhine … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile davalı hakkında icra takibi yapıldığını, davalının haksız ve hukuka aykırı olarak itiraz ettiğinden takibin durduğunu, bu nedenlerle davalının itirazının iptaline, takibin devamına davalı borçlu aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalılar veya vekilleri tarafından dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Dava; Taraflar arasındaki Genel Kredi Sözleşmesi nedeni ile ödenmeyen kredi borçlarının tahsili için … İcra Müdürlüğü ‘nün … esas sayılı dosyasından başlatılan icra takibine davalıların itirazı sonucu İİK 67. Madde gereği açılan itirazın iptali davasıdır.
Deliller; Dosya Mevcudu, … İcra Müdürlüğü ‘nün … esas sayılı dosyası, bilirkişi incelemesi.
Mahkememiz dosyasından 07/01/2020 tarihli bilirkişi raporu alınmıştır.
Taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin diğer hükümleri başlıklı 2. Delil bendinde; “…Bu sözleşmenin tüm tarafları iş bu sözleşmeden doğan ihtilaflarda ve diğer her türlü ilişkide bankanın muhasebesi kayıt ve defterleri her türlü belgesi bilgisayar ve sistem kayıtları HMK 193. Maddesi gereği münhasıran delil teşkil edeceğini kabul ve beyan ederler.. ” denilmektedir.
Bankanın defter ve kayıtları HUMK 193. maddesi kapsamında delil Sözleşmesi niteliğinde olup; incelemelerimizde Banka kayıtlan esas alınmıştır.
Davalı asıl borçlu …SAN. VE TİC. LTD.ŞTİ. ile davacı Bankanın … Şubesi arasında; 05.04.2016 tarihinde 400.000,00TL tutarında, 1 adet … Sözleşme Numarası olan Genel Kredi Sözleşmesinin akdedildiği, diğer davalı …’ nin ve …’nin müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığı açıkça görülmektedir.
Bu sözleşme mukabilinde davalı asıl borçlu …San. ve Tic. Ltd.Şti. Firmasına Ticari Taksitli İşletme Kredisi Hesabı, Krediler açılarak kullandırılmış olmakla borç doğmuş olup, davalıların doğan borçtan sorumlu oldukları, davacının davalıları, ayrı ayrı veya birlikte takip ve dava hakkının bulunduğu görülmektedir.
05.04.2016 tarihinde 400.000,00TL tutarındaki taraflar arasında imzalanan sözleşmeye … ‘nin ve … ‘nin kefil olduğu ancak kefalet limitinin 500,00 TL olduğu ayrı ayrı rakam ve yazı ile yazarak imzaladıkları, ayrıca müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla 05.04.2016 tarihinde imzalamış olduğu, davalı asıl borçlu …San. ve Tic. Ltd. Şti. firmasının kefalet limitinin 400.000,00TL olduğu, davalı Kefiller …’ nin ve … ‘nin kefalet limitinin Toplam 500.000,00 TL olduğu ve taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 8. Sayfasında yer alan Kredinin Kefelet Karşılığı Kullandırılması ve Kefillerin Sorumluluğu başlıklı 5. madde hüküm ile kefilin sorumluluğunun belirlendiği tespit edilmiştir.
Davalıların müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzası bulunması nedeniyle doğan borçtan kefalet limiti kapsamında sorumlu olduğu ve davacının davalıyı ayrı ayrı veya birlikte takip ve dava hakkının mevcut olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Davacı banka davalılara, … Noterliğinin 30/01/2017 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edilerek ihtarda bulunulduğu,
Davalılara gönderilen Hesap Kat İhtarnamesi Noter tarafından davalılardan, …San. ve Tic. Ltd. Şti. firması çalışanına 01.02.2017 tarihinde tebliğ edildiği, … adına sözleşmede belirtilen adrese gönderilen hesap kat ihtarnamesi, muhatap adreste bulunmadığından “çıkış merciğıne iade” şerhiyle 0l.02.2017 tarihinde iade edildiği, … adına sözleşmede belirtilen adrese gönderilen hesap kat İhtarnamesi, muhatap adreste bulunmadığından “çıkış merciğine iade” şerhiyle 0l.02.2017 tarihinde iade edildiği görülmüştür.
Taraflar arasında akdedilen Genel kredi Sözleşmesinin diğer hükümler başlıklı maddesinin tebligat adresi başlıklı 4. Maddesine göre, müşteri ve kefillerin sözleşmede yazılı yasal ikametgah adreslerine yapılacak tebliğlerin yada ticari sicil dosyalarındaki son adreslerinin kanuni ikametgah kabul edilerek bu adrese yapılacak tebligatların kendilerine yapılmış sayılacağını kabul ve taahhüt ettiklerinden ihtarnamenin 01.02.2017 tarihinde borçlulara tebliğ edilmiş olduğu kabul edildiğinden, verilen 24 sürenin de ilavesiyle, davalı borçluların temerrüdü 03/02/2017 tarihi ile oluştuğu kanaatine varılmıştır.
Davalının ilk taksit ödemesinin 06.05.2016 son taksit ödemesinin 06.04.2017 olduğu Aylık taksit tutarlarının 4.558,81TL olduğu davalının kullanmış olduğu kredi hesabının ilk 7 taksidini ödediği kalan 5 taksidin ödenmediği ödeme planından görüldüğü üzere davalı tarafından son ödenen 07.11.2016 vadeli taksit vadesinde kalan ve ödenmeyen kredinin anapara tutarlarının 21.892,00 TL olduğu görülmüştür.
Davacı banka tarafından 07.03.2017 tarihinde 21.892,00 TL tutar takip hesaplara aktarılmıştır.
Davacı banka davalılar aleyhine, 22.743,53 TL asıl alacak, 474,76 TL işlemiş faiz, 23,74 TL bsmv olmak üzere toplam 23.242,03 TL alacağın icra gideri, vekalet ücreti ve takip tarihinden itibaren fiili ödeme tarihine kadar asıl alacağa işleyecek %48,00 faiz oranı ve bsmv ile tahsilini talep ettiği, 10/04/2017 tarihinde takibe geçtiği görülmüştür.
04.02.2011 tarih, 27836 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 581 ve devamı maddelerinde kefalet sözleşmesi düzenlenmiş, 583. Maddesinde de kefalet sözleşmesi yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azami miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmayacağı, kefilin, sorumlu olduğu azami miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısı ile belirtmesi şart olup, mahkememiz dosyasına sunulan 05.04.2016 tarihinde 400.000,00TL tutarındaki taraflar arasında imzalanan sözleşmeye … ‘nin ve … ‘nin kefil olduğu ancak kefalet limitinin 500,00 TL olduğu ayrı ayrı rakam ve yazı ile yazarak imzaladıkları, ayrıca müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla 05.04.2016 tarihinde imzalamış olduğu, davalı asıl borçlu … San. ve Tic. Ltd. Şti. firmasının kefalet limitinin 400.000,00TL olduğu, davalı Kefiller …’ nin ve … ‘nin kefalet limitinin Toplam 500.000,00 TL olduğu ve taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 8. Sayfasında yer alan Kredinin Kefelet Karşılığı Kullandırılması ve Kefillerin Sorumluluğu başlıklı 5. madde hüküm ile kefilin sorumluluğunun belirlendiği, davacı Bankanın 10.04.2017 takip tarihi itibariyle, davalıdan 23.242,03 TL talep ettiği, davacının borç tamamen ödeninceye kadar, davalılardan Taksitli Kredi Hesabından toplam 22.743,53 TL olan asıl alacak üzerinden %23,76 oranında temerrüt faizi ve faiz üzerinden %5 gider vergisi ile birlikte istenebileceği bankacı bilirkişi tarafından tespit edilmiş olup, mahkememizce araştırılacak başkaca bir husus bulunmadığından taleple bağlılık ilkesi gereği davanın kabulü ile davalıların … İcra … esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin 22.743,53 TL asıl alacak, 474,76 TL işlemiş faiz, 23,74 TL bsmv olmak üzere toplam 23.242,03 TL üzerinden aynen devamına, 4.548,70 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM :
1-Davanın kabulü ile davalıların … İcra … esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin 22.743,53 TL asıl alacak, 474,76 TL işlemiş faiz, 23,74 TL bsmv olmak üzere toplam 23.242,03 TL üzerinden aynen devamına,
2-4.548,70 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 1.587,66 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 280,71 TL harcın düşümü ile eksik kalan 1.306,95 TL harcın davalılardan tahsili ile maliyeye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul üzerinden hesaplanan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 3.486,30 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafça yapılan ( 280,71 TL peşin harç + ilk masraf 36,00 TL + bilirkişi ücreti 750,00 TL + 566,80 TL posta masrafı ) toplam 1.633,51 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 02/03/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır