Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/942 E. 2018/1004 K. 19.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/942 Esas
KARAR NO : 2018/1004

DAVA :Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 27/10/2017
KARAR TARİHİ : 19/09/2018

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı 3. Kişi (davalının sigortalısı) …’e ait … plakalı araç tarafından 01/04/2017 tarihinde … Ltd.Şti.’ne ait … plakalı araca çarpmak suretiyle maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, mevcut kaza sonucu … plakalı araçta meydana gelen değer kabyı alacağının, araç sahibi … Ltd.Şti. tarafından müvekkili şirkete temlik edildiğini, kaza sonucu müvekkilinin aracında değer kaybı meydana geldiğini, söz konusu değer kaybı her ne kadar kesin bir rakam olarak belirlenemese de; bağımsız eksper tarafından 4.387,50-TL ile 5.265,00-TL aralığında olacağının tespit edildiğini, bu değer kaybının tespitinin sağlanabilmesi için alınan eksperlik hizmeti sebebiyle de müvekkili tarafından 354,00TL ekspertiz ücreti ödendiğini, temlik edenin, aracında oluşan değer kaybı alacağını TBK hükümleri uyarınca, ekte sundukları temlik belgesi ile müvekkiline temlik ettiğini, oluşan kaza sebebi ile aracın objektif değerinde meydana gelen düşüş olduğunu, değer kaybı olarak ifade edilen bu farkın; Yargıtay kararları ve mevzuat uyarınca kazaya sebebiyet veren taraftan tahsilinin mümkün olduğunu, kazaya sebebiyet veren tarafın rizikosunun davalı sigorta şirketince üstlenildiğinde, bu değer azalması talebinin de sigorta şirketince karşılanması gerektiğini belirterek, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 18.3.2002 tarih ve 2001/12342-2002/3124 K. Sayılı kararından bahsetmiş, taraflarınca davalıya 11/10/2017 tarihinde ihtarname gönderildiğini ve 2918 sayılı kanunun 97. Maddesi uyarınca 15 gün içinde yazılı cevap verilmesini veya ihtarnamede belirtilen hesap numarasına yatırılmasını, aksi halde her türlü yasal yollara başvurulacağını bildirmiş olmamıza rağmen davalı tarafından ihtarnameye herhangi bir cevap verilmediği gibi müvekkiline bir ödeme de yapılmadığını belirterek, kaza sebebi ile oluşan 4.387,50-TL ile 5.265,00-TL tutmasını bekledikleri değer kaybı alacağından şimdilik 300,00-TL sinin ticari işlerde uygulanan en yüksek temerrüt faiz oranı üzerinden ve kaza tarihinden, kabul görülmez ise ihtar tarihinden itibaren işletilecek en yüksek temerrüt faizi ile davalıdan tazminine, ayrıca yapılan ekspertiz ücreti olan 354,00-TL nin HMK 323/F gereğince yargılama gideri olarak davalı tarafından müvekkiline ödenmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazaya sebebiyet verdiği iddia edilen … plakalı aracın, müvekkili şirket nezdinde Trafik Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, poliçeden dolayı teminaten sorumluluklarının araç başına kaza tarihinde 33.000,00-TL olduğunu, dava konusu araca ilişkin olarak 5.618,06-TL araç hasarı tazminat ödemesi yapıldığını, ödeme sonrası teminat miktarının 27.381,94-Tl sınırına indiğini, bu rakamdan sorumluluklarının sigortalı araç sürücüsünün kusur oranında ve zarar nispetinde olduğunu, poliçeye istinaden sorumluluklarının poliçe limitiyle sınırlı olduğunu, keza masraf ve vekalet ücreti sorumluluklarının da bu miktara isabet eden oranlarda olacağını, poliçe limitinin maktuen ödenecek rakam olmadığını, davanın temlik edene ihbarına, belirli alacak bulunmasına rağmen davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının usule aykırı olduğunu, davacının hukuki yararı bulunması, dava şartının bulunmamasından ötürü başvurunun reddinin gerektiğini, değer kaybı zararı talebine esas olan satış fiyatının belirlenmesinde, aracın hasar görmüş olup olmaması dışında bir çok faktörün bulunduğunu, KTK’nun 99 maddesi ve yerleşmiş Yargıtay kararları gereğince, yeterli ve gerekli belgelerin eklenmesi sureti ile davalı şirkete müracaat tarihinden öncesinde müvekkili şirketin temerrüdünün söz konusu olmadığını, sigortacı yönünden sigorta bedelini ödeme yükümlülüğü belgelerin ibrazından itibaren 8 iş günü içinde, böyle bir başvuru olmadığı takdirde dava tarihnide muaccel hale geldiğinden, bu tarihlerden öncesi için faiz sorumluluklarının bulunmadığını, davacının değer kaybına ilişkin müvekkili şirkete dava öncesi bir başvurusunun bulunmadığını, dava konusu kazanın, haksız fiilden kaynaklandığını, ticari iş olarak nitelendirilemeyeceğini, bu nedenle uygulanması gereken faizin yasal faiz olduğunu belirterek, davanın reddi ile yargılama masrafları ile ücreti vekâletin karşı tarafa yükletilmesini savunmuştur.
Uyuşmazlık, trafik kazasından kaynaklanan araçta oluşan değer kaybına dayalı tazminat istemine ilişkindir.
Tarafların bildirmiş olduğu deliller toplanmış, sigorta ve trafik kayıtları, hasar dosyaları celp edilmiştir.
Davalı taraf davacının sunmuş olduğu temlik sözleşmesine itiraz etmesi nedeni ile tazminat talep edilen … plakalı araç maliki … Şti.’ne dosyaya sunulan temlik sözleşmesi tebliğ edilmiş olup, davaya konu temlik sözleşmesindeki imzanın kendisine ait olmadığı iddiasında bulunması halinde 2 haftalık kesin süre içerisinde yazılı olarak mahkememize bildirilmesi, aksi halde temlik sözleşmesindeki imzanın kendisine ait olduğu mahkememizce kabul edileceği ihtar edilmiş ancak araç maliki tarafından 2 haftalık süre içinde mahkememize herhangi bir beyanda bulunulmaması nedeni ile dosyaya sunulan temlik sözleşmesi araç maliki ‘e tarafından düzenlenmiş olduğu mahkememizce kabul edilmiştir.
KTK.’nun Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası, 2918 sayılı Kara Yolları Trafik Kanunu m.91 gereği, işletenlerin KTK.’nun 85.maddesinin birinci fıkrasına göre, olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere yasaca yaptırımları zorunlu kılınan ve KTK.’nun kapsamında motorlu bir aracın kara yolunda işletmesi sırasında bir kimsenin ölümüne, yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan sorumluluğu belli limitler ve kusur oranı dahilinde ve gerçek zarar miktarı ile karşılamayı amaçlayan sorumluluk sigortasıdır.
sigortacının sorumluluğu işletenin KTK.’nun 85/1 maddesindeki sorumluyla eşdeğerdir. KTK.’nun m.91 ve KZMSS ‘na ilişkin ekte sunulan genel şartlar hükümlerine göre, ” bir şeye zarar vermesi halinde işletenin sorumluluğu bu zararı gidermede hangi kapsamda ise sigortacının da sorumluluğu o kapsamdadır. ” O nedenle zarar verilen şeyin eski hale gelmesi için gereken onarım için yedek parça, işçilik ve araçtaki değer kaybı hasarı sigorta kapsamında olacağı tartışmasızdır.
Davalı sigorta şirketinin sigortalısı … plakalı aracın davalı … A.Ş’ye 03/06/2016 – 03/06/2017 tarihleri arasında sigortalandığı anlaşılmıştır.
Kaza, 14/04/2017 tarihinde sigorta teminatları süresi içinde meydana gelmiştir.
Teminat limitleri kaza tarihi itibari ile araç başına 31.000,00-TL ile sınırlıdır.
Davalı sigorta şirketinin, sigortalısının vermiş olduğu davacının temlik aldığı araçta oluşan değer kaybından dolayı, sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sorumluludur.
Meydana gelen kazada tarafların kusur durumunun belirlenmesi ile kaza tarihi itibariyle aracın modeli, yaşı, özellikleri, kasko bedeli, aracın daha önce her hangi bir kazaya karışıp karışmadığı ve bu kazaların nedeni ile değer kaybı alınıp alınmadığı dikkate alınarak 2. el piyasa rayiç değeri ile aracın hasar gören parçaların neler olduğu ve bunların değer kaybına neden olup olmayacağı dikkate alınarak davaya konu kaza sonrası onarılmış haliyle 2. el piyasa rayici arasındaki farkın belirlenerek değer kaybının tespiti bakımından hasar konusunda uzman makine mühendisi ile trafik bilirkişisinden oluşan bilirkişi heyetinden alınan raporda özetle; … plakalı araç sürücüsü …’un kazada % 100 nispetinde kusurlu olduğunu, … plakalı araç sürücüsü …’ın kusurunun olmadığını, değer kaybı ile ilgili olarak, dava konusu 2013 model … plakalı … Marka … tipi dizel araç için kazanın olduğu 14.4.2017 tarihnide araç değer kaybının 700,00-TL olduğu hususları rapor edilmiştir.
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu ıslah dilekçesi ile araçtaki değer kaybı alacağını 400,00- TL arttırarak 700,00- TL ye yükseltmiş, noksan harcı yatırmıştır.
Somut olayda, davalı şirkete ZMM sigortalı … plakalı aracın sürücüsü olay günü gereken dikkatini yola vermediği, özensiz davranışı nedeni ile mahal şartlarını da dikkate alarak hızını tedbir alabilecek düzeye düşürüp kontrollü şekilde seyrine özen göstermediği, yavaşlamadığı, ve dikkatsizlik ve tedbirsizlik neticesinde kaza mahallinde kavşakta sağa dar kavisle dönmesi gerekirken geniş kavisle dönerek doğrultu değiştirme manevrasını yanlış yaparak … sayılı araca çarpması neticesi meydana gelen kazada asli ve tam kusurlu olduğu, … plaka sayılı araç sürücüsünün ise kazada kusurunun olmadığı, çarpma sonucunda davacının temlik aldığı araçta oluşan değer kaybının 700,00- TL olduğu, oluşan hasardan davalı sigorta Şirketi’nin sigorta poliçesi kapsamında sorumlu olduğu anlaşılmakla, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Sigorta şirketi yönünden faiz başlangıcı (Temerrüt) tarihini hiçbir duraksamaya sebebiyet vermeyecek açıklıkta belirlenmesi gerekir. İlgililerce gerekli belgeler de ibraz edilerek 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 89,99 ve 108.maddeleri ile 3.5.1997 gün ve 22978 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Karayolları Trafik Garanti fonu Yönetmenliğinin 12,13, ve 14.maddelerinde yazılı şekilde sigorta şirketine başvurulduğu halde gerekli ödeme yapılmamışsa başvuru tarihinde sigorta şirketinin temerrüde düştüğünün kabulü gerekir. Gerekli belgeler ibraz edilmeksizin başvuruda bulunulmuş ya da hiç müracaat edilmemişse sigorta şirketinin temerrüdünden bahsedilemez. Bu durumda faiz başlangıcının sigorta şirketi aleyhine icra takibine girişilmişse takip tarihi, dava açılmışsa dava tarihi olarak kabul ve tespiti gerekir. Bu itibarla davalı sigorta şirketi yönünden faiz başlangıcının davanın da kısmi dava olarak açılması da göz önüne alındığında dava tarihi ve ıslah tarihi olarak kabul edilmiştir.
Ayrıca zarar meydana gelmekle, zarar gören, bu konuda dava açtı ise, işletenin zarar giderme sorumluluğu içinde olan dava açma masrafları da teminat kapsamında yani sigortacının gidermekle yükümlü olduğu gerçek zararlar arasında olduğu, KTK m.97 gereği zarar gören, sigortacıya müracaat edebileceği gibi doğrudan davada açabileceği, davadan önce asıl davanın eki niteliğindeki, delil tespiti, ihtarname vb şeklinde yapılan giderler de yargılama giderleri arasında sayılmakla delil tespit masrafları da teminat kapsamında olduğu, davacı yanca dosyaya araçta meydana gelen hasar tespitine istinaden … Ekspertiz tarafından tanzim edilen fatura ibraz edilmiş olup; ekspertiz ücretinin KDV dahil 354,00-TL olduğunun görüldüğü, bu bedelin de sigortacının sorumluluğunda bulunduğundan, delil tespiti mahiyetindeki ekspertiz fatura ücretinin yargılama giderlerine dahil edilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KABULÜ İle
700,00 TL tazminatın, 300,00 TL’sinin dava tarihi olan 27/10/2017 tarihinden, 400,00 TL’sinin ıslah tarihi olan 30/07/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
354,00 TL ekspertiz ücretinin yargılama giderlerine dahil edilmesine,
2-Alınması gerekli olan 47,82- karar ilam harcından peşin alınan 31,40-TL, 6,84–TL ıslah harcının düşümü ile noksan kalan 9,58- TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3- Davacı tarafından yapılan dava açılış gideri: 67,40-TL, ıslah harcı: 6,84-TL bilirkişi ücreti: 1.000,00-TL, davetiye ve posta gideri: 158,90-TL, ekspertiz ücreti: 354,00-TL olmak üzere toplam: 1.587,14- TL. yargılama giderinin davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine,
4- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar bakımından AAÜT 13/2 maddesi uyarınca uyarınca hesap ve takdir olunan 700.00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda davanın miktarı yönünden kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır