Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/854 E. 2022/74 K. 04.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/854 Esas
KARAR NO : 2022/74

DAVA : İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/09/2017
KARAR TARİHİ : 04/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: borçlu hakkında İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra müdürlüğünde icra takibine geçilerek ödeme emrinin borçluya tebliğ edilmiş olduğunu, borçlunun da yasal süresi içinde borca itiraz etmiş olduğunu, borçlunun haksız ve kötü niyetli olduğunu, itiraza haklı bir gerekçe yazmadıklarını, borçlunun takibe konu çekin keşidecisi olup, davaya konu çekin müvekkiline ciro yolu ile gelmiş olduğunu ve davalı cirantalarla birlikte müvekkiline karşı müteselsilen sorumlu olup, ödeme sorumluluğunu yerine getirmemiş olduğunu, davaya konu çekin miktar olarak 140,000,00 TL olmasına rağmen müvekkilinin söz konusu çek ile ilgili olarak 25,000,00-TL tahsilat yaptığı için çekin bakiye 115,000,00 TL bedelli kısmı icra takibine konu edilmiş olduğunu beyanla haksız ve kötüniyetli itirazın iptaline, asıl alacağa icra takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, haksız ve yersiz itiraz nedeniyle duran icra takibinin devamına, haksız ve kötüniyetli itiraz nedeniyle davalı aleyhine dava miktarı üzerinden % 20 den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatı hükmedilmesine, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça alacağın dayanağı olarak gösterilen çekin 12/02/2016 vadeli olduğunu ve yasal ibraz süresi içerisinde bankaya ibraz edilmemiş olduğunu, çekin bankaya ibraz süresinin 22/02/2016 tarihinde dolduğunu ve davacı tarafça ibraz süresinin üzerinden 7 ay geçtikten sonra icra takibine geçildiğini, icra takibinin üzerinden 1 yıl geçtikten sonra itirazın iptali davası açıldığını ve öncelikle davacının talepleri hakkında zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davacı tarafın dava dilekçesinde çeke dayalı olarak ilamsız icra takibine başlandığını ve müvekkili tarafından bu takibe itiraz edildiğini bildirdikten sonra müvekkilinin bahse konu çekin keşidecisi olması sebebiyle davacıya karşı müteselsilen sorumlu olması gerektiğini iddia ettiğini, ibraz süresi içerisinde muhataba ibraz edilmeyen çekin vasfını kaybetmiş olduğunu, bu sebepten davacı alacaklı tarafça bahse konu çeke dayanılarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatılamamış, onun yerine ilamsız icra takibine girişilmiş olduğunu, bahse konu çek gerçek bir alacağa dayanmadığını, müvekkili ile ilk hamil durumunda olan …Ltd.Şti.’nin müvekkiline bir gayrimenkul satışı için görüşmelere başladığını ve görüşmeler esnasında söz konusu çekin teminat olarak …Ltd.Şti.’ne teslim edildiğini, ilerleyen aşamalarda …Ltd.Şti.’nin müvekkiline satmayı planladığı gayrimenkulü satışa hazır hale getiremeyeceğinin anlaşıldığını ve çeki elinde bulunduran …Ltd.Şti. isimli şirketin müvekkiline çeki iade edeceğini hem sözlü ve hem de yazılı olarak bildirdiğini, müvekkilinin bir süre daha çekini geri alabilmek için uğraştığını ancak mümkün olmadığını, bu esnada …Ltd.Şti.’nin teminat olarak elinde bulundurması gereken sözkonusu çeki ciro yoluyla elinden çıkardığını itiraf ettiğini ancak çeki ciroladığı kişilerle görüştüğünü ve çekin bankaya ibraz edilmeden müvekkile iade edileceğini beyan etmiş olduğunu, söz konusu çekin …Ltd.Şti. tarafından müvekkiline bildirildiği şekilde süresi içerisinde bankaya ibraz edilmediğini ancak müvekkiline de iade edilmediğini gerçek bir alacağa dahi dayanmayan çekin tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali için açılan davanın reddini talep etmiştir.
İstanbul … İflas Dairesinin 11/10/2021 tarihli ve … İflas sayılı yazısı delil olarak dosyamız arasına alınmış olup yazının incelenmesinde …Ticaret Sicil Memurluğunun … sicil sayısında kayıtlı ve … Mah. Hidayet Sok. No:.. Eyüpsultan/İstanbul adresinde mukim … Hizmetleri Limited Şirketi (V.No:…)’nin iflasına İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin 14/12/2018 tarih ve … Esas sayı ile saat 15:20’den itibaren açılmasına karar verildiğini ve iflas açıldığını , tasfiye işlemlerinin devam ettiğini, … esas sayılı iflas dosyasında iflas kararının kesinleşmediğini, müflis masasında defteri tutulan mallarının bedellerinin tasfiye giderlerini koruyamayacağı anlaşıldığından basit tasfiye usulünün uygulanmasına karar verildiğini, bu nedenle 2. alacaklılar toplantısının yapılmayacağını, ayrıca … Barosu’na … Baro Sicil No ile kayıtlı Av. …’ın dava ve takiplerde iflas masasını temsilen vekil olarak atanmasına karar verildiğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin 18/01/2021 tarihli cevabi yazısından davalı şirket hakkında verilen iflas kararının 17/10/2019 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Dava, ibraz süresi geçtikten sonra tahsil amacıyla bankaya ibraz edilen davaya konu 140.000,00 TL bedelli çeke dayalı çek hamili olan davacı tarafından keşideci davalıya karşı başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, imzası keşideci davalı tarafından inkar edilmeyen ibraz süresi içinde bankaya ibraz edilmeyen çekten dolayı davalının davacıya karşı borç sorumluluğunun bulunup bulunmadığı, davanın hak düşürücü süre içerisinde açılıp açılmadığının tespiti noktasında toplanmaktadır.
Davacı vekilinin 04/02/2022 tarihli duruşmada feragat etmiş olduğu, vekaletnamesinin incelenmesinde davadan feragate yetkili olduğu anlaşılmıştır.
04/02/2022 tarihli celsede davalı … masası vekilinin feragate bir diyecekleri olmadığını ve yargılama gideri ile karşı vekalet ücreti talepleri olmadığını beyan ettiği anlaşılmıştır.
6100 sayılı H.M.K’ nun 307. maddesinde feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olarak tanımlanmış olup aynı yasanın 309. maddesinde feragat ve kabul beyanının dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılabileceği, hüküm ifade etmesinin karşı tarafın muvafakatine bağlı olmadığı,feragat ve kabulün kayıtsız ve şartsız olarak yapılması gerektiği ve hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği belirtilmiştir. Yine aynı yasanın 311. maddesinde de feragat ve kabulün kati bir hükmün hukuki neticelerini doğuracağı hüküm altına alınmıştır. Açıklanan yasal hükümler ışığında davacı vekilinin feragatinin usulüne uygun olduğu anlaşılmış ve feragat nedeniyle davanın reddine ilişkin aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 80,70-TL karar ilam harcından, peşin alınan 59,30TL nin mahsubu ile noksan kalan 21,40- TL bakiye ilam harcının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5- Davalı … vekilince vekalet ücreti ve yargılama gideri talepleri olmadığı beyan edildiğinden davalı lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren 10 gün içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/02/2022

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)