Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/762 E. 2018/1334 K. 12.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/762 Esas
KARAR NO : 2018/1334

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 23/08/2017
KARAR TARİHİ : 12/12/2018

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; olay günü olan .. günü saat 18:45 sıralarında, müvekkilinin vale olarak çalışmakta olduğu … Hastanesi giriş kapısına yakın bir noktada, …’e aracını teslim ettikten sonra, sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın davacı müvekkilinin manevra yapmak için yönlendireceği esnada araçla geri geri gelerek yaya müvekkiline çarpması sonucu tek taraflı yaramalı kaza meydana geldiğini, … plakalı araç sürücüsü Ferda Sönmez’in, kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu olduğunu, müvekkili …’in kazada yaya konumunda olduğunu, müvekkilinin kaza dolayısıyla yaralandığını ve “Sol Bilekte Radius Alt Uç (Colles) kırığı” tanısı konulduğunu, kazaya ilişkin … Cumhuriyet Başsavcılığı’nca … soruşturma Numaralı dosyası ile “Taksirle Yaralanma” suçundan soruşturma başlatıldığını ve hala devam ettiğini, kazaya sebebiyet veren … plaka sayılı araç, davalı …’nin … numaralı Zorunlu Mali Sorumluluk (trafik) sigorta poliçesi ile kaza tarihinde sigortalı bulunduğunu, kaza nedeniyle meydana gelen sakatlanma neticesinde oluşan maddi zararın davalı …’nden karşılanması amacıyla; doğrudan doğruya davalı …’ne 26.07.2017 tarihinde yazılı başvuruda bulunulduğunu ve ödeme yapılması için tüm evrakların davalı kuruma teslim edildiğini, davalı … şirketince tazminat talebinin değerlendirilebilmesi için sağlık kurulu raporunun taraflarından talep edildiğini, ancak 26.07.2017 tarihli davalı Şirkete başvuru dilekçelerinin ekindeki beyan yazısında da belirtildiği üzere, söz konusu kazanın 26.02.2017 tarihinde meydana gelmesi sebebiyle müvekkiline ait engelli sağlık kurulu raporunun temin edilemediğini, dosyanın medikal firma incelemesi yapılarak davalı tarafça maluliyet oranının belirlenmesini talep ettiklerini, ancak, müvekkilinin maluliyet oranını bildirir engelli sağlık kurulu raporunun kaza tarihinden itibaren 1 yılın dolmamış olması nedeniyle temin edilme imkanın bir yıllık sürenin 26.02.2018 tarihinde dolacağını, davalı … tarafından ödeme yapılıp yapılmayacağına ilişkin net bir cevap da verilmediğini, söz konusu süre geçene kadar davacı müvekkilinin hak kaybına uğrayacağını ve mağduriyetinin artarak devam edeceğini belirterek, sonuç olarak; fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla; davacıya ödenmesi gereken işgücü kaybından doğan 3.200,00-TL daimi maluliyet (sakatlık) tazminatının ve 100,00- TL geçici iş göremezlik tazminatının toplam 3.300.00 TL tazminatın davalı … şirketinin ilk ödeme tarihi olan 26/07/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava şartı yokluğu nedeni ile davanın reddine, davacı tarafça eksik evrak sunulduğundan, tazminat hesabı ve ödeme yapılamadığını,davacı yana SGK tarafından ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılmasını, geçici iş göremezlik taleplerinin teminat dışında olduğundan kabulünün mümkün olmadığını, dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesine müvekkili şirketin davanın açılmasına sebebiyet vermediği için yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini savunmuştur.
Davalı vekili, UYAP’dan gönderdiği 26/10/2018 tarihli dilekçe ile; davacı vekili Av. … ile akdedilen 02.10.2018 tarihli protokol çerçevesinde sulh olunduğunu, protokol kapsamında yapılan ödeme ile birlikte taraflar, birbirlerini dava konusu olay sebebi ile ibra ettiklerini, davacı vekilinin, dilekçesine ekli protokol gereğince davadan feragat etmesi halinde taraflarınca da hiçbir vekâlet ücreti ve yargılama gideri talebinde bulunulmayacağını bildirdiği, dilekçesinin ekinde taraf vekillerince imzalanmış 02/10/2018 tarihli protokol örneğini sunduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili, UYAP’dan gönderdiği 30/10/2018 tarihli dilekçe ile; halen dava konusu alacak hakkı tamamen müvekkiline ait olduğun ve 3. şahıslara devredilmediğini, davalı … aleyhine ikame ettiğimiz davada, dava konusu tüm haklarından, fazlaya ilişkin dava ve talep haklarından adı geçen davalı ve fer’i müdahilin sigortacıları, reasürörleri, halefleri veya vekilleri dahil ve bunların faiz, masraf ve ücreti vekalet dahil tüm ferilerinden, kayıtsız, şartsız ve gayrikabili rücu olarak, herhangi bir şarta bağlı olmaksızın, müvekkili ile mutabık kaldıkları üzere, müvekkili ve şahsı adına tamamen feragat ettiğini bildirdiği anlaşılmıştır.
Vekaletnamenin incelenmesinde davacı vekilinin davadan feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır.
6100 Sayılı H.M.K’ nun 307. maddesinde feragat,davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olarak tanımlanmış olup aynı yasanın 309. maddesinde feragat ve kabul beyanının dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılabileceği, hüküm ifade etmesinin karşı tarafın muvafakatine bağlı olmadığı,feragat ve kabulün kayıtsız ve şartsız olarak yapılması gerektiği ve hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği belirtilmiştir. Yine aynı yasanın 311. maddesinde de feragat ve kabulün kati bir hükmün hukuki neticelerini doğuracağı hüküm altına alınmıştır.
Açıklanan yasal hükümler ışığında davacının feragatinin usulüne uygun olduğu anlaşılmış ve feragat nedeniyle davanın reddine ilişkin aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın FERAGAT NEDENİ İLE REDDİNE,
2-Alınması gereken 35.90-TL karar ilam harcından peşin alınan 31,40-TL nin düşümü ile eksik kalan 4,50-TL bakiye ilam harcının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Taraflar karşılıklı yargılama giderleri ve vekalet ücreti talep etmediklerinden, bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmı karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair davalı vekilinin yüzüne karşı davacı vekilinin yokluğunda kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır