Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/719 E. 2019/888 K. 31.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/719 Esas
KARAR NO : 2019/888

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 09/08/2017
KARAR TARİHİ : 31/10/2019
DAVA: Davacı vekili mahkememize ibraz etmiş olduğu dava dilekçesi ile müvekkilinin ödeme hizmetleri alanında bankacılık düzenleme ve denetleme kurumundan…sayılı ödeme ve menkul kıymet mutabakat sistemleri, ödeme hizmetleri ve elektronik para kuruluşları hakkında kanun kapsamında lisans almış bir kuruluş olduğunu bu kapsamda fatura ödeme işlemlerine aracılık ve üye iş yerlerine sanal pos hizmeti verdiğini bu hizmeti müvekkili şirket alt yapısını kullanarak müşteriye temas eden bayileri üzerinden verdiğini müvekkili şirket tarafından sağlanan alt yapı ve sanal pos olarak adlandırılan hizmet ile davalının müşterilerine sanal ortamda online ödeme alt yapısı hizmeti verilebildiğini bu kapsamda müvekkili şirket ile davalı arasında 25/01/2017 tarihli ödeme hizmeti kullanıcısı sözleşmesi (sanal pos kullanımı) sözleşmesinin imzalandığını müvekkili şirketin aracılık ettiği satıcının davalı olduğu alıcının 3.kişi olduğu satış işlemlerinde 3.kişilerin çalıntı veya sahte kredi kartı kullanması nedeniyle bankanın kredi kartı sahibinden tahsil edilen bedelin tümünü davacı müvekkilinden mahsup etmesi müvekkili şirketin de taraflar arasında imzalanan sözleşmeye dayanak olarak alacağını davalıdan talep etmesi gerektiğini sözleşmenin 5.1 maddesinde “Moka internet sitesine entergre edilen kendi sanal posu üzerinden yapılan her bir işlem için ödeme hizmeti kullanıcısından sözleşmenin 8.maddesi uyarınca ödeme hizmeti bedeli adı altında komisyon alacağını, sözleşmenin 5.1 maddesinde ise ödeme hizmeti kullanıcısının internet sitesinde yapılan alış verişlerden sonra banka tarafından, son kullanıcının münferiden yaptığı alışveriş işlerinin bir şüpheli işlem niteliği taşıdığı gerekçesiyle askıya alınması talebinin mokaya iletilmesi halinde moka bu münferit alışveriş bedellerini ödeme süresinin sona ermesine kadar ödemeyi erteleme, riskin gerçekleşmesi halinde ise işlem tutarını iade edeceğinden, ödeme hizmeti kullanıcısını herhangi bir ödeme yapmama hakkına sahiptir. Bu hüküm yalnızca işlem ortağı bankanın moka ve son kullanıcıya son kullanıcının işleminin şüpheli işlem niteliği taşıdığını bildirmesi halinde 6493 sayılı kanun ve ilgili mevzuatına uygun şekilde uygulama alanı bulacaktır denildiğini 5.13 maddesinde ise ödeme hizmeti kullanıcısı ürün iadesi veya chargeback durumlarında bankalar tarafından mokaya uygulanabilecek kesintilerin moka tarafından bir sonraki ödeme bedelinden kesilebileceğini ve bu gibi durumlarda ödeme hizmeti kullanıcısının mokanın ödeme hizmeti bedelini iade etmesini talep edemez denildiğini bu maddeler uyarınca şüpheli işlem niteliğinde olan ve çalıntı kredi kartı olması nedeniyle mahsup yapılan işlemlerden doğan 99.831,25 USD ve 31.487,53 Euro zararın müvekkili şirkete ödenmesi gerektiğini çalıntı kredi kartı kullanılması gibi şüpheli işlemlerle yapılan işlemlerin sorumluluğunun davalıya ait olduğunu, davacı vekili 07/11/2017 tarihli dilekçesinde ise tüm ödeme sistemlerinde …doğrulama yöntemi kullanılmadan yapılmış işlemlere kart hamilleri tarafından yapılan itirazlarda sorumluluğu…doğrulama yöntemini kullanmayan işyerine ait olduğunu belirterek davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline ve davalının icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde müvekkili şirketin davacıya borcunun bulunmadığını müvekkilinin web adresine bağlı olarak gelen rezervasyonları derhal otel proğramına girerek ve talep sahibi adına rezerve ederek ödemesi alınan bir odanın başka kişi ya da tur firmalarını satışını önlemek adına ilgili tarihlerde rezervasyon kabul etmediğini yapılan tüm rezervasyonların faturalarını işlem tarihleri itibariyle düzenlendiğini ve ilgili vergi dairesine beyan edildiğini davacı tarafın dayandığı sözleşme maddelerinin alacağa dayanak teşkil etmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava itirazın iptaline ilişkindir.
DELİLLER: İcra dosyası, sözleşme, taraflara ait ticari defter ve belgeler, banka yazı cevabı, bilirkişi incelemesi.
İstanbul … İcra Dairesine ait … E. Nolu alınıp incelendiğinde davacı tarafında davalı hakkında 99.831,25 USD ve 31.487,50 Euro asıl alacağın tahsili amacıyla ilamsız takip başlatıldığı, davalının borca ve ferilerine itiraz ederek takibi durdurduğu görülmüştür.
Davadaki uyuşmazlık noktaları, davacının bedelini talep ettiği işlemlerin çalıntı kredi kartı ile yapılan şüpheli alış verişler olup olmadığı, şüpheli işlemle yapılan alış verişlere ilişkin ise şüpheli işlem yapılmasındaki davalının ve davacının sorumluluklarının bulunup bulunmadığı varsa kusur oranlarının tespiti ( davacı taraf davalının hem sözleşme hemde yasa gereği … kullanmadığını ve şüpheli işlemlerin bundan kaynaklandığını iddia etmesi nedeniyle bu iddianın da irdelenerek) , şüpheli işlemle alış veriş yapılması halinde parasal sorumluluğun sözleşmeye göre kime ait olduğunun tespiti , davalı sorumlu ise bedelinin tespiti noktalarında toplanmaktadır.
Dava dilekçesi , taraflar arasında yapılan sözleşme sureti, ekinde bulunan 01/01/2017-31/03/2017 tarihli ekstre sureti ekinde …Genel Müdürlüğüne ve … Şubesine ayrı ayrı müzekkereler yazılarak, davacı tarafından ekstredeki işlemlerin çalıntı kredi kartı kullanılması vesair gibi şüpheli işlemlere ait olduğunu, işlem bedellerinin banka tarafından kredi kartı hamillerine ödendiği ve ödenen bedelin banka tarafından davacıdan tahsil edildiği iddia edildiğinden, ekstredeki işlemlerin neye ait olduğunun açıklanarak , tüm bilgi ve evrakların gönderilmesinin , ekstrede belirtilen ödemelerin bankaca kart hamillerine iade edilip edilmediği ve iade edilen bedellerin davacıdan bankaca tahsil edilip edilmediği, şüpheli işlem yapılmasındaki sorumluluğun kime ait olduğu hususlarında açıklama yapılarak , ekstre ile ilgili tüm evrakların eksiksiz olarak gönderilmesi istenilmiş …’a ait 30/03/2018 tarihli yazı cevabı incelendiğinde ise yazıda bahsi geçen kredi kartları için belirtilen tarih aralığında gerçekleşen işlemler için yurtdışı bankalarda kredi kartı fraud sebepli itirazların geldiğini, söz konusu işlemler ile üye iş yeri …Turizm’den işlemlerin fraud ve şifresiz gerçekleşmiş olması sebebiyle işlemlere ait sorumluluğun…Turizm’e ait olduğu, iş yerinden tahsil edilmek üzere borç maledildiği, 3973 ile biten kart numarasına ait işlem için ise üye iş yeri tarafından iade girilmiş olması sebebiyle işlemin karşı bankaya reddedildiğini bildirdikleri görülmüştür.
Davalı şirketin merkez adresi itibariyle Antalya Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak davalının merkez adresinde keşif suretiyle keşfin bir bilgisayar uzmanı bir bankacı bir de finans uzmanı götürülerek , davalının ticari defter ve belgeleri ve bilgisayarları incelenerek, tüm dosya kapsamı ve sözleşme değerlendirilerek , yine dava dilekçesine ekli 01/01/2017-31/03/2017 tarihli ekstre incelenerek söz konusu işlemlerin şüpheli işlem olup olmadığı, şüpheli işlem ise tüm dosya kapsamına göre kimin kusurundan kaynaklanarak çalıntı kredi kartı ile işlem yapıldığının tespiti, ayrıca ekstre ve tüm dosya kapsamına göre davacının zararının ve miktarının belirlenmesi istenilmiş alınan rapor dosyaya bırakılmıştır. Talimat yoluyla alınan rapor incelendiğinde yapılan keşif neticesinde herhangi bir sonuca ulaşacak ve etki edecek bir belge ve bilgiye ulaşılamadığını dosya üzerinde mevcut evraklara göre yapılan incelemede ise 15/02/2017-22/02/2017 tarihleri arasında davaya konu kredi kartı işlemlerinin gerçekleştirildiği ancak sözleşmenin 4.maddesinde “ödeme hizmeti kullanıcısına ait web sitesinin tahsilat sayfasından yapılacak ödemeler…doğrulama yöntemiyle gerçekleştirilecektir” şartı bulunmasına rağmen davalı firma hesabının bulunduğu banka yazısından söz konusu işlemlerin fraud ve şifresiz gerçekleştirildiğinin anlaşıldığını davacı ile davalı arasındaki sözleşmenin ilgili maddesi dikkate alındığında …A.Ş’nin söz konusu alışverişler için kurulan sanal pos sisteminin üye işyeri tarafından kötüniyetli kullanım sonucunda yurt dışına yönelik yaptığı kredi kartı işlemlerini … güvenlik sisteminin kullanmadan yapması nedeniyle davalının sözleşmeye aykırı hareket ettiğini banka yazısına göre davalı tarafından kesildiği görülen 29 adet faturanın tespit edildiğini konaklama fiyatlarına göre faturaların gerçeği yansıtmaktan uzak olduğu kanaatine varıldığını, davacı firmanın vermiş olduğu sanal pos hizmetinin ilişkin olarak sözleşme yükümlülüklerini yerine getirdiği ve alacak talebinde haklı olduğu davalı firmanın ise çok kısa sürede iş yerinin fiziki kapasitesini uygun olmayan şekilde ve oda fiyatları ile orantısız kredi kartı satış işlemleri gerçekleştirildiği işlemlerin şüpheli olduğu ve sanal pos bağlamında işlem kusurunun davalı firmada olduğunun belirtildiği görülmüştür.
Davacı tarafın merkez adresi itibariyle ticari defter ve belgelerin de ayrıca bilgisayar kayıtlarında inceleme yapılarak uyuşmazlık noktaları hususunda tüm dosya kapsamı ve talimatla alınan rapor bu rapora yapılan itirazlar da değerlendirilerek gerekçeli ve denetime elverişli rapor tanzimi için dosya mali müşavir, bilgisayar uzmanı, banka yeminli baş murakıbı ve hukukçu bilirkişiden oluşan heyete tevdi edilerek alınan rapor dosyaya bırakılmıştır. Bilirkişiler 15/02/2017-22/02/2017 tarihleri arasında …A.Ş’nin sanal pos sistemi üzerinden 55 adet USD birimli ve 16 adet Euro birimli kredi kartı işlemi yapıldığını belirterek yapılan işlemlerin listesini raporun 6-7 ve 8. Sayfasında verdikleri tespit olunmuştur. Buna göre dolar olarak toplam 147.861,10 USD , Euro olarak toplam 42.891,00 Euro işlem yapıldığını…A.Ş’nin …A.Ş’ye yaptığı ödemeler incelendiğinde ise müşteriler tarafından davalı şirketin sunduğu hizmet ile ilgili olarak sanal pos üzerinden yapılan harcama tutarlarını davacı şirket tarafından davalı şirket hesaplarına aktarıldığının tespit edildiğini buna ilişkin detayların raporun 8 ve 9. Sayfalarında gösterildiğini buna göre davacının davalıya USD hesabından 96.148,53 USD, Euro hesabından ise 30.522,43 Euro havale yapıldığının tespit edildiğini, chargeback’den dönen işlemler incelendiğinde ise müşteriler tarafından davacı şirketin sunduğu sanal pos üzerinden davalı şirket ile yapılan işlemler neticesinde yapılan harcamaların, davacı şirket tarafından davalı şirketin hesaplarına aktarıldığını, bununla birlikte müşteriler tarafından yapılan itirazlar sonucunda kredi kartı harcamalarının kendi iradeleri dışında bir fraud olayı kapsamında gerçekleştirildiğinin anlaşıldığını, bunun üzerine davacı şirkete sanal pos hizmetini tahsis eden … T.A.Ş tarafından yapılan sözleşme kapsamında kredi kart işlemlerinden doğan zararın tazmini yoluna gidildiğini banka tarafından zararın tazmini işleminin … işlemi olarak tanımlandığını bu kapsamda … Şubesinde yapılan incelemelerde … ödeme kurulu ile ilgili …’ten dönen işlemlerin listesinin bilirkişiler tarafından raporun 10 ve 11.sayfalarında excell tablosu olarak verildiği buna göre 53 adet USD ve 14 adet Euro işleminin …’ten dönen işlem olarak kayıtlara alındığı ve … bildirildiğinin tespit edildiğini, 4 adet işlemin iade işlemi olması nedeniyle… işlemine konu edilmediğine bunların listesinin raporun 12.sayfasında verildiğini, … ile … arasında imzalanan sözleşme ek protokolünün 2.maddesi gereğince tablolarda detayları verilen 142.559,53 USD ve 37.373 Euroluk … tutarlarının …’dan tahsil edildiğinin tespit edildiğini, davacı şirket tarafından bankaya ödemeler yapılırken hem davalı şirkete iletilmeyen blokede duran tutarlar ile hem de kendi bünyesinden kredi kullanılarak oluşturulan paraların kullanıldığını bu çerçevede davacı şirketin oluşan zararının davalı şirkete aktarmış olduğu 96.148,53 USD ve 30.522,43 Euro kadar olduğunu, sanal pos işleyişi irdelendiğinde pos “satış noktası- …Sale ” ibaresinin kısaltması olup bankalar ile mal ya da hizmet satışının yapıldığı noktadaki iletişimi sağlayan cihaza verilen isim olduğunu fiziksel pos cihazları söz konusu olduğunda, müşterinin kartının cihaza takıldığını, cihazın banka ile iletişim kurarak ilgili tutarın müşteri hesabından satıcı hesabına aktarıldığını, internet üzerinden yapılan işlemler söz konusu olduğunda, tüm müşteri bilgisayarlarının birer potansiyel satış noktası olduğundan bu noktalara fiziksel pos cihazı konulmasının mümkün olmadığını, müşterinin satışının fiziksel cihazına, kartına ulaştırması da mümkün olmadığından sanal alışverişler için pos kavramının ortaya çıktığını, temel olarak pos işleyişinden farklı olan hususun kart bilgilerinin cihaz tarafından okunması yerine, müşterinin kart üzerinde yazan bilgilerinin bilgisayara girmesi olduğunu kredi kartı ile çevrim içi alışveriş yapılabilmesi için bankaların mağazalarında pos cihazı ve bu cihazın bağlantı sağlaması için banka tarafından düzenlenen ve yetkilendirme yapması gibi sanal pos adı altında satıcı sistemlerinin banka hizmetlerine bağlanarak müşteri kat bilgilerini aktarmasına olanak sağlayan sistemin kurulmasına olanak sağlanması gerektiğini kredi kartı dolandırıcılarının en yaygın sanal ortamda olduğunu bankaların sanal pos verme konusunda fiziksel pos vermeye nazaran daha dikkatli davrandıklarını, sanal poslarla ilgili sorunların üstesinden gelebilmek adına aracı ödeme kuruluşların türetildiğini bu kuruluşların bankalardan aldıkları sanal poslar üzerinden satıcıların işlem yapmasına olanak sağlayan bir aracı görevi gördüklerini satıcının verdiği sipariş numarası ve tutar ilişkilendirilerek müşteri hesabından aracı ödeme kuruluşu hesabına aktarıldığını aracı ödeme kuruluşunun daha sonra satıcıya ödemeyi yaptığını, bankalar ile ayrı ayrı uğraşmadan sistemin karmaşıklığı ile boğuşmadan satıcı kredi kartı ile satış yapabildiğini iş bu davada davacının ödeme kuruluşu davalının ise satıcı konumunda olduğunu, davalı tarafın sistemlerinin internet üzerinden yapılan satışlara ilişkin olarak davacının sistemlerinden faydalandığını, kredi kartından çekilen tutarların davacıdan tahsil edildikten sonra bu işlemlerin banka tarafından iptal edilmesi üzerine davacının zarara uğradığını, kredi kartındaki sahtekarlık işlemleri nedeniyle davacı ile banka arasında imzalanan sözleşmeler gereğince geri ödeme ile davacının hesabından banka tarafından alındığını davalının bu tutarları davacıya iade etmesi gerektiğini davalının 3D güvenlik sistemini kullanmayarak davacının mağduriyetine neden olduğunu kusurun tamamen davalıdan kaynaklandığını bu kapsamda davacı tarafından davalıya toplam 96.158,53 USD ve 30.522,43 Euro ödeme yapıldığını bu miktarlar kadar davacının davalıdan alacaklı olduğunun belirtildiği görülmüştür.
Toplanan tüm deliller ve alınan bilirkişi raporlarına göre davalının … güvenlik sistemini kullanmayarak davacının zarara uğramasına neden olduğu, kredi kartı sahtekarlığı nedeniyle banka tarafından davacının hesaplarından çekilen 96.158,53 USD ve 30.522,43 Euro’nun davalı tarafından davacıya iadesi edilmesi gerektiği sonucuna varılarak davacının davasının kısmen kabulüne, işlemlerin temelinin haksız fiil oluşturması miktarın mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesiyle tespit edilmesi dikkate alınarak alacak likit olmadığından davacının icra inkar tazminat talebinin ise reddine aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının kısmen kabulü ile ;
Davalının İstanbul … İcra müdürlüğünün… esas nolu dosyaya yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin;
96.148,53 USD, 30.522,43 EURO asıl alacak miktarlarıın,, takip tarihinden itibaren asıl alacak kalemlerine 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi gereğince Devlet Bankalarınca aynı cins yabancı para ile açlımış 1 yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranının uygulanması sureti ile fiili ödeme tarihindeki TC Merkez Bankası efektif döviz satış kuru üzerinden TL karşılığının tahsili şeklinde devamına,
Davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine,
Davacının icra inkar tazminat talebinin reddine,
2-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 32.691,56 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 8.379,25 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 36,00 TL ilk masraf 1.931,80 TL talimat yoluyla alınan bilirkişi ücreti, araç ücreti, keşif harcı bedeli, 4.000,00 TL mahkememizce alınan rapor bilirkişi ücreti, 273,00 TL tebligat tezkere masrafı olmak üzere toplam 6.240,80 TL yargılama giderinin kabul ve red oranı dikkate alınarak 6.021,00 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Gider avansından kullanılmayan kısmın ilgilisine iadesine,
7-Bu dava sebebiyle 32.005,90 TL karar ve ilam harcı alınması gerektiğinden peşin alınan 8.379,25 TL’nin mahsubu ile kalan 23.626,65 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda , kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 31/10/2019

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır

¸