Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/668 E. 2021/306 K. 15.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/668 Esas
KARAR NO : 2021/306
DAVA : Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 24/07/2017
KARAR TARİHİ : 15/04/2021

DAVA: Davacı vekili mahkememize ibraz etmiş olduğu dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı şirket ortağı ve müdürü olan dava dışı … … ile 1991 yılında evlendiğini, müvekkilinin 1992 yılında davalı … isimli şirketi kurduğunu, davalı şirketin müdürü … …’ın kuruluş sırasında “yabancıların şirket kurmasının zor olduğunu” ileri sürerek davalı şirketi kendi adına kurulmasını sağladığını, … …’ın sadece kağıt üzerinde malik olduğunu, şirketin sevk ve idaresinin her zaman müvekkili tarafından yapıldığını, … …’ın tam ve ağır kusurları nedeniyle müvekkili ile olan evliliğinde sorunlar başladığını, taraflar arasında anlaşmalı boşanmaya yönelik hazırlanan protokolle müvekkilinin eski eşinden ayrılırken davalı şirketin %49,95 hissesinin maliki olduğunu, ancak boşanma sonrasında … …’ın müvekkilini şirketten uzaklaştırdığını, şirkete girmesini gayri ahlaki ve gayri hukuki yollarla yasakladığını, şirket defterlerinin incelenmesine dahi izin verilmediğini, … …’ın müvekkiline ait olan şirket hisselerini 2012 yılındaki TTK değişikliklerinden sonra hisse devir ön sözleşmesi ile devralmayı amaçladığını, ancak bizzat kendisinin sözleşme hükümlerine aykırı hareket etmesi üzerine hisselerinin devrinin gerçekleşmediğini, mezkur sözleşme ile Muğla ili, … ilçesi, … ‘nde yer alan halen … mülkiyetinde olan gayrimenkulün hisselerinin devri karşılığında tapuda müvekkiline devredileceğinin kararlaştırıldığını, müvekkilinin de güven yaratmak amacıyla devrin gerçekleştirildiğini, bu durumun … …’ın hisseler karşılığında devrini taahhüt ettiği ve devrettiği gayrimenkulün davalı şirket …’in mülkiyetinde olduğunu, … …’ın şirketi kendi malı olarak gördüğünü, şirket mallarını ile gelirini istediği gibi kullandığının açık kanıtı olduğunu, … …’ı annesi ve babasının sahip olduğu ufak hisselerinde yardımıyla müvekkilinin haklarını yok etmeye çalıştığını, kendi lehine kararlar aldırttığını, iş bu davaya konu genel kurulda … …’ın anne ve babasının oy haklarından faydalanarak müvekkili dışındaki diğer paydaşların oy birliğiyle haksız ve hukuka aykırı bir dizi kararlar aldırttığını, bu kararlara taraflarınca ayrıntılı ve gerekçeli olarak muhalefet edildiğini, davalı şirket müdürü ile müvekkili arasında şirket müdürünün tam ve ağır kusurları sebebiyle görülmekte olan sayısız davaların olduğunu, davalı … Ltd. Şti’nin 1.000.000 TL nominal değerde sermayeye sahip lüks mobilya sektöründe faaliyet gösteren bir limited şirketi olduğunu, şirketin 40.000 adet hissesinin 19.980 adetinin müvekkiline, 19.980 adetinin … …’a 20’şer adet hissenin ise … …’ın anne ve babasına ait olduğunu, müvekkilinin %49,95, … … ve ailesinin %50,05 oranda hisseye sahip olduğunu, davaya konu 04/05/2017 tarihli olağan genel kurul toplantısı ve toplantıda alınan kararların usul ve yasaya aykırı olduğunu, daha önceki genel kurul kararının iptalleri ile ilgili başka mahkemelerde açılan davaların dava dilekçesinde belirtildiği, TTK Madde 614 gereğince bilgi alma ve inceleme hakkını kullanmak isteyen müvekkili tarafından … Noterliğinin 09/12/2016 tarih ve … yevmiye nolu ihtarname keşide edildiğini, İhtarnameye davalı şirket müdürü tarafından … Noterliğinin 28/12/2016 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/ … Esasa sayılı dosyasının derdest olması nedeniyle müvekkilinin inceleme ve bilgi alma hakkını kullanmasının şirketin zararına neden olacağını belirterek haksız ve hukuka aykırı bir şekilde davalı şirket müdürünce reddedildiğini, mezkur genel kurulun, çağrı dahil her aşaması büyük usuli eksiklikler ve şirket müdürünün önü alınamaz hukuka aykırı davranışları altında usul ve yasaya aykırı olarak tamamlandığını, 31/03/2017 tarihli olağan genel kurul toplantı çağrı kağıdı ile gündemin; “1.1-Başkanlık divanının teşkili ve genel kurul toplantı tutanağının imzası hususunda başkanlık divanına yetki verilmesi, 1.2 -2016 yılı faaliyet raporu ile bilanço, gelir gider tablosu, kar/zarar hesaplarının ve bağımsız denetim raporunun okunması ve müzakeresi, 1.3- Genel kurulda okunan 2016 yılı faaliyet raporu ile bilanço gelir gider tablosu, kar/zarar hesaplarının ve bağımsız denetim raporunun tasdiki hakkında karar verilmesi, 1.4 – Şirket Müdürünün ibrası, 1.5 – Şirket müdürüne çalışması karşılığı ödenecek ücretin tespiti hakkında karar verilmesi, 1.6- 2016 faaliyet dönemi karının dağıtılıp dağıtılmaması ve varsa geçmiş yıl zararlarının dağıtılmamış karlara mahsubu hususlarının görüşülmesi ve bu konular hakkında karar verilmesi, 1.7 – Şirket hissedarlarından , … … …’ın … Noterliğinden keşide edilen 09 Aralık 2016 tarih ve … yevmiye numaralı yazısındaki bilgi alma ve inceleme talebinin, şirket müdürü … … tarafından … Noterliğinden keşide edilen 28 Aralık 2016 tarih ve … yevmiye nolu cevabı ile kabul edilmemesi, bu konuda genel kurulca karar verilmek üzere genel kurul gündemine ekleneceğinin bildirilmesi üzerine, hissedar … … …’ın bilgi alma ve inceleme talebinin işbu genel kurulda görüşülüp karara bağlanması, … Caddesi No: … ’nın … kat … ve … kat … nolu şişli/ İstanbul adresinde bulunan mağazaların- şubenin kapatılması hususunda görüşülmesi ve karara bağlanması ve bu şubenin kapatılmasına, tesciline, bildirimine, ve sair olabilecek formalitelerine ilişkin gerekli her türlü işlemlerin, yürütülmesinin müdürün yetkisinde olduğu hakkında karar verilmesi, 1.9- Dilekler ve kapanış “ şeklinde oluştuğunu, 31/03/2017 tarihli olağan genel kurul toplantısının … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/ … Esas sayılı dosyasında taraflar arasında konuya ilişkin ihtilaf bulunması sebebiyle ertelenmesinin talep edildiği, toplantının 04/05/2017 tarihinde yapılmasına oy birliğiyle karar verildiği, genel kurul öncesinde müvekkili tarafından mail ortamında dava dilekçesinde belirtilen belgelerin incelenmek maksadıyla istenildiğini, ancak söz konusu belgelerin kendilerinde bulunmadığı şeklinde cevap verildiği, bunun üzerine müvekkilince … Noterliğinin 26/04/2017 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi gönderilerek 04/05/2017 tarihide yapılacak olan genel kurulun sıhhatine gölge düşürülmemesi ve talep edilen belgelerin incelenmesine sunulmasının ihtar edildiğini, 28/04/2017 tarihinde müvekkili , vekili ve mali müşavir tarafından şirket merkezine gidildiğini, istenilen belgelerin sunulmasının talep edildiğini, ancak talep edilen belgelerin sunulmadığını, yalnızca dava dilekçesinde belirtilen birtakım belgelerin onaylı suretlerinin teslim edildiğini, 04/05/2017 tarihli genel kurulunun 7. Maddesi gereği müvekkilinin hissedarı olduğu şirketin belgelerini inceleme hakkını keyfi olarak ortadan kaldırıldığını, yoğun talep ve ısrarlar neticesinde birtakım belgelerin incelenmek üzere taraflarına verildiğini, taraflarına sunulan içeriği kısıtlı belgelerin gerçek şirket kayıtları ile karşılaştırması yapılamadığını, 2016 yılı faaliyet ve denetim raporlarında şirketi işleyişinde usulsüzlükler ve eksiklikler tespit edildiğini, 2 numaralı gündem maddesinin, taraflarınca incelenen kısıtlı belgeleri ile yapılan tespitlerin mezkur genel kurulda dile getirildiğini, şirkete özel denetçi tayini talebi olduğunu, ancak … Ailesinin oy çokluğu ile talebin reddedildiğini, 3 nolu gündem maddesine ilişkin taraflarınca 2 numaralı gündem maddesinin müzakeresinde belirtilen hususlar gereği olumsuz oy kullanıldığını, 4 nolu gündem maddesinde, şirket müdürünün ibrasının düzenlendiğini, 2 numaralı gündem maddesindeki gerekçelerle yine şirket denetim ve evrak kayıtlarının taraflarınca gereği gibi incelenemediğinden, şirket müdürünün 2016 yılı kapsamında gerçekleştirdiği iş ve işlemlerin usul ve yasaya uygun olup olmadığı ve şirket menfaatlerine uygun hareket edilip edilmediği hususunda gereken bilgilere haiz olmadıklarından, şirket müdürünün taraflarınca ibra edilmediğini, 4 numaralı gündem gereği alınan kararın da usul ve yasaya aykırı olduğunun aşikar olduğunu, 5 nolu gündem maddesi ile şirket müdürü … …’ın müdür maaşının 48.000 TL’ye çıkarılmasının önerildiğini, müvekkilinin olumsuz oyuna karşılık şirket müdürünün annesi ve babasının olumlu oyu ile şirket müdürüne aylık 48.000 TL maaş ödenmesine yönelik karar verildiğini, alınan kararın şirket müdürünün iyi niyet ve dürüstlük kurallarına aykırı davranması sonucu alındığını, 6 numaralı gündem maddesinde, Şirket müdürü … … tarafından , şirketin zararda olduğu, bu sebeple şirket kar payının dağıtılmayıp şirket öz kaynakları içerisinde tutulması önerisine karşı taraflarınca kullanılan olumsuz oya rağmen söz konusu madde haksız ve hukuka aykırı olarak kabul edildiğini, iptali gerektiğini, 7 numaralı gündem maddesinin, … ailesinin oy çokluğu ile reddedildiğini, bilgi alma ve inceleme taleplerinin reddine ilişkin genel kurul kararının iptali gerektiğini, 8 nolu gündem maddesini de aynı şekilde müvekkilinin olumsuz oyuna rağmen mezkur maddenin usul ve yasaya aykırı olarak kabul edildiğini, davaya konu genel kurulda alınan kararlar sonucu şirketin sermaye şirketi olmaktan çıktığını, şirketin müdürünün şahsi şirketi haline dönüştüğünü, iptali talep edilen kararların ortakların tamamının yararına ya da şirketin menfaatlerine olmadığını, yalnızca şirket müdürünün şahsi menfaatine yönelik kararlar olduğunu, şirket müdürünün görevini kötüye kullanmak suretiyle usulsüz yönetimi neticesinde TTK anlamında sermaye şirketi olma özelliğini yitirmeye başladığını, şirket müdürü ve ortağı, şirkette ailesiyle birlikte sahip olduğu çoğunluk hissesinin yardımıyla, dolaylı yollardan şirket karını kullanmayı ve bunu diğer ortaklara dağıtım yapmamak içni bir bahane olarak öne sürmeyi bir şirket politikası haline getirdiğini, belirterek 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 622. Maddesinin göndermesi ile 445. Madde ve devamı maddeleri gereğince 04/05/2017 tarihli olağan genel kurul toplantısının 2,3,4,5,6,7,8 maddelerinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili mahkememize ibraz etmiş olduğu cevap dilekçesinde ; müvekkili şirketin 23/05/1995 yılında müdürününün … … (800pay), kardeşi Hakan … (100pay), babası … (50pay) annesi … (50 pay ) ortaklığında kurulduğunu, şirketin kuruluşundan bu yana … …’ın tek başına müvekkilli şirketi temsil ve izama yetkili olduğunu, şirket müdürü … …’ın ABD vatandaşı … (…) … ile 1991 yılında evlendiğini, 2003 yılında çocuklarının olduğunu, davacının Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı almak sureti ile çifte vatandaş olduğunu sonrasında … Aile Mahkemekesinin 2007/… E, 2007/… k sayılı ilamı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını bu boşanma sonrasında davacının müvekkili şirketin %49,95 oranında hissedarı olduğunu, B…. … maliki olduğu 10 Milyon TL’yi aşkın değerde kıymetli taşınmazları davacı ve müşterek çocuğa devir ettiğini, şirketi …’ın kurmadığını yukarıda bahsedilen boşanma sonrasında 2007 yılında şirkete hisselerine sahip olduğunu, … …’ın 1963 doğumlu olduğunu, 7 yaşlarından itibaren babası …’ın yanında mobilya alımı, satımı ve imalatı konusunda yetiştirildiğini, … … lise yıllarında iken babasına yardım ettiğini, İstanbul ve Ankara’daki mobilya üretilcileri ile babasının nam ve hesabına görüşmelerde bulunduğunu, … …’ın 1981 yılında … Üniversitesinde eğitim gördüğünü, okurken aynı zamanda İstanbul’daki işlerin dışında tatil zamanlarında babasının mobilya işletmelerinde fiilin çalışmalarını sürdürdüğünü, … …’ın yurt dışında eğitim gördüğünü, 1989 yılında … Center’de ilk dea düzenlenen mobilya fuarı olan ICFF’ye katıldığını, Türkiye’de ailesi tarafından üretilen mobilyaları yurt dışına ihraç etmeye çalıştığını, müvekkili şirket müdürünün davacı ile tanışmadan önce mobilya konusundaki ulusal ve uluslararası deneyiminin 20 yılı bulduğunu, 1991 yılında Türkiye’ye geri dönen müvekkilinin babasının yanında … Mobilya’da çalıştığını, bunun haricinde müvekkilinin … ile … Şti’yi kurduğunu bu şirket ile ABD’ye bitkisel çay ithalatı yaptığını sonrasında … Şti’nin tasfiye edildiğini ve 1995 yılında … Şirketinin kurulduğunu, … Şirketinin mobilya alım ve satımı üzerine kurulduğunu, müvekkili şirketin müdürü … tarafından kurulduğunu, yönetildiğini ve bu zamanlara kadar getirildiğini, davacının bu şirket kurulurken hiçbir sermaye koymadığını, hiçbir idare ve yönetimsel görevde yer almadığını, davacının boşanma sonrasında tarafların geçmişteki evlilik birlikteliğinden doğan uyuşmazlıkları ve sorunları şirketteki ortaklıklarına yansıttığını, 30/03/2016 tarihli 8 numaralı genel kurul kararı ile davacı …’ın da olumlu oy kullandığını ve kapatılmasına karar verildiğini, ancak kapatılmasına karar verilen şirketin … (İstanbul … ) alışveriş merekesinde bulunan ve … markasını taşıyan mağazasında ve yine aynı markayı taşıyan 24/06/2013 tarihli olağan üstü genel kurulda ortakların oy birliği ile aldığı 13 numaralı kararla kapanan … (İstanbul-…) adlı … de bulunan mağazasanda 2012 yılı başına kadar çalıştığını, davacının görev ve yetkisi olmadığı halde şirketin idare ve ekonomik işlerine müdahale ettiğini, şirket çalışanlarına hakaret vari laflar ettiğini, şirketi müşterilerine karşı zor durumda bıraktığını ve şirkette huzursuzluk çıkarttığını, davacının şirkete ve çalışanlarına yönelik tavır ve davranışlarının şirkete zarar verdiğini, şirketin eski müdürü müvekkilini kastederek … çalışanlarına ” …” , ” … ” gibi hakaretlerde bulunduğunu bu davranışı ile çalışanlarını aşağıladığını, davacının müvekkilini ve şirketini zor durumda bırakmak için müvekkili hakkında, şirket hisselerini ucuza almak müvekkilinin şirketine tümüyle sahip olmak veya sahip olduğu hisseleri, değerinden çok daha fazla bedeller ile devretmek amacıyla birçok dava açtığını, sonrasında davacının müvekkilinin şirketi ile aynı faaliyeti göstermek üzere … Tic Aş’yi 31/03/2014 tarihinde kurduğunu, bu şirketin tek ortağı ve yöneticisinin davacı olduğunu, kin ve kötü niyet ile hareket edenin davacı olduğunu, açlık sınırına mahkum edildiği iddiasının ile doğru olmadığını, müvekkilinin boşanma kararı ile tapuda … Mahallesi … mevkii, … pafta, … ada, … parselde sayılı 407 m2 miktarlı kargir apartmanda 50/100 arsa paylı zemin kat 1nolu mesken ve birinci kat 2 nolu meskendeki iki taşınmazı 1/2 hisse davacı ve 1/2 hisse müşterek çocuğa olacak şekilde devir ettiğini, yine müvekkilinin Muğla/…’te bulunan çok kıymetli bir taşınmazın tamamı davacıya boşanma kararı ile devir edildiğini, devir edilen bu taşınmazın değerinin 10 milyon TL’yi geçtiğini, yine boşanma kararı 1/2 hissesini davacı …’a 1/2 hissesini müşterek çocuk Kaan adına tesciline karar verilen İstanbul , … Mahallesi … mevkiindeki zemin kat 1 nolu mesken ve birinci kat 2 nolu mesken davacı tarafından dizilere kiralandığını, … Aile Mahkemesinin 2016/… esas sayılı dosyasında davacının mali müşaviri … ‘ün tanık ifadesinde davacının bu kiralamalar neticesinde vergilerden sonra yaklaşık olarak 95.000TL ek gelir elde ettiğini beyan ettiğini, davacının müşterek çocuğu … …’ın izin ve onayı olmaksızın yurt dışına götürdükten sonra söz konusu evi aylık 10.000ABD dolarında kiraya verdiğinin duyumlarının Ağustos 2017 yılında alındığını, davacı …’ın yöneticisi ve tek hissedarı olduğu … Mimarlık şirketinin … ‘nda gerçekleştirilen “… İstanbul” fuarında … … Tic Aş tarafından sergileneceğinin sosyal medya hesabından paylaşıldığını, bu sergide davacının tasarımlarını sergilediği kişilerin ürünlerinin de satışının yapıldığının haricen öğrenildiğini ve böylece davacının fuarda direktörlük görevinin de yerine getirdiğini, hem şahsen hemde … Şirketi üzerinden faaliyette bulunduğunu, Kasım 2016 – Kasım 2017 arası yıllık iştirak nafakası tutarının 258.179,86TL aylık tutarın 21.514,98TL olduğunu, müvekkilinin iştirak nafakası tutarının azaltılması ve çocuğunun gerçek ihtiyaçları gözetilerek yeniden belirlenmesi ve düzenlenmesi amacıyla dava açtığını, davanın derdest olduğunu, boşanma sözleşmesinden sonra davacıya biri Range Rower biri Mini Cooper olmak üzere iki adet şirket aracı tahsis edildiğini ve araçları davacının kullandığını, bu yüzden davacının açlık sınırına mahkum olduğunu iddia etmesinin doğru olmadığını, davacının boşanma sonrasında da müvekkiline ve şirketine zarar vermek amacıyla bir çok dava açtığını, daha önceki genel kurul kararlarının iptalleri ile ilgili başka mahkemelerde açılan davaların cevap dilekçesinde belirtildiği, davacının bilgi alma ve kullanma hakkının kullandırılmadığı yönündeki iddialarının doğru olmadığını, davacının noter aracılığı ile keşide edilen ihtarnamesine müvekkili tarafından cevap verildiğini, ihtarnameye konu belgelerin davacının genel kurula katılan vekiline teslim edildiğini, davacının yeniden bu belgeleri istemesinin kötü niyetli ve taleplerinin haksız olduğunu ortaya koyduğunu, 31/03/2017 tarihli genel kurula ilişkin çağrı metninde 2016 yılı finansal tabloları , 2016 yılı kararının dağıtılıp dağıtılmayacağı yönündeki önergeyi de içeren yıllık faaliyet raporu, bağımsız denetim firması raporu, genel kurul toplantısından en az onbeş gün önce çağlrı ilanı davacıya 26/01/2017 tarihinde tebliğ edildiğini ancak davacının 31/03/2017 tarihinde şirket merkezinde hazır bulundurulan belgeleri incelemeye gelmediğini sonrasında davacıya genel kurulda temsil eden vekili 31/03/2017 tarihli genel kurulun 2 numaralı gündem maddesi okunduğunda finansal hususlara ilişkin maddelerin okunmasını ve müzakeresinin ertelenmesini talep ettiğini, genel kurulun 4 Mayıs Perşembe günü yapılmasına karar verildiğini, 04/05/2017 tarihli genel kurula ilişkin çağrı davacıya 07/04/2017 tarihinde tebliğ edildiğini, davacının genel kurul toplantısına ilişkin çağrıda belirtilen ve şirket merkezinde hazır bulundurulan belgeleri teslim aldığını, … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/… esas sayılı dosyasının genel kuruldan öncesi bir döneme ilişkin olduğunu, müvekkili şirketin genel kurul öncesinde ortakların incelemesi için hazır bulundurması gereken belgeleri hazır bulundurduğunu ve davacının kendi kusuru ile geçte olsa bu belgeleri aldığını, davacının talep etmiş olduğu belgelerin büyük çoğunluğunun davacıya verilmesine karar verildiğini, genel kuruldan sonra davacının talebi üzerine genel kurulda verilmesine karar verilen belgeler davacıya teslim edildiğini ve dava dilekçesinde bu belgelerin alındığının ikrar edildiğini, davacının bilgi alma ve inceleme hakkını kullandığını bu sebeple özel denetçi tayini taleplerinin haksız olduğunu, davacı özetle şirketin 2016 yılı zararlarının gerekçesinin ortaklar cari hesabının kapatılmasından kaynaklanan vergi ödeme olduğunu ancak bu vergi ödemelerinin hangi ortak adına ne kadar yapıldığının belirtilmediğini iddia ettiğini bu iddiasının gerçek dışı olduğunu, davacının bir diğer iddiasının ise yüksek matrah artışına gidilmesinin müvekkili davalı şirketin müdürünün davacıdan mal kaçırmak kastı taşıdığı şeklinde hiçbir dayanağı olmayan beyanda bulunduğunu bu matrah artışının tamamen şirketin menfaati düşünülerek yapıldığını, denetim raporunun şirket ana sözleşmesine uygun olarak yapıldığını, raporda belirtildiğini, muhasebe kayıtları ve finansal tablolar , beyanlar dayanakları ile uyumlu olduğunu, davacının şirket müdürünün ibrası konusundaki 4 numaralı gündem maddesinin iptali talebinin ibra kararı verilmediğinden usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının genel kurulun 5 numaralı gündem maddesinde, şirket müdürüne 48.000TL ücret ödenmesine ilişkin kararının iptalini istemesinin şirket ana sözleşmesinde ve Türk Ticaret Kanununda bir hissedarın yönetimde görev almak istemesi halinde müdüre ücret ödenemeyeceğine dair bir bulunmadığından dolayı yasaya uygun olmadığını, müdüre bağlanan ücretin müdürün yaptığı iş , mesaisi, günün koşulları , emsal ücretler ve sair tüm hususlar dikkate alınarak belirlendiğini, kar payının dağıtılmaması kararınında kanuna uygun olarak şirketin geleceği düşünülerek alındığını, davacının … ailesinin oy birliği ile somut bir delil , yahut vakaya dayanmayan soyut , afaki ve asılsız iddialarla davacının bilgi alma ve inceleme hak yetkisinin sınırlandırmaya yönelik karar aldığı iddialarının haksız olduğunu, 04/05/2017 tarihli genel kurulun 7 numaralı gündem maddesinde alınan karar ile davacının iddialarının haksız olduğunu, davacının her yıl alınan genel kurul kararlarına ilişkin açmış olduğu iptal davalarının müvekkili şirketin ve yöneticisinin haklarını ihlal edecek nitelikte olduğunu, davacının bu güne kadar açtığı genel kurul kararlarının iptali istemli davalarda uyuşmazlığın esasını halleder şekilde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğinden bahisle ihtiyati tedbir taleplerinin red edildiğini, sadece bir dava da yeterli inceleme yapılmadan tedbir taleplerinin kabul edildiğini ancak söz konusu kararın bu aşamada istinaf incelemesinde olduğunu, davacının iddialarının soyut ve kötü niyetli olması nedeni ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, davalı şirketin 04/05/2017 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan 2,3,4,5,6,7,8 nolu kararların iptali istemine ilişkindir.
DELİLLER : 04/05/2017 tarihli genel kurul toplantı tutanağı, hazirun cetveli, davalı şirketin sicil dosyası, davalı şirkete ait ticari defter ve belgeler, bilirkişi incelemesi.
Davalı şirketin merkez adresinin … olması nedeniyle mahkememiz yetkilidir.
Dava 24/07/2017 tarihinde açılmış olup, TTK 445. Maddesine göre süresinde açılmıştır. Davalı şirketin yetkilisinin münferiden yetkili … … olduğu, ortaklarının ise … …, …, … ve davacı …’dan oluştuğu sicil kaydından
anlaşılmaktadır. 04/05/2017 tarihli genel kurul toplantı tutanağı incelendiğinde, toplantıya %49,95 oranında pay sahibi olan …, %00,05 oranında pay sahibi olan …, %00,05 oranında pay sahibi olan … ile %49,95 oranında pay sahibi olan davacı …’ın katıldığı, buna göre tüm pay sahiplerinin toplantıda hazır olduğu tespit edilmiştir.
İptali talep edilen Gündemin 2. Maddesinin konusunun 2016 yılı faaliyet raporu ile bilanço, gelir gider tablosu, kar/ zarar hesaplarının ve bağımsız denetim raporunun okunması ve müzakeresi olduğu, davacının söz alarak müvekkiline incelenmek üzere teslim edilen evrakların kapsamlı olmadığı ve asıl evraklarla karşılaştırılmasının mümkün olmadığını, asıl evraklara erişimine izin verilmediğini, müvekkiline sınırlı evrak teslim edildiğini belirterek davacı vekilince bilanço, gelir gider tablosu, kar/ zarar hesabıyla ilgili olarak raporlardaki tutarsızlıkların, ayrıntılı olarak dile getirilerek 2016 yılı faaliyet raporu, bilanço , gelir gider tablosu, kar zarar hesaplarının ve bağımsız denetim raporunun kabul edilmediği ve onaylanmayacağının bildirildiği, bilgi alma ve inceleme haklarının yasaya uygun şekilde kullandırılmadığını, özel denetçi atanmasını talep ettiklerini, yapılan oylama sonucunda özel denetçi tayin edilmesinin davacının muhalefetine rağmen diğer hissedarların oylarıyla oy çokluğuyla reddine karar verildiği, iptali istenen gündemin 3. Maddesinin konusunun genel kurulda okunan 2016 yılı faaliyet raporu ile bilanço, gelir gider tablosu, kar/ zarar hesaplarının ve bağımsız denetim raporunun tasdiki hakkında karar verilmesi hususuna ilişkin olduğu, davacı vekilinin söz alarak 2. Madde kapsamında dile getirilen tüm beyan ve itirazları çerçevesinde bu raporların tasdik edilip onaylanmasının mümkün olmadığını, bu hususta muhalif olduklarını belirttiği, yapılan oylama sonucunda … …’ın muhalefetine rağmen diğerlerinin oy çokluğuyla kabul ve tasdik edildiği, gündemin 4. Maddesinin şirket müdürünün ibrasıyla ilgili olduğu, yine davacı vekilinin 2. Maddedeki ileri sürdüğü gerekçelerle ibraya onay verilmediğinin bildirilerek olumsuz oy kullanıldığı, yapılan oylama sonucunda davacının olumsuz oyuna karşın … ve … vekillerinin olumlu oy kullandığı, buna göre müdürün oy çokluğuyla ibra olunmadığının tespit edildiği, gündemin 5. Maddesinin konusunun şirket müdürünün ücretiyle ilgili olduğu, müdüre aylık 48.000 TL net ücret ödenmesinin görüşüldüğü, davacının bedelin fahiş olduğu gerekçesiyle bu miktara itiraz ettiği, yapılan oylama sonucunda davacının olumsuz oyuna karşılık diğer ortakların olumlu oyları ile oy çokluğuyla aylık 48.000 TL ödenmesinin kabul edildiği, gündemin 6.maddesinin konusunun 2016 faaliyet dönemi karının dağıtılıp dağıtılmaması ve varsa geçmiş yıl zararlarının dağıtılmamış karların mahsubu hususlarının görüşülmesi ve bu konuda karar verilmesine ilişkin olduğu, şirketin zarar ettiği belirtilerek kar dağıtmama kararı alındığı, davacı vekilinin olumsuz oy kullandığı ve muhalefetini yazdırdığı, gündemin 7. Maddesinin konusunun davacının noter ihtarnamesiyle talep ettiği bilgi alma ve inceleme talebinin şirket müdürünün cevabi noter ihtarı ile reddedilmesi üzerine davacının bilgi alma isteminin genel kurulda görüşülüp karara bağlanması olduğu, davacıya gerekli bilgi ve belgeler incelemek üzere sunulduğu gerekçe gösterilerek bu talebin oy çokluğuyla reddedildiği, gündemin 8 .maddesinin adresi genel kurul tutanağında yazılı mağazaların – şubenin kapatılmasını görüşülerek karara bağlanması ve bu hususta şirket müdürünün yetkili olduğu hususunda karar verilmesi olduğu, yapılan oylama sonucunda davacının olumsuz oyuna karşılık diğerlerinin olumlu oyuyla oy çokluğuyla kabulüne karar verildiği görülmüştür.
TTK 445. Maddesinde “446 ncı maddede belirtilen kişiler, kanun veya esas sözleşme hükümlerine ve özellikle dürüstlük kuralına aykırı olan genel kurul kararları aleyhine, karar tarihinden itibaren üç ay içinde, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinde iptal davası açabilirler.” denilmektedir.
TTK 446. Maddesinde ” Toplantıda hazır bulunup da karara olumsuz oy veren ve bu muhalefetini tutanağa geçirten, Toplantıda hazır bulunsun veya bulunmasın, olumsuz oy kullanmış olsun ya da olmasın; çağrının usulüne göre yapılmadığını, gündemin gereği gibi ilan edilmediğini, genel kurula katılma yetkisi bulunmayan kişilerin veya temsilcilerinin toplantıya katılıp oy kullandıklarını, genel kurula katılmasına ve oy kullanmasına haksız olarak izin verilmediğini ve yukarıda sayılan aykırılıkların genel kurul kararının alınmasında etkili olduğunu ileri süren pay sahipleri, Yönetim kurulu, Kararların yerine getirilmesi, kişisel sorumluluğuna sebep olacaksa yönetim kurulu üyelerinden her biri, iptal davası açabilir.” denilmektedir.
Taraflarca gösterilen tüm deliller toplanarak dosya içerisine bırakılmış ve davalı şirketin ticari defteri ve belgeleri üzerinde inceleme yetkisi de verilerek uyuşmazlık noktaları olarak belirlenen hususlarda rapor tanzim edilmesi için dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiştir. 09/04/2018 tarihli birinci heyet raporu incelendiğinde, davalı şirketin ticari defter ve belgelerin incelendiği, ticari defter ve kayıtlara göre davalı şirketin özellikle 2016 yılında net çalışma sermayesinde azalış olduğu, açık oluştuğu, bu nedenle ortaklara kar dağıtımı yapılmasının açığın boyutlarını arttıracağı bu nedenle ana faaliyetlerde aksama olacağını tutanakta yer aldığını ancak bu azalışın tek nedeninin aktifte dönem varlıklar kalemi içerisindeki ortaklardan alacaklar hesabında meydana gelen azalıştan (beyan edilen 2.922.057,60 TL ) ile pasifte alınan avanslar hesabında meydana gelen 4.353.489,00 TL artıştan oluştuğunun tespit edildiğini, beyan edilen ve aktifte duran varlıkların alt hesabı olan geçici hesaplarda takip edilen 2.922.057,60 TL’nin , aktifte dönem varlıkların alt hesabı olan ortaklardan alacaklar hesabına aktarılması, usulsüz yapılan işlemler, kayıt dışı satışlar ile bilanço dışı bırakılan ve ortaklar cari hesabına aktarılması gereken 5.677.799,20 TL’nin dönem varlıklar arasına aktarılması; şirketin dönem varlıklarında 8.589.856,80 TL (5.677.799,20 + 2.922.057,60) kadar bir artış, şirketin pasifinde yer alan öz kaynaklarda ise 5.677.799,20 TL tutarında artış meydana getireceğini, KDV matrah arttırımına konu edilen 2.395.294,59 TL, diğer olağan dışı gider ve zararlar hesabına aktarılan ve ortaklardan alacaklar olarak beyan edilen 3.272.549,61 TL düzeltmeler sonrası şirketin finansal ve mali yapısında ciddi oranda düzelmeler meydana geleceğini ve şirketin kar dağıtabilir hale geleceğini belirtilerek yapılan hesaplamada şirketin en az 2.395.249,59 TL kayıt dışı beyan edilmeyen satış gelirinin olduğu bu tutarın şirket hesapları içerisinde yer almadığının görüldüğünü, şirket kayıtlarındaki tespit edilen bu hususların düzeltilmesi halinde şirketin kar dağıtabilir duruma gelebileceğini, gündemin 2. Maddesiyle ilgili olarak özel denetçi talebinin reddi ile ilgili kararlara karşı iptal davası açılamayacağı, TTK 439’a istinaden mahkemeye müracaatla taleple bulunabileceği, bu nedenle bu maddenin iptaline gerek olmadığı, gündemin 3. Maddesinde 2016 yılı faaliyet raporu ile bilanço, gelir / gider tablosu, kar zarar hesaplarının ve bağımsız denetim raporunun tasdiki ile ilgili kararın, bilançoların ve hesapların gerçeği yansıtmadığının tespit edilmesi nedeniyle iptali koşullarının oluştuğu, gündemin 4. Maddesinde zaten müdürün ibra edilmediği bu nedenle ibra kararı olmadığından davacının bu maddeyle ilgili davayı sehven talep etmediyse , ibra edilmeme kararının iptalinin hukuken kabul edilir olmadığını, 5. Maddede müdüre aylık 48.000 TL ücret takdir edildiğini, söz konusu miktarın fahiş olup olmadığının irdelenirken aynı iş kolunda aynı görevi yapan yönetim kurulu üyelerinin aldığı ücret ile karşılaştırma yapılması gerektiğini, gündemin 6. Maddesinde kar dağıtmama kararı verildiğini, ancak şirketin kar etmesi halinde kar dağıtılabileceğini, gündemin 7. Maddesinde bilgi alma ve inceleme hakkının reddedildiğini, bu durumunda davacının TTK 437/5 gereğince bilgi alma hakkını mahkemeye müracaat ederek kullanması gerektiğini, bu nedenle iptal koşulunun oluşmadığını, gündemin 8. Maddesinde bazı mağaza ve şubelerin kapatılmasını müdürün yetkisine bırakıldığını, genel kurulun devredilemez görev ve yetkilerinin TTK 616. Maddesinde sayıldığını, müdüre şube kapatma işlemleri konusunda yetki verilmesinin bu madde kapsamında değerlendirilemeyeceğini ve iptali koşullarının oluşmadığının belirtildiği görülmüştür.
Rapora davacı tarafından itiraz edilmesi ve uzman görüş raporu sunulması nedeniyle 2.bilirkişi heyetinden rapor alınmış, 20/02/2019 tarihli rapor incelendiğinde, denetçi tayini talebinin reddedilmesi üzerine mahkemeye müracaat edilmesi gerektiği, bu nedenle iptali koşulunun oluşmadığı, yine bilgi edilme hakkının reddiyle ilgili olarak da mahkemeye müracaatla bu hakkın kullanılabileceği, bu nedenle bu maddenin iptali koşullarının oluşmadığı, ibra edilmeme kararının iptalinin talep edilemeyeceği , müdüre tayin edilen ücretin aynı iş kolunda yapılan diğer şirketler bazında karşılaştırma yapılarak değerlendirilmesi gerektiği, yapılan karşılaştırma neticesinde fahiş olmadığının anlaşıldığını bu nedenle iptalinin mümkün olmadığını, şirketin kar etmediği belirtilerek kar dağıtmama kararının alındığını, kar dağıtılabilmesi için kar edilmesi gerektiğini, mağaza ve şubelerin kapatılması konusunda müdüre yetki verilmesine yönelik kararın iptali şartlarının oluşmadığı, finansal tablolarla ilgili olarak yer alan hatalar raporda yer almıştır.
10/09/2020 tarihinde duruşmada alınan ara karar ile; Mahkememizce alınan 1. Rapor ile 2.raporun çelişkili olduğu, 1.raporda bilirkişilerin müdür ücreti ile ilgili olarak mahkemece benzer nitelikli şirketleri inceleme görevi verilmdiği için inceleme yapmadıklarını bildirmeleri yine 1 nolu raporda finansal tablo gelir gider hesapları ile ilglii gerçeğe uygun olmadığı yönünde mali müşavirin tespit yapmasına rağmen kar payı ile ilgili madde yönünden bu hususun değerlendirilmediği görüldüğünden dosyanın daha önceki bilirkişiler dışında seçilecek , 1 mali müşavir , 1 finans uzmanı, 1 de genel kararları konusunda uzman bilirlişiye tevdi sureti ile ; Davalı tarafa ait tüm ticari defter ve belgeler HMK 218 maddesine göre yerinde incelenerek iptali istenen genel kurul maddelerinin tek tek değerlendirilerek iptale tabi olup olmadıklarının irdelenmesine ayrıca bir sureti dosyaya sunulan Yargıtay 11 Hukuk dairesinin 2019/1419 esas 2020/164 karar nolu ilamında belirtildiği üzere müdür maaşı ile alınan karar incelenirken ” yönetim kurulu üyeleri için belirlenen ücretlerin faiş olup olmadığı değerlendirilirken genel kurulun yapıldığı dönemde şirketin ortaklık yapısı, finansal durumu, şirketin geçmiş uygulamaları, maddi durum açısından davacı şirket ile aynı – benzer durumda bulunan şirketlerin yöneticilerinin aldığı emsal ücretler göz önünde bulundurulup karşılaştırılarak ayrıca yönetim kurulunun harcadığı emek ve mesai ile orantılı, pay sahiplerinin vageçilmez nitelikteki kardan pay alma haklarını ihlal etmeyecek şekilde tespiti gerekmektedir.” denildiğinden bu hususlarada dikkat edilerek iptali istenen tüm maddeler yönünden iptalinin mümkün olup olmadığı konusunda ayrıntılı ve gerekçeli çelişkiliyi giderir rapor tanzim edilmesinin istenilmiştir.
3. Heyet raporu incelendiğinde, davalı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde detaylı ve kapsamlı şekilde inceleme yapılarak ve yer alan hatalar ayrıtınlı olarak raporda belirtilerek davalı şirketin bilanço ve gelir tablolarının gerçeği yansıtmadığı kanaatine varıldığı, benzer nitelikteki şirketlerde müdürlere verilen ücretlerin karşılaştırıldığında piyasa koşullarına göre müdür ücretinin yerinde olduğu, gündemin 2. Maddesindeki özel denetçi atanmasının reddi yönünden iptal talebinin yerinde olmadığı, TTK 439’a istinaden bu konuda dava açılması gerektiği, davalı şirketin gelir tablosu, ortaklar cari hesapları, 6552 sayılı yasa gereği ve 6736 sayılı yasa gereği yapmış olduğu işlemlerde eksik beyanlarda bulunulduğu, ortakların şirketin kaynaklarını kullanarak şahsi giderlerinin davalı şirketten karşılandığı, ortaklar cari hesabından ortaklarca kullanılan kaynaklar ile ilgili olarak TTK’nın 166. Maddesi gereği faiz uygulanarak ortaklara rücu edilmediği, davalı şirketçe faturalandırmadan kayıt dışı satışlar yapıldığı, bilanço gelir gider tablolarının gerçeği yansıtmadığı, davacının finansal tablolarla ilgili maddeyi olumsuz oy kullanması nedeniyle iddia etmediğini, davacının bu konuda dava açma hakkı olduğunu, 3.maddenin iptalinin gerekli olmadığını, hukuki değerlendirmenin mahkemeye ait olduğunu, 4. Maddede zaten müdürün ibra edilmediğini, müdüre ödenecek ücretin ortalama 40.000 TL olabileceğini, kar dağıtımıyla ilgili kararın genel kurulun vazgeçilmez yetkilerinden olduğunu, 7. ve 8. Maddenin iptali koşullarının oluşmadığını raporda belirtildiği görülmüştür.
Davacının denetçi talebinin reddine ilişkin 2.maddenin iptali koşulları oluşmamıştır. Çünkü denetçi talebinin reddedilmesi üzerine davacının TTK 439.maddesi gereğince Asliye Ticaret Mahkemesinde denetçi tayin edilmesi için ayrıca dava açması gerekmektedir. Bu nedenle bu maddenin iptalinde davacının hukuki yararı bulunmamaktadır. Genel kuruldaki 4. Maddede zaten şirketin müdürü ibra edilmemiştir. Davacının bu maddenin iptaliyle ilgili açtığı davada hukuki yararı yoktur. Alınan 1.ve 3.heyet raporlarında davalı şirketin finansal tablolarının, gelir gider tablosu,kar zarar hesaplarının usulüne uygun tutulmadığı, özellikle birinci bilirkişi raporunda yer alan usulsüzlükler giderildiğinde şirketin zarar etmeyip kara geçtiğini belirtilmesi nedeniyle finansal tabloların doğru tutulmadığının subut bulması nedeniyle 3.maddenin iptali koşulu oluştuğu tespit edilmiştir. Bu maddeyle bağlantılı olarak 6 nolu gündem maddesinde şirketin zarar ettiği belirtilerek kar dağıtmama yönünde karar alınmış ise de, finansal tabloların usulüne uygun tutulmadığı, doğru tutulması halinde şirketin zarar etmediği, kara geçtiği bilirkişi raporlarıyla subut bulduğundan, 3. Maddenin iptal edilip 6. İptal edilmemesinin çelişkili olacağı, bu nedenle 6.maddenin de iptali koşullarının oluştuğu, son bilirkişi raporunda benzer nitelikteki şirketlerde ödenen müdür ücretlerin karşılaştırıldığı ve davalı şirket müdürüne ödenmesine karar verilen ücretin benzer nitelikteki şirketlerle kıyaslandığında fahiş olmadığı sonucuna varıldığından 5. Maddenin iptali şartlarının oluşmadığı, gündemin 7. Maddesinde bilgi edinme hakkının usulünce kullandırılmadığı iddia edilmiş ise de bu durumda davacının TTK 437. Maddesinde yer alan mahkemeye müracaatla bilgi edinme hakkının kullanılması için dava açması gerektiğinden bu maddenin de iptali koşullarının oluşmadığı, gündemin 8. Maddesinde bazı mağaza ve şubelerin kapatılması konusunda müdüre yetki verilmesi hususunda alınan kararların TTK 616 maddesi kapsamında sayılan kararlar kapsamında kalmaması nedeniyle iptali koşulları oluşmadığından Davacının davasının kısmen kabulü kısmen reddi ile; Davacının, davalı şirketin 04/05/2017 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan 2 ve 4 nolu gündem maddelerinin iptali ile ilgili açmış olduğu davasının hukuki yarar yokluğundan usulden reddine, Davacının, davalı şirketin 04/05/2017 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan 3 ve 6 nolu kararların iptali talebinin kabulü ile 3 ve 6 nolu gündem maddeleri ile alınan kararların iptaline, Davacının, davalı şirketin 04/05/2017 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan 5,7 ve 8 nolu gündem maddelerinin iptali için açmış olduğu davasının reddine aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacının davasının kısmen kabulü kısmen reddi ile;
A-Davacının, davalı şirketin 04/05/2017 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan 2 ve 4 nolu gündem maddelerinin iptali ile ilgili açmış olduğu davasının hukuki yarar yokluğundan usulden reddine,
B-Davacının, davalı şirketin 04/05/2017 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan 3 ve 6 nolu kararların iptali talebinin kabulü ile 3 ve 6 nolu gündem maddeleri ile alınan kararların iptaline,
C-Davacının, davalı şirketin 04/05/2017 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan 5,7 ve 8 nolu gündem maddelerinin iptali için açmış olduğu davasının reddine,
2-Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 36,00 TL ilk masraf, 9.400,00 TL bilirkişi ücreti, 250,00 TL tebligat ve tezkere gideri olmak üzere toplam 9.686,00 TL yargılama giderinin kabul ve red oranı dikkate alınarak takdiren 2.500,00 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 100,00 TL yargılama giderinin kabul ve red oranı dikkate alınarak takdiren 75,00 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde resen ilgilisine iadesine,
7-Bu dava sebebiyle 59,30 TL maktu karar ve ilam harcı alınması gerektiğinden peşin alınan 31,40 TL’nin mahsubu ile kalan 27,90 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 15/04/2021

Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır