Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/649 E. 2018/1327 K. 11.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/649
KARAR NO : 2018/1327
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 03/09/2014
KARAR TARİHİ : 11/12/2018

DAVA: Davacı vekili mahkememize ibraz ettiği dava dilekçesi ile; davacı şirketin et ve et ürünleri dağıtım ve pazarlama işini yaptığını, taraflar arasında ticari ilişkinin mevcut olduğunu, müvekkili şirket tarafından davalı tarafa faturalar düzenlendiğini; 05.10.2012 tarihli … sıra nolu, 05.10.2012 tarihli … sıra nolu, 09.10.2012 tarihli … sıra nolu, 29.09.2012 tarihli … sıra nolu,03.10.2012 tarihli … sıra nolu, 02.10.2012 tarihli … sıra nolu,08.10.2012 tarihli … sıra nolu, 04.10.2012 tarihli … sıra nolu,06.10.2012 tarihli … sıra nolu, 06.10.2012 tarihli … sıra nolu, 08.10.2012 tarihli … sıra nolu, 08.10.2012 tarihli … sıra nolu, 20.10.2012 tarihli … sıra nolu, 12.10.2012 tarihli … sıra nolu, 13.10.2012 tarihli … sıra nolu 13.10.2012 tarihli … sıra nolu, 11.10.2012 tarihli … sıra nolu, 23.10.2012 tarihli … sıra nolu,08.10.2012 tarihli … sıra nolu faturalar düzenlendiğini, ancak söz konusu fatura bedellerine ilişkin bakiye borcun davalı tarafından ödenmediğini, bakiye alacağın tahsili amacıyla borçlu/davalı aleyhine … İcra Müdürlüğü … esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, itiraz üzerine icra takibinin durduğunu, davalı tarafın itirazında 09.10.2012 tarihli … sıra numaralı ve 06.10.2012 tarihli … sıra numaralı faturaların müvekkiline verilmediğinin belirtildiğini, fatura konusu malın ve faturanın teslim alınmasına ilişkin olarak faturalar üzerinde … isimli şahsın imzasının olduğunu, teslim alındığına ilişkin kayıtların faturalarda mevcut olduğunu belirterek borçlunun itirazının iptaline, takibin devamına, alacağın %20si oranında davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili mahkememize ibraz ettiği cevap dilekçesi ile; davalı ile davacı şirket arasında iş ilişkisinden kaynaklanan ticaret neticesinde borçlu olmadığına dair tanıkların mevcut olduğunu, … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra takibi haksız olduğundan itiraz edildiğini, davanın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davacının davasının iptaline ve %20 oranında tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :Dava , itirazın iptali davasıdır.
Deliller; … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyası, faturalar, SGK cevabi yazısı, vergi dairesi yazı cevabı, davalının nüfus aile kayıt tablosu , ticari defter ve belgeler, bilirkişi incelemesi.
… İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyası alınıp incelendiğinde; davacı tarafından davalı aleyhine alacağın tahsil tarihine kadar işleyecek faizi ile birlikte 9.444,52 TL alacağın tahsili için, faturaya dayalı ilamsız takip yapıldığı, davalı tarafça, alacaklı firmaya borcun ödendiğini ve takibe konu 09.10.2012 tarihli ve … sıra nolu, 06.10.2012 tarihli ve … sıra nolu faturaların ticari defter kayıtlarında olmadığını belirterek borca itiraz edildiği ve takibin durdurulduğu görülmüştür.
Mahkememizce , toplanan tüm deliller ve alınan bilirkişi raporu, davalı tarafça kabul edilen faturaların altında imzaları bulunan şahıslar ile, kabul edilmeyen faturada isim ve imzaları bulunan şahısların aynı olması, söz konusu faturaların BA ve BS formlarının her iki tarafça vergi dairesine sunulan evraklarda yer alması hususları, tüm haliyle değerlendirildiğinde; davalı tarafça kabul edilmeyen faturaya konu ürünlerin davalı tarafa teslim edildiği sonucuna varıldığı belirtilerek, davanın kabulüne karar verilmiş,hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Yargıtay … Hukuk Dairesince 10/4/2017 tarih … esas … karar nolu ilamı ile ” Dava 17 adet faturaya dayalı takibe yönelik itirazın iptaline ilişkindir. Mahkemece vergi dairesi ile yapılan yazışmada 16 adet belge karşılığı toplam 59.968-TL BA formu bildiriminde bulunulduğu belirtilmiş ise de yazı ekinde belirtilen faturaların bildirim formuna dahil edilip edilmediğinin vergi kayıtlarının incelenmesi ile ortaya çıkacağı bildirilmiştir. Bu durumda icra takibine konu faturaların vergi dairesince bildirilen BA formları kapsamında kalıp kalmadığının tespiti için bilirkişiye vergi kayıtları üzerinde de inceleme yaptırılarak bildirim kapsamına giren fatura konusu malın teslim edildiğine karine teşkil edeceği BA kapsamına girmeyen fatura konusu malın ise davalı ya da davalı çalışanına teslim edilip edilmediğinin ispat yükünün davacı üzerinde olduğu gözetilerek ,tüm bu deliller toplandıktan sonra varılacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması bozma ” yı gerektirmiş denilerek mahkememiz kararı bozulmuştur.
Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilerek , daha önce rapor veren bilirkişi Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda dava konusu faturalara ait beyan alış formlarının daha önceki bilirkişiden … Vergi Dairesinde yerine inceleyerek rapor tanzim etmesi istenilmiştir.
Ek rapor incelendiğinde, davalı tarafından 2012 /10.dönemine ait 16 adet fatura karşılığında KDV hariç 59.966 TL nin beyan edildiğini, vergi dairesi ile yapılan görüşmede vergi dairesi bakımından inceleme yapılabilmesi için mükellef için sahte ve muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge kullanıldığına ve vergi kaçakçılığı suçu işlendiğinde dair bir şikayet , ihbar ve düzenli bir denetleme ve inceleme sonucu yapılabildiği bu inceleme ve denetlememinde vergi denetim memurları ve müfettişi tarafından yerine getirildiği belirtilerek inceleme yaptırılmadığı yönünde rapor tanzim edildiği görülmüştür.
Dosya tekrar aynı bilirkişiye tevdi edilerek, bozma ilamında tespiti istenen hususun beyan alış formu ile bildirilen 16 adet faturanın hangi faturalar olduğunun fatura tarih ve miktarı itibariyle tek tek tespiti dolayısı ile bildirimi yapılmayan 17.faturanın hangisi olduğunun tespit edilmesi gerektiği belirtilerek bu hususta vergi dairesi kayıtları üzerinde inceleme yaparak , ek rapor tanziminin istenilmiş 24/4/2018 tarihli ek raporda vergi dairesinin daha önceki cevabından bahsedilerek mahkemece beyan alış formu ile bildirilen 16 adet faturanın hangi faturaların tespiti yapıldığının tespiti istenildiğinden vergi dairesine bildirilen 16 adet faturanın dökümünün ek raporun 2.sayfasında tablo halinde yapıldığı, tabloda fatura tarih ve numaraları bedellerinin tek tek yazılı olduğu, KDV hariç 59.968,22 TL yekun tuttuğu , bir işletmeye bir ay içinde toplamda KDV hariç 5.000 TL ve üstü fatura veya faturalar düzenlenirse bunun beyan alış ile beyan edildiğini, davacı tarafından davalı tarafa düzenlenen 16 adet faturanın 5.000 TL limitinin üstünde olması nedeniyle … Vergi Dairesine 59.968,00 TL olarak bildirildiğinin vergi dairesine bildirilmeyen 17.faturanın 29/09/2012 tarihli KDV hariç 1.958,42 TL bedelli fatura olduğu buna göre bu fatura bedelinin bir ay içinde toplamda KDV hariç 5.000 TL nin altında kalması nedeniyle vergi dairesine bildiriminin yapılmadığını, BA-BS formunun bir tür beyanname olup, vergi beyannamesi olmadığını, hesaplanan ve tahakkuk eden bir verginin bulunmadığını, bu nedenle Gaziosmanpaşa Vergi Dairesince kayıtlar üzerinde inceleme yaptırılmadığını belirttiği görülmüştür.
Vergi Dairesine yazı yazılarak, beyan alış bildirimi için fatura bazında mı yoksa dönem bazında mı 5.000 TL lik limitin arandığı , 2012/10. Dönemine ait beyan alış formuna eklenen KDV hariç 59.968,00 TL tutarındaki 16 adet belgenin vergi dairesinde olup olmadığının bildirilmesi istenilmiş 31/05/2018 tarihli yazı cevabında mükelleflerin 2010 yılı ve müteakip yılların aylık dönemlerine ilişkin mal ve /veya hizmet alışları ile mal ve/veya hizmet satışlarına her bir fatura ve benzeri belgede uygulanacak hattın 5.000 TL olarak yeniden belirlendiği buna göre mükelleflerin bir aylık dönemde bir kişi veya kurumdan KDV hariç 5.000 TL üzerindeki mal veya hizmet alışları ile mal ve/ veya hizmet satışlarında beyan alış ve beyan satış formlarının düzenlendiği ayrıca 2012 /10. Dönemine ait davalı tarafından BA formu ile beyan edilen KDV hariç 59.968 TL tutarındaki 16 adet belgenin dairelerinde mevcut olmayıp mükellef uhdesinde bulunduğunun bildirildiği görülmüştür.
Kök rapora göre, 30/9/2012 tarihinde … Malzeme açıklamalı faturanın davacı defterine 1.978 TL olarak kaydının yapıldığı, bu faturadan sonra ise 2012 yılının Ekim ayına ilişkin faturaların sıralandığı 2012 yılı Ekim ayındaki faturaların 16 adet olup KDV hariç bedelinin 59.968,22 TL yaptığı anlaşılmaktadır.
Davalı tarafından 16 adet belge karşılığında vergi dairesine KDV hariç 59.968,22 TL lik beyan alış bildirimi yapılmıştır, davacı taraf takip talebinde 17 adet faturaya dayalı olarak ödenmemiş alacaklardan dolayı 9.444,52 TL lik alacak için takip başlatmıştır. Davalı tarafından beyan alış olarak birimi yapılmayan fatura 30/09/2012 tarih … nolu ve 1.978 TL bedelli olarak davacı defterine işlenen faturadır. Bu faturanın beyan alışı davalı tarafından bildirilmediğinden bu faturaya konu malın veya hizmetin karşı tarafa teslim edildiğine dair ispat yükü davacı tarafa aittir. Davacı vekiline bu fatura ile ilgili karşı tarafa yemin teklifi hususu hatırlatılmış ancak davacı vekili bu hususta karşı tarafa yemin teklif etmemiştir. Buna göre , davacı tarafından takip talebinde istenen 9.444,52 TL bakiye alacaktan beyan alışı bildirilmeyen ve kök raporda görüldüğü gibi davacı defterine 1.978 TL olarak kaydı yapılan … nolu fatura bedeli mahsup edildiğinde, ( 9.444,52 -1.978 = )7.466,52 TL davacı alacağı hesaplanmaktadır, 7.466,52 TL olan davacının bakiye alacağı beyan alışı bildirilen 16 adet faturadan kaynaklanmaktadır, 16 adet faturanın beyan alışı davalı tarafından bildirildiğinden davacının davasının kısmen kabulü ile
takibin 7.466,52 TL asıl alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin ise reddine aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen sebep ve gerekçelere göre;.
1-Davacının davasının kısmen kabulü ile, davalının … İcra Dairesine ait … esas nolu takip dosyasına yapmış olduğu, itirazının kısmen iptali ile takibin;
7.466,52TL asıl alacak üzerinden devamına,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişin oranda avans faizi uygulanmasını,
1.493,30TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine,
2-Davacı taraf vekil ile temsil edildiğinden 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
3-Davalı taraf vekille temsil edildiğinden 1.978,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 161,30 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.010,00 TL yargılama giderinden kabul ve ret edilen oranlara göre takdir edilen 808,00 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı ve davalı tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın ilgilisine iadesine,
5-Bu dava sebebiyle 510,04 TL karar ve ilam harcı alınması gerektiğinden peşin alınan 161,30 TL nin mahsubu ile bakiye 343,78 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde yargıtaya temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi. 11/12/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

DAVACI SARFI HARÇ BEYANI
29,00 TL İlk Masraf 510,04 TL İ.H.
666,00 TL Bozmadan önce 161,30 TL P.H.
300,00 TL Bilirkişi Ücreti 343,78 TL B.İ.H
150,00 TL Tezkere ve teb
1.010,00 TL