Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/618 E. 2019/520 K. 29.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/618 Esas
KARAR NO : 2019/520
DAVA : Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/07/2017
KARAR TARİHİ : 29/05/2019

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan 22.12.2015 tarihli acentelik sözleşmesi ile müvekkiline belirsiz süreli olarak Mersin ve çevresinin acenteliğinin verildiğini, müvekkilinin yıllarca işlerini sorunsuz şekilde işlerini yürüttüğünü ve davalı şirketin müşteri portföyünün genişlemesinde büyük rol oynadığını, müvekkili sigorta acentesinin üretim tablosuna bakıldığında üretim eksikliği gibi bir nedenle karşılaşılmasının da mümkün olmayacağını, buna rağmen davalı tarafından … Noterliği 16.05.2017 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile acentelik sözleşmesinin feshedildiğinin müvekkiline bildirildiğini, davalı … tarafından müvekkili şirkete her ay farklı olmak üzere toplam da 37.412,42- TL komisyon ödemesi yapıldığını, davalı şirket tarafından gönderilmiş olan ihtarname de “Acentelik sözleşmesinin işbu feshi ihbarın tebliğinden itibaren işleyecek 3 aylık süre fesholmuş sayılacağını ve acentelik sözleşmesine istinaden verilmiş vekaletnamenin hükümsüz kalacağına ihbaren bildiririz.” dendiğini, müvekkiline davalı şirketin çektiği ihtarname tebliğ edilmeden davalı … şirketi tarafından müvekkilinin sigorta ekranının kapatıldığını ve sigorta acentesinin poliçe kesmesine izin verilmediğini, müvekkil tarafından T.C. Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürlüğü’ne konu ile ilgili bilgi almak için başvuruda buluduğunu, cevap olarak 12.05.2017 tarihinde acenteliğin kapatıldığı bilgisinin verildiğini, davalı şirket tarafından yapılan bu işlem taraflar arasında yapılan acentelik sözleşmesine ve yasaya aykırı olduğunu, henüz müvekkilne ihtarname tebliğ edilmeden müvekkilin acenteliğinin feshedildiğini ve müvekkilinin bu sebeple poliçe kesemediğini ve önemli derece de zarara uğradığını, 6102 sayılı TTK’nın 122. maddesinde ve Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/5853 E. , 2015/13459 K. sayılı kararında da belirtildiği üzere, sözleşme ilişkisinin sona ermesinden sonra sigorta şirketi sigorta acentesinin portföyü sayesinde önemli menfaatler elde ediyor ve hakkaniyet gerektiriyorsa, sigorta acentesi sigorta şirketinden tazminat talep edebilir dendiğini, TTK 122/3 maddesi gereğince feshi ihbar yoluyla ( haklı neden olmaksızın ) davalı … şirketi tarafından yapılan feshin, denkleştirme tazminatı istemine engel teşkil etmediğini, müvekkilinin 2015 yılından bu yana davalı şirketin acentesi olduğu, yıllarca işlerini sorunsuz yürüttüğünü belirterek, sonuç olarak, acentelik sözleşmesinin davalı tarafından feshi sebebiyle, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00- TL denkleştirme tazminatının ticari faiziyle davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini saygıyla talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin tazminatı gerektiren bir davranışının sözkonusu olmadığını, öte yandan davacıya münhasır acentelik verilmediğini, taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 37. maddesinde davacıya münhasır acentelik verilmediğinin ortada olduğunu, madde metninin Şirketin Hareket Serbestis: madde 37: şirket, acentenin faaliyet bölgesi içinde, doğrudan doğruya veya başkaları aracılığı ile sigorta işlemleri temin etmekte, başka acentelikler ve diğer sigorta aracıları ile teşkilat kurup çalışmakta serbesttir. Acentenin bu gibi hallerde komisyon istemeye veya herhangi bir talepte bulunmaya hakkı yoktur, şeklinde olduğunu, bu hususun TTK.m.104 maddesinde yazılı olarak aksi kararlaştırılmadıkça, müvekkilinin, aynı zamanda ve aynı yer veya bölge içinde aynı ticaret dalı ile ilgili olarak birden fazla acente atayamayacağı gibi, acente de aynı yer veya bölgede, birbirleriyle rekabette bulunan birden çok ticari işletme hesabına acentelik yapamayacağını, davacıya münhasır bir acentelik tesis edilmediğini bu nedenle portföy tazminatı talep edilemeyeceğini, gerek Sigortacılık Kanunu gerekse Türk Ticaret Kanunu hükümleri gereğince denkleştirme isteminde bulunulabilmesi için acentalık sözleşmesinin sona ermiş olmasının gerektiğini, dava konusu olayda bu şartın gerçekleşmediğini, bu nedenle haksız ve mesnetsiz davanın reddine, yargılama harç ve masrafları ile vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini savunmuştur.
Uyuşmazlık; acentelik sözlemesinden kaynaklanan denkleştirme tazminatı istemine ilişkindir.
Sigortacılık Kanunun 23/16 Maddesi ve TTK’nun 122.maddesinde acentenin portföy tazminatına hak kazanabilmesi için; acentelik sözleşmesinin sona ermiş olması, acentelik sözleşmesinin sona ermesinde acentenin kusuru olmaması, sigorta şirketinin sigorta acentesinin portföyü sayesinde önemli menfaatler elde etmesi olması ve hakkaniyetin gerektirmesi şartlarının gerçekleşmesi gerekmektedir. Taraflar arasındaki sözleşme … Noterliğinin 17/08/2017 tarih ve … yevmiye numaralı fesih ihbarı ile sonlandırılmış olduğu, dava tarihi itibariyle sözleşmenin henüz feshedilmemiş olması dikkate alındığında davacının denkleştirme tazminatı talep etme hakkı bulunmadığından davanın reddine karar verilmiş aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın REDDİNE
2-Alınması gerekli olan 44,40-TL karar ve ilam harcının peşin alınan 85,39-TL den mahsubu ile arta kalan 40,99-TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 2.725,00 -TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır