Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/607 E. 2021/390 K. 26.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/607
KARAR NO : 2021/390
DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/03/2015
KARAR TARİHİ : 26/05/2021

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, İstanbul Nöbetçi Tüketici Mahkemesine verdiği 17/03/2015 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, davalı bankanın … Şubesinden dövize endeksli bireysel kredi kullandığını, müvekkilinin talebi üzerine davalı banka tarafından müvekkiline verilen 17.11.2014 basım tarihli müvekkilden tahsil edilen dosya-kredi masraflarını içeren dekonta göre, müvekkilden 02.09.2009 tarihinden komisyon Tutarı adı altında 32.378,57- TL ve BSMV adı altında 1,618,93- TL olmak üzere toplam 33.997,50- TL dosya masrafı tahsil edildiğini, müvekkilinin, bankaya kendisinden tahsil edilen işbu dosya masraflarının iadesi için başvurduğunu, ancak davalı tarafından taleplerinin reddedildiğini, müvekkilinin, davalı banka tarafından sunulan sözleşmeye müdahale imkanının olmadığını, bu nedenle, söz konusu kredi sözleşmesindeki müvekkili aleyhine olan hükümlerin haksız şart niteliğinde olduğunu ve kesin olarak hükümsüz olduğunu, davalı banka tarafından verilen cevapta, tahsil edilen tutarın banka ile müvekkili arasında imzalanan sözleşmenin hükümleri doğrultusunda tahsil edildiğinin gerekçe gösterildiğini, ancak bu işbu sözleşmenin müvekkili aleyhine olan hükümleri haksız şart niteliğinde olup, batıl olduğunu, davalı bankanın, zorunlu masrafların ne olduğunu somut belgelerle ispatlamakla yükümlü olduğunu. ispatlayamadığı miktar haksız tahsil edilmiş olacağından, fiili ödeme tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte iadesini talep ettiklerini, davalı bankanın tacir olması ve alacağın da banka işlemi ile ilgili olması sebebiyle, müvekkilden kredi-dosya masrafı adı altında tahsil edilmiş ücretlerin fiili ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep ettiklerini, taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunmakla birlikte, banka tarafından alınan bedelin sözleşmedeki haksız şart niteliğinde olan hükümlere dayanılarak alındığı sözleşmenin bu hükümlerinin geçersiz olduğunun açık olduğunu, bu nedenle, sözleşmeye dayalı olarak haksız verilen paranın iadesi sebepsiz zenginleşme hükümlerine tabi olup, zenginleşmenin gerçekleştiği tarihte borçlu temerrüde düşmüş olacağından, fiili ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizin müvekkiline ödenmesi gerektiğini belirterek, sonuç olarak; davalı bankadan kullanılan kredisinden Bireysel Kullanım Kurumsal Onaylı Komisyon, Bireysel Kredi Kullandırım Bireysel Komisyon vs. adı altında tahsil edilen bankadan gelecek yazı cevabı ve sunulacak bilirkişi raporuna göre tespit edilecek toplam tutarın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 3 500,00 TL’lik kısmının fiili ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili, 28/09/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile; dava konusu alacak bakımından, hazırlanan 09.03.2020 tarihli bilirkişi raporunda yapılan hesaplamaları sonucunda müvekkilinin alacak miktarı 3.450 USD almaya hak kazandığı sonucuna varıldığını,
alacak miktarı 3.500,00 TL (450 USD) olan taleplerini, öncelikle taleplerinin döviz cinsi üzerinden 3,000- USD yükselterek talebini toplam 3.450,00 USD olacak şekilde ıslah Ettiğini, bu talepleri Mahkeme tarafından kabul görmez ise 3.500,00 TL talebini 23.400-TL( 3000 USD) yükselterek taleplerini toplam 26.900 TL olacak şekilde ıslah ettiğini, 26.900 TL(3.450 USD)’nin 17/11/2014 tarihinden itibaren bankalarca mevduata uygulanan en yüksek avans faizi ile, mahkemece alacaklarda indirim yapılması halinde yapılan indirimden kaynaklanan reddedilen kısım bakımından davalı lehine avukatlık ücretine hükmedilmemesine, yargılama giderleri ve ücret-i vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiş, ıslah harcını yatırmıştır.
Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; davacının, davayı belirsiz alacak şeklinde ikame etmesinde hukuki menfaatinin bulunmadığını, davacının, kendisinden ne kadar tahsil edildiğini bildiğini, davacının belirsiz alacak davası açmasının kötüniyeli ve haksız olduğunu, dava konusu kredi, ticari kredi olduğundan, Tüketici Mahkemelerinin görevli olmadığını, davacı ticari amaçlı kredi için müvekkili bankanın … Şubesine başvurduğunu ve davacı ile Genel Kredi Sözleşmesi ve Ticari Kredi Ödeme Plânı imzalanarak davacıya kredi kullandırıldığını, iş bu ödeme plânında; davacıya kullandırılan kredi miktarı, toplam borç tutarı, aylık kâr oranı, toplam kâr, toplam vergi, masraf ve komisyon tutarı ile kredi geri ödeme taksit tutarlarının açıkça yazılı olduğunu, öncelikle davacının huzurda görülmekte olan davayı belirsiz alacak niteliğinde ikame etmesinde hukuki menfaati bulunmaması ve davacının kullandığı kredinin ticari kredi olması ve mahkememizin görevli olmaması sebebi ile usulden reddine, usul ve yasaya aykırı olarak ikame edilen davanın reddine karar verilmesini belirterek, sonuç olarak; öncelikle usulü itirazları dikkate alınarak, görevsiz mahkemede açılan davanın reddine, usul, yasa ve taraflar arasındaki sözleşmelere aykırı davanın reddine, yargılama iiderleri ve ücreti vekâletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER :
Genel kredi sözleşmesi, bireysel kredi ödeme planı, dekontlar, eksper hizmetine ilişkin fatura suretleri, bilirkişi incelemesi, davacının, bankaya müracaatı ile ilgili olarak, davalı bankanın 09/12/2014 tarihli cevabi yazısı, Tahsilat bilgileri, tapu senedi, ekspertiz raporu örneği, hesap ekstresi, dava dışı bankalara yazılan müzekkere yanıtları,
GEREKÇE:
Dava, taraflar arasında imzalanan sözleşmeye istinaden masraf adı altında tahsil edilen tutarın iadesi istemine ilişkin olup, uyuşmazlık; yapılan tahsilatın haklı ve zorunlu giderlerden olup olmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
İşbu dosya, ….Tüketici Mahkemesi’nin 13/10/2016 tarih, 2015/… Esas, 2016/ … K. Sayılı kararı ile, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğundan bahisle, dosyanın İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, verilen kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine, T.C. … Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi’nin 24/05/2017 tarih, 2017/… Esas, 2017/… Karar sayılı imamı ile, davacı vekilinin istinaf başvurusunun Kabulü ile, …. Tüketici Mahkemesi’nin 13/10/2016 tarih 2015/ … Esas 2016/ … sayılı görevsizlik kararının kısmen ortadan kaldırılarak, dava dilekçesinin görev yönünden reddine, görevli mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi olarak belirlenmesine,” karar verilerek, dosya mahkememize gönderilmiş, mahkememiz esasına kaydı yapılarak, yargılama sürdürülmüştür.
… Tüketici Mahkemesinin 19/01/2016 tarihli ara kararı ile; dosyanın, uyuşmazlık konusundan anlayan bir bankacı bilirkişiye resen tevdii ile; sözleşmeye istanaden davacı tarafça tahsil edilen masrafların ne kadar olduğu, bunlardan hangilerinin zorunlu masraflar olduğu, haksız şart nitelğinde tahsil edilen masraf bulunup bulunmadığı, varsa miktarı konusunda rapor düzenlenmesine karar verilmiş olup, re’sen tayin edilen bankacı bilirkişi tarafından sunulan 28/06/2016 tarihli raporda özetle; taraflar arasında 02.09.2009 tarihinde 3.000.000-USD limitli. “Genel Kredi Sözleşmesi” imzalandığını, 12.10.1997 tarihli ve 22875 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 96 / 9006 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı’ nın 1. Maddesi ile, 84 / 8860 sayılı Kaynak Kullanımını Destekleme fonu Kurulması Hakkında Kararın 3.maddesinin 1. fıkrası yeniden düzenlenerek; “bankalarca kullandırılan tüketici kredilerinde ( gerçek kişilere, ticari amaçla kullandırılmamak kaydıyla. mal ve hizmet alımları dolayısı ile açılmış olan krediler) ” Kaynak Kullanımı Destekleme Fonunun kaynakları arasında belirtildiğini, bu düzenlemeye göre; Tüketici kredilerinde KKDF (Kaynak Kullanımını Destekleme Fonu) kesintisi olacağı, Ticari Kredilerde ise, KKDF kesintisi olmayacağının tespit edildiğini, davacıya, davalı banka tarafından Genel Kredi Sözleşmesine dayalı olarak kullandırılan kredilerin 4077 sayılı Kanunun 3. Maddesi (6502 sayılı Kanun 3/1 maddesi )kapsamında tüketici işlemi olarak nitelendirilemeyeceği, bu nedenle de davalı banka tarafından bu kredi nedeniyle alınan masraf ve komisyonların iade edilemeyeceği rapor edilmiştir.
Mahkememizce, Türkiye … Bankası A.Ş’ye, … Bankası A.Ş’ye, … Bankası A.Ş.’ye, … A.Ş.’ye, … Bankası A.Ş.’ye müzekkere yazılarak, 2014 yılı kullanılan ticari kredilerde döviz endeksli taksitli ticari kredisinin dosya masraf ve komisyon giderinin ne kadar olduğunun bildirilmesi istenilmiştir.
Mahkememizce, 20/12/2017 tarihli celsede; davalı banka tarafından dosya ve komisyon masrafı olarak alınan ücretlerin emsal kredilerle ve diğer dava dışı banka uygulamaları da araştırılmak suretiyle alınan ücretlerin makul olup olmadığı, sözleşmeye ve bankacılık uygulamaları ile bağdaşıp bağdaşmadığı ve davacının talep hakkının bulunup bulunmadığı hususlarında bankacı bilirkişisinden rapor alınmasına karar verilmiş olup, alınan 20/09/2018 tarihli raporda özetle; davacı …’in müşteri sıfatı ile davalı …Ş. arasında akdedilen 02.09.2009 tarihli, 3.000.000.-USD tutarındaki Genel Kredi Sözleşmesine istinaden, davalı bankaca , kredi asıl borçlusu davacı …’e; 1.500.000.-USD anapara tutarında 54 ay vadeli, … no.lu Proje Kredisi ile ilgili olarak, Dövize Endeksli Taksitli Ticari Kredi Ödeme Plânı düzenlenen, müşteri tipi gerçek kişi olan Ticari Taksitli kredi kullandırıldığını, 1.500.000,00-USD anapara tutarındaki kredinin kullanım; aşamasında davacının imzalamış olduğu Dövize Endeksli Taksitli Ticari kredi ödeme planı başlıklı, ödeme tablosu içeriğinde; Proje Komisyonu (BSMV dahil) 22.500,00-USD alınacağı taraflar arasında kararlaştırıldığını, davalı bankaca, dava konusu kredi için 22.500.-USD karşılığı BSMV dahil toplam 33.997,50-TL sının davacıdan tahsil edildiğini, ancak dava dosyasına sunulu ve raporun ilgili bölümünde açıklanan tespitler sonucu, dava konusu krediye dava dışı bankalarca uygulandığı beyan edilen oranlar üzerinden tespit edilen % 1,7 oranındaki ortalama komisyon tutarından ise 25.500.-USD komisyon tahsilatının yapılabileceğinin tespit edildiğini, dava konusu tahsil edilen 22.500.-USD tutarın tespitinden az olduğunu ve mevcut değerlendirmeler sonucu davacının bu aşamada talep edebileceği bir alacağının bulunmadığının tespit edildiğini, tarafların masraf, tazminat ve benzeri diğer taleplerinin mahkemenin takdirleri içinde kaldığı hususları rapor edilmiştir.
… Bankası A.Ş, … Bankası, … , … Bankası’na müzekkere yazılarak 2009 yılında kullanılan ticari kredilerde döviz endeksli taksitli ticari kredinin dosya masrafı ve komisyon gideri olarak ne kadar ücret alındığı hususunda bilgi verilmesi talep edilmiştir.
Kredinin 2009 yılında kullanılması nedeniyle, 2009 yılında alınan masraf ve komisyon üzerinden ve davacı vekilinin itirazlarının değerlendirilmesi noktasında ek rapor aldırılmasına karar verilmiş olup, 17/09/2020 tarihinde sunulan ek raporda özetle; davacı …’in müşteri sıfatı ile davalı …Ş. arasında akd edilen 02.09.2009 tarihli 3.000.000.-USD tutarındaki Genel Kredi Sözleşmesine istinaden davalı bankaca kredi asıl borçlusu davacı …’e 1.500.000.-USD anapara tutarında 54 ay vadeli, … no.lu Proje Kredisi ile ilgili olarak, Dövize Endeksli Taksitli Ticari Kredi ödeme planı düzenlenen, müşteri tipi gerçek kişi olan, Ticari Taksitli kredi kullandırıldığını,1.500.000,00-USD anapara tutarındaki kredinin kullanımı aşamasında davacının imzalamış olduğu Dövize Endeksli Taksitli Ticari Kredi Ödeme Planı başlıklı ödeme tablosu içeriğinde; Proje Komisyonu (BSMV dahil) 22.500,00USD alınacağı taraflar arasında kararlaştırıldığını, davalı bankaca, dava konusu kredi için 22.500.-USD karşılığı BSMV dahil toplam 33.997,50-TL sının davacıdan tahsil edildiğini, ancak dosyaya sunulu raporunun ilgili bölümünde açıklanan tespitler sonucu, dava konusu krediye dava dışı bankalarca uygulandığı beyan edilen oranlar üzerinden tespit edilen % 1,27 oranındaki ortalama komisyon tutarından ise 19.050.-USD komisyon tahsilatının yapılabileceğinin tespit edildiğini, 22.500-19.050 = 3.450-USD tutarında davacı alacağının bulunduğun tespit edildiğini, tarafların masraf, tazminat ve benzeri diğer taleplerinin mahkemenin takdirleri içinde kaldığı rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde; taraflar arasında 02/09/2009 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı, imzalanan sözleşmede, proje komisyon alacağına ilişkin hüküm bulunmadığı, kredi ödeme plânı ile 22.500,00-USD proje komisyonu alacağının belirlendiği, sözleşme tarihinde diğer bankalarca uygulanan oranlar üzerinden tespit edilen ortalama komisyon oranının %1,27 olmakla, davalının genel bankacılık uygulamalarına uygun olarak %1,27 oranına tekâbül eden 19.050,00-USD tutarında komisyon tahsilatı yapması gerekirken, 22.500,00-USD tahsilat yapılarak, 3.450,00-USD fazla tahsilat yapılmış olduğu, davacının, dava tarihindeki kur değerine göre tespit edilen 3.450,00-USDx2,5589=8.828,20-TL alacaklı olduğu anlaşılmakla, davanın kısmen kabulü ile 8.828,20-TL nin davacıdan tahsilat tarihi olan 17/11/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile 8.828,20TL nin 17/11/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine.
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 603,05-TL karar ilam harcından, ıslah harcı: 400,00-TL nin düşümü ile eksik kalan 203,05-TL bakiye ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3- Davacı tarafından yatırlan 400,00-TL ıslah harcının davalıdan alınmasına karar verilen karar ilam harcından karşılandığından; 400,00-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bunun dışında davacı tarafça yapılan dava açılış gideri: 4,10-TL ( vekalet harcı ) davetiye, müzekkere posta gideri: 405,80- TL, bilirkişi ücreti: 950,00- TL, olmak üzere toplam: 1.359,90-TL. yargılama giderinden kabul/red oranı (%32,81) dikkate alınarak 446,29-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Kabul edilen miktar üzerinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 4.080,00- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Reddedilen miktar üzerinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 4.080,00- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6- Davacı tarafından yatırılan gider ve delil avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda , kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 26/05/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır