Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/590 E. 2019/478 K. 20.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/590 Esas
KARAR NO : 2019/478
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 29/06/2017
KARAR TARİHİ : 20/05/2019

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ” 08.03.2017 tarihinde müvekkili … plakalı motosikleti ile D/955-13 Devlet Karayolu üzerinde nokta olarak belirlemediği … İlinden … İlçesine seyir halindeyken; plakasını alamadığı bir kamyonun kendisine çarptığını ve kendisinin yaralandığını beyan ettiği, … Cumhuriyet Başsavcılığınca … soruşturma numaralı dosyası ile “taksirle yaralanma” suçundan soruşturma başlatılmışsa da, … sayılı karan ile Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar verildiği, kazaya sebebiyet veren araç ve sigorta şirketi tespit edilemediği, bu nedenle zaran …nın karşılamak zorunda olduğu, fazlaya dair haklan saklı kalmak kaydıyla; davacıya ödenmesi gereken iş gücü kaybından doğan 3.300.00 TL tazminatın davalı …na başvuru tarihi olan 15.05.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesi” talep etmiştir.
27/12/2018 tarihli ıslah dilekçesinde özetle: ” Mahkemeniz dosyasına sunulan aktüerya bilirkişi raporuna göre davacı müvekkilimiz için sürekli iş göremezlik tazminatının 77.373,95 TL ve geçici iş göremezlik tazminatının 3.931,59 TL olmak üzere toplamda geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatının 81.305,54 TL olduğu kanaatine varılmıştır. İşbu sebeple davacı müvekkilimiz … … için 3.300,00 TL olan maluliyet tazminatı talebi; 78.005,54 TL artırarak toplamda 81.305,54 TL’nin davalı …’ndan alınarak davacı müvekkilimize verilmesine karar verilmesini ” talep etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; “Müvekkil …na yapılan başvuru üzerine, … sayılı hasar dosyası oluşturulduğu, kazanın üzerinden henüz 1 yıl geçmediği, kazanın meydana gelmesinde plakası tespit edilemeyen aracın kusuru bulunmadığından başvurunun reddi gerektiği, davacı tarafından sunulan belgelerden kazanın nasıl meydan geldiğinin anlaşılmadığı, müvekkil kurum tarafından trafik kusur uzmanı …’dan kusur oranına ilişkin raporu alındığı, söz konusu rapor göre, … plakalı motosiklet sürücüsü zarar gören … …’ nin % 100 oranında asli ve tamamen kusurlu olduğu, kaza tarihi dikkate alındığında kesin ve tam rapor alınabilmesi için tedavi sürecinin bitmesi ve en azından kaza tarihi üzerinden 1 yıl geçmesi gerektiği, kazanın üzerinden henüz 1 yıl geçmediği, müvekkil şirketin geçici iş görememezlik tazminatından kaynaklanan sorumluluğu bulunmadığı, müterafik kusur indirimine gidilmesi, davacı tarafın başvuru tarihinden itibaren faiz talebi haksız olup reddi gerektiği, müvekkil kuruma yapılan başvuru üzerine tazminat talebi, reddedildiği, kurumun temerrüdünden bahsedilmeyeceği, davanın dava şartı eksikliği nedeniyle usulden reddine, haksız ve mesnetsiz olarak açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesi” talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Dava; 08/03/2017 tarihinde plakası belirlenemeyen aracın davacıya çarpması sonucu maluliyet nedeni ile açılan maddi tazminat davasıdır. Mahkememiz dosyası arasına alınan bilgi belgeler üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırılmış, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi ‘nin 17/09/2018 tarihli raporunda davacının %23,2 oranında malul kaldığı belirlenmiştir. 28/11/2018 günlü bilirkişi raporunda, plakası tespit edilemeyen kamyonun kimliği belirsiz sürücüsünün; Karayolları Trafik Kanununun 47.maddesinin c) fıkrası ve d) fıkralarını, 52.maddesinin b) fıkrası, 54. Maddesinin a) fıkrası ile 84.maddesinin f) fıkrasını ihlal ederek; karayolunda araç kullanırken, önündeki aracı sollamak istediğinde, Trafik ve yol özelliklerini dikkate alıp, çok dikkatli ve tedbirli olarak, Trafik güvenliği ve düzeni ile ilgili olan kural, yasak, zorunluluk veya yükümlülüklere uymak zorunda olduğu halde, geçeceği aracın hızı ile geçme esnasındaki kendi hızım da göz önüne alarak karayolunu kullananların tümü için tehlike veya engel olmadan geçme için kullanacağı şeridin yeteri kadar ilerisinin boş olması ve geçeceği aracın ses ve ışık sistemleriyle uyarılması gerektiği, önünde seyir halinde bulunan ve geçilecek olan … plakalı motosiklete dikkat etmediği ve sol şeride geçerken Trafik Kazası Tespit Tutanağına göre, motosikletin arkasından çarptığı belirtilmiş olsa da, motosiklet sürücüsü ifadesinde çarpmadan söz etmediği ve kamyon kendisini sollarken, sağa yanaşmaya çalışırken dengesini kaybettiğini belirttiği bu durumda her iki halde de, hatalı sollama yaparken, doğrultu değiştirme manevralarım yanlış yapmak suretiyle asli kusur ihlali yaparak kazaya sebebiyet verdiği ve ayrıca kazanın meydana gelmesine direk etkisi olmasa da, kazayı yetkili ve görevli memurlara bildirmek, bunlar gelinceye kadar veya bunların iznini almadan kaza yerinden ayrılmamak zorunda olmasına rağmen, görevlilere bildirmeden kaza yerini terk ettiği anlaşıldığından, meydana gelen trafik kazasında % 70 (yüzde yetmiş) oranında kusurlu olduğu, … plakalı motosiklet sürücüsü … …’nin; Karayolları Trafik Kanununun 36.maddesi ile 47.maddesinin d) fıkrası ve 84.maddesinin j) fıkrasını ihlal ederek; Karayolunda araç kullanırken, trafik güvenliği ve düzeni ile ilgili olan ve yönetmelikte gösterilen diğer kural, yasak, zorunluluk veya yükümlülüklere uymak zorunda olduğu halde, sürücü belgesiz olarak meslek ve sanatında acemilik anlamında sürücü belgesiz motosiklet kullandığı ve Trafik Kazası Tespit Tutanağına göre, kamyon kendisini sollamaya çalışırken kamyonun, motosikletin arkasından çarptığı belirtilmiş olsa da, kendisi ifadesinde çarpmadan söz etmediği ve kamyon kendisini sollarken, sağa yanaşmaya çalışırken dengesini kaybettiğini belirttiği bu durumda her iki halde de, manevraları düzenleyen genel şartlara uymadığı, dikkatsizlik ve tedbirsizlik nedeniyle arakasından gelen kimliği belirsiz sürücünün kullandığı plakası tespit edilemeyen kamyondan dolayı sağa yanaşmak isterken dengesini kaybederek, düşmek suretiyle, meydana gelen trafik kazasında % 30 (yüzde otuz) oranında kusurlu olduğu, davacının maluliyeti kusur oranı üzerinden iş görememezlik nedeni ile nihai ve gerçek maddi zararı 81.305,54 TL olarak belirlenmiştir.
5684 sayılı sigorta kanununun 14/2A maddesinde sigortalısının tespit edilemediği araçların neden olduğu bedensel zararlar için …na başvuru yapılacağı düzenlenmiştir. …na yapılan başvurular sebebi ile yapılacak tazminat ödemelerinde “ilgili zorunlu sigortanın” teminat miktarları dikkate alınmaktadır.
Davacının malul kalmasına sebep olan araç ve sürücüsünün kimliğinin meçhul olduğu hususu sabittir. Dava konusu talep iş görememezlik tazminatı talebine ilişkin olması nedeni ile bedensel zarar kapsamındadır.
Davacının 5684 sayılı sigortacılık Kanununun 14. Ve … Yönetmeliğinin 9. Maddeleri uyarınca …na başvuru şartlarının oluştuğu, dava konusu olayda söz konusu olan zorunlu poliçe karayolları zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi olduğu, Kaza tarihi itibari ile hazine müsteşarlığınca belirlenmiş olan ZMSS poliçe limitleri sakatlık halinde şahıs başına 330.000,00 TL ‘ olduğu, davacının nihai ve gerçek maddi zararının 81.305,54 TL hesaplandığı, 330.000,00 TL tutarındaki bakiye teminat limitinin altında kaldığı, temerrüt başlangıç tarihi dava tarihi olduğu anlaşıldığından 28/11/2018 günlü bilirkişi raporu davacının maluliyet nedeni ile nihai ve gerçek zararını hükme esas alınacak şekilde hesapladığından davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM :
1-Davanın kabulü ile 77.373,95 TL sürekli, 3.931,59 TL geçici maluliyet tazminatının 20/06/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 5.553,98 TL karar ve ilam harcından peşin alınan ( peşinde 31,40 TL + ıslahta 300,00 TL ) toplam 331,40 TL harcın düşümü ile eksik kalan 5.222,58 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile maliyeye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul üzerinden hesaplanan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 9.254,44 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafça yapılan ( 31,40 TL peşin harç + 300,00 TL ıslah harcı + ilk masraf 36,00 TL + bilirkişi ücreti 1.800,00 TL + 253,25 TL posta masrafı ) toplam 2.420,65 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 20/05/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır